Bizi Takip Edin

RUSYA

‘Batılı şirketlerin boşalttığı alanları Türk şirketler doldurdu’

Yayınlanma

Roscongress Başkanı Alexander Stuglev, Harici’ye konuştu: “Yaptırım rejiminin hafifletilmesi açısından, şu anda ulusal para birimleri kullanılıyor ve potansiyel olarak gelecekte BRICS tarafından geliştirilen dijital bir para birimi kullanılabilir.”

Moskova, Rusya-Ukrayna savaşı ile gelen Batı yaptırımlarının etkilerini azaltmak için stratejik araçlar olarak giderek daha fazla iş diplomasisine ve uluslararası ticaret işbirliğine yöneldi. Bu çabanın merkezinde, küresel ekonomik diyalog ve ortaklıkları teşvik etmek için Rusya’nın önde gelen vakıflarından Roscongress yer alıyor. Rusya’nın uluslararası alanda iş bağlarını güçlendirmek ve ülke kalkınmasına katkı sağlamak için kurulan Roscongress, St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu (SPIEF) ve Doğu Ekonomik Forumu (EEF) gibi yüksek profilli forumlar aracılığıyla Rus işletmelerini küresel pazarlarla bağlayan bir köprü görevi görüyor. Gelişmekte olan ekonomilerle işbirliğini vurgulayan vakıf, geleneksel ortaklarla bağları güçlendirerek ve Asya, Afrika ve Latin Amerika’daki yeni ticaret fırsatlarını keşfederek Rusya’nın ekonomik kalkınmasında önemli bir rol oynuyor.

Roscongress, İstanbul’da, Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçiliği ve Ankara Ticaret Temsilciliği’nin desteğiyle ülkenin yatırım potansiyelini tanıtma toplantısı düzenlendi. Bu toplantıda Roscongress Başkanı Alexander Stuglev, Harici’nin sorularını yanıtladı.

Anladığımız kadarıyla Roscongress, iş diplomasisinin yanı sıra, Batı yaptırımlarının etkilerini ortadan kaldırmak için temel bir araç. Bize yapı hakkında daha fazla bilgi verebilir misiniz?

Evet, haklısınız. Roscongress, Rusya Federasyonu’na yatırım çekmek ve Rusya Federasyonu ekonomisini geliştirmek amacıyla Rusya’da büyük uluslararası ekonomik ve politik etkinliklerin organizasyonu ve düzenlenmesiyle ilgilenen finansal olmayan bir kalkınma kuruluşu olarak 2007 yılında kuruldu.

Aynı zamanda, etkinlikleri düzenlerken, elbette, Rusya ile belirli bir ülkeden iş insanları arasındaki etkileşimin yanı sıra, üçüncü ülkelerle de doğrudan bağlantılar kurulabileceği gerçeğinden hareket ediyoruz, ki bunu da memnuniyetle karşılıyoruz.

İş sektöründe Türk-Rus ilişkilerinde gördüğünüz fırsatlar ve riskler hakkında bize daha fazla bilgi verebilir misiniz?

Kuşkusuz, yaptırımlar bir dereceye kadar Rusya-Türkiye ilişkilerinin ve genel olarak Rusya ile iş ilişkilerinin gelişimini etkiliyor.

Bununla birlikte, bugün, bu türbülansları pragmatik bir şekilde kullanarak Rusya’da iş projelerini inşa eden herkes kazanıyor, Batı ülkelerinden boşalan nişleri dolduruyor, kendi işlerini geliştiriyorlar. Ve yaptırım rejiminin hafifletilmesi açısından, şu anda ulusal para birimleri kullanılıyor ve potansiyel olarak gelecekte BRICS birliği (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) tarafından geliştirilen dijital bir para birimi kullanılabilir.

Öncelikle, her zaman riskler vardır, pazarlama riskleri de dahil. İkincisi, Türk şirketlerinin Batılı şirketlerin boşalttığı alanları doldurmasına ek olarak, Rusya ekonomisinin yapısında Rusya içinde ürün ve hizmet yaratmaya daha fazla odaklanan genel bir değişiklik görüyoruz.

Örneğin turizm; Rusya’da ortaya çıkan turistik gezi sayısı COVID öncesine göre çok daha fazla, Rus vatandaşları tarafından Rusya içinde yılda yaklaşık 83 milyon gezi yapılıyor. Ve bu da altyapı geliştirmeyi gerektiriyor.

Rus devletinin turizm altyapısı geliştiren şirketlere yönelik çok sayıda destek programı göz önüne alındığında, yabancı şirketler için de LTD statüsünde bir Rus tüzel kişiliği organize etmeleri ve projelerini geliştirme fırsatı yakalamaları durumunda büyük şanslar var. Bu olasılıklardan biri.

Yaratıcı endüstri, bilgi teknolojileri, bilgi teknolojileri güvenliği, yazılım ürünleri; tüm bu alanlarda tamamen özgürce işbirliği yapabiliriz. Bunlar, bence yaptırımlara tabi olmanın çok zor olduğu sınır ötesi endüstriler.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ikili ticaret hacmini 100 milyar dolara çıkarma hedefi koymuşlardı. 2025’te Türkiye-Rusya ticaret hacminde bir genişleme mi yoksa daralma mı görüyorsunuz?

Birincisi, bu şu an sahip olduğumuza göre neredeyse %100 büyüme demek. 2025-2026 tahminine gelince, asıl mesele, birincisi; bence, ulaştırma ve lojistik projelerinin inşası. Örneğin Karadeniz ve Hazar Denizi var. İkincisi; enerji alanındaki işbirliği. Üçüncüsü, tedarik edilen ham maddelerden, petrol ve gazdan kimya (kimyasal ürünlerin yaratılması) alanındaki işbirliğidir. Bu, Türkiye’de ilaç, tıbbi ekipman tedariki ve tıbbi hizmetler alanında gelecek vaat eden bir sektördür. Şüphesiz, turizmin gelişimi çok umut vericidir, ancak yaratıcı endüstri, BT endüstrisi, siber güvenlik de öyle. Bunlar, bence yakın gelecekte gelişecek alanlardır. Elbette, metalurji alanındaki geleneksel işbirliği, tarım ve gıda tedariki alanındaki geleneksel işbirliği de kesinlikle büyüyecektir.

Yaptırımlar ikili ilişkilere hangi zorlukları getiriyor?

Birincisi, ulusal para birimleriyle ödeme ve dijital para birimlerinin kullanımı da dahil olmak üzere yaptırım rejiminde bir eksen. İkincisi, iş dünyası, yetenekleri sayesinde, her türlü kısıtlamaya bir çözüm bulacaktır. Şimdi ayrıntılara girmek istemiyorum, şirketlerin normal bir ticaret dengesini korumak için kullanabilecekleri fırsatların ayrıntılarını ifşa etmek istemiyorum.

Afrika’daki sömürge karşıtı hareketler hem diplomatik hem de ticari açıdan Rusya’ya alan açmış gibi görünüyor. Oradaki durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu, yalnızca Fransa ile ilgili olarak değil, aynı zamanda diğer ülkelerle ilgili olarak da sömürge karşıtı bir harekettir. Bu, örneğin Afrika’ya haksızlık eden yeşil geçiş önerileriyle ilgili bir harekettir, çünkü Afrika işletmelerini yok edecek ve küresel şirketlere büyük avantajlar sağlayacaktır. Bence, Rusya’nın her zaman yaptığı gibi, Afrika ülkelerinin çıkarlarından hareket etmek gerekir. Bu, ekonomimizin ve politikamızın avantajıdır.

Biz ‘kazan-kazan’ ilkesiyle çalışıyoruz. Aynı şekilde, Türk tarafı da Afrika’da çalışabilir. Aynı şekilde Çinli yatırımcılar da bu pazarın beklentileri şeklinde bugüne kadar Afrika’da aktif olarak çalışmaktadır. Ancak ortak çıkarlara dayanarak, bir yandan karlı işletmelerin yaratılması söz konusudur. Diğer yandan yalnızca Afrika ekonomisinin geliştirilmesi karşılıklı büyümenin daha da ileriye gitmesi için bir fırsat sağlayacaktır. Sadece tüketici olarak sömürgelerden maddi kaynakları ihraç edersek ve karşılığında hiçbir şey vermezsek, kesinlikle iyi bir şey gelmeyecektir.

Esad yönetiminin düşmesinden sonra, Rusya’nın Suriye’nin yeniden inşasında iş yapmaya ilgisi var mı?

Rus şirketlerinin diğer uluslararası şirketler gibi bu sürece katılacağından eminim. Şimdi siyasi istikrar dönemi geçecek ve belirli bir büyüme dönemi başlayacak. Önemli olan, Suriye ve Suriye halkıyla ilgili aşırılıkçı hareketlerin ve yapıcı olmayan hareketlerin siyasette galip gelmemesidir. Yakın gelecekte siyasetin ve ekonominin düzeleceğine inanıyorum.

RUSYA

Rusya parlamentosu, yabancı örgütlerle işbirliği yapanların hapsedilmesini ve mallarına el konulmasını önerdi

Yayınlanma

Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma, ülkenin katılmadığı uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapanlara hapis ve mal varlığına el koyma cezası getiren bir yasa tasarısı hazırladı. Tasarı, aynı zamanda yabancı acenta siciline kaydedilen Rusya vatandaşlarına yönelik mevcut yasaları daha da sertleştirmeyi amaçlıyor. Yeni düzenlemelerle, bazı davaların sanıkların katılımı olmadan görülebileceği ve yabancı acenta siciline kaydedilen şahısların haklarının daha da kısıtlanabileceği belirtiliyor.

Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma, Rusya’nın dahil olmadığı uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapanlara yönelik cezaları ağırlaştırmaya hazırlanıyor.

Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin’in açıklamasına göre, bu tür kuruluşlarla “kiralık veya ücretli olarak işbirliği” yapanlar, 7 yıla kadar hapis cezası ve mal varlıklarına el konulmasıyla cezalandırılabilecek.

Volodin, ayrıca yabancı acenta siciline kayıtlı ve Rus yetkililerini alenen eleştiren, Ukrayna ile savaşı kınayan yurt dışındaki Rusya vatandaşlarına yönelik mevcut yasaların daha da sertleştirileceğini duyurdu.

Söz konusu şahısların bazı davaları “sanığın katılımı olmadan” görülebilecek. Volodin, bu durumun orduyu “itibarını zedelemek”, “yalan haber” yaymak, “Nazizmi aklamak”, “askeri mezarlara ve anıtlara zarar vermek” gibi suçları kapsayacağını belirtti.

Ayrıca “teröre, aşırıcılığa”, “toplumsal ayaklanmalara”, “saldırgan savaş başlatmaya” ve “Rusya’nın toprak bütünlüğünü ihlal etmeye” teşvik edenler de gıyaben yargılanabilecek.

Volodin’in önerileri arasında, ülkenin katılmadığı uluslararası kuruluşların kararlarının uygulanmasına yardımcı olanların da yabancı acenta siciline kaydedilmesi yer alıyor. Örneğin, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Vladimir Putin hakkında çıkardığı yakalama kararını uygulamaya çalışanlar bu kapsama girebilir.

Benzer şekilde, “Rusya’nın güvenliğine karşı faaliyetlerde bulunan yabancı devlet organlarına yardım edenler” ve “vatandaşları askeri-teknik faaliyetler hakkında bilgi toplamaya dahil edenler” de “yabancı acenta” olarak kabul edilebilecek.

Aynı zamanda milletvekilleri, Ceza Kanunu’na ordunun “itibarını zedelemek” ve Rusya’ya karşı “yaptırım çağrısında bulunmak” için yeni bir ağırlaştırıcı gerekçe ekleyecek.

“Bencil güdülerle veya kiralık olarak” hareket edenler, mal varlıklarına el konulmasıyla birlikte 5 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalabilecek.

Volodin, bu adımın Rusya’yı ve vatandaşlarını “hasım ülkelerin müdahalesinden” “koruyacağını” ve ülkenin “anayasal düzeninin temellerini, savunma kabiliyetini ve güvenliğini baltalamaya yönelik suçları engelleyeceğini” vurguladı.

Volodin, “Ülkemize ihanet edenler, yurt dışında olsalar bile adaletten ve sorumluluktan kaçma fırsatına sahip olmamalı,” diye ekledi.

Okumaya Devam Et

RUSYA

Moskova, bir haftada ikinci kez insansız hava araçlarıyla vuruldu

Yayınlanma

Moskova, bir hafta içinde ikinci kez Ukrayna’ya ait insansız hava araçlarıyla saldırıya uğradı. Rus yetkililer, hava savunma sistemlerinin İHA’ları düşürdüğünü belirtirken, düşen parçalar nedeniyle bazı binalarda hasar meydana geldi. Saldırılar nedeniyle Moskova’daki Vnukovo Havalimanı’nda geçici uçuş kısıtlamaları uygulanırken, Rusya Savunma Bakanlığı Ukrayna’ya ait çok sayıda İHA’nın imha edildiğini açıkladı.

Rusya Federasyonu’nun başkenti Moskova, 14 Mart sabahı Ukrayna’ya ait insansız hava araçlarıyla (İHA) bir haftada ikinci kez saldırıya uğradı.

Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, “Savunma Bakanlığı hava savunma kuvvetleri dört İHA’yı etkisiz hâle getirdi. Enkazın düştüğü yerde uzman ekipler çalışmalarını sürdürüyor,” açıklamasında bulundu.

Başkentin batısında bulunan Rezervnıy Geçidi’ndeki Avangard konut kompleksi saldırıdan etkilendi.

Telegram kanalı Shot’ın haberine göre, çatının saçak kısmı ve girişin üzerindeki sundurma hasar gördü. Yaralanan olmadı.

Baza’nın aktardığına göre, düşürülen bir İHA’nın parçaları Moskova’daki Lesteva Caddesi’nde bulunan boşaltılmış bir binanın üzerine düştü.

İlk belirlemelere göre, olayda yaralanan olmadı. Mash’ın haberine göre ise İHA’lardan biri Moskova’nın Troytsk bölgesindeki Rosinter-2 adlı site içerisindeki bir eve çarptı.

Enkaz, evin ikinci katındaki bir odaya isabet etti ve evin önünde park hâlinde bulunan araçlarda hasara neden oldu. Olayda herhangi bir yaralanma yaşanmadı.

Öte yandan Moskova Oblastı Valisi Andrey Vorobyov, sabah saatlerinde Balaşiha da dâhil olmak üzere bölge üzerinde dört İHA’nın düşürüldüğünü bildirdi. Bir İHA’nın ise Leninskiy’deki Güney Bitsa konut kompleksine çarptığı belirtildi.

Vorobyov, henüz kimsenin yaşamadığı yeni bir binaya isabet eden saldırıda, “İlk bilgilere göre herhangi bir yaralanma yok,” dedi.

Shot’ın haberine göre, bu saldırıda kullanılan İHA’lar el yapımıydı. Uzmanların enkaz üzerinde yaptığı ilk incelemelerde, İHA’ların farklı parçalarının bir araya getirilerek oluşturulduğu sonucuna varıldı.

Saldırı sırasında, Vnukovo Havalimanı ve Kaluga Havalimanı’nda geçici uçuş kısıtlamaları uygulandı. Her iki havalimanındaki kısıtlamalar Türkiye saatiyle 07.27’de kaldırıldı.

Bu süre zarfında Vnukovo’ya gitmekte olan yedi uçak, yedek havalimanlarına yönlendirildi.

11 Mart gecesi Moskova ve civar bölgeler, Ukrayna savaşının başlamasından bu yana en büyük İHA saldırısına maruz kalmıştı.

Belediye Başkanı Sobyanin, Moskova’ya yaklaşmakta olan toplam 74 İHA’nın düşürüldüğünü açıklamıştı. Saldırı dört saatten fazla sürmüştü.

Olayda üç kişi hayatını kaybederken, 20 kişi de yaralanmıştı. Moskova Demiryolları, Domodedovo istasyonunda meydana gelen hasar nedeniyle başkent yönündeki tren seferlerini durdurmuştu.

Rusya Savunma Bakanlığı, o gün Rusya toprakları üzerinde toplam 337 Ukrayna İHA’sının imha edildiğini açıklamıştı.

Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi’ne bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Başkanı Andrey Kovalenko, bu yoğun İHA saldırısının, Suudi Arabistan’da ABD ile varılan ateşkes anlaşması konusunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e bir “sinyal” gönderdiğini iddia etmişti.

Ukrayna İHA’ları Moskova’yı hedef aldı

Okumaya Devam Et

RUSYA

Putin: Ateşkes önerilerine açığız, ancak şartlar önemli

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ile Moskova’da yaptığı görüşmenin ardından, Ukrayna’da ateşkes önerilerine açık olduklarını, ancak bu önerinin uzun vadeli bir barışa hizmet etmesi gerektiğini belirtti. Putin, ABD ve Ukrayna’nın 30 günlük ateşkes teklifine temkinli yaklaşırken, Rusya ordusunun ilerleyişi, Ukrayna’ya silah sevkiyatı ve mobilizasyon gibi konuların çözülmesi gerektiğini vurguladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’daki görüşmelerin ardından Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Moskova’nın ateşkes önerilerine sıcak baktığını, fakat bu önerinin uzun vadeli bir barışı sağlaması gerektiğini söyledi.

Putin, ABD ve Ukrayna’nın bir aylık ateşkes ilan etme önerisine değinerek, “Biz destekliyoruz, ancak bazı nüanslar var,” dedi.

Bu nüanslar arasında, Rus birliklerinin başarılı bir şekilde ilerlediği Kursk oblastındaki durum, ateşkes durumunda Kiev’e silah sevkiyatının devam etmesi ve Ukrayna’nın seferberliği gibi konuları sıraladı.

Çözülmesi gereken bir diğer önemli konu ise ateşkesin sürdürülmesi ve denetlenmesi için mekanizmaların oluşturulması. Putin’e göre, çatışmaları durdurma fikri doğru, ancak tartışılması gereken bazı noktalar bulunuyor.

Lukaşenko, ABD ile Rusya arasında bir anlaşma sağlanması durumunda Ukrayna ve Avrupa’nın rahatlayacağını vurguladı.

Putin ise, “Eğer ABD ve Rusya enerji alanında işbirliği konusunda anlaşırsa, Avrupa için doğalgaz boru hattı güvence altına alınabilir. Bu da Avrupa’nın yararına olur, zira ucuz Rus doğalgazı alabilirler,” şeklinde konuştu.

Rusya Devlet Başkanı ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump’a Ukrayna ihtilafının çözümü konusuna gösterdiği büyük ilgi için teşekkür etti.

Lukaşenko ile aynı gün, Trump’ın Orta Doğu özel temsilcisi ve Ukrayna hattında Moskova ile diyalogdan sorumlu olan Stephen Witkoff da Moskova’ya bir ziyaret gerçekleştirdi.

Fakat Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yuriy Uşakov, Zvezda televizyonuna yaptığı açıklamada, Amerikan tarafının Rusya ve ABD arasındaki müzakerelerde arabulucuyu belirlediğini ve bu kişinin Witkoff olmadığını söyledi.

Buna rağmen, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin’in Amerikalı temsilciyle görüşme ihtimalini dışlamadı.

Kiev, 11 Mart’ta Cidde’de yapılan görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada, Washington’ın “derhal yürürlüğe konulacak” geçici 30 günlük ateşkes rejimini öngören teklifini, Rusya tarafından kabul edilmesi ve eş zamanlı olarak uygulanması koşuluyla kabul etmeye hazır olduğunu belirtti.

Bu taahhüt üzerine ABD, istihbarat paylaşımını ve daha önce askıya alınan silah sevkiyatını derhal yeniden başlattı.

Ayrıca, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, 13 Mart’ta CNBC televizyonuna verdiği röportajda, ihtilafın çözümü için her iki taraf üzerinde de azami baskı uygulamaya hazır olduğunu ifade etti.

Putin ve Lukaşenko’nun basın toplantısından kısa bir süre önce Uşakov, Rossiya-1 kanalına, Amerika ve Ukrayna’nın 30 günlük ateşkes önerilerini “Ukrayna ordusu için geçici bir nefeslenme” olarak gördüğünü söyledi.

Bununla beraber, Rusya’nın uzun vadeli bir barış çözümüne ilgi duyduğunu vurgulayarak, kişisel görüşünü dile getirdiğini belirtti.

Uşakov, Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz ile düzenli temas hâlinde olduğunu ve 12 Mart’ta bir telefon görüşmesi yaptığını hatırlattı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English