Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD’nin yeni hedefi, Güney Kore ve Japonya’yı ‘çip cephesi’ne katmak

Yayınlanma

Washington yönetimi, Çin’e karşı açtığı yarı iletkenler ve çip cephesini genişletmek için Asya ve Avrupa’da müttefik arayışında.

ABD, Çin’e yarı iletkenler ihracatına kısıtlama getirmek için Güney Kore, Hollanda ve Japonya ile ortaklık kurmak istiyor.

Bunun için tüm tarafların anlaşması gerektiğini söyleyen ABD’nin Japonya Büyükelçisi Rahm Emanuel, Japonya ile birlikte Güney Kore ve Hollanda’nın işbirliğinin öneminin altını çizdi.

Emanuel, çip endüstrisini kısıtlama anlaşması üzerine çalışmaların sürdüğünü söyledi. Elçi, bu sürecin uzun sürebileceğini de sözlerine ekledi ve anlaşmanın ikili değil, çoklu olması gerektiğini belirtti.

Bloomberg geçtiğimiz ay Hollanda ve Japonya’nın prensipte ABD’nin çip yasaklarına ortak olacağını duyurmuştu. Tokyo, bu türden bir anlaşmada sona gelinip gelinmediğine diar yorum yapmaktan kaçındı.

Güney Kore Ticaret Bakanlığı Sözcüsü ise Seul yönetiminin şu anda ABD ile çip ihracatına kısıtlama getirmeye yönelik bir tartışmanın içerisinde bulunmadığını söyledi.

Hollanda’nın ASML şirketi ile Güney Kore’nin Samsung ve SK Hynix şirketleri dünyanın en önemli gelişmiş çip üreticilerinden. Japonya da küresel çip endüstrisinin tedarik zincirlerinde kritik bir rol oynuyor.

Washington ziyaretine başlayan Japonya Ticaret Bakanı Yasutoshi Nishimura ise ‘kritik teknolojilerin kötücül aktörler tarafından kötüye kullanımına’ karşı açıklama yaparak ABD’nin çip kısıtlamalarına ortak olacaklarının sinyalini verdi.

Bakan, Çin’e yüksek teknoloji ihracatını kısıtlamada ABD ile işbirliğini güçlendireceklerini söyledi.

Nishimura, ABD ile ortak teknoloji geliştirmek ve tedarik zinciri işbirliğine girmek istediklerini de belirtti.

Japon bakan, ‘uluslararası işbirliği temelinde sıkı ihracat kontrolü uygulayacaklarını’ vurguladı. 

Ukrayna savaşı başladıktan sonra Japonya’nın ‘başka ülkelere, özellikle de yalnızca tek bir ülkeye aşırı derecede bel bağlanmaması gerektiğini’ öğrendiğini söyleyen Nishimura, Japonya’nın ekonomik güvenliğini sağlamanın aciliyet taşıdığını savundu.

ABD ve Japonya’nın yarı iletkenler, biyoteknoloji ve gelişmekte olan diğer önemli teknolojilerde küresel inovasyon için güçlerini birleştirmesi gerektiğini kaydeden bakan, “Bunu yapmak için, daha önce görülmedik ölçeklerde cüretli yatırımlar yapmalıyız,” dedi.

Nishimura, IBM ile Japon devlet çip üreticisi Rapidus’un güçlerini birleştirerek 2 nanometrelik çip üretmeyi hedeflemesini de selamladı ve bunun ‘ABD-Japonya yarı iletkenler işbirliği’nin bir sembolü olduğunu söyledi.

Japon bakan, kuantum bilimi ve teknolojisi ile yapay zeka alanlarındaki karşılıklı yüksek teknoloji işbirliğini de genişletme çağrısı yaptı.

AMERİKA

LinkedIn kurucusu Hoffman, Harris’ten FTC şefi Khan’ı kovmasını istedi

Yayınlanma

LinkedIn’in kurucusu milyarder Reid Hoffman birkaç gün önce Kamala Harris’in seçim kampanyasına 10 milyon dolar bağışladı ve çok daha fazlasını vaat etti.

Dün CNN’e konuşan Hoffman Harris’ten istediklerini sıraladı. Milyarder, Harris’in Biden’ın gümrük vergisi ve antitröst rejimlerini sona erdirmesi ve Federal Ticaret Komisyonu (FTC) Başkanı Lina Khan’ı kovması gerektiğini söyledi.

Bu görüntünün ardından Reid Hoffman’ın Harris için bir “Silikon Vadisi bağış toplama turu” planlandığı haberi geldi.

Lever’ın haberine göre Hoffman, şu anda FTC tarafından dava edilen ve soruşturulan Microsoft’un yönetim kurulunda yer alıyor.

Öte yandan Hoffman siyasette belirleyici bir isim olmak istiyor. Hoffman Harris’in, büyük şirketlerin istediklerini yapabilmeleri için ticaret ve antitröst yoluyla işçileri koruyan Biden politikalarından kurtulmasını istiyor. Harris’in bu talepleri karşılayacağını vaat etmesi halinde kampanyasına finansman sağlayacak.

Dün New York Times’ta (NYT) yayınlanan bir yazıya göre, Başkan yardımcısı olarak Harris yapay zekanın düzenlenmesine destek verdiğini dile getirdi.

Fakat başkan yardımcısı ile özel olarak görüşen bir bağışçıya göre, Khan’ın antitröst yetkilerini genişletme konusundaki görüşüne şüpheyle yaklaştığını ifade etti.

Hoffman Uber, Google, Microsoft, AirBNB, Amazon, Apple ve benzeri şirketlerin yükselişini analiz ettiği kitabında, ucuz sermaye ve yasaları çiğneme yoluyla tekelleşmenin “sosyal açıdan faydalı olduğunu” ve bu tür firmaların birleşme ve satın alma stratejileri ve rakipleri engelleyen etkileri nedeniyle “takdir edilmesi” gerektiğini savunmuştu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Barack ve Michelle Obama’dan Kamala Harris’e destek

Yayınlanma

Barack ve Michelle Obama, Demokratların başkan adaylığı için Kamala Harris’i destekleyerek başkan yardımcısının Donald Trump’a karşı Beyaz Saray için yürüttüğü yeni kampanyada partiyi birleştirme çabalarını tamamlamış oldu.

Eski başkan ve first lady cuma günü Harris’i telefonla arayarak desteklerini ifade ettikleri bir video ile tartışmaları sona erdirdiler.

Barack Obama videoda, “Michelle ve ben seni desteklemekten ve bu seçimlerde seni Oval Ofis’e taşımak için elimizden gelen her şeyi yapmaktan daha fazla gurur duyamayacağımızı söylemek için aradık,” dedi.

Kamala Harris’in adaylığı garanti değil

Michelle Obama ise Harris ile “gurur duyduğunu” söyledi ve kasım ayındaki seçimlerin “tarihi bir seçim olacağını” belirtti.

Obamaların desteği önemli çünkü Biden’ın çekilmesinin ardından eski başkan ve ailesinin aday olarak Michelle Obama’yı göstermek istediği konuşuluyordu.

Obamalar Harris’in kampanyası konusunda cuma gününe kadar sessiz kalmışlardı. Harris’i desteklemek için daha fazla beklemiş olsalardı, başkan yardımcısının kampanyasına duydukları güven konusunda şüphe uyandırmaya başlayabilirlerdi.

Axios: Biden, Harris’in Trump’ı yenebileceğine inanmıyor

Perşembe günü Trump’ın kampanyası, aralarında eski başkan Obama’nın da bulunduğu bazı Demokratların “daha ‘iyi’ birini beklediklerini” iddia eden bir açıklama yayınladı.

Barack Obama, Başkan Joe Biden’ın haziran ayında Trump’la girdiği ve birçok Demokrat açısından “felaketle sonuçlanan” münazaranın hemen ardından Biden’ı açıkça desteklemiş olsa da daha sonra sessizliğe büründü.

Bu sessizlik pek çok Demokrat tarafından Başkanın Cumhuriyetçi rakibini yenebileceğine dair güvenini kaybettiği şeklinde değerlendirildi.

Biden çekilecek mi?

Bunun yanı sıra Michelle Obama’nın Biden ailesi ile olan ilişkisinin bozulduğu, Başkana yönelik “çekil” baskısında da Barack Obama’nın payının bulunduğu öne sürülüyordu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD ekonomisi ikinci çeyrekte %2,8 büyüdü

Yayınlanma

ABD Ticaret Bakanlığı perşembe günü yaptığı açıklamada, ABD ekonomisinin ikinci çeyrekte yıllık %2,8 oranında büyüdüğünü, bu oranın tüketici harcamalarının artması ve işletmelerin stoklarını artırmasıyla ekonomistlerin beklediğinden daha yüksek olduğunu söyledi.

Ekonomistler geçtiğimiz çeyrekte yıllık bazda %1,9’luk bir büyüme bekliyorlardı. Ekonomi yılın ilk üç ayında %1,4 oranında büyümüştü.

Perşembe günkü verilerde yakından izlenen ve stoklar, ticaret ve hükümet harcamalarını dışarıda bırakan bir talep göstergesi, yani özel yurtiçi alıcılara nihai hizmetler, %2,6 arttı.

Tüketici harcamaları %2,3 artarak ilk çeyrekteki %1,5’lik büyümeyi geride bıraktı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English