Diplomasi
ABD, Çin’e yeni çip kısıtlamaları getirmeyi planlıyor

Konuyla ilgili bilgi sahibi kişilerin Bloomberg’e aktardığına göre, Biden yönetimi Çin’e yarı iletken ekipman ve yapay zeka bellek çipleri satışına yönelik ek kısıtlamalar üzerinde duruyor.
Kısıtlamaların önümüzdeki hafta içinde açıklanabileceğini söyleyen bu kişiler, kuralların zamanlamasının ve hatlarının birkaç kez değiştiğini ve yayınlanana kadar hiçbir şeyin nihai olmadığını vurguladı.
Önlemler, ABD’li yetkililerin aylar süren müzakereleri, Japonya ve Hollanda’daki müttefiklerle yapılan görüşmeler ve daha sert önlemlerin işlerine yıkıcı zararlar getireceği konusunda uyarıda bulunan Amerikalı çip ekipmanı üreticilerinin yoğun lobi faaliyetlerinin ardından geldi.
Biden yönetimi sert önlemleri biraz yumuşattı
Söz konusu kişiler, son teklifin daha önceki taslaklardan önemli farklılıklar içerdiğini söyledi. Bunlardan ilki, ABD’nin hangi Çinli şirketleri ticaret kısıtlama listesine ekleyeceği. Söz konusu kişiler, ABD’nin daha önce Çin’in teknoloji endüstrisinin merkezindeki telekom devi Huawei için altı tedarikçiye yaptırım uygulamayı düşündüğünü ve yetkililerin en az yarım düzine daha tedarikçiden haberdar olduğunu söyledi.
Fakat şimdi bu Huawei tedarikçilerinden sadece bazılarını listeye eklemeyi planlıyorlar. Dahası yapay zeka bellek çipi teknolojisi geliştirmeye çalışan ChangXin Memory Technologies bu önlemlerden muaf olacak.
ABD kontrollerinin son versiyonu, veri depolamayı gerçekleştiren ve yapay zeka için gerekli olan yüksek bant genişliğine sahip bellek çipleri ile ilgili bazı hükümler de içerecek.
Çin’le iş yapan ABD’li şirketler için kısmi kazanım
Samsung Electronics ve SK Hynix ile Amerikalı bellek üreticisi Micron Technology şirketlerinin yeni önlemlerden etkilenmesi bekleniyor.
Japon çip hisseleri haber üzerine sıçrama yaşadı. Tokyo Electron erken işlemlerdeki kayıplarını telafi ederek %10 kadar yükseldi. Screen Holdings de yaklaşık %10 değer kazandı ve Kokusai Electric %23 yükseldi.
Öte yandan söz konusu kuralların Huawei’nin çip üretim ortağı Semiconductor Manufacturing International şirketine ait iki çip fabrikasına da yaptırım getireceği belirtildi.
Söz konusu kişiler, 100’den fazla ek varlık listesinin, çipleri üreten fabrikasyon tesislerinden ziyade yarı iletken üretim ekipmanı üreten Çinli şirketlere odaklanacağını söyledi.
Kararın, altı Huawei tedarikçisi de dahil olmak üzere önemli Çinli şirketlere yönelik tek taraflı ABD kısıtlamalarına karşı aylardır gevşeme talep eden Amerikalı çip dişli üreticileri Lam Research, Applied Materials ve KLA için kısmi bir kazanım olarak görülüyor.
Hollanda ve Japonya’nın tutumu belirsizliğini koruyor
Bu tür yaptırımların, hükümetleri henüz Çin’e satış konusunda en sert kısıtlamaları kabul etmemiş olan yabancı rakipleri Tokyo Electron ve Hollandalı ASML’ye kıyasla kendilerini haksız bir dezavantaja sokacağını iddia ediyorlardı.
Japonya ve Hollanda, 2022’den itibaren ABD önlemlerine kısmen uymak için Çin’e bazı kısıtlamalar getirdi, fakat her iki ülke de daha sıkı kontroller için son zamanlarda Amerikan baskısına direndi.
Konuyla ilgili bilgi sahibi kişiler, bazı ek araç kategorilerini de kısıtlayan yeni ABD kurallarının, Japonya ve Hollanda gibi müttefikleri doğrudan yabancı ürün kuralı ya da FDPR olarak adlandırılan kural hükümlerinden muaf tutmaya devam edeceğini söyledi.
Japonya ya da Hollanda’nın, ABD’nin yaptırım uygulamayı planladığı Çinli şirketlere ek kısıtlamalar getirip getirmeyeceği henüz belli değil.
Diplomasi
AB ve Kanada savunma paktı imzaladı

Kanada Başbakanı Mark Carney, pazartesi günü (23 Haziran) Avrupa Birliği (AB)ile bir güvenlik ve savunma ortaklığı anlaşması imzaladı.
Anlaşmanın amacı, ABD Başkanı Donald Trump’ın Amerika’nın kuzey komşusunu ilhak etme tehditlerinin ardından Kanada’nın savunma ve güvenlik ilişkilerini ABD’den uzaklaştırmak.
Önemli bir konu, Kanada’nın AB’nin milyarlarca avroluk ReArm Europe girişimi kapsamında yeni savunma harcamaları programlarına katılmasına izin verilmesi.
Kanada ve Avrupa’daki NATO ülkeleri de savunma harcamalarını önemli ölçüde artıracaklarını vaat ediyorlar. Bu vaat, Çarşamba günü Lahey’de başlayacak zirvede ittifak liderleri tarafından yeniden teyit edilecek.
Avrupa Konseyi Başkanı António Costa, zirvenin ardından düzenlediği basın toplantısında, “NATO kolektif savunmamızın temel taşı olmaya devam ederken, bu ortaklık hazırlıklarımızı daha hızlı ve daha iyi bir şekilde güçlendirmemize, daha fazla ve daha akıllı yatırımlar yapmamıza olanak tanıyacak,” dedi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, bu ortaklığın Kanada’nın hızla gelişen Avrupa savunma mimarisindeki rolünü güçlendireceğini savundu ve bunun sadece başlangıç olduğunu söyledi.
Leyen, “Bu, endüstrilerimiz, halkımız ve transatlantik güvenlik aracı için iyi olacak,” dedi. Leyen, Carney’in Brüksel’de “dostların arasında” olduğunu da sözlerine ekledi.
Pazartesi akşamı yayınlanan ortak açıklamaya göre, Ottawa artık Brüksel ile AB’nin 150 milyar avroluk Avrupa için Güvenlik Eylemi (SAFE) planıyla ilgili ikili bir anlaşma üzerinde çalışacak.
Program, AB ülkeleri ve yakın müttefikleriyle sınırlı olup, üyelere silah satın almaları için kredi vererek ve diğer ülkelerin ortak alımlara katılmalarına izin veriyor.
Carney basın toplantısında, SAFE’ye katılım yolunda bir adım atmaktan “çok memnun” olduğunu belirtti.
Carney, “Bu, yeni yetenek gereksinimlerimizi daha hızlı ve daha etkili bir şekilde karşılamamıza, endüstrilerimizi geliştirmeye ve yargı yetkilerimizi güvence altına almaya yardımcı olacak. Yapacağımız şey, her iki taraf için de daha verimli ve daha uygun maliyetli olmalı,” dedi.
Güvenlik ve Savunma Ortaklığına göre, AB ve Kanada, Ukrayna’ya askeri yardım konusunda işbirliği ve Kanada ve Avrupa askeri teçhizat, personel ve malzemelerinin birlikte çalışabilirliğini ve hareketliliğini iyileştirme yollarını araştıracak.
Ayrıca, Kanada’nın AB topraklarında askeri hareketliliğini artırmak için askeri hareketlilikle ilgili Kalıcı Yapılandırılmış İşbirliği (PESCO) projelerinde işbirliğini genişletecek ve Kanada’nın ek PESCO projelerine katılımı için yeni fırsatlar araştıracak.
Carney, havacılık ve çift kullanımlı endüstri projeleri gibi savunma işbirliği alanlarında daha fazla ilerleme çağrısında bulundu.
AB ve Kanada ayrıca yıllık güvenlik ve savunma diyaloğu düzenleyecek ve Kanada ile Avrupa Savunma Ajansı arasında bir idari düzenleme kurulmasını araştıracak.
Diplomasi
İtalya, Rus milyarderlerin 2,64 milyar dolarlık varlığını dondurdu

Ukrayna’daki savaşın başlamasından bu yana İtalya, Avrupa Birliği yaptırımları çerçevesinde Rus milyarderlere ait 2,3 milyar avro (2,64 milyar dolar) değerindeki varlıkları dondurdu. Bu varlıklar arasında banka hesapları, villalar, yatlar ve otomobiller bulunuyor. İtalya hükümeti, dondurulan varlıkların bakım masraflarını karşılamak zorunda kalırken, bu maliyet 45 milyon avroyu aştı.
Ukrayna’daki savaşın başlamasından bu yana İtalya, Avrupa Birliği yaptırımları çerçevesinde Rus milyarderlere ait 2,3 milyar avro (2,64 milyar dolar) değerindeki varlıkları dondurdu.
Reuters‘in haberine göre, dondurulan varlıklar arasında banka hesapları, villalar, yatlar ve otomobiller bulunuyor.
En son hamleler bu ayın başında gerçekleşti. Bu dönemde maliye polisi, Milano merkezli İran şirketi Irital Shipping Lines’ı ve toplam 1 milyon avrodan fazla değerdeki iki gayrimenkulüne geçici olarak el koydu. Gerekçe olarak İran’ın Rusya’ya askeri destek sağladığı gösterildi.
‘Bakım maliyetleri hükümete yük oluyor’
Rusya’nın dondurulan varlıklarının bakım masraflarını İtalya hükümeti karşılıyor. Şubat 2024 itibarıyla bu giderler 31,7 milyon avroya ulaşmıştı.
Güncel tutar bilinmiyor çünkü ülkenin Devlet Varlıkları Kurumu, gazetecilerin sorularına bu bilginin devlet sırrı olduğu yanıtını verdi. Reuters‘in hesaplamalarına göre, masraflar şu anda 45 milyon avroyu geçmiş durumda.
Varlıkların kaderi AB’nin elinde
Bu varlıkların kaderi Avrupa Birliği’nin elinde bulunuyor. Eğer AB dondurma işlemini kalıcı hale getirmeye karar verirse, devlet bu varlıkların müsaderesine yönelik prosedür başlatmak zorunda kalacak.
Blokaj kaldırılırsa, varlıklar sahiplerine geri verilebilecek ancak bunun için İtalya’ya bakım masraflarını ödemeleri şartı aranacak.
Milyarder Mordaşov’un yatı ve villası
İtalya tarafından dondurulan varlıklar arasında Severstali sahibi milyarder Aleksey Mordaşov’un 63 metre uzunluğundaki Lady M yatı da bulunuyor.
65 milyon avro değerindeki gemi, Ligurya bölgesindeki Imperia limanında tutuluyor. Tersane yönetimi, yatın kozmetik bakımının sezona bağlı olarak aylık 12-13 bin avroya mal olduğunu, ortalama su ve elektrik faturasının ise 10 bin avro daha tuttuğunu bildirmişti.
Ayrıca yetkililer, Mordaşov’un Sardinya’daki 105 milyon avro değerindeki villasını da dondurdu.
Mazepin’in kayıp yatları
Aynı yerde Uralkaliy başkanı Dmitriy Mazepin’e ait Rocky Ram villası da bloke edilmiş durumda. Ancak Mazepin’in AB yaptırımları çerçevesinde müsadere edilen Aldabra isimli iki yatı İtalya’dan kayboldu.
700 bin ila 1 milyon avro değerindeki ilk gemi, Haziran 2022’de Olbia’yı terk ederek Tunus’a ulaştı. İkincisi ise birkaç hafta sonra Türkiye’de ortaya çıktı.
Mazepin, yatların nakli için yabancı bir şirketin hizmetlerini kullanmış, bu şirket de Sardunyalı bir kaptan tutmuştu. Aracılık yaptıkları için 500 bin avro para cezasına çarptırıldılar.
Diplomasi
Reuters: Katar, İran’ı ateşkese ikna etmede kilit rol oynadı

Reuters, Katar Başbakanı’nın, ABD’nin ateşkes teklifini kabul etmesi için İran’ı ikna ettiğini duyurdu. ABD Başkanı Donald Trump ateşkesi ilan ederken, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi henüz bir anlaşma olmadığını belirterek Tahran’ın şartını açıkladı.
Uluslararası haber ajansı Reuters‘ın bir kaynağa dayandırdığı haberine göre, Katar Başbakanı Muhammed bin Abdülrahman es-Sani, ABD’nin ateşkes teklifini kabul etmesi için İran’ı ikna ederek Tahran ile Tel Aviv arasındaki gerilimin düşürülmesinde kritik bir rol oynadı.
Reuters‘ın konuştuğu kaynak, Tahran’ın Katar’daki el-Udeyd Amerikan Hava Üssü’ne düzenlediği saldırının ardından Katarlı yetkililerin İranlı mevkidaşlarıyla telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini belirtti.
Habere göre, ABD Başkanı Donald Trump, İsrail’in ateşkese razı olduğunu Katar’a ileterek Tahran’ı bu adıma ikna etmesi için yardım istedi.
ABD Başkanı Trump, İsrail ile İran arasında ateşkes sağlandığını duyurdu. Trump’ın açıklamasına göre, önce İran saldırıları durduracak, 12 saat sonra İsrail karşılık vermeyi kesecek ve “24 saat içinde dünya, 12 gün süren savaşın resmi olarak sona ermesini selamlayacak.”
Beyaz Saray’dan doğrulama geldi
CNN‘in haberine göre, ABD Başkanı Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Katar Emiri Temim bin Hamed es-Sani ile görüştü. Aynı zamanda, Başkan Yardımcısı JD Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Özel Temsilci Steve Witkoff’un da İran tarafıyla temas kurduğu bildirildi.
Beyaz Saray’dan üst düzey bir yetkili, İsrail’in, Tahran’ın saldırılarını durdurması şartıyla ateşkese rıza gösterdiğini ve İran’ın da bu koşulları kabul ettiğini aktardı.
Axios haber portalına konuşan bir kaynak ise İran’ın, Amerikan üssüne yönelik saldırının ardından Beyaz Saray’a daha fazla saldırı düzenlemeyeceğine dair bir mesaj gönderdiğini ifade etti.
Kaynağa göre Washington da buna karşılık İran’a saldırmayacağını ve müzakerelere yeniden başlamaya hazır olduğunu iletti.
İran’dan yanıt
Tüm bu gelişmelere rağmen İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, mevcut durumda herhangi bir ateşkes anlaşmasının bulunmadığını açıkladı.
Arakçi, “Eğer İsrail, Tahran saatiyle 04.00’e kadar saldırılarını durdurursa, İran da saldırı düzenlemeyecektir,” diyerek kendi şartlarını ortaya koydu.
-
Görüş1 hafta önce
Çin, İsrail’i Kınamaktan Daha Fazlasını Yapabilir mi?
-
Asya2 hafta önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Ortadoğu6 gün önce
İsrail’de hangi ‘halk’ yaşıyor?
-
Diplomasi1 hafta önce
Çinli akademisyen İsrail-İran savaşını Harici’ye değerlendirdi: İran, Çin için stratejik öneme sahip
-
Avrupa6 gün önce
Merz: İsrail hepimizin kirli işlerini yapıyor
-
Amerika2 hafta önce
ABD’de göçmen isyanı büyüyor: Deniz piyadeleri Los Angeles’ta
-
Dünya Basını2 hafta önce
İran’la savaş kapıda mı?
-
Görüş7 gün önce
İsrail’in ‘Bildiği Şeytan” ile İşi Bitti mi?