Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

IDF’ten Netanyahu’ya “Sisifos” isyanı

Yayınlanma

İsrail Genel Kurmay Başkanı, Gazze’yi kimin yöneteceği ile ilgili bir plan olmadan yürütülen operasyonları, Yunan mitolojisinde her gün aynı anlamsız görevi tekrarlamaya mahkûm edilen Kral Sisifos’un görevine benzetti ve hükümeti suçladı.

İsrail’in basını 7 Ekim 2023’ten sonra İsrail’in Gazze Şeridi’ne yaptığı karadan saldırılardaki “strateji eksikliği” sebebiyle ordu komutanlarının, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya yönelik eleştirilerini “açıkça dile getirdiğini” yazdı.

İsrailli siyasi analist Anshel Pfeffer, Haaretz gazetesinde, Hamas’ın 7 Ekim’deki İsrail’e yönelik “Aksa Tufanı” operasyonu sonrasında, İsrail’in 27 Ekim’de Gazze’ye yönelik başlattığı karadan işgal saldırılarına ilişkin ordu içerisinde tartışmalar yaşandığını yazdı. Pfeffer, Netanyahu yönetiminin “strateji eksiliği” sebebiyle Gazze’ye yönelik saldırılarda, İsrail ordusuna ait birliklerin Gazze’nin Cibaliya bölgesine ikinci ve Zeytun bölgesine üçüncü defa saldırı için girdiğini belirtti.

İsrail ordusu, 7 Ekim’den sonra başlattığı Gazze saldırılarının ilk aylarında ele geçirdiği ve “Hamas’tan arındırdığını” açıkladığı Cibaliya Mülteci Kampı’na iki gün önce yeniden saldırı başlatmıştı. Yeni saldırı İsrail ordusunun Hamas’ın kentte yeniden toplanma girişimlerini tespit ettiğini açıklamasının ardından gelmişti. Ordu, aynı şekilde Hamas’ın Zeytun mahallesinde yeniden toparlandığını tespit ettikten sonra bu mahalleye de saldırı başlatmıştı. Cuma günü Zeytun’da Hamas’la çatışan beş asker öldürülmüş, Güvenlik Sistemi Müfettiş Yardımcısı Tuğgeneral Yogev Bar-Sheshet de yaralanmıştı.

İsrail ordusundan üst düzey komutanların, “karadan işgal saldırıları” öncesinde bile, “geniş çaplı bir strateji” olmadan Gazze’ye saldırı yapılmaması konusunda uyardığını ifade eden Pfeffer, İsrailli komutanların Netanyahu’ya karşı şikayetlerini “hep birlikte ve açıkça dile getirdiğini” kaydetti.

İsrail Kanal 13 televizyonun haberine göre ise Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Gazze’deki saldırılar sonrası bölgeyi kimin yöneteceğine ilişkin hükümetin stratejisi bulunmaması nedeniyle ordunun bazı bölgelere yeniden saldırdığını belirterek Netanyahu’yu eleştirdi.

Halevi’nin, “Hamas dışı yönetişim planı” olmadan ordunun ‘Sisifos’ gibi bir görevle karşı karşıya olduğunu söylediğinin aktarıldığı habere göre Halevi şu ifadeleri kullandı: “Şu anda bir kez daha Cibaliya’da faaliyet gösteriyoruz. Şerit’te Hamas dışında bir yönetim organı oluşturmak amacıyla diplomatik bir süreç olmadığı sürece, Hamas’ın altyapısını dağıtmak için başka yerlerde tekrar tekrar operasyon başlatmak zorunda kalacağız. Bu Sisifosvari bir görev olacak.”

Yunan mitolojisinde Sisifos, Tanrılara meydan okuduğu için sonsuza kadar bir kayayı tepeye doğru itmeye mahkûm edilmiş bir kraldır. Sisifos, tepeye her ulaştığında kaya aşağı doğru yuvarlanır. Böylece bu görev sonsuza kadar devam eder ve Sisifos, her gün aynı anlamsız görevi tekrarlamak zorundadır.

Kanal 12’nin haberine göre ise Netanyahu kısa bir süre önce Şin Bet şefi Ronen Bar ile stratejik planlama konusunda tartıştı ve Bar’ın, Netanyahu’ya Savunma Bakanı Yoav Gallant ile “tüm cepheleri ve hususları dikkate alan” bir görüşme yaptığını söylemesi üzerine Netanyahu, Bar’ın sözünü kesti ve “Ne! Savunma Bakanıyla stratejik müzakereler mi yapıyorsunuz” diye çıkıştı. Bar da Netanyahu’ya “Ne tür bir soru [bu]? Elbette” diye yanıt verdi.

Haberde Netanyahu’nun daha sonra hem Şin Bet’in hem de Mossad’ın Gallant’a değil kendisine bağlı olduğunu söylediği aktarıldı. Gallant’ın araya girerek, “Savunma bakanının stratejik müzakereler yapmasını mı engelliyorsunuz? Biz yapmayacağız da kim yapacak” dediği belirtildi.

Habere göre Netanyahu da stratejik müzakerelerin “sadece burada yapıldığını” söylemesi üzerine bu kez Gallant’tan “Stratejik müzakereler için her çağırdığınızda hazırlıklı geliyoruz. Hazırlıklı gelmek için toplantılar düzenlemek benim görevim. Sorun şu ki siz bu görüşmeleri yapmıyorsunuz” ifadeleriyle sert bir yanıt geldi.

ORTADOĞU

Hamas’ın Batı Şeria lideri İsrail hapishanesinde öldürüldü

Yayınlanma

Hamas’ın Batı Şeria’daki lideri Mustafa Muhammed Ebu Ara, tutuklu bulunduğu İsrail hapishanesinde hayatını kaybetti. 7 Ekim’den bu yana İsrail hapishanelerinde işkence veya ihmal nedeniyle öldürülen tutuklu sayısının 19’a yükseldi.

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria’nın Tubas kentine bağlı Akaba beldesi sakinlerinden Ebu Arra’nın sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırıldığı belirtildi.

Rimon Hastanesinden Soroka Askeri Hastanesine sevk edilen Ebu Arra’nın yaşamını yitirdiği aktarılan açıklamada, evli ve 7 çocuk babası olan Ebu Arra’nın 1990 yılından bu yana birçok kez İsrail tarafından tutuklandığı kaydedildi.

Ebu Arra’nın İsrail hapishanelerinde toplam 12 yıl yattığı paylaşılan açıklamada, 63 yaşındaki Filistinlinin son olarak 30 Ekim 2023’te idari tutuklamaya tabi tutulduğu hatırlatıldı.

Açıklamada, “Ebu Ara’nın, tüm mahkumlar gibi, Gazze’ye yönelik imha savaşının başlamasından bu yana, İsrail hapishaneleri ve kamplarındaki mahkûm ölümlerinin başlıca nedenleri olan işkence, açlık ve tıbbi ihmal de dahil benzeri görülmemiş suçlar ve prosedürlerle karşı karşıya kaldığı” vurgulandı.

Ebu Arra’nın tutuklanmadan önce ciddi sağlık problemleri yaşadığı belirtilen açıklamada, “Ebu Arra, ilaçlarından mahrum edilerek ölüme terk edildi. Bu Filistin halkına karşı devam eden soykırım suçları kapsamında yapıldı” denildi.

Filistinlinin ölümünden İsrail hapishane idaresinin sorumlu tutulduğu açıklamada, İsrail hapishanelerinde tutulan 9 bin 700’ü aşkın Filistinlinin akıbetinden de hapishane idaresinin mesul olduğu kaydedildi.

Açıklamada, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail hapishanelerinde ölen Filistinlilerin sayısının 19’a çıktığı aktarıldı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Mısır, IMF incelemesi öncesi akaryakıt fiyatlarını %15 artırdı

Yayınlanma

Mısır, Aralık 2025’e kadar sübvansiyonları kademeli olarak kaldırma planının bir parçası olarak akaryakıt fiyatlarını artırdı. Bu hamle, vatandaşların hoşnutsuzluğuna yol açan elektrik kesintilerinin devam ettiği bir dönemde geldi.

Mısır 2022’den bu yana, verdiği kredilere karşılık Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) talep ettiği ekonomik bir “reform” programı uyguluyor. Bu program çerçevesinde para birimi dört kez devalüe edildi, gıda ve enerji sübvansiyonları önemli ölçüde azaltıldı, ancak bazıları hala yürürlükte.

The National’a konuşan mali analistler, akaryakıttaki fiyat artışlarının IMF’nin Mısır’a verdiği 820 milyon dolar tutarındaki kredinin üçüncü diliminin ödenmesi için temel bir şart olduğunu söyledi.

IMF, Mısır’ın gıda ve yakıt sübvansiyonlarının kaldırılması şartını yerine getirmesini beklerken reform programının üçüncü incelemesi 10 Temmuz’dan 29 Temmuz’a ertelendi.

IMF’nin mart ayında kredi programını 5 milyar dolar genişletmesinden bu yana hükümet akaryakıt fiyatlarına ikinci kez zam yaptı. Mısır, anlaşmanın bir parçası olarak yakıt sübvansiyonlarını azaltmayı taahhüt etmişti.

Nisan ayında IMF, Mısır’ın 2024/25 yıllarında yakıt sübvansiyonları için 331 milyar Mısır lirası (6,85 milyar dolar), 2025/26 yıllarında ise 245 milyar Mısır lirası harcayacağını tahmin etmişti.

The National’ın haberine göre hükümetin sübvansiyonları kaldırma çabaları, son yıllarda yaşam maliyetlerinin arttığını söyleyen vatandaşların direnişiyle karşılaştı. Günlük yaşamı sekteye uğratan ve Mısırlılar arasında öfkeye yol açan sürekli elektrik kesintileri durumu daha da kötüleştirdi.

Hükümet elektrik kesintilerini rekor tüketim ve teknik arızalara bağlıyor ancak pek çok vatandaş bu açıklamaları bahane olarak görüyor.

Bazı uzmanlar sübvansiyonların azaltılmasının uzun vadede elektrik sektöründe yeni yatırımlar için alan açacağını ve nihayetinde elektrik kesintilerini ortadan kaldıracağını söylüyor.

Ancak hükümet kısa vadede IMF’nin şartlarını yerine getirmek ve halkın hoşnutsuzluğunu yönetmek arasında tehlikeli bir yolda ilerlemek zorunda.

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, IMF kredilerini güvence altına almak için gerekli olsa da hükümet ile vatandaşlar arasındaki ilişkiyi daha da gerginleştirebilir.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Ateşkes müzakerelerine “Biden” rötarı

Yayınlanma

İsrail müzakere ekibi, Hamas ile ateşkes ve esir takası müzakereleri için bugün Doha’da yapılması planlanan görüşmeleri bir hafta sonraya erteledi.

Üst düzey bir İsrailli yetkili, gecikmenin nedeninin Başbakan Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki görüşmenin ertelenmesi olduğunu belirterek, Başbakan’ın nasıl ilerleneceğini değerlendirmek üzere ortaya çıkan anlaşmayı Biden’la görüşmeyi planladığını söyledi.

Kaynak ayrıca müzakere ekibinin toplantıdan sonra görüşmeler için yola çıkacağını söyledi, ancak tam zamanını belirtmedi. İsrail medyası heyetin ancak önümüzdeki hafta yola Doha’ya gidevileceğini bildirdi. Kaynak, gecikmeye rağmen müzakerecilerin Arap arabulucularla görüşmeleri uzaktan sürdürdüğünü vurguladı.

Hamas’ın elindeki rehinelerin aileleri, heyetin seyahatinin ertelendiği haberine öfke duyduklarını ifade ettiler.

Rehinelerden Matan Zangauker’in annesi Einav Zangauker, “Netanyahu Kongre önünde masadaki anlaşmayı kabul ettiğini açıklamak yerine, kişisel nedenlerle anlaşmanın ilerlemesini engelliyor” dedi.

Ayrıca aileler, İsrailli müzakere heyetiyle “acil toplantı” yapılmasını talep etti.

“Esir Aileleri Forumu” tarafından yapılan açıklamada müzakereler konusunda güven krizinin olduğuna işaret edildi. Açıklamada, “Başbakan (Binyamin Netanyahu) iki haftadır arabulucuların anlaşmanın uygulanmasına ilişkin taleplerine yanıt vermekten kaçınıyor” denildi.

Esir ailelerine müzakere sürecine dair sağlanan bilgilerin gerçekliği yansıtmadığı aktarılarak, “Bu ayak sürüme, sevdiklerimizi geri getirme şansının kasıtlı sabote edilmesidir. Müzakereleri etkili şekilde baltalıyor ve ciddi bir ahlaki başarısızlığa işaret ediyor” denilen açıklamada, esirlerin geri dönüşüne ilişkin “dürüst rapor” sunmanın güvenlik servislerinin sorumluluğunda olduğu vurgulandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English