Bizi Takip Edin

Amerika

ABD bankaları 2024’ü büyük kârlarla kapattı

Yayınlanma

Wall Street’teki büyük Amerikan bankaları 2024 yılı bilançolarını açıkladı.

Çarşamba günü tüm yıl sonuçlarını açıklayan dört dev kredi kuruluşu, 2024 yılında Joe Biden’ın başkan olarak geçirdiği ilk yılın ardından en kârlı ikinci yılını geçirdi.

Grubun alım satım ve borç verme gelirleri faiz oranı hareketlerinden yararlanırken, yatırım bankacılığı gelirleri, yerlerde sürünen 2023’e göre %32 arttı.

Örneğin JPMorgan ABD tarihinde yıllık kârı 50 milyar doları aşan ilk banka oldu. Citigroup ise beş ana segmentinden üçünde (servet, ABD kişisel bankacılık ve hizmetler) rekor gelir elde etti.

Donald Trump’ın seçimleri kazanması ve politikaya ilişkin verdiği ipuçları piyasalarda dalgalanmalara yol açtığı için dördüncü çeyrekte ekstra bir kazanç artışı yaşandı. 

Öte yandan Bloomberg’e göre tek etken bu değildi, beklenenden daha güçlü istihdam rakamları Fed’in gelecekteki faiz indirimlerine yönelik beklentileri sıfırladı.

Bu tür akınlar Goldman Sachs hisse senedi işlemcilerinin yıl için rekor gelir elde etmesine yardımcı oldu. JPMorgan’da hisse senetleri ve sabit gelirli ürünlerle ilgilenen masalar şimdiye kadarki en iyi dördüncü çeyreklerini geçirdi.

Bu arada, kurumsal anlaşmalar da hız kazandı. En büyük bankalar arasında en küçük Wall Street varlığına sahip olan Wells Fargo bile yatırım bankacılığından elde ettiği yıllık geliri %62 oranında artırdı.

Bank of America ve Morgan Stanley bugün sonuçlarını açıklayacak.

JPMorgan İcra Kurulu Başkanı Jamie Dimon, kasım ayı ortasında düzenlenen küresel bir zirvede CEO’lara Trump’ın zaferinden sonra birçok bankacının “sokakta dans ettiğini” söylemişti.

Yöneticiler uzun süredir Biden yönetiminin düzenleyici gündeminden yakınıyor ve bu gündemi kredileri daha az kârlı hale getirmekle suçluyorlardı.

Goldman’dan David Solomon analistlere verdiği demeçte, şirket liderleri arasında “bir duygu kayması yaşandığını” söyledi ve “2025’e girerken bir pupa rüzgarımız varmış gibi hissediyoruz,” dedi.

Düzenleyicilerle daha “yapıcı” tartışmalar yapılacağını öngören Solomon, Fed’in kredi verenlere yönelik stres testi uygulamasını eleştirerek bunun “anlayamadıklar” sonuçlar doğurduğunu söyledi.

Dimon da yetkililerin ekonomik büyüme ve banka güvenliği arasında denge kurması gerektiğini söyledi ve bunun, “şeffaf, adil, bütüncül bir yaklaşıma sahip ve titiz veri analizlerine dayanan kurallar koymakla ilgili” olduğunu söyledi.

Şimdi banka yöneticileri arasındaki beklenti, Trump’ın atadığı isimlerin regülasyonu azaltacağı, bazı kuralları yürürlükten kaldıracağı ve batamayacak kadar büyük kredi verenlerin ekonomik şoklara karşı kendilerini tamponlamak için daha fazla sermaye tutmalarını gerektiren bir kampanyayı azaltacağı veya bırakacağı yönünde.

Bu da 2024’teki kazançlardan sonra banka liderlerinin hissedar ödemelerini artırma konusunda kendilerine daha fazla güvenmeleri anlamına geliyor.

Çarşamba sabahı Citigroup hisseleri, firmanın önümüzdeki yıllarda 20 milyar dolarlık hissesini geri satın alma planlarını açıklamasının ardından Trump’ın zaferinden bu yana en büyük sıçramasını gerçekleştirdi. Bu, bankanın kâr tahminini düşürme kararına rağmen gerçekleşti.

Amerika

Pentagon, İsrail’i eleştiren albayı görevden aldı

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), sosyal medyada İsrail’i eleştiren Albay Nathan McCormack’ı görevden aldı.

Albay McCormack’ın sosyal medya gönderileri arasında, “Netanyahu ve Yahudi üstünlüğünü savunan yandaşları”, “ölüm tarikatı”, Washington’un İsrail’in “kötü davranışlarını ezici bir çoğunlukla” desteklediği ve ABD’deki İsrail yanlısı aktivistlerin “gerçek dış çıkarlarımızdan çok İsrail’e destek vermeyi” öncelikli hale getirdiği yönünde ifadeler yer alıyor.

Middle East Eye’a göre albayın İsrail karşıtı paylaşımlarının tam listesi şöyle:

  • “Netanyahu ve Yahudi üstünlüğünü savunan yandaşları, kendi amaçları için çatışmayı uzatmaya kararlıdır: ya iktidarda kalmak ya da toprakları ilhak etmek.”
  • “İsrail’in on yıllardır sürdürdüğü eylemler, etnik temizlik ve soykırım suçlamalarına yol açmıştır.”
  • “Batı ülkeleri, büyük ölçüde Holokost suçluluk duygusundan dolayı İsrail’e yönelik eleştirilerden kaçınmak için büyük çaba sarf etmektedir.”
  • “En kötü ‘müttefikimiz’. Bu ‘ortaklık’tan, Orta Doğu, Afrika ve Asya’daki milyonlarca insanın düşmanlığından başka hiçbir şey elde etmiyoruz.”
  • “ABD dürüst bir arabulucu olmamıştır. İsrail’in kötü davranışlarını büyük ölçüde mümkün kıldık.”
  • Gazze halkının yer değiştirilmesi fikrine yanıt olarak McCormack, İsrail’in “onları sürmek ve ‘Eretz İsrail’i (İsrail Diyarı) etnik Filistinlilerden temizlemek” istediğini yazdı.
  • Haziran 2024’ten bu yana İsrail’i “ölüm tarikatı” olarak nitelendiriyor.

McCormack ile etkileşimde bulunmuş bir Savunma Bakanlığı yüklenicisi, bu paylaşımları “tehlikeli” olarak nitelendirdi. Yüklenici, JNS’ye “Bu, daha iyisini bilmeyen birinden bekleyebileceğim türden acı bir paylaşım. Ama onun konumunda, kendi adı ve resmiyle? Akıl almaz bir şey,” dedi.

Albay McCormack, Genelkurmay Başkanlığı J5 Planlama Müdürlüğü’nün Levant ve Mısır şube şefiydi. Sosyal medya hesabından paylaştığı gönderilerin yayılmasının ardından Pentagon JNS’ye, “durumdan haberdar olduklarını” ve “konuyu araştırdıklarını” söyledi.

Pentagon yetkilisi JNS’ye verdiği demeçte, “X hesabındaki bilgiler, Müşterek Kurmay Başkanlığı veya Savunma Bakanlığının görüşünü yansıtmamaktadır” dedi. “Soruşturma sürerken, söz konusu kişi görevine iade edilmektedir,” dedi.

Yetkili, görevine iade edilmesinin “soruşturma sürerken Müşterek Kurmay Başkanlığında görev yapmayacağı” anlamına geldiğini belirtti.

Yetkili, JNS’ye “Hiperlinkleri ve içeriği inceledik, böylece içeriği görebildik ve esasen konuyu araştırmak üzere bir soruşturma memuru atadık. Küresel ittifaklarımız ve ortaklıklarımız, ulusal güvenliğimiz, kolektif savunmamızı, caydırıcılığımızı ve operasyonel erişimimizi güçlendirmek açısından hayati önem taşıyor,” dedi.

Pentagon yetkilisi, sosyal medya hesabının devre dışı bırakıldığını söyledi.

Okumaya Devam Et

Amerika

ABD Senatosu, Rusya’ya karşı ‘cehennem’ yaptırımlarını erteledi

Yayınlanma

ABD Senatosu, İran ve İsrail arasındaki savaş ve Başkan Donald Trump’ın vergi indirimi yasa tasarısına odaklanılması nedeniyle Rusya’ya yönelik ‘cehennem’ olarak nitelendirilen yaptırım planını en az temmuz ayına kadar erteledi. Yaptırımların Ukrayna’ya yardım eden ülkeleri kapsamayacak şekilde yeniden düzenlenmesi de ertelemenin nedenleri arasında gösteriliyor.

ABD Senatosu, İsrail ile İran arasındaki savaş ve Başkan Donald Trump tarafından önerilen kapsamlı vergi indirimi yasa tasarısının öncelikli olması nedeniyle, Rusya ve ticari ortaklarına karşı “cehennem yaptırımları” olarak adlandırılan planı erteleme kararı aldı.

Semafor haber sitesine göre, yaptırım tasarısının görüşülmesi en az temmuz ayına kadar ertelendi.

Senato’daki Cumhuriyetçi çoğunluğun lideri John Thune, yaptığı açıklamada yaptırım yasa tasarısının ele alınmasının ertelendiğini doğruladı.

Cumhuriyetçi Senatör Tommy Tuberville ise “Şu anda tüm dikkatler İsrail ve İran üzerinde,” diyerek gündemin değiştiğine işaret etti.

Yasa tasarısı yeniden düzenleniyor

Yaptırım planının gecikmesinin bir diğer nedeni ise tasarının mimarları olan Senatör Lindsey Graham ve Richard Blumenthal’in metni yeniden düzenleme zorunluluğu oldu.

Özellikle Rus enerji kaynaklarını satın almasına rağmen Ukrayna’ya yardım eden ülkelerin yaptırımların dışında tutulması planlanıyor.

Yasa tasarısının ilk versiyonu, ABD’nin Rusya’dan petrol, petrol ürünleri, doğalgaz ve uranyum gibi ürünleri satın alan ülkelere yüzde 500 oranında gümrük vergisi uygulamasını öngörüyordu.

Fakat bu durum, Rusya’dan petrol, doğalgaz ve nükleer yakıt alımına devam eden Avrupalı müttefikler de dahil olmak üzere ABD’yi bazı büyük ekonomilerden fiilen koparma riski taşıyordu.

Konuyla ilgili Semafor‘a konuşan Graham, Senato’nun “biraz beklemesi gerekeceğini” belirtirken net bir tarih vermekten kaçındı.

Graham, “İran ile ilgili durum şu anda değişiyor. Fakat bu, Rusya’yı ya da Ukrayna’yı unuttuğum anlamına gelmiyor. Kesinlikle hayır,” ifadelerini kullandı.

Trump, Rusya yaptırımlarını hafifletmek için senatörlerle pazarlık yapıyor

Trump müzakere kapısını aralık tutmak istiyor

Bu ayın başında Başkan Trump, Cumhuriyetçilerden Rusya’ya yönelik yaptırım yasa tasarısını henüz oylamaya sunmamalarını talep etmişti.

Reuters‘ın Beyaz Saray kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Trump o dönemde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna konusunda “verimli müzakereler” gerçekleştirebileceğini umuyordu.

Trump ayrıca, savaşın sona ermesinin ardından ABD’nin Rusya ile ekonomik işbirliğine başlayabileceğini hesaplıyordu.

Kanada’da düzenlenen G7 Zirvesi’nde konuşan ABD lideri, Ukrayna’da bir barış anlaşması yapma olasılığını beklediği için yeni kısıtlamalar getirmediğini söylemişti.

Trump, yaptırımların “sadece tek yönlü bir yol olmadığını” ve ABD’ye “ciddi bir maliyeti” olduğunu da hatırlatmıştı.

Rubio, Rusya’ya yeni yaptırımlar için bastırıyor, Trump direniyor

Okumaya Devam Et

Amerika

Büyük Teknoloji, yapay zeka regülasyonlarını 10 yıl süreyle yasaklamak istiyor

Yayınlanma

Büyük teknoloji şirketleri, yapay zeka endüstrisini ve Donald Trump’ın Cumhuriyetçi partisini ikiye bölen tartışmalı bir hamle ile, ABD eyaletlerinin yapay zeka modellerini düzenlemesini 10 yıl süreyle yasaklayan bir lobi kampanyasını destekliyor.

Bu hamleye yakın kaynaklara göre, Amazon, Google, Microsoft ve Meta adına hareket eden lobiciler, Senatodan eyaletlerin yapay zeka ile ilgili kendi yasama girişimlerini başlatmasını 10 yıl süreyle askıya almasını istiyor.

Bu hüküm, geçen ay ABD Temsilciler Meclisinin Başkan Donald Trump’ın “büyük ve güzel” bütçe tasarısının bir parçası olarak kabul edildi. Senato, yasayı 4 Temmuz’a kadar kabul etmek umuduyla bu hafta içinde kendi versiyonunu açıklamayı umuyor.

Eski kongre üyesi ve INCOMPAS’ın CEO’su Chip Pickering, Microsoft, Amazon, Meta ve Google gibi önde gelen şirketlerin yanı sıra daha küçük veri, enerji ve altyapı şirketleri ile hukuk firmalarını da içeren teknoloji ticaret birliğinin üyeleri adına bu öneriyi savunuyor.

Pickering, Financial Times’a (FT) verdiği demeçte, “Bu, Amerikan liderliği için doğru zamanda doğru politika. Fakat Çin ile rekabet açısından da aynı derecede önemli,” dedi.

Ticaret grubu INCOMPAS, yasama organları ve düzenleyiciler üzerinde lobi yapmak amacıyla 2024 yılında AI Competition Center’ı (AICC) kurdu. Yılın başında, Amazon’un bulut departmanı ve Meta, AI kuralları hakkındaki tartışmaların kızışması ve AB’nin sektörü kontrol altına almak için bir dizi önlem almasıyla AICC alt grubuna katıldı.

Eleştirenler, büyük teknoloji şirketlerinin tutumunun, çoğu alanda insan yeteneklerini aşan modeller olarak anlaşılan yapay genel zeka geliştirme yarışında hakimiyetlerini sağlamakla ilgili olduğunu söylüyor.

Vanderbilt Üniversitesindeki Vanderbilt Policy Accelerator’ın AI ve teknoloji politikası direktörü Asad Ramzanali, “Sorumlu inovasyon, sorumsuz uygulamaları yasaklayan yasalardan korkmamalı,” dedi.

MIT profesörü ve yapay zeka düzenlemesi için kampanya yürüten kar amacı gütmeyen kuruluş Future of Life Institute’un başkanı Max Tegmark ise, “Bu, daha fazla servet ve gücü elinde toplamaya çalışan teknoloji oligarklarının bir güç kapma çabası,” dedi.

Önerilen moratoryum, teknoloji sektörünü ve eyaletlerin toplumsal ve iktisadi kargaşaya yol açma potansiyeli olan güçlü teknolojileri denetlemesini yasaklama konusunda endişelerini dile getiren Cumhuriyetçi politikacıları da ikiye böldü.

Taraftarlar, bu hükmün, yenilikçiliği engelleyebilecek ve ABD’nin Çin’e karşı geri kalmasına neden olabilecek bir dizi tutarsız bölgesel kuralın önlenmesi için gerekli olduğunu savunuyor.

OpenAI CEO’su Sam Altman, geçen ay Senatoda düzenlenen bir oturumda, ABD’nin teknoloji şirketlerinin piyasaya sürülmeden önce şeffaflık ve güvenlik gibi belirli kriterleri karşılamasını şart koşmasının “felaket” olacağını söyledi. AB’deki yeni AI Yasası kapsamında bu durum yakında geçerli olabilir.

Anthropic’in kurucu ortağı Dario Amodei gibi AI güvenliği savunucuları, Silikon Vadisinin giderek daha güçlü modeller piyasaya sürmek için rekabet ettiği bir ortamda, özdenetime güvenmenin felaketle sonuçlanabilecek toplumsal sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.

Teklifin dahil edilmesini isteyen Cumhuriyetçiler, her hükmün “bütçe uzlaşma” tasarısına dahil edilebilmesi için bütçeye etkisi olması gerektiğini öngören Senatonun karmaşık kurallarına uygun olup olmadığını araştırıyor.

Parti, Demokratların oyları olmadan tasarıyı geçirebilmek için bu taktiği kullanıyor.

Senato ticaret komitesinin en üst düzey Cumhuriyetçi üyesi Ted Cruz, bir çözüm önerdi: Bu hükme uymayan eyaletler, hizmetin yetersiz olduğu kırsal alanlarda geniş bant ağlarını genişletmek için milyarlarca dolarlık federal fonlardan yararlanamayacak.

Fakat hızla gelişen bu alanı nasıl denetleyeceğine dair siyasi konsensüs hâlâ çok az ve şu ana kadar testler veya veri korumaya ilişkin anlamlı bir federal düzenleme kabul edilmedi.

Cumhuriyetçi senatör Thom Tillis bir röportajda, “İnovasyon alanında dünyanın bir numaralı ülkesinin yapay zeka konusunda geri kalmasını istemezsiniz. Birdenbire 50 farklı düzenleyici veya yasal çerçeve ortaya çıkarsa, aklı başında kim bunun bir engel olacağını anlamaz?” diye sordu.

Cumhuriyetçi senatör Steve Daines, “Eyaletlerin yeteneklerini kısıtlamaya başlayan bir şey yapmaktan hoşlanmıyorum. Fakat bu durumun ABD’yi engelleyebilecek ve yavaşlatabilecek yapay zeka düzenlemelerinin yamalı bohça haline gelmesine yol açabileceği düşünüldüğünde, bu konuda bir akıl var olabilir,” dedi.

The Tyranny of Big Tech (Büyük Teknolojinin Tiranlığı) adlı kitabın yazarı Josh Hawley ve Tennessee eyaletinin müzik endüstrisini izinsiz AI kullanımından koruyan bir yasayı destekleyen Marsha Blackburn gibi diğer Cumhuriyetçi senatörler de moratoryuma karşı çıkıyor.

Cumhuriyetçi Temsilci Marjorie Taylor Greene X’te yaptığı açıklamada, “AI’ın önümüzdeki 10 yıl içinde neler yapabileceğini bilmiyoruz ve ona serbestlik tanıyarak eyaletlerin ellerini bağlamak potansiyel olarak tehlikelidir. Bu, Senatoda kaldırılmalıdır,” diye yazdı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English