Bizi Takip Edin

AVRUPA

AB’nin batarya tedarik zinciri planına ABD engeli

Yayınlanma

Avustralyalı batarya malzemeleri üreticisi Novonix’in başında bulunan eski bir Tesla mühendisi Chris Burns, Financial Times’a (FT) yaptığı açıklamada, ABD’deki Enflasyonu Düşürme Yasası’nın (IRA) üreticileri Avrupa’dan uzaklaştırdığını söyledi.

Elektrikli otomobillere geçiş için hayati önem taşıyan batarya bileşeni grafitini üreten Novonix, AB ve Birleşik Krallık’ın karşılayamadığı 369 milyar dolarlık yasadaki teşvikler nedeniyle ABD pazarına odaklanmayı planlıyor.

Burns, “Her zaman Avrupa’ya genişlemeye baktık, fakat finansman en büyük zorluk haline geliyor. Odak noktamız, [grafit üretmeyi planladığı Tennessee’deki] Riverside tesisini teslim etmek ve Kuzey Amerika’daki bir sonraki tesisi başlatmak. Bizi bu on yılın sonuna kadar fazlasıyla meşgul edecek,” dedi.

FT’ye göre Burns’ün yorumları, Avrupa’nın, sübvansiyon olmadan, bataryalar için gerekli grafit ve diğer hammaddelerin önde gelen tedarikçisi Çin’den bağımsız bir tedarik zinciri oluşturmada karşılaştığı zorluğun altını çiziyor.

Benchmark Mineral Intelligence’a göre, Çin tedarik zincirinin bu bölümünün yüzde 75’ini kontrol ettiğinden, grafitten yapılmış bataryanın anot bileşeni kapsamındaki zorluk özellikle göz korkutucu.

Çinli üreticiler, Biden yönetiminin ülkedeki Çin varlıklarını daha sert düzenlemelerle sınırlamak için harekete geçmesinin ardından genişleme için Avrupa’yı ve yakın bölgeleri giderek daha fazla hedefliyor.

Örneğin batarya malzemeleri üreticisi Shanghai Putailai, mayıs ayında İsveç’te bir fabrika inşa etmek için 1,3 milyar dolar yatırım yapmayı planlarken, Çinli rakibi Ningbo Shanshan da Finlandiya’da benzer bir yatırımı değerlendiriyor.

Buna ek olarak, Çinli teknoloji grubu C-One ile ortaklık kuran Kanadalı batarya malzemeleri grubu SRG Mining, ABD ve Avrupa pazarlarına hizmet etmek için Fas’ta 300 milyon ila 500 milyon dolarlık bir tesis kurmayı planladığını söyledi.

Novonix, Kuzey Amerika’da yılda 150.000 ton üretime çıkmadan önce Tennessee’deki Riverside’da yılda 20.000 ton grafit üretmeyi hedefliyor.

Novonix’in yatırımcıları arasında Koreli batarya üreticisi LG Energy Solutions ve İngiltere’nin Humber rafinerisinden grafit yapmak için gerekli olan Çin dışı kok kömürünün kritik bir kaynağını sağlayan ABD petrol arıtma grubu Phillips 66 yer alıyor.

Burns, “Humber’dan kaynak bulma fikri konusunda Avrupa ve İngiltere’ye baktık. Ama bu planlar gelecekte olacak,” dedi.

Burns, Novonix’in bu on yılın sonlarında Avrupa’da bir fabrika için planlar hazırlamaya başlayabileceğini, fakat bunun otomobil ve batarya elemanı üreticilerinin gelecekteki tedarikini satın alma taahhütlerine bağlı olacağını söyledi.

AVRUPA

AB, Rusya’nın milyarlarca avroluk varlıklarına el koymayı yeniden gündeme getirdi

Yayınlanma

Avrupa Birliği, Ukrayna savaşı sebebiyle dondurulan milyarlarca avroluk Rus varlıklarının doğrudan el konulmasını yeniden tartışmaya başladı.

Politico’nun konuyla ilgili bilgi sahibi kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Avrupa Birliği (AB) yetkilileri, Ukrayna’daki savaş nedeniyle uygulanan yaptırımların bir parçası olarak Rusya’nın dondurulan varlıklarına doğrudan el koymayı yeniden gündemine aldı.

Nisan ayında ABD, bloke edilen Merkez Bankası rezervlerine doğrudan el koyulmasına izin veren bir yasa çıkarmıştı.

Ancak AB, benzer bir yaklaşımı benimsemek yerine, Rusya’nın Avrupa menkul kıymetleri ve banka hesaplarında tuttuğu paralardan elde edilen karı kullanmayı tercih etti.

Politico’nun kaynaklarına göre, bu durum yakın zamanda değişebilir. Hem özel hem de kamuya ait milyarlarca avro değerindeki varlıkları elinde bulunduran Euroclear, Moskova’nın Batılı yatırımcıların Rusya’daki varlıklarına el koyması durumunda bu varlıkları doğrudan kullanma yetkisine sahip olabilir.

Euroclear aleyhine Rus mahkemelerinde açılan davalar da Batılı banka ve şirketlerin Rusya’da tuttukları varlıkları kaybetme ihtimalini gündeme taşıdı.

Kaynaklar, Euroclear’ın AB Komisyonu’na baskı yaptığını ve olası kayıpları karşılayacak bir çözüm için acil bir yasal düzenleme yapılması gerektiğini savunduğunu belirtiyor.

Gazeteye bilgi veren yetkililer ayrıca, olası bir politika değişikliğinin AB’nin Ukrayna’ya sağladığı 45 milyar avroluk krediyi dondurulan varlıklarının teminatı karşılığında “desteklemeye” olanak tanıyacağını vurguluyor.

Bu adımlar, Avrupa’nın Rusya’ya uyguladığı yaptırımların kapsamlı bir şekilde yeniden gözden geçirilmesi kapsamında tartışılıyor, fakat bu sürece Macaristan’dan gelen engellemeler de dikkat çekiyor.

Brüksel, savaşın ilk günlerinde Rusya Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası ve Varlık Fonu’na yaptırımlar uygulayarak yaklaşık 200 milyar avroluk varlığı dondurdu.

Ancak Rusya Merkez Bankası, bu varlıkları 18 Ekim itibarıyla 624,9 milyar dolar olarak duyurduğu altın ve döviz rezervlerinin bir parçası olarak göstermeye devam ediyor.

Yine de mevcut altın rezervlerinin gerçek büyüklüğünün bu açıklanan rakamın yaklaşık yarısı kadar olabileceği öne sürülüyor.

G7 ülkeleri, Merkez Bankası’nın yaklaşık 300 milyar dolarlık rezervini dondurmuş durumda.

Çin yuanı hariç, Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin tamamına yakını bloke edilmişken, Merkez Bankası’nın ekim başında 199,7 milyar dolar değerinde olduğu tahmin edilen 2 bin tondan fazla altın rezervine sahip olduğu belirtiliyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

BSW’de Thüringen krizi

Yayınlanma

Almanya’daki yeni sol parti Sahra Wagenknecht İttifakı’nda (BSW), yaklaşan koalisyon görüşmeleri öncesinde Thüringen eyalet örgütünün eylemlerine yönelik hoşnutsuzluk artıyor.

Thüringen BSW liderleri Katja Wolf ve Steffen Schütz’ün Erfurt’ta CDU ve SPD ile üzerinde anlaşmaya vardıkları “savaş, barış ve Ukrayna savaşına” ilişkin ifadeler eleştiriliyor.

BSW, Ukrayna savaşında daha fazla diplomasi lehine ve ABD’nin orta menzilli füzelerinin Almanya’ya yerleştirilmesine karşı bir taahhütte bulunulmasını istiyor. BSW’nin federal düzeydeki önde gelen siyasetçilerine göre Thüringen’de kabul edilen metinde bu hususlar yeterince açık değil.

BSW Eşbaşkanı Amira Mohamed Ali Spiegel dergisine verdiği demeçte, Thüringen’deki “istikşafi belgede” yer alan barış önsözünün koalisyon müzakerelerine başlamak için iyi bir temel oluşturmadığını söyledi.

Partinin Thüringen lideri Wolf geri adım atmadı

Federal partiden gelen uyarılar giderek daha yüksek sesle dile getiriliyorsa da Thüringen BSW lideri Katja Wolf bu durumdan rahatsız değil. Eyalet parti liderliği CDU ve SPD ile koalisyon görüşmelerine resmen başladı.

Wolf, partinin seçmenler tarafından kendisine verilen sorumluluğu ciddiye aldığını açıkladı ve “Bu karar, Thüringen’’de vatandaşların çıkarlarını ön planda tutan istikrarlı ve geleceğe dönük bir hükümet için önemli bir adımdır,” dedi.

Partinin, “yapıcı ve çözüm odaklı müzakereleri dört gözle beklediği” vurgulanırken, ilerleme konusunda “sürekli güncellemeler” sağlanacağı belirtildi.

Brandenburg’da SPD ile yürütülen koalisyon müzakereleri sırasında BSW, ortak araştırma belgesine “orta menzilli ve hipersonik füzelerin Alman topraklarına yerleştirilmesi planına eleştirel yaklaşıldığı” ifadesini ekletmeyi başarmıştı.

Thüringen’de ise CDU ve SPD ile bu mümkün olmadı ve konuşlandırmaya yönelik ortak bir eleştiri yok.

Wagenknecht’e göre “bir hata oldu”

BSW kurucusu Sahra Wagenknecht ise müzakereler söz konusu olduğunda bir hatadan söz etti.

Wagenknecht, Thüringen’deki uzlaşmanın Brandenburg’da varılan anlaşmanın çok gerisinde kaldığını da sözlerine ekledi.

Avrupa Parlamentosu’nun (AP) BSW’li üyesi Fabio De Masi ise bunun bir siyasi güvenilirlik meselesi olduğunu söyledi ve Thüringen’de açık anlaşmalara uyulmadığını savundu.

Masi, “Katja Wolf’un durumun ciddiyetinin farkına varmasını umuyorum,” dedi ve BSW’nin “sadece Thüringen’de birkaç sosis kızartmak için değil” Almanya’daki siyasi güven krizini sona erdirmek için yola çıktığını hatırlattı.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Gürcistan Başbakanı, Cumhurbaşkanı Zurabişvili’yi seçim hilesi iddialarını kanıtlamaya çağırdı

Yayınlanma

Gürcistan Başbakanı Irakli Kobahidze, Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ve muhalefet liderlerini seçim hilesi iddialarını kanıtlamaya çağırdı. Savcılık, 26 Ekim seçimlerine dair hile iddiaları üzerine kapsamlı bir soruşturma başlattı.

Gürcistan Başbakanı Irakli Kobahidze, Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ve muhalefet liderlerini, parlamento seçimlerinde hile yapıldığına dair iddialarını savcılığa kanıtlarıyla birlikte sunmaya çağırdı.

Kobahidze, aksi halde bu iddiaların gerçek dışı kabul edileceğini belirtti. Başbakan, basın mensuplarına yaptığı açıklamada “Eğer savcılığa ifade vermezlerse, bu seçimlere dair yalan beyanda bulundukları anlamına gelir,” ifadelerini kullandı.

Gürcistan Başsavcılığı, 30 Ekim’de Zurabişvili’yi, parlamento seçimlerine dair hile yapıldığı yönündeki açıklamaları nedeniyle ifade vermeye çağırdı.

Savcılık, Cumhurbaşkanının yanı sıra siyasi partiler ve gözlemci misyonların temsilcileri tarafından dile getirilen iddiaları inceleyeceğini belirtti. Savcılık ayrıca, olası seçim hileleri hakkında bilgi sahibi olabilecek şahısların sorgulanacağını duyurdu.

29 Ekim’de Gürcistan Merkez Seçim Komisyonu, Gürcistan Başsavcılığına başvurarak, Zurabishvili ve diğerlerinin seçim sonuçlarında tahrifat yapıldığı iddialarını soruşturmasını talep etti.

Komisyon, soruşturma sürecinde işbirliği yapmaya ve gerekli bilgileri sağlamaya hazır olduğunu açıkladı.

Gürcistan’da 26 Ekim tarihinde gerçekleştirilen parlamento seçimlerinde, yaklaşık 2 milyon seçmen oy kullandı.

Seçim sonuçlarına göre, Gürcü Rüyası partisi oyların yüzde 53,9’unu alarak seçimi kazandı ve 150 sandalyeden 89’unu elde etti.

Ancak Cumhurbaşkanı Zurabişvili, sonuçları tanımayarak vatandaşları 28 Ekim’de düzenlenen protesto mitingine katılmaya çağırdı.

Bununla beraber, Rusya’nın son parlamento seçimlerine müdahale ettiğine dair herhangi bir kanıt bulunmadığını belirtmekle birlikte, iktidar partisi ile Moskova arasındaki bağlantıları “açık” olarak nitelendirdi. Kremlin ise bu açıklamaları yalanladı.

Batı medyası, Gürcistan’daki seçimlere nasıl tepki verdi?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English