Japon piyasaları, ülkenin merkez bankasının uzun süredir devam eden faiz oranlarını sıfırın altında tutma politikasını yakında terk edeceği yönündeki spekülasyonlarla sarsıldı. Ancak daralan ekonomi Japonya Merkez Bankası’nın faiz artırımına ilişkin şüpheleri artırıyor.
Financial Times’a (FT) konuşan ekonomistler, yeni hükümet verilerinin ekonominin üçüncü çeyrekte başlangıçta beklenenden daha keskin bir şekilde daraldığını göstermesinin ardından, Japonya Merkez Bankası’ndan bu ay içinde cesur bir sıkılaştırma hamlesi beklemenin erken olduğu konusunda uyardı.
Perşembe günü, Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda’nın “daha da zorlu bir yılın” kapıda olduğunu söylemesinin ardından yen son dört ayın en yüksek seviyesi olan 141,6 Yen’e çıktı. Cuma günü ise bazı kazançlarını geri vererek 143 Yen civarında işlem gördü.
Topix (Tokyo Menkul Kıymetler Borsası’nın borsa endeksi) yüzde 1,5 düşerken, tahvil fiyatlarının düşmeye devam etmesiyle devlet borçlanma maliyetleri son üç haftanın en yüksek seviyesine ulaştı.
Faiz artırımı olasılığı yüzde 35
Ueda’nın perşembe günü Japonya Başbakanı Fumio Kishida ile görüşmesinden önce yaptığı açıklamaların ardından, FT’ye konuşan Société Générale analistlerine göre BoJ’un 19 Aralık’ta yapacağı bir sonraki toplantıda faiz artırımına gitme olasılığı yüzde 35’e yükseldi.
Yatırımcılar, artan enflasyon ve Japon şirketlerinin daha fazla ücret artışı sinyalleri nedeniyle BoJ’un şu anda yüzde eksi 0,1 olan kısa vadeli faiz oranlarını önümüzdeki bahara kadar artırmasını bekliyordu. Çekirdek tüketici fiyatları Nisan 2022’den bu yana BoJ’un yüzde 2’lik hedefini aştı.
Ekim ayında merkez bankası, 10 yıllık Japon devlet tahvili getirilerinin yüzde 1’in üzerine çıkmasına izin verme kararı alarak yedi yıldır sürdürdüğü uzun vadeli faiz oranlarını sınırlama politikasına son verme yolunda bir adım attı.
Ancak ekonomistler, merkez bankasının daha güçlü bir yen, yavaşlayan bir ekonomi ve Federal Rezerv’in daha az agresif para politikasına yönelik artan bahislerle karşı karşıya olduğunu söylüyor.
Cuma günü kabine ofisi tarafından açıklanan revize rakamlara göre, Japonya’nın gayri safi yurtiçi hasılası üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 2,9 azalırken, daha önce tahmin edilen yüzde 2,1’lik daralma ile karşılaştırıldı.
Çeyreklik bazda yüzde 0,7’lik bir daralmaya işaret eden bu rakam, hane halkı tüketiminin zayıf kalması nedeniyle ekonominin zor durumda olduğunun altını çiziyor. Tarihsel olarak daha güçlü bir yen, Japon mallarını yabancı alıcılar için daha pahalı hale getirerek ihracata bağımlı Japon şirketleri üzerinde de baskı oluşturuyor.
BoJ temkinli olacaktır
UBS Securities’in baş Japonya ekonomisti Masamichi Adachi, BoJ’un Japon ekonomisindeki daralma ve ABD ekonomisini çevreleyen belirsizlik ve Fed’in faiz indirimi potansiyeli nedeniyle muhtemelen temkinli olacağını söyledi.
Adachi, yatırımcıların zaten güçlü bir yen ve zayıf bir dolar beklediklerini söyleyerek şunu ekledi: “Ancak makroekonomik koşullara bakarsanız, BoJ’un aralık ayında faiz artırması neredeyse imkansız.”
FT’ye konuşan Citigroup ekonomisti Katsuhiko Aiba da BoJ’un aralık ve ocak toplantılarında mevcut para politikasını sürdürmesini beklediğini söyledi.
Aiba bir raporunda, “(Negatif faiz oranlarının) sonlandırılmasının ekonomik ve fiyat temellerine dayanacağına inanıyoruz ve bugün üçüncü çeyrek GSYH için ikinci baskı temel gerekçeler açısından hiçbir gerekçe sunmuyor” diye yazdı.
Zayıf ekonomik görünüme ek olarak, iç siyasi durumun da istikrarsız olduğu ülkede, Kishida’nın genişleyen bir siyasi finansman skandalından kurtulup kurtulamayacağı konusunda artan şüpheler var.
İktidardaki Liberal Demokrat Parti içerisindeki finansman skandalları da sürüyor.