Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD’de kölelik sürüyor: Mahkûmların zorla çalıştırılması her yerde

Yayınlanma

New York, Louisiana, California ve daha pek çok eyalet… ABD’de mahkûmların zorla çalıştırılmasına yönelik uygulamalar tüm tepkilere rağmen devam ediyor.

Örneğin, Louisiana eyaletinin kongre binasında kahve, kurabiye, sandviç servisi yapan mahkûmlar ücretsiz çalıştırılıyor.

Washington Post’a konuşan Jonathan Archille isimli bir mahkûm, cezaevi yetkililerinin kendilerini zorla çalıştırdığını söylüyor.

Kendini hapishane sistemi içerisinde ‘esir’ gibi gören Archille, yetkililerin de bunu bildiğini ve kendilerine, “Sen bir kölesin,” dediğini aktarıyor.

Nüfusa göre mahkûm oranının en çok olduğu eyaletlerden olan Louisiana’da, mahkûmların zorla çalıştırılmasına yönelik bir yasa reddedilmişti. Bazıları, köle mahkûm emeğini ortadan kaldırmanın şu an için mümkün olmadığını düşünüyor.

Kölelik düzeninin yarattığı kâr

Chicago Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile American Civil Liberties Union (ACLU) tarafından yapılan bir araştırma, ABD çapında 800 bin mahkûmun çalıştırıldığını gösteriyor.

Makûmlar, çalıştırıldıkları tesislerde yıllık 9 milyar dolarlık hizmet ve 2 milyar dolar civarında da mal üretiyorlar. 

Ortalama mahkûm ücreti saatlik 52 sent iken, 7 eyalette mahkûmlara ücret ödenmesi zorunlu değil. 

Louisiana Ceza İnfaz Kurumuna göre, eyalet sınırları içerisinde ağır suçtan mahkûm olmuş tüm kişilerin hapislikleri boyunca çalışmaları gerekiyor.

Çalışabilecek her kişi, hapishanede veya ‘hapishane iştiraklerinde’ çalışmak zorunda. Hapishane iştirakleri, Louisiana Ceza İnfaz Kurumunun kâr elde etmek için işlettiği yerler. Buralarda, mahkûmların ürettiği ofis mobilyaları, minderler ve mahkûm üniformaları satılıyor.

İnfaz Kurumu, çalışan mahkûmlara saatlik 1 dolardan daha fazla ücret ödenemeyeceğini de hüküm altına alıyor.

Hizmet sektöründe çalıştırılan mahkûmlara, müşterilerin bahşiş vermesi de yasak.

Yukarıda değinilen araştırma, Louisiana’da mahkûmların saatlik olarak 2 sent ila 40 sent arasında değişen ücretlere çalıştırıldığını gösteriyor.

Eyalet hapishanelerinde, mahkûmların hekime görünmesinin bile parayla olduğunu hatırlatalım. Kurumun verdiği bilgiye göre, bir mahkûmun rutin hastalık kontrolleri için 1 dolar, acil ziyaretler için 2 dolar ödemesi gerekiyor. Eğer mahkûmların hesabında 250 dolarda az para varsa bu ödemeler erteleniyor.

Manhattan’dan daha büyük bir araziye kurulmuş Louisiana Eyalet Hapishanesinin takma adı da çok şey anlatıyor: Angola. Hapishane kampusu, önceleri Angola’dan getirilen kölelerin çalıştırıldığı bir plantasyonmuş. 

Hapishanenin 5 binin üzerindeki mahkûmunun yüzde 74’ü siyahi.

Angaryaya itiraz tecrit ve dayak demek

Araştırmada, angaryaya itiraz eden mahkûmların tecrit, dayak ve aileleri ile görüştürülmeme gibi cezalara tabi tutulduğunu gösteriyor.

İnfaz Kurumu, suçlamaları ‘dayanaksız’ olarak nitelendirirken, tecrit evlerinin yalnızca suçlular için kullanıldığını ileri sürdü.

Yazın sıcaklık 46 dereceye kadar çıkarken çalışma asla durdurulmuyor.

Anayasanın 13. Maddesi

ABD Anayasasının 13. Maddesi, Birleşik Devletler’de İç Savaş’ın ardından köleliğin kaldırılmasını müjdeleyen düzenleme olarak biliniyor.

Bununla birlikte, ABD sınırları içerisinde köleliğin kaldırılması koşula bağlanıyor. Maddede, köleliğin ve zorunlu hizmetin, ilgili bir tarafın işlediği bir suçun karşılığı olarak çekeceği ceza haricinde, kaldırıldığını vurgulanıyor.

Bazı Demokrat senatörler, bu maddenin değiştirilmesini savunsa da Cumhuriyetçilerin şiddetli itirazları sürüyor.

Lousiana’daki tartışmada, Cumhuriyetçi senatörler ‘kölelik’ kısmının kaldırılmasına evet derken, zorunlu hizmeti tutmak istiyor. 

New York’ta köleliğin boyutları korkutucu

Pandemi döneminde New York Eyaleti sınırları içerisindeki ceza infaz kurumlarında mahkûmlara dezenfektan ve tabut ürettirildiği haberlere konu olmuştu.

Bunu ‘köle emeği’ olarak nitelendiren kimi hak savunucuları ise, köle emeğinin boyutlarının bilinenden çok daha büyük olduğu ortaya çıkınca şaşkınlığa düştüler.

Intercept’in elde ettiği resmi belgelerde, asbest ve kurşunlu boya temizlemek de dahil olmak üzere mahkûm emeğinin birçok sektörde kullanıldığı tespit ediliyor.

Bu eyalette çalıştırılan mahkûmlar da komik ücretler aldıklarını ve işe geç kalmaları veya gitmemeleri durumunda dayak, tehdit ve tehlikeli hücrelere gönderilme gibi yaptırımlara maruz kaldıklarını söylüyorlar.

New York Eyaleti Ceza İnfaz Kurumunda hapishane endüstrilerinden sorumlu departman Corcraft, mahkûm emeği ve bunların ürettiği ürünlerin satışı konusunda tekel oluşturmuş durumda.

Hesaplamalara göre Corcraft, 2010 ile 2021 yılları arasında 550 milyon dolar kazandı. Corcraft’tın sunduğu işlerde çalışan mahkûmların aldığı saatlik ücret ise 16 ila 65 sent arasında değişiyor.

Yapılan işler arasında taksi ve kamyon sürücülüğü, terzilik, kaynakçılık, hemşire yardımcılığı, tesisatçılık, çamaşırhanecilik, bakım işleri, hamallık, teknisyenlik ve mezar kazıcılığı da yer alıyor. 

Kölelik yasak, zorunlu hizmet serbest

California’da da ABD’nin diğer 22 eyaletinde olduğu gibi kölelik yasak olduğu halde mahkûmlar için zorunlu hizmet serbest.

Bunu değiştirmek için atılan adım ise California Eyalet Maliye Departmanına takıldı. Departman, mahkûmlara asgari ücret verilmesi durumunda bunun eyalete 1,5 milyar dolara mal olacağını hesapladı.

Bu hesap, hem Cumhuriyetçi hem Demokrat senatörleri planı desteklememeye ikna etmiş görünüyor. Geçen Haziran ayında eyalette yapılan oylamada 6 senatör hayır oyu kullanırken 13 senatör oylamaya katılmadı ve mahkûmlara asgari ücret verme planı rafa kaldırıldı.

California’da mahkûmlara verilen saatlik ücret ise 8 sent ile 37 sent arasında değişiyor.

Hekimler köle emeğini bilmeden destekliyor

Geçen Temmuz ayında American Journal of Public Health’te yayımlanan bir başyazı, meselenin içinden çıkılamaz bir hale geldiğini gösteriyor.

California’da dar gelirli ailelere hizmet veren çocuk göz doktorları, yazıya göre, zorunlu mahkûm emeğinin –bilinçsiz de olsa– en büyük destekçilerinden. 

Çünkü eyalet, mahkûm emeği kullanılarak üretilen çocuk gözlüklerini, ‘sosyal yardım’ kapsamında yoksul ailelere ücretsiz olarak veriyor.

Makalede, eyaletteki iki optik laboratuvarının yarı özerk bir cezaevi emek ajansı tarafından yürütüldüğü belirtiliyor.

Teksas’ın kârı 70 milyon dolar

Zorunlu mahkûm emeğine yaslanan bir başka eyalet olan Teksas’ta ise 2021 yılında yapılan bir araştırma angaryanın boyutlarını ortaya koyuyor.

Hesaplamalar, Teksas Ceza İnfaz Kurumlarının toplamda 70 milyon dolarlık kâr ettiğini gösteriyor.

Daha vahimi ise, özel sektörün kendi işlerini cezaevlerine taşere edebilme imkânı. Prison Industry Enhancement Certification Program (Cezaevi Endüstrisi Güçlendirme Sertifika Programı) kapsamında mahkûmlar özel şirketler için çalışabiliyor ve ücret elde edebiliyor.

Ama hemen sevinmemek gerekiyor: Bu ücretler, eyalet tarafından vergi, yiyecek ve yatak, aile desteği, tazminat ve suçlu mağdur fonu gibi gerekçelerle geri alınıyor.

Bunu yapan şirketler, çok ucuza işçi çalıştırabildikleri için kontratlar söz konusu olduğunda bunu yapmayan şirketlere göre haksız avantaj da elde edebiliyorlar.

AMERİKA

LinkedIn kurucusu Hoffman, Harris’ten FTC şefi Khan’ı kovmasını istedi

Yayınlanma

LinkedIn’in kurucusu milyarder Reid Hoffman birkaç gün önce Kamala Harris’in seçim kampanyasına 10 milyon dolar bağışladı ve çok daha fazlasını vaat etti.

Dün CNN’e konuşan Hoffman Harris’ten istediklerini sıraladı. Milyarder, Harris’in Biden’ın gümrük vergisi ve antitröst rejimlerini sona erdirmesi ve Federal Ticaret Komisyonu (FTC) Başkanı Lina Khan’ı kovması gerektiğini söyledi.

Bu görüntünün ardından Reid Hoffman’ın Harris için bir “Silikon Vadisi bağış toplama turu” planlandığı haberi geldi.

Lever’ın haberine göre Hoffman, şu anda FTC tarafından dava edilen ve soruşturulan Microsoft’un yönetim kurulunda yer alıyor.

Öte yandan Hoffman siyasette belirleyici bir isim olmak istiyor. Hoffman Harris’in, büyük şirketlerin istediklerini yapabilmeleri için ticaret ve antitröst yoluyla işçileri koruyan Biden politikalarından kurtulmasını istiyor. Harris’in bu talepleri karşılayacağını vaat etmesi halinde kampanyasına finansman sağlayacak.

Dün New York Times’ta (NYT) yayınlanan bir yazıya göre, Başkan yardımcısı olarak Harris yapay zekanın düzenlenmesine destek verdiğini dile getirdi.

Fakat başkan yardımcısı ile özel olarak görüşen bir bağışçıya göre, Khan’ın antitröst yetkilerini genişletme konusundaki görüşüne şüpheyle yaklaştığını ifade etti.

Hoffman Uber, Google, Microsoft, AirBNB, Amazon, Apple ve benzeri şirketlerin yükselişini analiz ettiği kitabında, ucuz sermaye ve yasaları çiğneme yoluyla tekelleşmenin “sosyal açıdan faydalı olduğunu” ve bu tür firmaların birleşme ve satın alma stratejileri ve rakipleri engelleyen etkileri nedeniyle “takdir edilmesi” gerektiğini savunmuştu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Barack ve Michelle Obama’dan Kamala Harris’e destek

Yayınlanma

Barack ve Michelle Obama, Demokratların başkan adaylığı için Kamala Harris’i destekleyerek başkan yardımcısının Donald Trump’a karşı Beyaz Saray için yürüttüğü yeni kampanyada partiyi birleştirme çabalarını tamamlamış oldu.

Eski başkan ve first lady cuma günü Harris’i telefonla arayarak desteklerini ifade ettikleri bir video ile tartışmaları sona erdirdiler.

Barack Obama videoda, “Michelle ve ben seni desteklemekten ve bu seçimlerde seni Oval Ofis’e taşımak için elimizden gelen her şeyi yapmaktan daha fazla gurur duyamayacağımızı söylemek için aradık,” dedi.

Kamala Harris’in adaylığı garanti değil

Michelle Obama ise Harris ile “gurur duyduğunu” söyledi ve kasım ayındaki seçimlerin “tarihi bir seçim olacağını” belirtti.

Obamaların desteği önemli çünkü Biden’ın çekilmesinin ardından eski başkan ve ailesinin aday olarak Michelle Obama’yı göstermek istediği konuşuluyordu.

Obamalar Harris’in kampanyası konusunda cuma gününe kadar sessiz kalmışlardı. Harris’i desteklemek için daha fazla beklemiş olsalardı, başkan yardımcısının kampanyasına duydukları güven konusunda şüphe uyandırmaya başlayabilirlerdi.

Axios: Biden, Harris’in Trump’ı yenebileceğine inanmıyor

Perşembe günü Trump’ın kampanyası, aralarında eski başkan Obama’nın da bulunduğu bazı Demokratların “daha ‘iyi’ birini beklediklerini” iddia eden bir açıklama yayınladı.

Barack Obama, Başkan Joe Biden’ın haziran ayında Trump’la girdiği ve birçok Demokrat açısından “felaketle sonuçlanan” münazaranın hemen ardından Biden’ı açıkça desteklemiş olsa da daha sonra sessizliğe büründü.

Bu sessizlik pek çok Demokrat tarafından Başkanın Cumhuriyetçi rakibini yenebileceğine dair güvenini kaybettiği şeklinde değerlendirildi.

Biden çekilecek mi?

Bunun yanı sıra Michelle Obama’nın Biden ailesi ile olan ilişkisinin bozulduğu, Başkana yönelik “çekil” baskısında da Barack Obama’nın payının bulunduğu öne sürülüyordu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD ekonomisi ikinci çeyrekte %2,8 büyüdü

Yayınlanma

ABD Ticaret Bakanlığı perşembe günü yaptığı açıklamada, ABD ekonomisinin ikinci çeyrekte yıllık %2,8 oranında büyüdüğünü, bu oranın tüketici harcamalarının artması ve işletmelerin stoklarını artırmasıyla ekonomistlerin beklediğinden daha yüksek olduğunu söyledi.

Ekonomistler geçtiğimiz çeyrekte yıllık bazda %1,9’luk bir büyüme bekliyorlardı. Ekonomi yılın ilk üç ayında %1,4 oranında büyümüştü.

Perşembe günkü verilerde yakından izlenen ve stoklar, ticaret ve hükümet harcamalarını dışarıda bırakan bir talep göstergesi, yani özel yurtiçi alıcılara nihai hizmetler, %2,6 arttı.

Tüketici harcamaları %2,3 artarak ilk çeyrekteki %1,5’lik büyümeyi geride bıraktı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English