Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

İsrail-Hizbullah çatışması yoğunlaştı: 19 İsrail askeri yaralandı

Yayınlanma

Hizbullah ve İsrail ordusu arasında Lübnan’ın güneyindeki sınır bölgesinde iki gündür yoğun çatışmalar yaşanıyor.

İran’ın saldırısına misilleme yapmaya hazırlanan İsrail, Lübnan’ın güneyine de saldırılarını artırdı. Lübnan’ın güneyindeki bir beldeye fosfor bombasıyla saldırı düzenlediği bildirildi. Hizbullah da Arab el-Aramşe köyünde askeri karargâhı vurdu, saldırıda 6’sı ağır 19 İsrail askeri yaralandı.

İsrail ordusu, Kuzey Celile’deki Lübnan sınırına sıfır noktasındaki Arab el-Aramşe köyüne insansız hava aracı ve tanksavar füzesi ile saldırı düzenlendiğini, saldırı sonucu 19 askerin yaralandığını duyurdu.

Sosyal medyada yer alan görüntülerde de Lübnan tarafından gönderildiği belirtilen bir kamikaze İHA’nın Arab el-Aramşe’de bir alanı hedef aldığı kameraya yansıyor. Hizbullah İsrail askeri karargahına saldırı düzenlediğini dün duyurmuştu. Açıklamada, askeri karargâha güdümlü füze ve kamikaze insansız hava aracı ile saldırı gerçekleştirildiği, İsrail askerleri arasında ölü ve yaralıların olduğu ifade edildi.

Öte yandan Lübnan resmi ajansı NNA’nın geçtiği habere göre, İsrail ordusu Lübnan’ın güneyinde ve sınır hattında yer alan Hiyam beldesini ağır topçu atışları ve fosfor bombasıyla hedef aldı. Ajansın geçtiği başka bir habere göre İsrail’e ait insansız hava araçları, Baalbek kentinin İaat beldesinde bir binayı vurdu. Saldırıda binanın 3 füze ile hedef alındığı belirtilirken ölü ve yaralılar hakkında bilgi paylaşılmadı.

Hizbullah son iki günde İsrail ile yaşanan çatışmalardaki kayıpları ve saldırılar hakkında bilgi verdi. Açıklamada, İsrail’in sınır üzerinde yer alan Metula yerleşim biriminde İsrail askerlerinin daha önce vurulan bir askeri aracı çekmek isterken hedef alındığı, aralarında ölü ve yaralıların olduğu aktarıldı.

Hizbullah ayrıca İsrail’in yine sınır hattında bulunan Malikiye mevziisine saldırı düzenlediğini belirtti.

Hizbullah, İsrail ile çatışmalarda 2 mensubunun daha öldürüldüğünü duyurdu.

İsrail ordusu ile 8 Ekim 2023’ten beri sınırda yaşanan çatışmalarda ölen Hizbullah mensubu sayısı 278’e yükseldi.

Ayrıca Çatışmalarda, 54 Lübnanlı sivil, 18 Emel Hareketi, 13 Hamas, 12 İslami Cihad mensubu ile 7 İsrailli sivil ve 11 asker öldü.

Dışişleri’nden seyahat uyarı

Sınırda çatışmaların yoğunlaşması üzerine Türk Dışişleri Bakanlığı, Lübnan’ın bazı vilayetleri için seyahat uyarısı yayımladı. Bakanlık, konuya ilişkin yaptığı duyuruda, Türk vatandaşlarının tedbirli olmaları ve zorunlu olmadıkça Nebatiyeh, Güney Lübnan, Bekaa ve Baalbek-Hermel vilayetlerine gitmemeleri tavsiyesinde bulundu.

ABD yaptırım listesine aldı Mossad infaz etti

Öte yandan Lübnan İçişleri Bakanlığı, İran adına Hizbullah ve Hamas’a para transferi gerçekleştirdiği iddiasıyla daha önce ABD tarafından yaptırım listesine alınan Lübnan vatandaşı iş insanı Muhammed Srur’un ölümünden İsrail’in dış istihbarat teşkilatı Mossad’ı sorumlu tuttu.

Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi, Associated Press’e (AP) verdiği demeçte, kaçırıldıktan sonra Beyrut’un kuzeyindeki Metin ilçesinde 10 Nisan’da ölü bulunan 57 yaşındaki döviz bürosu sahibi Srur’un infazının arkasında Mossad’ın olduğu belirterek, “Cinayetin işleniş biçimi, bu sonuca varmamıza yol açtı” ifadesini kullandı.

Mevlevi, olay öncesi şüphelilerin sahte Lübnan kimlik kartlarıyla Beyrut’un Beyt Meri kasabasında üç katlı villa kiraladıklarını belirterek, güvenlik birimlerinin zanlıları tespit etmek için kasabaya giriş çıkış görüntülerini incelediklerini söyledi.

Srur’un vücudunda birçok mermi izine rastlandığını kaydeden Mevlevi, cinayete ilişkin soruşturmanın sürdüğünü ve sonuçlandığında kamuoyu ve adli makamlarla paylaşılacağını ifade etti.

ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi (OFAC), 2019’da yaptığı açıklamada, Srur’un, İran Devrim Muhafızları Ordusu adına Hizbullah ve Hamas’a para transferi gerçekleştirdiği gerekçesiyle yaptırım listesine alındığını duyurmuştu.

ORTADOĞU

Eski Beyaz Saray yetkilisi Doran: Suriye’de İsrail ve Türkiye’nin çıkarları örtüşüyor

Yayınlanma

Hudson Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı ve George W. Bush yönetiminde eski bir üst düzey yetkili olan Dr. Michael Doran, Hebron Yahudi Cemaati Uluslararası Sözcüsü Yishai Fleisher’e verdiği mülakatta, Türkiye, İsrail ve Azerbaycan’ın rollerine odaklanarak Orta Doğu’nun karmaşık jeopolitiğine ilişkin kapsamlı bir analiz sundu.

Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın devrilmesini değerlendiren Doran, “(Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan muhafazakâr bir Türk ve son derece pragmatik, inanılmaz derecede işini bilen, Türkçe’de bir deyiş vardır, aklında kuyrukları birbirine değmeyen 49 tilki olan biri,” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun bu açıdan Erdoğan ile benzerlik taşıdığını belirten Doran, “Orta Doğu’nun doğru analizi devletlerin çıkarlarıyla başlar. Devletlerle ve devletlerin ne istediğiyle başlayalım ve önce devletlerle oyunun ne olduğunu anladıktan sonra insanlar ve ideolojileri seviyesine inelim. Türkiye ne olursa olsun, İsrail devleti için varoluşsal bir tehdit değildir,” değerlendirmesini yaptı.

Aynı zamanda Azerbaycan’ın İsrail’in en büyük müttefiklerinden biri olduğunu anımsatan Doran, şöyle devam etti:

“Azerbaycan dili bir Türk dilidir. Türkçe, Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesi karşılıklı olarak anlaşılabilir. Türkler ve Azeriler kendilerini kardeş olarak görürler, Türkiye büyük kardeştir. Kendi aralarında, bir millet, iki devlet diyorlar. Azerbaycan İsrail’e petrol tedarik ediyor ve bu petrol Türkiye üzerinden geçiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı tüm bu tatsız açıklamalara rağmen bu konuda endişelenmeliyiz. Petrol hala akmaya devam ediyor. Ama bir düşünün, Azerbaycan, İsrail’in büyük müttefiki, Türkiye’nin büyük müttefiki. Irak Kürdistanı’nda Barzani’ye giderseniz, Barzani Türkiye’yi en iyi müttefiki olarak görüyor, İsrail ise ikinci en iyi müttefiki.”

Tel Aviv ve Ankara’nın Suriye sahasında çıkarlarının ortaklaştığına dikkat çeken uzman, “Şu anda neler yaşandığına bir bakın. Türkiye destekli güçler Şam’a doğru ilerliyor. Ne yapıyorlar? İsrail’e yönelik İran tehdidini ortadan kaldırıyor ya da ortadan kaldırılmasına yardımcı oluyorlar. Buradaki örtüşen çıkarlar açık ve dikkat çekici,” diye ekledi.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Al Arabiya: Rusya, Suriye’deki iki askeri tesisini İsrail’e teslim etti

Yayınlanma

Suudi Al Arabiya televizyonunun haberine göre Rusya, Golan Tepeleri’ne sınır olan Suriye’nin Dera vilayetindeki iki tesisini İsrail’e devretti.

Habere göre, İsrail ayrıca Tel el-Hara Dağı’nda bir gözetleme kulesini de aldı.

Daha önce İsrail ordusu, Suriye’de yeni bir cephe açıldığını duyurmuştu.

Bunun ardından İsrail güçleri, Suriye ordusunun çekildiği Golan Tepeleri’ndeki Hermon (Şeyh) Dağı’nı işgal etti.

İbranice yayın yapan Kanal 12, “Bu, aslında İsrail ordusunun Kıyamet Günü Savaşı’ndan bu yana bölgedeki ilk varlığıdır,” ifadelerine yer verdi.

Öte yandan Axios, İsrailli ve Amerikalı yetkililere dayandırdığı haberinde, İsrail’in tampon bölgede kontrol sağlama planlarını ABD’ye önceden bildirdiğini ve bunun sınırdaki güvenlik durumu istikrara kavuşana kadar birkaç gün ile birkaç hafta sürecek geçici bir hamle olduğunu belirtti.

Gazeteye konuşan iki İsrailli yetkili, son günlerde Tel Aviv’in, Suriye hükümet karşıtı güçlere sınıra yaklaşmaları halinde İsrail ordusunun harekete geçeceği uyarısında bulunduğunu söyledi.

Kıyamet Günü Savaşı, 6-25 Ekim 1973 tarihleri arasında Mısır ve Suriye’nin İsrail’e karşı başlattığı savaştı. Mısır, İsrail tarafından kontrol edilen Sina Yarımadası’na, Suriye ise Golan Tepelerine saldırmıştı. İsrail’in başarılı karşı saldırılarının ardından çatışmalar sona erdi.

Öncesinde, İsrail kuvvetleri Golan Tepeleri bölgesinde bir tampon bölgeye yerleşmişti. Bu bölge, 1967’den beri İsrail’in kontrolündeydi. İsrail ordusu, Şam’ın Suriyeli isyancılar tarafından ele geçirildiği haberlerini takiben tampon bölgeye girdi.

İsrail ordusu, 8 Aralık’ta Golan Tepeleri’ndeki bazı bölgeleri kapalı askeri alan ilan etti. 9 Aralık gecesi ise “Kuzey Komutanlığı’nın durum değerlendirmesine uygun olarak” kısıtlamalar kaldırıldı.

Reuters‘e göre, İsrail Şam’da, özellikle Mezze mahallesine saldırılar düzenledi. Hedef, İsrail’in İran tarafından uzun menzilli füzeler geliştirmek için kullanıldığına inandığı bir araştırma merkeziydi. Ayrıca, ajansın kaynaklarına göre, İsrail Hava Kuvvetleri, Suriye’nin güneyindeki Halhala hava üssünü de vurdu.

Rusya’nın Suriye’deki üslerinin akıbeti ne olacak?

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Suriye’nin yeni başbakanı Muhammed el-Beşir

Yayınlanma

MUHAMMED EL-BESİR

Suriye’de geçiş sürecini, İdlib’de HTŞ’nin kurduğu hükümetin başbakanlığını yapan Muhammed el-Beşir yönetecek.

Suriye’de Heyet-i Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki örgütlerin Şam’a girmesiyle devrilen Suriye hükümetinin yetkilerini Muhammed el-Beşir liderliğindeki geçici hükümete devretmesi bekleniyor.

El Cezire’de yer alan habere göre Suriye Başbakanı Muhammed el-Celali, HTŞ lideri Ebu Muhammed Colani ve HTŞ’nin İdlib’de kurduğu Kurtuluş Hükümeti’nin Başbakanı Muhammed el-Beşir arasındaki toplantı başladı. Haberde toplantının iktidarın devrine ilişkin düzenlemeleri belirlemek ve Suriye’nin bir kaos ortamına girmesini önlemek amacıyla yapıldığını belirtti.

Toplantıda, ılımlı bir isim olan Beşir’in geçiş dönemini yönetmek üzere yeni bir Suriye hükümeti kurmakla görevlendirileceğini belirtiliyor.

Suriyeli bir mühendis ve siyasetçi olan Beşir, 13 Ocak 2024’ten bu yana İdlib’deki Suriye Kurtuluş Hükümeti’nin Başbakanı olarak görev yapıyordu. Beşir, Başbakan olarak atanmadan önce Kalkınma ve İnsani İşler Bakanı olarak görev almıştı.

Astana sürecinde İdlib’de sağlanan ateşkes döneminde güçlenen HTŞ’nin 2017’de irili ufaklı bazı yerel örgütlerin de katılımıyla Suriye Kurtuluş Hükümeti’ni kurmuştu.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde uzmanlaşmış siyasi analist Elijah J Magnier sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Beşir’in Başbakan olarak belirlenmesinin “Batı’nın yaptırımları kaldırması ve ılımlı bir liderle Suriye’nin yeniden inşasına dahil olması için atılmış bir adım” olarak değerlendirdi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English