Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Çin Savunma Bakanlığı Japonya’nın AUKUS’a katılmasından duyduğu ‘endişeyi’ açıkladı

Yayınlanma

Çin Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Sözcüsü perşembe günü yaptığı açıklamada, Pekin’in Japonya’nın AUKUS’a katılma planından endişe duyduğunu ve ilgili ülkelerin bir araya gelerek özel gruplar oluşturmasına, Çin’i hedef alan ikili veya çok taraflı askeri ittifaklar kurmasına, bölünme ve çatışma yaratmasına ve blok çatışmasını körüklemesine kesinlikle karşı olduğunu söyledi.

MSB sözcüsü Wu Qian, Japonya’nın AUKUS’a katılacağını resmen açıkladığı, Kanada Başbakanının ise denizaltı konuşlandırmalarını artırmayı ve AUKUS’a katılma müzakerelerine başlamayı düşündüğü yönündeki son haberlere cevaben bu açıklamaları yaptı.

Wu, Çin’in ciddi endişe duyduğunu söyledi ve “İlgili ülkelerin özel gruplaşmalar oluşturmasına, Çin’i hedef alan ikili ya da çok taraflı askeri ittifaklar kurmasına, bölünme ve çatışma yaratmasına ve blok çatışmasını körüklemesine kesinlikle karşıyız. Asya-Pasifik, jeopolitik rekabet için bir güreş alanı değil, barış ve kalkınma için büyük bir sahnedir” dedi.

Çin’in tüm ülkeler için bir işbirliği ortağı olduğunu ve kimseye meydan okuyan bir ülke olmadığını ifade eden Sözcü, bölge ülkelerinin ve uluslararası toplumun endişelerini göz ardı eden ABD, İngiltere ve Avustralya’nın sürekli olarak Asya Pasifik’te barış ve istikrarı ciddi şekilde etkileyen AUKUS genişlemesi sinyalleri gönderdiğini ve birçok bölge ülkesinin bu konuda derin endişe duyduğunu söyledi.

Wu ayrıca ABD’nin Japonya’daki askeri komutanlığını yenilemesine de tepki gösterdi; bu hamlenin Çin’e karşı daha iyi bir koordinasyon ve daha fazla caydırıcılık sağlayacağını söyledi.

ABD-Japonya ittifakının Soğuk Savaş’ın bir ürünü olduğunu söyleyen Wu, son zamanlarda iki ülkenin askeri işbirliğini yoğunlaştırdığını, kamplaşmayı teşvik ettiğini ve asılsız “Çin tehdidi” söylemini “küçük klikler” yaratmak için bir bahane olarak kullandığını kaydetti.

Sözcü, Çin’in ilgili ülkeleri çatışma ve düşmanlık yaratmaktan vazgeçmeye çağırdığını, çünkü bunun sadece bölgesel gerilimleri artıracağını ve nihayetinde kendilerine geri tepeceğini belirtti.

DİPLOMASİ

WSJ: ABD, İsrail’e 6 bin 500 JDAM satışını erteledi

Yayınlanma

The Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Joe Biden yönetiminin, ikna edici bir plan olmadan Refah’ı işgal etmemesi için uyardığı İsrail’e, Gazze’de kullandığı belirtilen yaklaşık 6 bin 500 Müşterek Doğrudan Saldırı Mühimmatı (JDAM) satışını ertelediğini öne sürdü.

WSJ’nin konuyla ilgili bilgisi olan yetkililere dayandırdığı habere göre, Kongrenin ocaktan bu yana sevkiyata ilişkin bilgisi olmasına rağmen hükümet, güdümsüz bombaları güdümlü bombalara çeviren yaklaşık 6 bin 500 bin JDAM’ın İsrail’e satışını geciktirdi.

Biden yönetimi, yaklaşık 260 milyon dolar değerindeki JDAM satışıyla ilgili gelişmeleri takip etmediği için anlaşma duraksadı.

ABD’li yetkililer, hükümetin, marttan bu yana İsrail’e çeşitli mühimmatları içeren yaklaşık 1 milyar dolarlık başka anlaşmalar konusunda da Kongre sürecini ilerletmediğini belirtti.

İsmini vermek istemeyen, silah satış sürecine aşina bir Kongre yetkilisi, yaptığı açıklamada, “Bu alışılmadık bir durum, özellikle İsrail için, özellikle de savaş sırasında” ifadesini kullandı.

Dışişleri’nin Kongreyi bilgilendirmesi gerekiyor

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, dün, başından itibaren İsrail’in Refah’a yönelik kara saldırısı düzenlemesini desteklemediklerini söylemesinin ardından, İsrail’e herhangi bir silah satışının askıya alınıp alınmadığı konusunda yorumda bulunmamıştı.

ABD’nin başka ülkelere silah satmayı planlaması durumunda, anlaşma belirli bir değerin üzerine çıktığında Dışişleri Bakanlığının Kongreyi bilgilendirmesi gerekiyor.

Bakanlık, genellikle bu potansiyel silah satışları öncesinde Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler ve Senato Dış İlişkiler komitelerine bilgi vermesinin ardından Kongreye resmi bildirim yapılıyor.

“Karar İsrail’in”

Öte yandan İsrail’in Refah’ı işgale başlamasıyla ilgili sorulan soru üzerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, ABD olarak başından itibaren İsrail’in Refah’a yönelik bir kara saldırısı düzenlemesini desteklemediklerini söyledi.

Kirby, İsrail’in Hamas’la bir ateşkese varılsa da varılmasa da Refah’a yönelik bir kara saldırısına hazırlandığı yönündeki haberlerin farkında olduklarını ancak İsrail ordusu adına konuşamayacağını ve bu kararın İsrail’e ait olduğunu söyledi.

Kirby, “Şu ana dek hep tutarlı olduğumuz ve Başkan’ın da bu sabah (İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu) ile görüşmesinde de aynı şekilde tutarlı olarak dile getirdiği gibi, biz Refah’ta kara saldırılarını desteklemiyoruz. Bu saldırılar oradaki sivillerin hayatını büyük riske atar” dedi.

Refah’a ilişkin endişelerini İsrail tarafına birçok kez açıkça dile getirdiklerini anlatan Kirby, 1,5 milyondan fazla Filistinli sivilin sığındığı bu bölgeye yönelik bir kara operasyonunun çok sayıda sivilin hayatını riske atacağını ve bunu görmek istemediklerini vurguladı.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Rusya’dan İngiltere’ye protesto notası

Yayınlanma

İngiltere’nin Moskova Büyükelçisi Nigel Casey’in çağıran Rusya Dışişleri Bakanlığı, İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron’ın Kiev’in Rusya’yı İngiliz silahlarıyla vurma hakkına sahip olduğu yönündeki açıklamalarını şiddetle protesto ettiğini bildirdi.

TASS haber ajansının aktardığına göre İngiliz Büyükelçiye Rusya’nın hem Ukrayna’daki hem de yurt dışındaki İngiliz askeri tesis ve teçhizatına saldırılarla karşılık verebileceği söylendi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “Nigel Casey, Ukrayna’nın Rusya topraklarında İngiliz silahları kullanarak gerçekleştireceği saldırılara verilecek yanıtın Ukrayna ve ötesindeki tüm Birleşik Krallık’ın askeri tesislerini ve teçhizatını kapsayabileceği konusunda uyarıldı,” ifadelerine yer verildi.

2 Mayıs’ta Reuters ajansına konuşan Cameron, Ukrayna’nın Rusya’yı İngiliz silahlarıyla vurmaya hakkı olduğunu savunarak “Ukrayna’nın bunu yapmaya hakkı var. Rusya’nın Ukrayna’yı vurduğu bir ortamda, Ukrayna’nın neden kendini savunabileceğinden emin olma ihtiyacı hissettiği anlaşılabilir,” demişti.

Ajans daha sonra ‘bazı ayrıntıları gözden geçirmek için’ haberi çekmiş ve daha sonra ‘gözden geçirilmiş bir versiyon’ yayımlayacağını duyurmuştu. Ertesi gün Reuters, ilgili haberi internet sitesine geri aldı.

Cameron: Ukrayna’nın İngiltere’den aldığı silahlarla Rusya topraklarını vurma hakkı var

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Fransa, Macaristan ve Slovakya Putin’in yemin törenine temsilci gönderecek

Yayınlanma

Avrupa Birliği üyesi ülkelerin yanı sıra ABD, Birleşik Krallık ve Kanada’nın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 7 Mayıs Salı günü yapılacak beşinci yemin törenini boykot etmesi beklenirken, Fransa, Macaristan ve Slovakya temsilci gönderecek.

Putin mart ayında yapılan seçimleri ezici bir çoğunlukla kazanarak 2030 yılına kadar altı yıllık bir görev süresi daha elde etmişti. Salı günkü tören öncesinde, aralarında Baltık ülkeleri, Çek Cumhuriyeti, Birleşik Krallık ve Kanada’nın da bulunduğu batılı ülkeler hafta başında temsilcilerinin etkinliğe katılmayacağını açıklamıştı.

Estonya Dışişleri Bakanı Margus Tsakhna ülkesinin katılmama kararıyla ilgili olarak, “[Bir] saldırganla kutlama yapmayız. Putin’in savaş suçlarından arandığını da hatırlatmakta fayda var,” dedi.

Euractiv’e konuşan AB diplomatlarına göre 20 kadar AB üyesi ülke toplantıya katılmayacak, Reuters ise yedi ülkenin temsilci göndereceğini bildirdi.

Reuters’a konuşan Fransız bir diplomatik kaynak, Fransa’nın, Moskova Büyükelçisi tarafından temsil edileceğini söyledi. Bu durum, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Ukrayna’ya asker göndermeyi göz ardı etmeyeceklerini söylemesinin ardından Paris’in Rusya konusundaki tutumunun son haftalarda daha şahin bir hal almasına rağmen gerçekleşti.

Fransız Büyükelçiye, Macaristan ve Slovakya’dan temsilciler de katılacak. Hem Budapeşte hem de Bratislava şu ana kadar Kiev’e silah sağlamayı reddetti fakat AB’nin herhangi bir karar almasını engellemedi.

Borrell, katılıma karşı

AB dış ilişkiler baş sözcüsü Peter Stano 6 Mayıs Pazartesi günü Brüksel’de gazetecilere yaptığı açıklamada, törene davet mektuplarının AB üye ülkeleri ve Moskova’daki AB delegasyonu tarafından alındığını söyledi.

Stano, “Şu anda AB üyesi ülkelerle yanıtımızın şeklini tartışıyoruz (…) mümkün olan her yerde her zaman koordineli bir AB yaklaşımına sahip olmaya çalışıyoruz (…) Nihai karar henüz verilmedi,” dedi.

Fakat AB’nin baş diplomatı Josep Borrell, “AB’nin Moskova’daki bu etkinliğe katılmasına karşı olduğunu” sözlerine ekledi.

Pazartesi akşamı geç saatlerde bir AB sözcüsü, bloğun Rusya’daki büyükelçisinin açılışa katılmayacağını ve bu pozisyonun bloğun tüm üye ülkeleri arasında koordine edilmesinin amaçlandığını söyledi.

Sözcü, “AB büyükelçimiz katılmayacak, üye devletlerin çoğu katılmayacak, fakat birkaç üye devlet büyükelçi düzeyinde katılacak,” dedi.

Ukrayna’dan ‘katılmayın’ çağrısı

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Putin’in yemin töreninin “Rusya Federasyonu’’u saldırgan bir devlete ve iktidar rejimini de bir diktatörlüğe dönüştüren bir kişinin neredeyse ömür boyu iktidarda kalması için yasallık yanılsaması yarattığını” ileri sürdü.

“Ukrayna, Putin’i Rusya Federasyonu’nun demokratik yollarla seçilmiş ve meşru başkanı olarak tanımak için hiçbir yasal gerekçe görmemektedir,” diyen bakanlık, müttefiklerinden törene katılmamalarını istedi.

Putin’in Büyük Kremlin Sarayı Andreyevskiy Salonu’ndaki yemin töreni Moskova saatiyle öğle vaktinde yapılacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English