Ukrayna birliklerinin Kursk bölgesindeki sürpriz taarruzu Avrupa’da da yankı uyandırdı. Özellikle Almanya’da, harekatta kullanılan ekipmanlar tartışma yarattı.
Rusya Savunma Bakanlığı Alman zırhlı personel taşıyıcılarının da bu ilerleyişe katıldığını iddia ediyor. Hükümetin küçük ortağı Hür Demokratlar (FDP) bunu bir sorun olarak görmezken, Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) lideri Sahra Wagenknecht bunu “son derece tehlikeli bir gelişme” olarak nitelendiriyor.
Rusya’nın haber kaynaklarına göre Salı gününden bu yana devam eden saldırılara bin civarında Ukrayna askerinin yanı sıra onlarca tank ve zırhlı araç da katıldı.
Bild gazetesinin Rusya Savunma Bakanlığına dayandırdığı haberine göre, operasyona en az üç Alman “Marder” piyade savaş aracının da katıldığı söyleniyor. Habere göre Moskova iddiasını insansız hava aracı görüntüleriyle destekliyor.
Bu görüntülerin Alman tanklarının Rus kamikaze dronları tarafından saldırıya uğradığını gösterdiği iddia ediliyor.
FDP ve CDU’dan destek: Savaşta bunlar olur
Federal Meclis Savunma Komisyonu Başkanı FDP’li Marcus Faber, Ukrayna’nın Rusya topraklarındaki ilerleyişinde Almanya tarafından tedarik edilen silahları kullanmasında bir sorun görmüyor.
Funke Mediengruppe gazetesine verdiği demeçte Faber, “Ukrayna’ya teslim edildiklerinde Ukrayna silahıdırlar,” dedi ve bunun, Leopard 2 ana muharebe tankı da dahil olmak üzere tüm malzemeler için geçerli olduğunu savundu.
Faber, “Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla birlikte her iki devletin toprakları da savaş alanına dönüştü. Silah kullanımı uluslararası hukuk hükümlerine tabidir,” dedi.
CDU dış politika uzmanı Roderich Kiesewetter de Ukrayna’nın Kursk’taki ilerleyişini “meşru müdafaa hakkı açısından uluslararası hukuk çerçevesinde doğal olarak izin verilebilir” olarak tanımladı.
Kiesewetter Tagesspiegel gazetesine verdiği demeçte bunun “stratejik askeri açıdan da mantıklı” olacağını söyledi. CDU’lu siyasetçiye göre bu, “Rusya’nın Kursk’taki güçlerini bağlaması ya da oraya kaydırmak zorunda kalması nedeniyle diğer yerlerdeki cephe üzerindeki baskıyı hafifletebilir.”
SPD’den ihtiyatlı açıklama: Sadece Harkov için izin vermiştik
SPD dış politika uzmanı Ralf Stegner, Ukrayna’nın ilerleyişinde Alman silahlarının kullanılabileceği konusunda temkinli. Handelsblatt’a konuşan Stegner, “Rusya’nın saldırı savaşına karşı Ukrayna’nın savunulması söz konusu olduğunda, sınır bölgesinde Harkov şehrinin yakın sınırın ötesinden gelen saldırılara karşı savunulması gereken istisnai bir durum vardı,” dedi.
Bu durumun Almanya’dan tedarik edilen silahların kullanımına ilişkin genel bir strateji değişikliği anlamına gelmediğini savunan SPD’li siyasetçi, uzun tartışmaların ardından Alman hükümetinin mayıs ayı sonunda Ukrayna’ya Rusya’daki hedeflere karşı tedarik ettiği silahları kullanma izni vermesine atıf yaptı. Bu “izin”, görünüşe göre sadece Rusya sınırına yakın Harkov bölgesini kapsıyordu.
Almanya, Şubat 2022’de savaşın başlamasından bu yana Ukrayna’ya 18 adet Leopard 2 ana muharebe tankı tedarik etti. Hava savunma sistemleri, insansız hava araçları ve diğer birçok silahın yanı sıra Almanya ayrıca 120 adet Marder piyade savaş aracı ve Danimarka ile birlikte 58 adet Leopard 1 tedarik etti.
Wagenknecht: Kırmızı çizgi aşıldı, Avrupa savaşı tehlikesi artıyor
BSW lideri Sahra Wagenknecht, Ukraynalı askerlerin Rus topraklarına ilerleyişinde Alman silahlarının kullanılmasına karşı uyarıda bulundu.
Funke Mediengruppe gazetesine konuşan Wagenknecht, “Bu son derece tehlikeli bir gelişme. Federal Şansölye, Ukrayna Cumhurbaşkanı ile telefonda konuşmalı ve Rus topraklarına ilerleyişte hiçbir Alman silahının kullanılmamasını talep etmelidir,” dedi.
Wagenknecht, “Önce Ukrayna’nın Alman silahlarıyla Rus topraklarına ateş açmasına izin verdi. Alman hükümeti şimdi de Ukrayna’nın Alman silahlarıyla Rusya’ya girmesine izin mi veriyor? Bu aşılması gereken bir sonraki kırmızı çizgi olacaktır,” uyarısında bulundu.
BSW liderine göre Alman hükümeti Alman kamuoyuna yalan söyledi. Wagenknecht, “vergi mükelleflerinin parasının ve Almanya’dan silahların bu tür saldırılar için tedarik edilmeyeceği” sözünün verildiğini fakat Alman hükümetinin “Almanya’yı savaşın daha da derinlerine sürüklediğini” sözlerine ekledi.
Wagenknecht, bu nedenle büyük bir Avrupa savaşı tehlikesinin giderek arttığına işaret etti.
BSW’ye “Rus propagandası” suçlaması
Stasi dosyalarından sorumlu eski Federal Komiser Marianne Birthler ise BSW’yi Almanya’da Rus propagandası için bir platform olarak sınıflandırdı.
Birthler, çarşamba günü Berlin’de yayınlanan Tagesspiegel gazetesine verdiği demeçte, “BSW’nin Ukrayna konusundaki tutumları sanki Kremlin tarafından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i memnun etmek için dikte ettirilmiş gibi,” dedi.
Birthler, Putin’in, BSW tarafından “kirli işlerinde desteklendiğini” öne sürdü.
Birthler, “Bayan Wagenknecht Rusya’nın Ukrayna’da ‘faşizme’ karşı savaştığı efsanesini yayıyor. Bu Kremlin propagandasıdır,” iddiasında bulundu.