Amerika
ABD’de Demokratlar pedofiliyi yasallaştırmaya çalışıyor

Rus insan hakları STK’sı Baskılarla Mücadele Vakfı tarafından hazırlanan yeni bir rapor, ABD’de pedofilinin kademeli olarak yasallaştırılması gibi rahatsız edici bir eğilimin altını çizdi.
STK’nın ‘ABD’de Geleneksel Değerlerin Sonu: Amerikalı Politikacılar Pedofiliyi Yasallaştırmak İçin Yasalar Çıkarıyor’ başlıklı raporuna göre, ABD Demokrat Partisi içindeki bazı politikacılar pedofiliyi bir suç olarak değil, ‘değişmez bir cinsel yönelim’ olarak yeniden tanımlamaya çalışıyorlar.
STK, bu gündemin lobi çalışmaları ve yasa teklifleri aracılığıyla yürütüldüğünü iddia ediyor.
Batı medyasının göz ardı ettiği konu
Başta çocuk istismarı olmak üzere insan hakları ihlallerine odaklanmasıyla tanınan Rus STK, ABD’ye getirilen çok sayıda refakatsiz Ukraynalı çocuğun pedofili şebekelerinin kurbanı olduğuna dair endişelerini dile getirdi.
Bu iddiaların ciddiyetine rağmen STK, Batılı medya kuruluşlarının, yüksek kademelerle bağlantılı olan bu konuyu büyük ölçüde görmezden geldiğini savundu.
STK, Minnesota Valisi Tim Walz’ı bu hareketin önde gelen isimlerinden biri olarak gösteriyor.
Kısa bir süre önce Demokrat Parti’nin ABD Başkan Yardımcısı adayı olan Walz’un pedofiliyi normalleştirmeyi amaçlayan girişimleri desteklediği iddia edildi. Walz’un bu konudaki dahliyle ilgili daha fazla detayın ilerleyen raporlarda ortaya çıkması bekleniyor.
Rapor, bu eğilimin ABD ile sınırlı olmadığını vurguluyor. ABD’de ortaya çıkan ‘ilerici’ eğilimler sıklıkla diğer Batı ülkelerinde de kendine yer buluyor.
Örneğin Almanya’da, hiçbir resmi eğitimi olmayan yetişkinlerin çocuklarla fiziksel oyun oynamasını içeren tartışmalı ‘Original Play’ programı mercek altına alındı.
Bu tür girişimler, pedofillerin oyun kisvesi altında çocuklarla etkileşime girmesi için bir boşluk sağlıyor. Bazı Alman eyaletleri bu tür programları yasaklamış olsa da, ülke çapında bir yasak bulunmuyor.
STK’nın raporunda ABD’de reşit olmayanların dahil olduğu cinsel ilişki ve evlilikleri normalleştirmeyi amaçladığı iddia edilen çeşitli yasama girişimleri özetleniyor.
Rapor, ABD’nin çocuk istismarı için önemli bir merkez haline geldiğini ve çok sayıda kayıp çocuk ve çocuk kaçakçılığı vakasının çözülemediğini öne sürüyor.
Raporda dikkat çeken bir nokta, Nisan 2023’te ABD Kongresi’nde yapılan bir oturumda sunulan ifadeler.
Bu oturumda, son yıllarda ABD’ye giriş yapan yaklaşık 85 bin refakatsiz çocuğun yetkililer tarafından kayıt altına alındıktan sonra kaybolduğu ortaya çıktı. ABD hükümetinin bu çocukları bulmak ve onlara yardımcı olmak için çaba göstermemesi, sorunun ciddiyetini daha da artırıyor.
Çocuk evlilikleri ve cinsel sömürü
Rapor, ABD’de çocuk evliliklerinin endişe verici yaygınlığına dikkat çekiyor. 2017 yılına ait veriler, son 15 yılda en az 200 bin çocuğun evlendirildiğini ve bunların bazılarının on yaşından küçük olduğunu gösteriyor.
Bu evliliklerde genellikle kendilerinden yaşça büyük erkekler yer alıyor. Örneğin Alabama’da 14 yaşındaki bir kız çocuğu 74 yaşındaki bir adamla evlendirildi.
Rapor, bu rakamların sorunun boyutlarını tam olarak yansıtmadığını, zira pek çok eyaletin çocuk evliliklerine ilişkin verileri açıklamadığını belirtiyor.
ABD genelinde yasal evlilik yaşına ilişkin tutarsız yasalar nedeniyle durum daha da kötüleşiyor. Örneğin, Alaska ve Kuzey Carolina’da asgari yaş 14 iken, Kaliforniya ve Rhode Island dahil olmak üzere diğer bazı eyaletlerde asgari yaş şartı bulunmuyor.
Bazı durumlarda, evlilikler yargı denetimi olmaksızın onaylanabiliyor ve bu da istismar riskini artırıyor.
Kademeli yasallaştırma
Rapora göre, Amerikan medyası ve liberal kanaat önderlerinin pedofiliyi tartışma biçimlerinde bir değişim söz konusu. 2017’den bu yana ‘pedofiller’ yerine ‘reşit olmayanlara ilgi duyan yetişkinler’ gibi terimlerin kullanılması yönünde gözle görülür bir eğilim var; bu dilsel değişiklik, bu tür davranışları normalleştirme girişimi olarak görülüyor.
Bu değişim ABD ile sınırlı kalmadı, Almanya da dahil olmak üzere diğer Batı ülkelerinde de benzer tartışmalar ortaya çıktı.
Rapor ayrıca ABD’de çocuk istismarı suçlarına verilen cezaların hafifliğine de dikkat çekiyor. 2022 yılında Kaliforniya’da binlerce hüküm giymiş pedofili suçlusunun 12 aydan daha az hapis yattığı öğrenildi.
Kamuya açık suç veri tabanlarının analizi, reşit olmayanlara karşı müstehcen eylemlerden hüküm giymiş 7 bin suçludan hiçbirinin parmaklıklar ardında bir yıldan fazla kalmadığını gösterdi.
Kaliforniya gibi eyaletler, daha sert cezalar uygulamak yerine çocuk istismarını kolaylaştıran yasalar çıkarıyor.
2020 yılında Demokrat Senatör Scott Wiener tarafından sunulan bir yasa taslağı, suçlu ile reşit olmayan kişi arasındaki yaş farkının on yıl veya daha az olması koşuluyla, belirli suçlular için cezaları azalttı.
Amerika
Trump, Guantánamo’ya nakilleri artıracak

Trump yönetimi, ABD’de “yasadışı” olarak bulunan binlerce yabancıyı, bu hafta içinde Küba’nın Guantánamo Körfezi’ndeki ABD askeri üssüne nakletmeye hazırlanıyor.
Washington Post’un (WP) haberine göre söz konusu yabancı uyruklular çeşitli ülkelerden geliyor. Bunlar arasında Birleşik Krallık, İtalya, Fransa, Almanya, İrlanda, Belçika, Hollanda, Litvanya, Polonya, Türkiye ve Ukrayna gibi dost Avrupa ülkelerinden yüzlerce kişi, fakat Haiti’den de dahil olmak üzere dünyanın diğer bölgelerinden gelenler de bulunuyor.
Yetkililer, Trump yönetiminin Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa gibi yakın müttefikler de dahil olmak üzere, yabancıların ülkelerinin hükümetlerine, bu kişilerin kötü şöhretli askeri tesise nakledilecekleri konusunda bilgi vermeyeceğini de belirtti.
Hazırlıklar, 9.000 kişinin tıbbi muayenesini de içeriyor. Bu muayeneler, söz konusu kişilerin Guantánamo’ya gönderilebilecek kadar sağlıklı olup olmadıklarını belirlemek amacıyla yapılıyor.
Guantánamo, 11 Eylül saldırılarının ardından terör şüphelileri ve savaş alanlarında yakalananların tutulduğu hapishane olarak biliniyor.
İşgal altındaki Küba topraklarında bulunan tesislerin 9.000 yeni tutukluyu barındırabileceği henüz belli değil. Bu sayı, bu yılın başlarında üsse getirilen ve üsten gönderilen birkaç yüz göçmene kıyasla çok büyük bir artış anlamına geliyor.
Bununla birlikte, Trump yönetimi yetkilileri, Başkan’ın Amerikan tarihinin en büyük “kaçak göçmen sınır dışı etme” operasyonunu gerçekleştirme sözü vermesi nedeniyle aşırı kalabalık hale gelen yurt içi gözaltı tesislerinde yer açmak için bu planın gerekli olduğunu belirtiyor.
WP tarafından görülen bir belgede, hükümetin üs için kullandığı kısaltma olan “GTMO”nun “kapasitesinin dolduğu” belirtiliyor.
Ocak ayında Trump, tesise 30.000 kadar göçmen göndereceğini duyurmuştu. Mart ayında bu üste tutulan çok sayıda göçmen, yönetimin göçmenlere yönelik sert önlemlerini eleştirenlerin kapasite sorunları nedeniyle olduğunu düşündüğü bir hamle ile Louisiana’daki tesislere geri gönderilmişti.
Bir Pentagon yetkilisi, “Guantánamo Deniz Üssündeki devam eden görevlerde herhangi bir değişiklik yoktur ve gelecekteki görevlerle ilgili spekülatif yorumlarda bulunmayacağız,” dedi.
İç Güvenlik Bakanlığı (DHS), tutukluların Karayipler’deki üste geçirdikleri süreyi “en aza indirmeyi” planlıyor, fakat resmi bir belgeye göre Beyaz Saray bu tesisi daha uzun süreli gözaltı için kullanmaya karar verebilir.
Trump yönetimi yetkilileri, nakil için incelemeye alınan kişilerin ABD’de “yasadışı” olarak bulunduğunu ileri sürüyor.
Yetkililer, tutukluların çoğunun ülkesinin ABD’ye vatandaşlarını kabul etmeye hazır olduğunu bildirdiğini, fakat DHS’nin gözünde yeterince hızlı hareket etmediklerini belirtti.
Değişikliğe tabi olan bu planlar, Trump kabinesindeki göçmen karşıtı sertlik yanlılarının, belgesiz göçmenlerin sınır dışı edilme ve tutuklanma sayısının artırılması için baskı yapmasıyla ortaya çıktı.
Beyaz Saray Genel Sekreter Yardımcısı Stephen Miller geçen ay Fox News’e verdiği demeçte, “Başkan Trump’ın liderliğinde, ICE’nin [Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza] her gün en az 3.000 kişi tutuklaması hedefini belirliyoruz,” diyerek bu sayının artırılacağını taahhüt etmişti.
Beyaz Saray sınır sorumlusu Tom Homan da benzer görüşleri dile getirmiş, “Bu tutuklamaları ve sınır dışı etmeleri artırmalıyız,” demişti.
Amerika
Trump, ABD’deki göstericilere ‘hayvan’ dedi

Trump yönetiminin göçmenlere yönelik sert önlemlerine karşı protestolar ABD genelinde yayılırken, Başkan göstericilere ‘hayvan’ dedi.
Birçok örgüt, cumartesi günü (14 Haziran) başkanın 79. doğum gününde Washington’da düzenlenecek askeri geçit töreniyle eş zamanlı olarak gösteri düzenlemeyi planlıyor.
The Hill’de yer alan habere göre “No Kings” ve “50501” adlı gruplar, New York, Pennsylvania, Wisconsin, Tennessee, Florida, Alabama, Georgia, Teksas, Kaliforniya ve diğer eyaletlerde protesto gösterileri düzenlemek için işbirliği yaptı.
Cumhuriyetçi Teksas Valisi Greg Abbott, eyaletin Ulusal Muhafızlarını görevlendirmeye hazır olduğunu açıklarken, Austin, Teksas’ta da ayrı protestoların düzenlenmesi planlanıyor.
ABD’de göçmen isyanı büyüyor: Deniz piyadeleri Los Angeles’ta
Protestolar, Los Angeles’ta Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Biriminin (ICE) baskınlarına karşı düzenlenen ilk gösterilerin ardından başladı. Bu gösterilerin bazıları şiddet olaylarına ve mülklerin tahrip edilmesine yol açtı.
Bunun üzerine Trump, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom ve Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass’ın itirazlarına rağmen Ulusal Muhafızları çağırdı.
Daha sonra Pentagon, Newsom’un “provokatif” olarak eleştirdiği bir başka adımla 700 deniz piyadesini Los Angeles’a gönderdi.
Bu çatışma, yasal bir mücadeleyi başlattı ve şu anda ülke çapında yeni protestolara yol açıyor gibi görünüyor.
Protestocuların web sitesinde yayınlanan açıklamada, “Mahkemelerimizi hiçe saydılar, Amerikalıları sınır dışı ettiler, insanları sokaklardan kaybediler, sivil haklarımıza saldırdılar ve hizmetlerimizi kesti. Yolsuzluk çok ileri gitti. Taht yok. Taç yok. Kral yok,” denildi.
Protestocular, cumartesi gününe kadar Zoom üzerinden toplantılar düzenleyerek, başkanın yasadışı göçmenlere yönelik baskısına karşı sokaklarda mücadele etmek için planlar yapıyor, hazırlıklar yapıyor ve harekete geçiyor.
“No Kings”, Trump’ın ordunun 250. kuruluş yıldönümü şerefine düzenlediği devasa askeri geçit töreninde Washington’da protesto yapmak yerine, Philadelphia’da bir etkinlik düzenleyeceğini açıkladı.
Grup, internet sitesinde, “Bu doğum günü geçit töreninin ilgi odağı olmasına izin vermek yerine, o gün Amerika’nın hikayesini başka yerlerde yazacağız: İnsanlar, güçlü adam siyasetini ve yolsuzluğu reddetmek için ülke çapında topluluklar halinde bir araya gelecek,” diye yazdı.
Trump, Kuzey Carolina’daki Fort Bragg’da yaptığı konuşmada göstericileri “hayvanlar” olarak nitelendirmeden önce, sosyal medyada yaptığı bir paylaşımda, Washington’daki askeri geçit törenini bozmaya çalışan protestocuların “çok büyük bir güç” ile karşılaşacaklarını söyledi.
Trump askerlere yaptığı konuşmada, “Bunlar hayvan, ama gururla başka ülkelerin bayraklarını taşıyorlar. Amerikan bayrağını taşımıyorlar. Sadece yakıyorlar. Bayrakların yakıldığını gördünüz mü?” dedi.
Trump, Amerikan bayrağının ABD’den ya da “ülkemizi seven insanlar tarafından” yakılmadığını ileri sürerek, Amerikan bayrağını yakanların bir yıl hapis cezasına çarptırılması gerektiğini savundu.
Öte yandan Başkan Trump ile Kaliforniya Valisi Newsom arasında başlayan gerilim büyüyor.
Newsom salı gecesi eyalet ve ulusa seslenerek Trump’ın “küstahça güç suistimali” yaptığını, bunun “patlamaya hazır bir durumu alevlendirdiğini” ve demokrasiyi tehdit ettiğini söyledi.
Trump ise Fort Bragg’da, Los Angeles’taki protestolarla ilgili şimdiye kadarki en sert söylemlerini kullandı. Trump, “Los Angeles’ı kurtaracağız ve yeniden özgür, temiz ve güvenli hale getireceğiz,” dedi.
Çarşamba günü ise Trump, asker gönderdiği için Los Angeles’ın “şanslı” olduğunu söyledi.
Amerika
Starbucks, Çin’deki iş ortaklığı için ‘büyük ilgi’ gördüğünü açıkladı

Starbucks’ın CEO’su, ABD’li kahve zincirinin Çin’deki büyümesini yeniden canlandırmak için dış yatırımcılarla ortaklık kurmayı düşündüğü için, şirketin Çin’deki işine ait hisselerin satışına “büyük ilgi” olduğunu söyledi.
Brian Niccol, Financial Times‘a verdiği röportajda, Starbucks’ın mart ayı sonu itibarıyla 7.758 mağaza işleten Çin biriminin azınlık hisselerinin satışını düşündüğünü söyledi.
Salı günü yaptığı açıklamada Niccol, “İyi haber, çok fazla ilgi gördük, gerçekten çok fazla ilgi” dedi ve ekledi: “İnsanlar Starbucks markasının değerini görüyor. Kahve kategorisinin büyüdüğünü görüyorlar. Bence, bu sayıyı 8.000’den 20.000’e nasıl çıkaracağımızı bulmak için bizimle ortaklık kurmak isteyeceklerdir.”
Çin anakarası, Seattle merkezli şirketin 1999 yılında ülkeye ilk girişinden bu yana ikinci büyük pazarı haline geldi. Çin, Starbucks’ın küresel genişlemesinin temelini oluştururken, yöneticiler orta sınıf tüketicilerin daha fazla özel kahve içeceğine bahis oynuyor. 2022 yılında şirket, 2025 yılına kadar anakarada 9.000 mağaza açma hedefi koydu.
Ancak, Starbucks’ın yüzlerce yeni mağaza açmasına rağmen, Çin’den elde edilen gelirler 2021’deki 3,7 milyar dolarlık zirveden 2024’te 3 milyar dolara geriledi. Luckin Coffee ve Cotti Coffee gibi daha düşük fiyatlı yerli rakipler çoğalırken, zayıf ekonomik koşullar tüketici talebine ilişkin endişeleri artırdı.
Bu hafta Starbucks, “Çin’in hızla büyüyen kahve dışı pazarı”nı hedeflemek için 20’den fazla buzlu ve çay bazlı içecekte ortalama 5 yuan (70 sent) fiyat indirimi yaptığını duyurdu. Son yıllarda, baloncuklu ve sütlü çay markaları da anakarada önemli ölçüde yaygınlaştı ve içecekleri 1 dolar gibi düşük fiyatlarla satmaya başladı.
Niccol, “Çin’deki stratejimiz daha rekabetçi olmak” dedi ve şirketin özellikle kahve dışı içecekler için “fiyatlandırma yapısını” düzeltmesi gerektiğini belirtti.
Eylül ayında CEO olan Niccol, Starbucks’ın bu hafta Las Vegas’ta üç günlük liderlik toplantısında 14.000 çalışanı bir araya getirirken konuştu. Starbucks Çin CEO’su Molly Liu da etkinlikte yer alan yöneticiler arasındaydı.
Starbucks, geçen yıl aynı mağaza satışlarının düşmesinin ardından Çin’de “stratejik ortaklıklar” araştırdığını açıklamıştı, ancak ayrıntıları hakkında çok az bilgi verdi.
Sürece yakın kaynaklar, Çinli ve küresel özel sermaye şirketleri ile stratejik yatırımcıların hisse satın almayı değerlendirdiğini, ancak bunun henüz ön aşamada olduğunu belirtti. Konuya yakın kaynaklara göre, süreci Goldman Sachs yönetiyor.
Niccol, hangi potansiyel yatırımcıların ilgi gösterdiğini açıklamayı reddetti, ancak şirketinin “bir ortak edinmenin mantıklı olup olmadığını görmek için süreci izlemeyi” planladığını söyledi.
“Bu konudaki tutumumuz esnek. Anlamlı bir hisseye sahip olmak istiyoruz” dedi.
Starbucks’ın aceleci olmadığını da ekledi ve “süreci akışına bırakacağız” dedi.
-
Görüş1 hafta önce
ABD Dışişleri’nin Avrupa eleştirisi ne anlama geliyor?
-
Avrupa1 hafta önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Rusya1 hafta önce
Ukrayna’dan Rus stratejik bombardıman üslerine kamyonlardan kalkan İHA’larla saldırı
-
Asya2 gün önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Dünya Basını2 hafta önce
FP: ABD anlaşma değil teslimiyet istiyor
-
Dünya Basını4 gün önce
Trumpizmin gerici ideoloğu: Curtis Yarvin
-
Dünya Basını1 hafta önce
Rusya ve Ukrayna heyetleri tekrar İstanbul’da: Masada neler var?
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 2