Bizi Takip Edin

ASYA

Çinli ve Filipinli yetkililer, gerginliğin sürdüğü Güney Çin Denizi görüşmeleri için bir araya geldi

Yayınlanma

Çinli ve Filipinli yetkililer salı günü Güney Çin Denizi’ni görüşmek üzere bir araya gelirken, Pekin Manila’yı tartışmalı sularda “barış ve istikrarı baltalamakla” suçladı.

Haber portalı rappler.com’un haberine göre Filipinler Dışişleri Bakanı Enrique Manalo, ocak ayından bu yana ilk kez yapılan görüşmelerin Manila’da gerçekleştiğini doğruladı ve “en iyisini umduğunu” söyledi.

Geçen hafta Manalo, iki taraf arasındaki görüşmelerin gerginliğin yönetilmesine yardımcı olacağını umduğunu söylemişti.

İki taraf bu yıl ihtilaflı sularda bir dizi çatışmaya karıştı.

Bunlar arasında 17 Haziran’da Çinli sahil güvenlik görevlilerinin İkinci Thomas Sığlığı’nda konuşlu birliklere ikmal yapmak üzere yola çıkan Filipin donanmasının yolunu keserek müdahale ettiği olay da bulunuyor. Filipinler bu müdahalede bir denizcinin yaralandığını duyurmuştu.

Çin’in müdahalesi, Çin’in kendisine ait olduğunu iddia ettiği sularda seyreden yabancı “gemilere binme teftişleri” yapmalarına izin veren yeni kuralların yürürlüğe girmesinden bu yana yapılan ilk müdahaleydi.

Manila, bu müdahalenin “kasıtlı, planlı ve tırmandırıcı” ve son yıllardaki “en saldırgan” eylemler olduğunu savunmuştu.

O zamandan bu yana iki taraf karşılıklı suçlamalarda bulunmaya devam etti ve son olarak Pekin, pazartesi günü Spratly Adaları’ndaki Sabina Sığlığı’ndaki bir sahil güvenlik gemisine malzeme gönderdiği için Filipinler’i “barış ve istikrarı baltalamakla” suçladı.

Çin, üç Filipin sahil güvenlik gemisinin “yasadışı olarak karaya oturan” gemiye “personel ve malzeme nakletmesi” nedeniyle “tüm süreci takip ettiğini ve denetlediğini” söyledi.

Çin ayrıca karaya oturan Filipin gemisini “Çin’in toprak egemenliğini ve denizcilik hak ve çıkarlarını ihlal etmekle” suçladı.

Çin sahil güvenliğinin “kendi yetkisi altındaki sularda hakları koruyacağını ve yasaları uygulayacağını ve Çin’in toprak egemenliğini ve denizcilik hak ve çıkarlarını kararlılıkla savunacağını” belirtti.

İki taraf ve Vietnam arasında ihtilaflı olan Sabina Sığlığı, Manila’nın toprak iddialarını ileri sürmek için İkinci Thomas Sığlığı’na kasıtlı olarak karaya oturtulan İkinci Dünya Savaşı gemisi BRP Sierra Madre’de konuşlu birliklere ikmal görevinde bulunan Filipin gemilerinin buluşma noktası olarak da hizmet veriyor.

İkinci Thomas Sığlığı son yıllarda iki taraf arasında tekrarlanan çatışmalara sahne oldu ve Çinli sahil güvenlik görevlileri resife ikmal misyonlarını düzenli olarak engelledi. Pekin, bu görevlerin yaşlanan gemiyi güçlendirmek ve Filipinlerin buradaki varlığını güçlendirmek için inşaat malzemelerini transfer etmek için kullanılabileceğinden endişe ediyor.

Bu arada Manila, Pekin’i Filipin adası Palawan’a 75 deniz mili (140 km) uzaklıktaki Sabina Sığlığı’nda “yapay bir ada” yaratmaya çalışmakla suçladı.

Çin iddiaları reddetti ve diğer tarafın resif üzerinde bir ileri karakol inşa etmeye çalışmasından ve Filipinler ile müttefiklik içerisindeki ABD birliklerinin buraya yerleştirilmesinden endişe duyuyor.

Bu arada dünyanın en büyük sahil güvenlik gemisi olduğuna inanılan Çin’in 12,000 tonluk Ship 5901’i, İkinci Thomas Sığlığı ve Filipinlerin kontrolündeki Thitu adası yakınlarında görülürken, Shandong uçak gemisi de ülkenin en büyük adası olan Luzon’un yaklaşık 200 deniz mili açığında görüldü.

Salı günü Filipin Donanması her iki gemiden de “haberdar olduğunu” söyledi.

ASYA

Endonezya hisse senetleri %7’den fazla düştü; işlemler durduruldu

Yayınlanma

Endonezya borsası, gösterge niteliğindeki Jakarta Borsası Bileşik Endeksi’nin önceki günkü kapanışa göre %7’den fazla düşerek ekonomik istikrar ve tüketici duyarlılığına ilişkin endişeleri yeniden alevlendirmesinin ardından salı günü 2020’den bu yana ilk kez işlemlerini durdurdu.

Endonezya Borsası, endeksin %5 değer kaybetmesinin ardından bu sabah işlemleri 30 dakika süreyle durdurdu.

Salı günü yapılan açıklamada, IDX bileşik endeksindeki düşüş nedeniyle Jakarta saatiyle 11:19:31’de işlem sisteminin geçici olarak durdurulduğu duyuruldu. İşlemler yeniden başladığında, endeks bir miktar toparlanmadan önce kayıplarını bir noktada %7,1’e kadar genişletti.

Son düşüş, Güneydoğu Asya’nın en büyük ekonomisinin makroekonomik durumuna ilişkin zayıf duyarlılık ve artan endişe nedeniyle yerel ve uluslararası yatırımcıların geri çekilmesiyle gerçekleşti.

Önde gelen teknoloji ve imalat şirketleri ağır darbe aldı. Veri merkezi altyapı hizmetleri sunan DCI Endonezya’nın hisseleri Salı günü öğleden sonra yaklaşık %20 değer kaybederek 115.800 rupiah’a (Yaklaşık 7 $) düştü. Yine öğleden sonra, enerji ve kimya şirketi Chandra Asri Pacific’in hisseleri de yaklaşık %19 geriledi.

Piyasa analistleri, uluslararası bir finans kuruluşunun kredi notunu düşürmesi ve maliye bakanının istifa edeceğine dair söylentiler de dahil olmak üzere satışları körükleyen çeşitli faktörlere işaret ediyor.

Bank Danamon ekonomisti Hosianna Situmorang şunları söyledi: “Morgan Stanley Endonezya’nın MSCI notunu eşit ağırlıktan düşük ağırlığa indirerek yerel hisse senetlerinde geniş çaplı bir satışı körükledi. Rupiah [bu arada] yılbaşından bu yana %1,7 oranında zayıflayarak borsa üzerinde daha fazla baskı yarattı. Para birimindeki değer kaybı, yatırımcıların daha riskli varlıklardan uzaklaşmasıyla sermaye çıkışlarını artırdı.”

Bir analist, Maliye Bakanı Sri Mulyani Indrawati’nin istifa edeceğine dair söylentilerin de hisse fiyatlarını aşağı çektiğini söyledi.

Maliye Bakanı Sri Mulyani Indrawati’nin istifasına ilişkin söylentiler piyasa oyuncularının endişesi haline geldi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Ofisi sözcüsü ise söylentileri bir aldatmaca olarak nitelendirdi.

Elektrik indirimleri ve azalan harcama gücü Endonezya enflasyonunu on yıllardır olmadığı kadar aşağı çekti.

Hükümet verilerine göre makroekonomik güçler, 2019’da toplam nüfusun %21,4’ünü oluştururken 2024’te %17,1’ini oluşturan ülkenin orta sınıfını eritiyor.

Endonezya’da yılın en büyük harcama sezonu olan bayram tatili öncesinde, zayıf ekonomik duyarlılık tüketici sektörleri üzerinde daha karanlık bir gölge oluşturuyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Tayland, vizesiz kalış süresini kısaltıyor

Yayınlanma

Tayland, yasa dışı faaliyetlerle mücadele kapsamında, yabancıların vizesiz kalış süresini 60 günden 30 güne düşürme kararı aldı. Bangkok Post‘un haberine göre, Turizm ve Spor Bakanlığı, bu kararın vizesiz giriş imkanını suistimal edenlerin sayısını azaltmayı amaçladığını belirtti. Kararın yürürlüğe girmesinden önce ek konuların da değerlendirileceği ifade edildi.

Tayland, yabancıların vizesiz kalış süresini 60 günden 30 güne indiriyor. Bangkok Post‘un ülkenin Turizm ve Spor Bakanlığı’na dayandırdığı haberine göre söz konusu karar, vizesiz giriş imkanını kullanarak yasa dışı faaliyetlerde bulunan kişilerden kaynaklanan riskleri en aza indirmeyi amaçlıyor.

Ancak, yeni kuralların resmen yürürlüğe girmesinden önce yetkililerin bir dizi ek konuyu da görüşmeyi planladığı belirtiliyor.

Geçtiğimiz senenin yazında Tayland, Rusya dahil 93 ülkenin vatandaşları için vizesiz kalış süresini 60 gün olarak belirlemişti (bundan önce Rusya vatandaşları 90 gün boyunca vizesiz kalabiliyordu).

Turistlerin daha uzun süre kalabilmeleri için vize almaları gerekiyor.

Bu sistem, turizm, otelcilik ve hizmet sektörlerindeki temsilciler tarafından eleştiriliyor. Yetkililere göre, sistem özellikle turizm sektöründe yabancılar arasında kayıt dışı istihdamın artmasına neden oldu.

Endişeler arasında yabancı işletmeler yasasının ihlallerinin artması, yasa dışı konut kiralama ve sınır bölgelerinde dolandırıcılık çağrı merkezlerinin faaliyetlerinin yoğunlaşması da yer alıyor.

Tayland makamları, ağustos ayında paravan şirketler aracılığıyla yasa dışı faaliyetlerde bulunduğu şüphesiyle 100’den fazla yabancı şirketi incelemeye aldı.

Soruşturma kapsamına turizm, emlak, lojistik ve otelcilik sektörlerinde faaliyet gösteren firmalar girdi.

Vizesiz rejim konusunun, Tayland parlamentosunda mart ayının sonunda yapılması planlanan oturumlarda ele alınması bekleniyor.

Muhalefet, ülkenin güvenliği ile ilgili konuları gündeme getirmeyi ve Başbakan Phetongthana Çinavat’tan açıklama talep etmeyi planlıyor.

Bununla birlikte, mart ayının başında Tayland Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nikondet Phalangkun, RIA Novosti‘ye yaptığı açıklamada, hükümetin Ruslar için vizesiz kalış süresini kısaltma gibi bir planı olmadığını belirtmişti.

Okumaya Devam Et

ASYA

Güney Kore, Japonya ve Çin’in üst düzey diplomatları Tokyo’da görüşecek

Yayınlanma

Seul Dışişleri Bakanlığı salı günü yaptığı açıklamada Güney Kore, Japonya ve Çin’in üst düzey diplomatlarının bu hafta içinde Tokyo’da bir araya gelerek üçlü işbirliği ve diğer konularda görüşmelerde bulunacaklarını bildirdi.

Bakanlıktan yapılan açıklamada Dışişleri Bakanı Cho Tae-yul’un cumartesi günü Japonya Dışişleri Bakanı Takeshi Iwaya ve Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile bir araya geleceği belirtildi.

Bakanların geçen yıl mayıs ayında üç ülke liderlerinin bir önceki üçlü zirvesinden bu yana “üçlü işbirliğinin ilerlemesini değerlendirecekleri” ve “üçlü işbirliğinin gelecekteki gelişiminin yanı sıra bölgesel ve uluslararası konular hakkında görüş alışverişinde bulunacakları” kaydedildi.

Üç tarafın, Japonya’nın bu yıl içinde ev sahipliği yapacağı bir sonraki liderler zirvesinin sorunsuz bir şekilde ilerlemesini sağlamak için koordinasyon çabalarını görüşmesi bekleniyor.

Tarafların ayrıca ekonomi, kültür ve halklar arası değişim alanlarında üçlü işbirliğini artırmanın yolları ve Kore Yarımadası ile ilgili konular üzerinde de geniş çaplı görüşmelerde bulunmaları bekleniyor.

Ayrıca bakanların üçlü görüşmeler dışında ikili görüşmeler de yapması gündemde.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English