Bizi Takip Edin

Diplomasi

Hindistan’ın ABD ile ilişkilerinde Rus silahları faktörü

Yayınlanma

Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin 4 günlük ABD ziyareti öncesi Washington Post gazetesi, “Rus silahlarına güvenen” Hindistan’ın ABD ile ilişkilerindeki “kısıtlılıkları” yazdı.

Özellikle de Rusya-Hindistan ortak yapımı süpersonik bir seyir füzesi olan BrahMos füzesine işaret edilen yazıda, Hindistan’ın, füzeyi nükleer bir saldırıdan sağ çıkabilecek askeri kabiliyetin önemli bir parçası olarak gördüğü ve Çin ile olan gergin sınırı boyunca konuşlandırdığı vurgulanıyor.

Adını Hindistan’ın Brahmaputra Nehri ile Rusya’nın Moskova Nehri’nden alan BrahMos’un karadan, denizden ve havadan fırlatılabilme özelliği bulunuyor. Geçen sene Hindistan, BrahMos seyir füzesi denemesinin başarıyla gerçekleştirildiğini duyurmuştu.

Hindistan’ın askeri teçhizat ve teknoloji için uzun süredir Rusya’ya bağımlı olduğu belirtilen yazıda, bu durumun Yeni Delhi’nin Rusya’yla savaşta Batı ile aynı çizgiye gelme yeteneğini “kısıtladığı” yorumu yapılıyor. Buna örnek olarak da, Hindistan’ın, “Washington’u hayal kırıklığına uğratacak şekilde” Rusya’nın Ukrayna müdahalesini kınamaması gösteriliyor.

Konuyla ilgili Washington Post’a konuşan Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi ABD-Hindistan Politika Çalışmaları Başkanı Richard Rossow, silah ilişkisinin Hindistan’ın “Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline sesli olarak karşı çıkma konusundaki isteksizliğinin kilit itici gücü” olduğunu söyledi.

Rus teçhizatı şu anda Hindistan cephaneliğinin yüzde 85’i

WP’nin paylaştığı verilere göre, ülkeler arasındaki sağlam askeri ticaret 1960’lara kadar uzanıyor ve Rus teçhizatı şu anda Hindistan cephaneliğinin yaklaşık yüzde 85’ini oluşturuyor. Rusya, savaş uçakları, nükleer denizaltılar, seyir füzeleri, muharebe tankları, Kalaşnikof tüfekleri ve çok daha fazlasını Hindistan’a tedarik etti. Bunların bir kısmı, örneğin savaş uçakları, 2065 yılına kadar Hindistan’ın cephaneliğinde kalabilir. WP analizinde bu verilere dayanarak, Hindistan’ın, on yıllar boyunca yedek parça ve bakım için “Moskova’ya bağımlı kalacağı” yorumu yapılıyor.

Ukrayna savaşının patlak vermesinden bu yana indirimli ham petrol dahil olmak üzere “Rus etkisinin diğer biçimlerinin” Hindistan’ı Moskova’ya yakın tuttuğu, ancak “askeri bağımlılığın” iki ülke arasındaki “en güçlü” ve “en dayanıklı” bağ olduğu kaydediliyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ofisinde Güney Asya işlerinden sorumlu eski bir direktör olan Chris Clary de şu yorumu yapıyor: “ABD için gerçekten önemli olan ve çok fazla Rus malzemesine sahip olan ülkelerin sayısı az ve Hindistan bu listenin başında yer alıyor.”

Clary şöyle devam ediyor: “Büyük resim şu ki, altmış yıllık bir ilişkiyi hemen bitirmezsiniz. Kararlı bir ulusal liderliğin bile üstesinden gelmesi kolay olmayacak ve Yeni Delhi’deki mevcut yönetimin bu konuda kararlı olup olmadığı benim için hiç de net değil.”

Modi’nin ziyaretindeki anlaşmalar ile durumu dengeleme hedefi

Modi’nin bu hafta Washington’a yapacağı ziyaret sırasında ABD’li yetkililer, 31 silahlı insansız hava aracı satışı ve General Electric’in de dahil olduğu ortak savaş uçağı motorları üretme anlaşmaları ve askeri inovasyonda işbirliği ile Hindistan’ın askeri pazarındaki Rusya hakimiyetini azaltma peşindeler.

Rusya’dan Hindistan’a askeri ithalat yavaş yavaş azalırken, ABD son on yılda rolünü genişletmeye çalışıyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’ne göre, dünyanın en büyük silah ithalatçısı olan Hindistan, teçhizatının yüzde 45’ini 2022’ye kadar olan beş yılda Rusya’dan aldı.

Amerikan tedarikinin ise Hindistan ordusunun teçhizatının yalnızca yüzde 1’ini ve Hindistan donanması ve hava kuvvetlerinin yaklaşık yüzde 4’ünü temsil ettiği kaydedildi. Ayrıca, 2018’den 2022’ye kadar Hindistan’a satılan Rus silahlarının tahmini değerinin Amerikan silahlarının dört katı olduğu belirtiliyor.

Savaş’ta ABD’nin Pakistan’ı desteklemesi Rusya’ya itti

Pek çok Hintli askeri yetkili ve planlamacının, özellikle de Soğuk Savaş döneminde reşit olanların, Amerika’nın 1971’de Hindistan ile olan savaşı sırasında Pakistan’ın yanında yer alma kararından rahatsız olduğu ifade ediliyor.

Hindistan’ın eski Rusya büyükelçisi D.B. Venkatesh Verma, o dönemi şöyle anlatıyor: “Amerikalılar bizim Sovyet yanlısı olduğumuzu hissettikleri için Hindistan-ABD ilişkilerinde kayıp bir otuz yıl oldu. Sovyetlere döndük çünkü bize sunulan hiçbir şey yoktu.”

Verma ayrıca, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra, Hindistan yeni ticari ilişkiler kurmaya hevesliyken, Hindistan’ın nükleer silah kapasitesini geliştirme hırsıyla ilgili endişeler nedeniyle ABD’nin askeri teçhizat sağlama konusunda isteksiz kaldığını söyledi.

2008’de Hindistan ve ABD’nin nükleer güç konusunda koordineli hareket ettiği nükleer anlaşma, Hindistan ile ABD arasındaki ilişkilerde önemli bir dönüm noktası olarak sunuluyor.

‘Rusya gerçekliği var, ancak doğru yöndeler’

2014’te Kırım’ın ilhakından sonra ve 2016’da ABD seçimlerine “Rus müdahalesi” iddiasından sonra, Washington 2017’de Amerikan teknolojisinin belirli Rus ekipmanı satın alan ülkelerle paylaşımını kısıtlayan yaptırımlar getirmişti. ABD bununla birlikte Rus ekipmanı satın alan ülkelere giderek daha fazla karşı çıkmaya başladı. Ancak yaptırım riskine rağmen Hindistan, S-400 olarak bilinen ve muhtemelen yirmi yıl daha dayanacak olan Rus uzun menzilli füzelerini satın almak için anlaşmayı tamamlamıştı.

Üst düzey ABD savunma yetkilileri ise, ileri havacılık ve teknoloji şirketi Lockheed Martin’in Hindistan fabrikalarında F-16 kanatları ve C-130J kuyrukları ürettiğine dikkat çekerek, Hindistan’ın Ukrayna savaşından önce Rusya’ya olan bağımlılığını azaltmaya başladığını savunuyor.

İsim vermeden Washington Post’a konuşan üst düzey bir Pentagon yetkilisi, “Rusya ile ilişkileri açısından halletmeleri gereken bir gerçeklik var mı? Evet. Ancak eğilimler doğru yönde” dedi.

Diplomasi

AB, Trump’a karşı 100 milyar avroluk misilleme hazırlığında

Yayınlanma

AB, ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük vergilerine karşı yanıt hazırlığında.

Euractiv’e konuşan üç kaynağa göre, Avrupa Komisyonu, Trump’ın AB ihracatına uyguladığı kapsamlı gümrük vergilerine yanıt olarak, ABD mallarını hedef alan yeni karşı önlemler hazırlıyor. Bu misillemenin 100 milyar avro civarında olacağı hesaplanıyor.

Yeni paket, hemen uygulamaya konulmak yerine, gergin transatlantik ilişkilerde AB’ye daha fazla koz sağlamak amacıyla tasarlanıyor. Trump’ın AB ve diğer ticaret ortaklarına gümrük vergileri uygulaması sonrasında, her iki taraf da ticaret savaşının tırmanmasını önlemek için görüşmelerini sürdürüyor.

Geçen hafta, üst düzey ticaret yetkilisi Sabine Weyand ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in sağ kolu Björn Seibert, AB ülkelerinin büyükelçilerine, ABD’ye çeşitli sektörlerde daha fazla AB yatırımı yapma planları hakkında bilgi verirken, bazı Amerikan sektörlerini 100 milyar avronun biraz altında gümrük vergileriyle tehdit etti.

100 milyar avroluk rakam ilk olarak Bloomberg tarafından açıklandı.

Diplomatlar, çarşamba günü Komisyon’dan daha fazla ayrıntı duymayı umuyorlar. Bu ayrıntılar arasında, AB’nin Beyaz Saray’a sunabileceği tavizler, daha fazla Amerikan gazı, soya fasulyesi ve silah satın almaktan Çin’e karşı potansiyel bir ittifaka kadar uzanıyor.

Konuya yakın bir kaynak, 100 milyar avroluk paketin, Trump’ı AB mallarına %20’lik gümrük vergisini yeniden uygulamamaya ikna etmek için devam eden çabaların başarısız olması durumunda kullanılmak üzere tasarlandığını söyledi.

Weyand, bu hafta Washington’da teknik görüşmelerde bulunuyor. Trump, %20’lik gümrük vergilerini temmuz ayına kadar askıya aldı.

Trump, AB’nin çelik, alüminyum ve otomobillerine gümrük vergileri ve tüm mallara %10’luk genel vergi getirmişti. Bu vergilerin tümü halen yürürlükte.

AB, ABD başkanının çelik ve alüminyuma uyguladığı %25’lik gümrük vergilerine yanıt olarak, ABD ekonomisine 21 milyar avroluk gümrük vergisi uygulayacağı tehdidini açıkça dile getirmişti.

Trump ayrıca ilaç, kereste, yarı iletkenler ve yabancı yapım filmlere ek gümrük vergileri uygulamakla tehdit etti. Bu vergilerin tümü AB’yi daha da etkileyebilir.

AB Ticaret Komiseri Maroš Šefčovič salı günü Avrupa Parlamentosu milletvekillerine yaptığı açıklamada, Trump’ın önlemlerinin AB’nin ABD’ye ihracatının %97’sini etkileyerek 549 milyar avro değerinde malı vuracağını söyledi.

Šefčovič, “Bu durum kabul edilemez ve hareketsiz kalmayı göze alamayız,” dedi.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

İngiltere ve Hindistan serbest ticaret anlaşması imzaladı

Yayınlanma

İngiltere ve Hindistan salı günü, “dönüm noktası” niteliğinde bir serbest ticaret anlaşması imzaladı.

Londra “dönüm noktası” diye nitelendirdiği anlaşmanın uzun vadede İngiliz ekonomisine 4,8 milyar sterlinlik bir katkı sağlayacağını iddia ediyor.

Anlaşma, Hindistan’ın viski ve otomobil ihracatına uyguladığı gümrük vergilerinde büyük indirimler içeriyor.

Üç yıldır süren müzakereler, Donald Trump’ın geçen ay ABD’nin küresel gümrük vergilerini uygulamaya koymasının ardından hızlandı. Londra ve Yeni Delhi, özellikle Brexit’ten sonra daha yakın ticari bağlar kurmak için istekliydi.

Başbakan Narendra Modi, İngiliz mevkidaşı Keir Starmer ile yaptığı görüşmenin ardından X’te yaptığı açıklamada, “Hindistan ve İngiltere, tarihi bir dönüm noktasında, iddialı ve karşılıklı yarar sağlayan bir Serbest Ticaret Anlaşmasını başarıyla sonuçlandırdı,” diye yazdı.

Modi, anlaşmanın “her iki ekonomide ticaret, yatırım, büyüme, istihdam yaratma ve inovasyonu hızlandıracağını” ve Starmer’ın yakında Hindistan’ı ziyaret edeceğini de sözlerine ekledi.

İngiliz bakanlar, Hindistan ile yapılan ticaret anlaşmasının, önümüzdeki günlerde Trump ile bir anlaşmanın imzalanmasının öncüsü olmasını umuyorlar.

İngiltere, viski, cin ve otomobiller dahil olmak üzere Hindistan’a yapılan ihracatta daha düşük gümrük vergileri elde ederken, Yeni Delhi, profesyonel işçilerinin IT sektöründe iş bulmasına yardımcı olacak daha iyi koşullar ve tekstil gümrük vergilerinin düşürülmesini istedi.

Starmer, anlaşmanın “ticaret ve ekonomi için yeni bir döneme” yanıt olduğunu ve geçen hafta yerel seçimlerde darbe alan hükümetinin İngiliz halkına sözünü tuttuğunun bir işareti olduğunu söyledi.

Başbakan, “Bugün, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olan Hindistan ile ekonomiyi büyütecek ve İngiliz halkına ve iş dünyasına fayda sağlayacak tarihi bir anlaşma imzaladık,” dedi.

Viski ve cin üzerindeki gümrük vergileri yüzde 150’den yüzde 75’e indirilecek ve anlaşmanın onuncu yılında yüzde 40’a düşecek.

Otomobil gümrük vergileri, kota uygulamasına tabi olarak yüzde 100’ün üzerindeyken yüzde 10’a düşecek. Londra, Hindistan ürünlerine uygulanan İngiliz gümrük vergilerindeki indirimlerin, İngiliz tüketicilere giyim, ayakkabı ve karides gibi gıda ürünlerinde “daha ucuz fiyatlar ve daha fazla seçenek” sunacağını belirtti.

Londra, 2022 ticaretine göre, anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle Hindistan’ın yıllık 400 milyon sterlinin üzerinde gümrük vergisini kaldıracağını ve bu rakamın 10 yıl sonra yaklaşık 900 milyon sterline çıkacağını açıkladı.

Anlaşmanın uzun vadede ikili ticareti 25,5 milyar sterlin, Birleşik Krallık’ın GSYİH’sini ise 4,8 milyar sterlin artıracağını beklediklerini de ekledi.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Rusya ile Ukrayna arasında BAE arabuluculuğuyla esir takası

Yayınlanma

Rusya ve Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri’nin arabuluculuğuyla 205’e 205 formülü üzerinden esir takası gerçekleştirdi. Bu, yıl başından bu yana yapılan beşinci esir takası oldu. Takas edilen Rus askerleri Belarus üzerinden Rusya’ya nakledilecek.

Rusya ve Ukrayna, 205’e 205 formülü üzerinden geniş çaplı bir esir takası gerçekleştirdi. Bu, yılın başından bu yana yapılan beşinci esir takası oldu.

Rusya, 205 Rus askerini geri alırken, Kiev’e de aynı sayıda asker teslim edildi. Rusya parlamentosunun askeri operasyonlarla ilgili koordinasyon grubunun temsilcisi ve Duma milletvekili Şamsail Saraliyev, RBK gazetesine yaptığı açıklamada bu bilgiyi doğruladı. Rusya Savunma Bakanlığı da takası duyurdu.

Savunma Bakanlığı, takasın Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) arabuluculuğuyla gerçekleştiğini belirtti.

Takas edilen Rus askerleri hâlen Belarus topraklarında bulunuyor ve yakın zamanda Rusya’ya nakledilecekler.

Son esir takası 19 Nisan’da yapılmıştı. O takasta Rusya’ya 246 asker dönerken, Ukrayna’ya da aynı sayıda asker teslim edilmişti.

BAE, bu takası savaşın başlangıcından bu yana yapılan en büyük takas olarak nitelendirmişti.

Aynı takasta taraflar yaralı askerleri de karşılıklı olarak teslim etmişti: Ukrayna 31, Rusya ise 15 yaralı asker almıştı.

Bir gün önce ise Moskova ve Kiev, hayatını kaybeden askerlerin naaşlarını karşılıklı olarak teslim etmişti. Ukrayna 909, Rusya ise 41 naaş almıştı.

19 Mart’ta Rusya ve Ukrayna, 175’e 175 formülü üzerinden esir takası yapmıştı.

Bu takas, 18 Mart’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ABD’li mevkidaşı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde duyurulmuştu.

5 Şubat’ta taraflar karşılıklı olarak 150’şer esir teslim etmişti. 15 Ocak’ta ise 25’e 25 formülü üzerinden bir takas gerçekleştirilmişti.

Kremlin’e göre 1 Mayıs’ta Putin, BAE lideri Muhammed Bin Zayid el-Nahyan ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Emirliklerin Rusya ve Ukrayna arasında tutulan kişilerin takaslarının düzenlenmesinde sağladığı yardımı takdirle karşıladığını” belirtmişti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English