Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Austin ile görüşmeyi reddeden Çin Savunma Bakanı Kissinger ile görüştü

Yayınlanma

100 yaşındaki eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger’ın, Pekin’e sürpriz bir ziyarette bulunarak Çin Savunma Bakanı Li Shangfu ile görüştüğü bildirildi.

Çin Savunma Bakanlığından salı günü yapılan açıklamaya göre Li Shangfu, Çin ile ABD arasındaki “dostane iletişimin ABD’deki bazı insanların Çin ile yarı yolda buluşmaması nedeniyle yok edildiğini” söyledi.

Li, Kissinger ile yaptığı görüşmede, ABD’nin daha doğru bir stratejik muhakemeye sahip olması gerektiğini belirterek, “Çin’in izlediği barışçıl kalkınma yolu, dünya için felaket değil bir nimettir” ifadesini kullandı.

Kissinger ise, kendisinin “Çin’in dostu” olduğunu hatırlattı.

Açıklamada Kissinger’ın, “Ne ABD ne de Çin diğerine düşman muamelesi yapmayı göze alamaz. İki ülke savaşa girerse bu iki halk için anlamlı bir sonuca yol açmaz” ifadelerini kullandığı kaydedildi.

Kissinger, ABD-Çin ilişkilerinin uygun bir şekilde ele alınması, özellikle mevcut sıkıntılı durumun düzeltilmesi için iki tarafın bilgelik göstererek işbirliği yapması ve iki ordunun da iletişimi güçlendirmesi gerektiğini belirtti.

Kıdemli diplomatın sürpriz ziyareti, ABD iklim elçisi John Kerry’nin iki ülkenin iklim kriziyle mücadelede nasıl işbirliği yapabileceğini görüşmek üzere Pekin’de olduğu sırada gerçekleşti. Kerry, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve ABD Hazine Bakanı Yellen’ın ardından bu yaz Çin’e seyahat eden bir dizi üst düzey ABD’li yetkilinin son üyesi.

İki ülke arasında aylardır düşmeyen gerilime ve yaptırımlarla devam eden ticaret savaşına rağmen, her iki taraftan da resmi diyalogların yeniden başlatılması ve ilişkilerin iyileştirilmesi için bir “zemin” oluşturulması konusunda bazı adımlar var.

Pekin’deki birçok kişi tarafından “Çin’in dostu” olarak görülen Kissinger’ın kamuoyuna duyurulmayan ziyareti ise, resmi toplantı listesinin dışında yer alıyor.

Kissinger, ABD ile Çin arasındaki bir çatışmanın “feci” sonuçları konusunda defalarca uyarıda bulunmuştu.

Savunma Bakanları gerginliği

Öte yandan, iki ülke savunma bakanları arasındaki gerginlik devam ederken Kissinger’ın Li ile görüşmesi dikkat çekti.

Pekin, ABD’nin iki ülke savunma bakanlarının haziranda Sinapur’daki Shangri-La Diyaloğu savunma zirvesinde görüşmesi için sunduğu teklifi reddetmişti.

Çin Savunma Bakanı Li, Rusya’dan Çin’e Su-35 savaş uçakları ve S-400 hava savunma füze sistemlerinin nakledilmesine yardım ettiği iddiasıyla 2018’den beri Washington yaptırımlarına maruz kalıyor.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimindeki yetkililer, yaptırımların ABD yetkililerinin “riski azaltmak ve yanlış hesaplamayı önlemek için” Singapur’da Li ile görüşmesini engellemeyeceği konusunda ısrar etmişti.

Çin kamuoyu ise, Li’nin Washington tarafından yaptırım uygulandığı sürece ABD’li mevkidaşı Lloyd Austin ile görüşmeyeceğini düşünüyor.

Li, 2018’den beri Rusya’nın ana silah ihracatçısından savaş uçaklarının satın alınmasıyla ilgili olarak ABD yaptırımlarına maruz kalıyor ve Pekin bunu Washington ile ordular arası diyalogları yeniden başlatmayı reddetmesinin bir nedeni olarak gösteriyor. Geçen ay Li, ABD’li meslektaşı Lloyd Austin ile Singapur’daki Shangri-La Diyaloğu’nda görüşmeyi reddetmişti.

Çin dışişleri bakanlığı yorum talebine hemen yanıt vermedi.

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English