Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Blinken’ın Çin ziyaretinin önü yeniden açılabilir

Yayınlanma

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Çin Müsteşar Yardımcısı Rick Waters, çarşamba günü Şanghay’daki bir düşünce kuruluşunu ziyaret etti. Uzmanlar, bu ziyaretin iki ülke arasında daha fazla üst düzey diyaloğun önünü açabileceğini düşünüyor.

South China Morning Post’un haberine göre, ABD’nin aynı zamanda Çin, Tayvan ve Moğolistan’dan sorumlu dışişleri bakan yardımcısı olarak bilinen Rick Waters, Şanghay Uluslararası Çalışmalar Enstitüleri’nin (SIIS) eski ve şimdiki başkanları Yang Jiemian ve Chen Dongxiao ile bir araya geldi.

SIIS Başkanı Yang Jiemian, saygın bir uluslararası ilişkiler akademisyeni ve Çin’in diplomatik kurumunda etkili bir figür olarak biliniyor.

SIIS, Çin’in sosyal medya platformu WeChat’te yaptığı bir paylaşımda, toplantıda iki tarafın “Çin-ABD ilişkileri ve diğer konular hakkında derinlemesine görüş alışverişinde bulunduğunu” söyledi.

Waters’a Şanghay’daki ABD konsolosluğundan diplomatların eşlik ettiği kaydedildi. Toplantıya ayrıca Tayvan, Hong Kong ve Makao Araştırmaları Enstitüsü müdürü Shao Yuqun ve Amerikan Araştırmaları Merkezi’nde araştırmacı yardımcısı Zhang Chong’un da katıldığı bilgisi paylaşıldı.

Waters’ın ziyareti, üst düzey bir ABD’li diplomatın aralık ayından bu yana Çin’e yaptığı ilk resmi ziyaret.

En son aralık ayında, ABD’nin Doğu Asya ve Pasifik işlerinden sorumlu dışişleri bakanı yardımcısı Daniel Kritenbrink ve Ulusal Güvenlik Konseyi’nin Çin ve Tayvan üst düzey direktörü Laura Rosenberger, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in planladığı Çin ziyaretinin hazırlıklarının bir parçası olarak Pekin yakınlarındaki Langfang şehrine gitmişti.

Waters’ın ziyareti hazırlık için olabilir

Çin Sosyal Bilimler Akademisi’nde ABD-Çin ilişkileri uzmanı olan Lu Xiang, South China Morning Post’a verdiği demeçte, Waters’ın gezisinin iki ülke arasında “çalışma düzeyindeki iletişimin” bir parçası olduğunu, ancak Blinken’ın yeniden düzenleyebileceği bir ziyaretin de önünü açabileceğini söyledi.

Lu, Waters’ın Blinken’in Pekin ziyaretine hazırlanma, üsle temas kurma veya [Çin tarafıyla] istişare etme görevinde olduğunu düşündüğünü belirtti.

ABD Hazine Bakanı ve Ticaret Bakanı Pekin’e gidebilir

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Washington’un en üst düzey diplomatı olarak Çin’e yapacağı ilk ziyareti, şubat ayı başlarında, Pentagon’un ‘casus balon’ diye tanımladığı, Pekin’in ise ‘meteoroloji balonu’ dediği Çin balonunun ABD semalarında uçması ile çıkan kriz sonrası iptal etmişti.

O zamandan beri Pekin ile Washington arasındaki çatışmalar, ABD’nin Tayvan’ı silahlandırmaya devam etmesi, Biden yönetiminin Çin’e yönelik artan teknoloji yaptırımları, Asya-Pasifik’te Çin’e karşı kurulan ittifaklar, Çin’in Rusya ile derinleşen ortaklığı ve Pekin’in Ukrayna savaşındaki tarafsız konumu nedeniyle giderek sertleşti.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in son Moskova ziyareti sonrası Pekin’in, Ukrayna krizinin çözümünde arabuluculuk çalışmalarını hızlandırması bekleniyor. Bu çabaların, iki ülke arasındaki görüşmeleri yeniden başlatabileceği düşünülüyor.

Mart ayının başlarında ABD Başkanı Joe Biden, yakında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile telefonda görüşeceğini söyledi, ancak herhangi bir zaman çizelgesi verilmedi.

Pazartesi günü, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Hazine Bakanı Janet Yellen ve Ticaret Bakanı Gina Raimondo’nun Çin’e olası bir ziyaretinin yolda olduğunu bildirdi.

DİPLOMASİ

Rus basını: Türkiye Mir ödeme sisteminin yeniden faaliyete geçmesini gündemine almıyor

Yayınlanma

Türk kamu bankalarından bir kaynağın RIA Novosti haber ajansına yaptığı açıklamaya göre, Türk yetkililer Rus ödeme sistemi Mir’in ülkede yeniden başlatılmasını gündeme almamış durumda.

Kaynak, “Bu tür kararlar hükümet düzeyinde alınıyor, bize bir kararname ulaştığında buna uyuyoruz. Şu anda böyle bir karar söz konusu değil,” diye belirtti. Ayrıca kaynak, kamu bankalarının Türkiye ile Rusya arasındaki banka transferleriyle ilgili sorunları çözmek için henüz herhangi bir talimat almadığını da ekledi.

Daha önce, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi Başkan Vekili Emre Doğan, Türk hükümetine, ülkede Rus ödeme sisteminin tekrar çalışmasına izin verilmesini önermeyi düşündüğünü açıklamıştı. Beş Türk bankası Mir kartlarını kabul ediyordu, ancak ikincil yaptırım tehdidi nedeniyle bu hizmeti durdurdu.

Bu yılın şubat ayında ABD Hazine Bakanlığı, Mir’in operatörü olan Ulusal Ödeme Kartı Sistemi’ne yaptırım uyguladı. Bu yaptırımların ardından, Rus kartlarını kabul eden tüm “dost” ülkeler bu hizmeti sonlandırdı.

Bu yılın başından itibaren, Türk bankaları Rusya’dan gelen ödemelerle işlem yapmayı reddetmeye başladı. Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak, TASS’a yaptığı açıklamada, Rusya makamlarının Ankara ile görüşmelerde bulunduğunu ancak sonbaharın başlarında neredeyse tüm Türk bankalarının Rusya ve Belarus ile ilgili işlemleri durdurma kararı aldığını belirtti.

Kaynağa göre, Türkiye’de yabancı ortaklı tüm bankalar Rus şirketlerine yönelik ödemeleri çoktan durdurdu ve şimdi yabancı ortakları olmayan devlet ve özel bankalar da bu karara katılma eğiliminde. Kaynak, bankaların “gelecekte olası kısıtlamalar ve yaptırımlar şeklinde karşılarına çıkabilecek sorunlardan kendilerini korumaya çalıştıklarını” ifade etti.

Rus-Türk ticaretine hizmet vermeye devam edebilen tek bankanın Emlak Katılım olduğunu belirten kaynak, bu bankanın işlemleri lira ve ruble cinsinden yaparken, dolar ve avro cinsinden yapılan işlemlerin birçok Türk bankası tarafından anında bloke edildiğini söyledi.

İthalatçılar ve aracılardan alınan bilgiye göre, eylül ayında Türk bankaları, Rus şirketlerinin Avrupa Birliği (AB) ve diğer ülkelere ödeme yapmasını reddetmeye başladı. İlgili kaynaklar, bankaya teslimatla ilgili ek belgeler sunulmasının bile bu sorunu çözmediğini belirtiyor.

Neredeyse tüm Türk bankaları Rusya ile iş yapmayı kesti

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Ukrayna, Rusya’nın saldırıları nedeniyle enerji altyapısının yüzde 70’ini kaybetti

Yayınlanma

Ukrayna, Rusya’nın enerji altyapısına yönelik saldırıları nedeniyle son iki kışı güçlükle atlattı. Ancak önümüzdeki soğuk dönem, şimdiye kadarki en zorlu sınav olabilir. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), Ukrayna’nın kayıplarını değerlendirdi ve bu yıkımla başa çıkmak için bir eylem planı önerdi.

IEA’nın raporuna göre, Rusya bu yıl elektrik ve ısı santralleri, iletim hatları ve diğer enerji altyapısına dönük saldırılarını ciddi ölçüde artırdı ve durumu kritik bir noktaya getirdi. IAE Direktörü Fatih Birol, “Bu kış, şimdiye kadarki en zorlu sınav olacak,” dedi. Raporun yazarları, Ukrayna’nın karşı karşıya olduğu durumu şu sözlerle özetledi:

“Ağustos ayı sonundaki eşi benzeri görülmemiş saldırı dalgasından önce bile, Ukrayna’nın savaş öncesi üretim kapasitesinin üçte ikisinden fazlası yıkım, hasar veya işgal nedeniyle devre dışı kalmıştı. Yaz boyunca, elektrik kesintileri ve plansız kesintiler olağan hale geldi ve bu durum, su temini de dahil olmak üzere günlük yaşamın her alanını etkiledi. Yaz aylarında, 12 GW’lık en yüksek talep döneminde 2 GW’tan fazla elektrik kesintisi yaşandı. Bu rakamın kış aylarında 18,5 GW’a kadar çıkabileceği tahmin ediliyor.”

Raporda, “nükleer enerji santrallerinde yaz aylarında planlanan bakım çalışmaları tamamlanmış ve komşu Avrupa ülkelerinden 1,7 GW’lık ithalat sağlanmış olsa da arz açığının Danimarka’nın yıllık en yüksek talebine eşdeğer olan 6 GW’a kadar çıkabileceği” belirtildi.

Bu durum yalnızca elektrik arzını değil, ısıtma hizmetlerini de olumsuz etkileyecek (örneğin, Harkov oblastı, ısıtma kapasitesinin büyük kısmını kaybetti). Raporda, “Altyapıya yönelik yeni saldırılar, beklenmedik ekipman arızaları ve yapılamayan bakım çalışmaları ek riskler doğuracaktır,” ifadesine yer verildi.

Ağustos ayı sonunda Rusya, saldırı taktiklerini değiştirerek geriye kalan üç nükleer santrali hedef almaya başladı (dördüncü santral olan Zaporojye, Rusya ordusunun kontrolü altındaki topraklarda yer alıyor ve şu an elektrik üretmiyor).

Kiev merkezli Strategy XXI Globalizm Merkezi tarafından yapılan analize göre, bu nükleer santrallere elektrik sağlayan kritik trafo merkezleri saldırıya uğradı.

Merkezin direktörü Mihail Gonçar, Politico‘ya verdiği demeçte, trafo merkezlerinin nükleer santrallere elektrik iletmeyi durdurması halinde reaktörlerin hızla kapatılması gerekeceğini, aksi takdirde bir “nükleer kaza” riski oluşabileceğini dile getirdi.

Üç nükleer santral, Ukrayna’nın mevcut elektrik üretiminin yüzde 55’ini sağlıyor.

IEA, Ukrayna’nın bu kışı atlatabilmesi için uygulanması gereken 10 maddelik bir eylem planı önerdi. Plan şu adımları içeriyor:

•Hava savunması da dahil olmak üzere enerji altyapısının fiziksel ve siber güvenliğinin güçlendirilmesi;

•Ekipman ve yedek parçaların Ukrayna’ya hızla ulaştırılması;

•Enerji arzında ademi merkeziyetçiliğin sağlanması;

•AB’den elektrik alım kapasitesinin artırılması;

•Doğalgaz rezervlerinin ve AB’den gaz tedarikinin artırılması vb.

Öte yandan Ukrayna’daki Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları İzleme Misyonu, dün yaptığı açıklamada, Rusya’nın enerji altyapısını hedef almasının “uluslararası insani hukukun ihlali” olarak değerlendirilebileceğini öne sürdü.

‘Ukrayna’nın SSCB’den miras kalan enerji sektöründe taş üstünde taş kalmayacak’

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Putin ve Lula da Silva, Brezilya’nın barış girişimini görüştü

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Brezilyalı mevkidaşı Luiz Inacio Lula da Silva telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede ikili iş birliği, ekim ayında yapılacak BRICS zirvesi ve Rusya-Ukrayna ihtilafının barışçıl yollardan çözümüne yönelik öneriler ele alındı.

Kremlin’in açıklamasına göre, Brezilya’nın çatışmaya barışçıl bir çözüm bulunmasına yönelik ilgisi nedeniyle Putin, Lula da Silva’ya “Rusya’nın bu konudaki temel yaklaşımını” özetledi. Lula da Silva’nın ofisinden yapılan açıklamada ise devlet başkanlarının Brezilya ve Çin’in konuya ilişkin önerilerini değerlendirdikleri belirtildi.

Görüşmede Putin, Brezilya’daki orman yangınlarıyla mücadelede Rusya’nın yardım teklifinde bulundu. Liderler ayrıca stratejik ortaklık, ticaret, tarım, enerji ve sanayi alanlarındaki iş birliğini de masaya yatırdı:

“Her iki taraf da finans sektörü dahil olmak üzere BRICS’teki temel iş birliği alanlarında ortak çalışmaya devam etme kararlılığını vurguladı. Ayrıca hem Brezilya’nın bu yıl dönem başkanlığını yürüttüğü G20’de hem de diğer çok taraflı platformlarda koordinasyonu güçlendirmeye hazır olduklarını ifade ettiler.”

Mayıs ayında Çin ve Brezilya, Rusya-Ukrayna çatışmasını çözmenin tek yolunun müzakereler olduğunu belirten bir mutabakat zaptı yayımlamıştı.

Ülkeler, Rusya ve Ukrayna tarafından kabul edilecek şartlarda uluslararası bir konferans düzenlenmesi çağrısında bulunmuş, Lula da Silva, Brezilya’nın bu çatışmada tarafsız kalacağını vurgulamıştı.

BRICS tam gaz

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English