Bizi Takip Edin

ASYA

Japonya’da bir Rusya vatandaşı ilk defa yaptırımları deldiği gerekçesiyle gözaltına alındı

Yayınlanma

Japonya’nın Osaka eyaletinde bir Rusya vatandaşı, yaptırımları delmek amacıyla Rusya’ya yaptırımlara tabi çift kullanımlı ürünler tedarik ettiği şüphesiyle gözaltına alındı.

Yerel polisin Nikkei gazetesine verdiği bilgiye göre, Ocak 2023’te bir Rus, içinde jet ski, gemi motorları ve kullanılmış motosikletler bulunan bir konteyneri hükümetin izni olmadan Rusya’ya gönderdi.

Diğer yandan NHK, ürünlerin toplam tutarının yaklaşık 43 milyon yen (yaklaşık 23,3 milyon ruble) değerinde olduğunu yazdı.

Sankei‘ye göre polis olası suçtan geçtiğimiz nisan ayında haberdar oldu.

Nikkei‘nin haberinde, gözaltına alınan şahsın Osaka’da Astrade ticaret şirketinin temsilcisi olarak çalışan 38 yaşındaki Andrey Sova olduğu belirtildi.

Sova’nın gözaltına alınmasının ardından şirketin ofisi de arandı. Sova, avukatı gelene kadar ifade vermeyi reddetti.

Rusya’nın Osaka Başkonsolosluğu, polisin Sova’nıın gözaltına alındığını diplomatik misyona bildirdiğini açıkladı.

Başkonsolosluktan TASS‘a yapılan açıklamada, “Bu konuda kendileriyle temas halindeyiz ve gözaltıyla ilgili ayrıntıları öğreniyoruz,” denildi.

Bu, Şubat 2022’den bu yana Japonya’da Rusya’ya yönelik yaptırımların ihlaline ilişkin ilk vaka. Bundan önce Tokyo, Ukrayna’daki savaş nedeniyle Rusya’ya 800’den fazla malın tedarikini yasaklamıştı.

Bunlar arasında yatlar, gezi ve spor teknelerinin yanı sıra otomobiller ve bunlara ait parçalar da yer alıyor.

Geçtiğimiz yıl da ABD, Miami’de yaşayan Rus iş insanları Oleg Patsulya ve Vasiliy Besedin’i, yaptırımları delerek Rusya’ya uçak frenleri ve diğer parçaları tedarik etmekle suçlayarak tutuklamıştı.

Soruşturmaya göre, Patsulya ve Besedin Amerikalı tedarikçilere müşteriler ve malların nihai varış yeri hakkında yanlış bilgi verdi.

Patsulya ve Besedin’in müşterileri arasında Rusya’nın en büyük havayolları Aeroflot, S7, Pobeda, Ural Hava Yolları, Utair ve Rossiya yer alıyordu. İş insanları ABD’de 20 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya.

ASYA

Güney Kore’de öğrenci hareketi alevleniyor: “Yoon gidene kadar direneceğiz”

Yayınlanma

Güney Kore’de Cumhurbaşkanı Yoon Seok Yeol ve First Lady Kim Keon-hee’yi protesto eden 4 üniversite öğrencisi gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldı.

Güney Koreli üniversite öğrencilerinden oluşan Kore Üniversitesi Öğrenci İlerleme Birliği (Dae-jin-yeon) üyesi olan ve toplantı talebinde bulunmak üzere Başkanlık Ofisi’ne giden öğrenciler, First Lady Kim Keon-hee’nin ‘yolsuzluk’ skandalını pankartlar ve sloganlarla protesto etti. Yongsan İlçesi Emniyet birimlerinin 4 protestocuya sert müdahalede bulunarak tutuklaması kamuoyu tarafından tepki ile karşılandı.

Raporlara göre Yongsan Karakolu 10 Dae-jin-yeon üyesi için tutuklama emri talep etti ancak mahkeme hepsini reddetti. Polis, bir kişi için aynı ortak binaya izinsiz girme suçundan yeniden tutuklama talebinde bulunurken, diğer üç protestocu için de yeni suçlamalarla tutuklama talebinde bulundu ancak mahkeme hepsini reddetti. Seul Batı Bölge Mahkemesinden Yargıç Lee Ah-young, tutuklama emrinin reddedilmesini, “Şüphelilerin ikametgahlarının sabit olması ve delillerin yok edilmesi veya kaçma riski olmadığı” kararına bağladı.

Dae Jin-yeon basın toplantısında polisle çatışmaların devam ettiği görüldü. Grubun Temsilcisi Ahn Jeong-eun basın açıklamasında, “Dört vatansever üniversite öğrencisinin tamamı serbest bırakıldı. Bizler halkın sesini cesaretle duyurmak için canını feda eden öğrencileriz. Öğrencilere baskı yapan polis değil, Başkan Yoon. Yongsan Karakolunu, vatandaşları ve öğrencileri gözaltına alıp tutuklayan ve tutuklama emri çıkaranları kınıyoruz” dedi.

Serbest bırakılan öğrencilerden biri ise: “Seok-yeol Yoon’un azledilmekten başka seçeneği yok. Kim Keon-hee hapse girene kadar mücadele edeceğiz. Çürümüş bir rejim altında polisin ve savcıların değişmesi gerekiyor. Azil gününe kadar kıyasıya mücadele edeceğim” diye açıklama yaptı.

Güney Kore’de First Lady’e hediye çanta davasında skandal: Savcılar değiştirildi

Kore Üniversitesi Öğrenci İlerleme Birliği “Dae Jin Yeon” kimdir? 

DaejinYeon, 21. Yüzyıl Kore Üniversite Öğrenci Birliği’nin dağılmasının ardından 2018 yılında faaliyetlerine başladı. Güney Kore öğrenci hareketinin çoğunluğunu oluşturan NL grubunun çeşitli siyasi fraksiyonları arasından günümüze ulaşmış bir örgütlenme olarak kabul ediliyor. Örgüt, Kuzey ve Güney arasındaki bölünmeyi ve Amerika Birleşik Devletleri’ne bağımlılığı Kore toplumunun temel sorunları olarak görüyor. Güney Kore’de konuşlanmış ABD birliklerinin anti-Amerikan karşıtı hareketler yoluyla geri çekilmesini ve birleşmeye doğru ilerlemek için Kuzey Kore ile işbirliği yapılmasını savunuyorlar. Leninist emperyalizm teorisine ve bağımlılık teorisine dayanan grup, emek sömürüsünün ve ülkedeki yoksulluğun nedeni olarak ABD emperyalist finans sermayesinin ve komprador sermayesinin Güney Kore’yi işgal etmesini gösteriyor.

1980’ler ve 1990’ların sol öğrenci hareketi olan NL (Ulusal Birleşme Hareketi) aşamalı devrim teorisi, ulusal kurtuluş, demokratik birleşik cephe teorisi gibi teorilerden etkilenerek, ülkede bağımsızlık ve demokratikleşme hareketini savunmaktadır. Dae-jin-yeon ve ana örgütlenmelerden biri olan Halkın Egemenliği Dayanışması’nın, hâlâ sadece birleşmeyi tek gündemleri olarak ele alan gruplar olduğu söylenebilir. Baekdu Övgü Komitesi ve Büyük Adam İçin Karşılama Ekibi de burada ortaya çıkmıştır. Siyasi olarak, Demokratik İşçi Partisi’nden bu yana ilerici partilerde faaliyet gösteren diğer NL gruplarından farklı olarak, Kore Demokratik Partisi’ni destekleme eğilimindeler ve bağımsız grubun eleştirel desteğinin merkez duruşunu devralan gruplar olarak biliniyorlar.

ABD Büyükelçiliği baskını ve Kuzey Kore ile barış eylemleri

NL’den gelen eğilim göz önüne alındığında, hala güçlü bir Amerikan karşıtı eğilime sahip olan öğrenci birliği neredeyse her mitingde ABD birliklerinin Güney Kore’den topraklarından çekilmesi gerektiğini söylüyor. 2019 yılında ABD büyükelçiliğine baskın düzenleyip Güney Kore’deki ABD askeri üslerine izinsiz girme eylemleri gerçekleştirdiler. Öte yandan, Kuzey Kore’ye uygulanan yaptırımların kaldırılması çağrısında bulunarak 2019’dan beri her yıl “Kim Jong-un Devlet İşleri Komisyonu Araştırma Grubu” etkinliği düzenlemeleri dikkat çekiyor.

Büyükelçilik baskınında bir ABD Büyükelçiliği sözcüsü, Güney Kore hükümetini ülkedeki tüm diplomatik misyonları korumak için çabalarını artırmaya çağırmıştı. Olayda tutuklanan öğrenciler serbest bırakıldıktan sonra Namdaemun Polis Karakolu’nun ana kapısı önünde bir basın toplantısı düzenleyerek tutumlarını şu şekilde açıklamışlardı:

“Üniversite öğrencileri, ABD’nin savunma maliyeti paylaşımına yönelik utanmaz talebine karşı protesto etmek için ABD Büyükelçiliği’ni ziyaret etti. Şimdiye kadar her seferinde mektup gönderdik, ancak herhangi bir yanıt alamadık, bu yüzden onlarla şahsen görüşmeye gittik.”

ABD Askeri Üssüne Baskın 

26 Ağustos 2022’de Dae-jin-yeon üyeleri Yongsan ABD askeri üssünün önünde Güney Kore-ABD ortak Tatbikatını protesto ederken, üsse girmeye çalışan dört kişi polis tarafından gözaltına alındı. Eylemciler pankartlarında ABD ordusunu işgalci ve emperyalist canavar olarak tanımlarken ülkenin güvenliği için yarımadadan gitmeleri gerektiğini savundu.

Ulusal İstihbarat Servisi elemanının darp edilmesi

22 Mart 2024’te, Dae-jin-yeon üyeleri kendilerini takip eden ve filme alan kimliği belirsiz bir adama saldırdı ve telefonuna el koydu. Kişinin Güney Kore istihbaratı ile bağlantılı olması üzerine kriz büyüdü. Asker veya polis üyesi olduğunu iddia eden kişinin telefonun, 5 Mart’tan 22’sinin sabahına kadar Üniversite İlerici Birliği üyelerini takip ederken çekilmiş fotoğraf ve videolarla dolu olduğu ortaya çıktı.

Dae-jin-yeon üyeleri de dahil olmak üzere sivil toplum örgütlerinin üyelerini uzun bir süre takip etiği ve ziyaret ettikleri yerlerin güvenlik kamera görüntülerini elde ederek bunları birtakım gruplara servis ettiği ortaya çıkarılmıştı.

Ulusal İstihbarat Servisi, olay üzerine, “Ulusal İstihbarat Servisi Yasası’nın 4. Maddesi uyarınca güvenliği ihlal eden suç eylemleri nedeniyle Kuzey Kore Kültür Değişim Bürosu ile bağlantılı olduğundan şüphelenilen Bay A’yı takip ediyoruz. Mahkeme tarafından dava için ilgili bir arama emri çıkarıldı. O gün Bay A’nın grubu takip edilirken, bir Ulusal İstihbarat Servisi araştırmacısının yasadışı bir şekilde alıkoyulduğu ve cep telefona el koyulduğu bir süreç yaşanmıştır” açıklaması yapmak zorunda kaldı.

Okumaya Devam Et

ASYA

Hindistan Hava Kuvvetleri Komutanı savunma teknolojisinde Çin’i ‘yakalama’ çağrısı yaptı

Yayınlanma

Hindistan Hava Kuvvetleri’nin yeni komutanı ülkenin savunma teknolojisi ve teçhizatı konusunda Çin’in gerisinde kaldığı uyarısında bulundu ve “arayı kapatması” gerektiğini söyledi.

Hava Kuvvetleri Komutanı Amar Preet Singh bu açıklamayı cuma günü Yeni Delhi’de düzenlenen bir basın brifinginde, göreve geldikten birkaç gün sonra ve salı günü hava kuvvetlerinin 92. kuruluş yıldönümü öncesinde yaptı.

The Hindu’ya göre Singh, devlete ait Hindustan Aeronautics Limited tarafından inşa edilen süpersonik savaş uçağı siparişinin geciktiğine işaret ederek, bu yıl söz verilen 83 Tejas Mark-1A savaş uçağından hiçbirinin teslim edilmediğini söyledi.

Singh, “İnsani açı söz konusu olduğunda – makinelerin arkasındaki insanlarımız söz konusu olduğunda – [Çin’in] çok ilerisinde olduğumuzdan çok eminim” dedi.

“Bir süre önce teknolojide [Çin’in] önündeydik, ancak geride kaldık ve arayı kapatmamız gerekiyor. Üretim oranları söz konusu olduğunda çok gerideyiz. Bunu yakalamamız gerekiyor. Bu da zaman içinde olacak. Bir gecede gerçekleşemez” diye ekledi.

Sınır anlaşmazlığı

Hindistan ve Çin arasında Fiili Kontrol Hattı olarak bilinen 3,488 km’lik (2,167 mil) sınır konusunda uzun süredir devam eden bir anlaşmazlık var. Himalaya sınır bölgesinde 2020 yılında en az 20 Hintli ve dört Çinli askerin öldüğü bir çatışmanın ardından gerginlik daha da arttı – iki taraf arasında en az 45 yıldır yaşanan ilk ölümcül çatışma.

Bu arada Çin hava kuvvetleri filosunu hızla modernize ediyor. Buna gizli ve süpersonik seyir kabiliyetine sahip beşinci nesil savaş uçağı J-20 de dahil.

Air and Space Forces Magazine’e göre Çin şu anda sadece iç kullanım için her yıl 100’den fazla J-20 üretiyor.

Çin Hava Kuvvetleri’nin hizmetinde 300’den fazla J-20 olduğu söylenirken, son raporlara göre bu savaş uçaklarının bir kısmı Hindistan sınırı yakınlarında, Tibet ve Sincan’da konuşlandırılmış durumda.

Mart ayında Kongre önünde ifade veren ABD Hint-Pasifik Komutanlığı’nın eski başkanı Amiral John Aquilino, Çin’in modernizasyon çabaları nedeniyle yakında dünyanın en büyük hava kuvvetlerine sahip olabileceğini söyledi.

Hindistan da hava kuvvetlerini modernize etmeye çalışıyor ancak büyük ölçüde ithal silah ve ekipmana bağımlı olmaya devam ediyor.

Hint haber dergisi The Week’in cuma günü ismini vermek istemeyen üst düzey bir hava kuvvetleri yetkilisine dayandırdığı haberine göre, şu anda 31 savaş uçağı filosuna sahip olan Hindistan’ın hedefi 42. Bu sayı, ordunun odağını Pakistan’dan Çin’e kaydırması nedeniyle yukarı doğru revize edilebilir.

Singh’in açıklamaları son aylarda hava kuvvetlerinde yaşanan bir dizi olayın ardından geldi. Eylül ayında bir Mikoyan MiG-29 savaş uçağı Rajasthan’da rutin bir gece eğitim görevi sırasında düşmüştü. Üç ay önce de bir Sukhoi Su-30 MKI savaş uçağı Maharashtra’da düşmüştü. Her iki olayda da pilotlar uçağı güvenli bir şekilde fırlatmayı başardı. Nisan ayında Rajasthan’da bir eğitim sortisi sırasında uzaktan kumandalı bir uçak düşmüş, bir önceki ay da Tejas hafif savaş uçağı aynı eyalette bir öğrenci yurdu yerleşkesinde düşmüş, pilot da sağ salim kurtulmuştu.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu yarın toplanıyor

Yayınlanma

Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu’nun (NDRC) salı sabahı düzenleyeceği basın toplantısında geniş kapsamlı bir eylem planı açıklayacağını tahmin ediyor. Komisyon Başkanı Zheng Shanjie tarafından yönetilecek olan ve bir haftalık tatil arasının ardından ilk iş gününe denk gelen konferans, hem piyasalar hem de analistler tarafından merakla bekleniyor.

Tüketimi artırmaya ve yeşil dönüşümü hızlandırmaya yönelik tedbirlerin öncelikli olacağı tahmin ediliyor.

Perakende satışlar ağustos ayında yıllık bazda%2,1 artarak yılın ilk sekiz ayında kaydedilen %3,4’lük büyümeden daha yavaş gerçekleşti; borsalardaki ve emlak sektöründeki zayıf seyir ve belirsizlikler harcamaları olumsuz etkiledi.

Hong Kong’daki Fransız yatırım bankası Natixis’in Asya-Pasifik baş ekonomisti Alicia Garcia-Herrero, “Çin’in bir çıkmazdan çıkmak için büyük bir duyuruya ihtiyacı var,” dedi ve ekledi: “Pekin’in kendini toparlaması [uzun zaman] aldı. Şimdi piyasa çok daha fazlasını bekliyor.”

Çin Merkez Bankası emlak piyasasını desteklemek için mevcut mortgage oranlarını düşürdü

Konferans öncesinde, Hong Kong’un Hang Seng Endeksi pazartesi öğleden sonra yüzde 1,49 artışla 23.077’ye yükseldi ve Hang Seng Teknoloji Endeksi yüzde 2,73 değer kazandı.

Komisyonun Çin’in zor durumdaki ekonomisi için kapsamlı çözüm önerilerini kamuoyuna açıklayan açıklaması bekleniyor. Bu politika hamlesi 24 Eylül’de Çin Merkez Bankası ile finans ve menkul kıymetler düzenleyicilerinin özellikle borsa ve emlak piyasalarındaki düşüşü durdurmak için bir dizi reform başlatmasıyla ciddi bir şekilde başladı.

Pekin, yetkilileri gelgitleri durdurmak için ellerinden geleni yapmaya ve inisiyatif almaya çağırıyor. Merkez Bankası’nın açıklamasından bir gün sonra, Çin’in kabinesi olan Devlet Konseyi, istihdam yanlısı girişimlerden oluşan bir paket açıkladı.

Ertesi gün Komünist Parti Politbüro’sunun sürpriz bir toplantısında Başkan Xi Jinping, yetkililere ekonomik istikrar arayışında yapılan iyi niyetli hataların sonuçlarından muaf tutulacakları güvencesini verdi.

Çin, ‘hataları tolere etme’ sözü vererek riskten kaçınan yetkilileri inisiyatif almaya teşvik etti

Analistler, bu hamlelerin hızı ve ölçeğinin, yıllık gayri safi yurtiçi hasıla büyüme hedefine ulaşmak için daralan pencerenin üst düzey liderliği daha güçlü bir şekilde harekete geçirdiği için, devlet organları tarafından öne sürülen önceki, daha küçük düzeltmelerden bir değişime işaret ettiğini söyledi.

Tatilden önce, perakende tüccarlar ve para yöneticilerinin yükseliş pozisyonları oluşturmak için acele etmesiyle anakarada büyük hisse senedi endeksleri yükseldi ve günlük işlemler rekor seviyelere ulaştı.

Şanghay Bileşik Endeksi bu dönemde en çok fayda sağlayan endeks oldu ve eylül ayını nisan 2015’ten bu yana kaydedilen en yüksek aylık kazançla kapattı. Şanghay ve Shenzhen borsalarındaki birleşik ciro eylül ayının son işlem gününde 2,6 trilyon yuan (367,55 milyar ABD$) ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.

Yatırımcıların ve işletmelerin NDRC’nin konferansını dikkatle takip etmesiyle salı günü işlemler yeniden başlayacak.

İsviçre merkezli danışmanlık şirketi China Macro Group’un kıdemli makroekonomik analisti Zhou Zheng, komisyonun merkezi hükümet harcamaları için stratejik kamu altyapı projelerini hedef olarak sıralayabileceğini söyledi.

South China Morning Post’a konuşan Zhou, “Yarınki duyuru, halihazırda uygulanmakta olan parasal gevşemeye uygun olarak mali politikaların güçlendirilmesi için artan bir çağrı varken, merkezi makamların finanse edeceği projelerin bir listesini içerebilir” dedi.

Tüketimi ve yeşil dönüşümü teşvik etmek için yeni girişimler de analistler tarafından dile getiriliyor, ancak önerilen bazı çözümler diğerlerine göre daha az olası görünüyor.

Çin Chengxin Kredi Derecelendirme Grubu’nun kurucusu ve Renmin Üniversitesi Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü’nün eş direktörü Mao Zhenhua, Post ile daha önce yaptığı bir röportajda, harcamaları artırmak için tüketim kuponları veya doğrudan ödemeler şeklinde teşvik verilmesi gerektiğini söyledi.

“Bunu 2020 gibi erken bir tarihte, pandemiden ağır etkilenenlere verilecek kuponlar için önerdim. Daha sonra daha da ileri giderek her vatandaşa tüketim kuponu ya da nakit sübvansiyonu verilmesi gerektiğini söyledim. Ancak bu konuda anlamlı bir adım atılmadı” dedi.

UBS’in baş Çin ekonomisti Wang Tao bir notunda Pekin’in yakında 1,5 trilyon ila 2 trilyon yuan düzeyinde büyük bir mali teşvik başlatabileceğini söyledi. Wang, duyurunun Ulusal Gün tatilinden sonra salı günü ya da üçüncü çeyrek ekonomik verilerinin açıklanacağı 18 Ekim civarında yapılabileceğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English