Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

Katliamın boyutu İsrail ordusu çekilince açığa çıktı

Yayınlanma

Şucaiyye Mahallesi’nin İsrail ordusunun çekildiği bazı dış noktalarına giren ekipler, yıkılan evler ve zarar gören sokaklarda çok sayıda kişinin cesedine ulaştı.

İsrail ordusunun yoğun saldırılarına hedef olan Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi’nde Filistinli gruplar tarafından kullanılamaz hale getirilen askeri araçlar görüntülendi. Filistinli sosyal medya hesaplarından paylaşılan görüntülerde, Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yer alan Gazze kentinin Şucaiyye Mahallesi’nde Bağdat Caddesi üzerinde terk edilmiş halde bulunan İsrail askeri aracının kalıntılarına yer verildi.

Şucaiyye Mahallesi sakinleri, İsrail ordusuna ait askeri araçların birkaç gün önce Filistinli gruplar tarafından tanksavar füzelerle vurularak imha edildiğini söyledi.

Görgü tanıkları, İsrail ordusunun çekildiği Şucaiyye Mahallesi’nin bazı dış noktalarına giren ekiplerin, yıkılan evler ve zarar gören sokaklarda çok sayıda kişinin cesedine ulaştığını aktardı.

Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi, 27 Haziran’dan bu yana İsrail’in karadan yoğun saldırılarına sahne oluyor.

İsrail ordusu 26 Haziran’da Şucaiyye Mahallesi’ne yoğun hava saldırıları düzenlemiş, İsrail devlet televizyonu KAN da 27 Haziran’da ordunun, yoğun topçu ve hava saldırılarıyla eş zamanlı olarak karadan mahalleye girmeye başladığını duyurmuştu.

Filistin Kızılayı: Gazze kentinde tüm sağlık noktaları hizmet dışı

Öte yandan Filistin Kızılayı, İsrail’in iki gündür yoğun saldırılar düzenlediği Gazze kentinde kuruma bağlı tüm sağlık noktalarının hizmet dışı kaldığını duyurdu.

İsrail’in Gazze kent merkezinde yeniden başlattığı kara saldırıları karşısında zorla tahliyesini istediği El-Ehli Baptist Hastanesi yönetimi de İsrail’in çevresine yönelik saldırıları nedeniyle hastaneyi kapatmak zorunda kaldıklarını bildirmişti.

Gazze Şeridinin kuzeyi ve Gazze şehrine yeniden kara saldırıları başlatan İsrail ordusu, kuzeydeki bazı mahallelere zorla tahliye kararları çıkarmıştı.

DSÖ’den uyarı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, yeni tahliye çağrısının, bölgede yaşayan Filistinlilerin tıbbi hizmetlere kısıtlı erişimini daha da engelleyeceğini belirtti.

Ghebreyesus X hesabından yaptığı açıklamada Gazze’de güvenli yer kalmadığını vurguladı. Ghebreyesus, Filistinliler için kritik öneme sahip tıbbi tesislerin, çevrelerindeki çatışmalar veya erişim engelleri nedeniyle hızla işlevsiz hale gelebileceği uyarısında bulundu.

Gazze’deki bazı önemli hastanelerin hizmet dışı kaldığını kaydeden Ghebreyesus, yeni tahliye uyarısı sonrası hastanelere sığınanların, sağlık personelinin ve hastaların buraları terk etmeye başladığını ve bu durumun hastaları tehlikeye attığını ifade etti.

Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze’de, zorunlu göç Filistinlilerin hayatının bir parçası halinde geldi. Saldırıların başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’deki Filistinlilerin yaklaşık 2 milyonu zorla yerinden edildi.

İsrail ordusunun saldırıları nedeniyle milyonlarca Filistinli, defalarca göç etmek zorunda kaldı.

Saldırılardan kaçarak Gazze’nin güneyindeki Han Yunus ve Refah’a sığınan Filistinlileri defalarca yerinden eden İsrail, bölge halkını zorunlu göçe sürüklemeye devam ediyor.

Gazze’nin kuzeyindeki Eski Şehir bölgesi dahil bazı mahallelerin önceki gün boşaltılmasını isteyen İsrail ordusu, yeni bir duyuru yayımlamıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya platformundan paylaştığı haritalı mesajında, Gazze’nin kuzeyinde yer alan Sabra, Rimal, Tel el-Heva ve Derec mahallelerindeki bazı bölgelerin boşaltılmasını istemişti.

ORTADOĞU

İsrail’de hükümet-yargı kavgası yeniden alevlendi

Yayınlanma

İsrail’de hükümet ile yargı arasında tansiyonu yeniden yükselten bir karar geldi. Yüksek Mahkeme, gece yarısı alınan hükümet kararına karşı harekete geçerek, Şin-Bet Direktörü Ronen Bar’ın görevden alınmasını geçici olarak durdurdu.

7 Ekim’de Hamas’ın düzenlediği baskın öncesinde İsrail’de siyaset gündeminin en hararetli başlığı “yargı reformu”ydu. Bu reform girişimi, kararları üzerindeki yargı denetimini kırmak isteyen hükümet ile Yüksek Mahkeme’yi sert biçimde karşı karşıya getirmiş; ülkede kitlesel protestolara yol açmıştı. Ancak 7 Ekim sonrası başlayan savaş atmosferi bu gerilimi bir süreliğine gölgede bırakmıştı. Şimdi ise, savaşın gölgesinde geçen ayların ardından, İsrail yargısı ile hükümeti yeniden açık bir çatışma yaşıyor.

“Qatargate” skandalını soruşturan Şin-Bet Direktörü görevden alındı

Yüksek Mahkeme, Ronen Bar’ın görevden alınmasına karşı açılan davalar sonuçlanana kadar hükümetin kararına tedbir koyduğunu açıkladı. Mahkeme, ilgili itirazları en geç 8 Nisan’a kadar görüşeceğini belirtti.

Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümet, yaptığı oylamayla Bar’ın en geç 10 Nisan’a kadar görevden alınmasına karar vermişti.

Hükümetten sert tepki

Kararın hemen ardından hükümet cephesinden tepki gecikmedi. İletişim Bakanı Shlomo Karhi, Yüksek Mahkeme’nin müdahalesini sert sözlerle eleştirdi. Karhi, mahkemenin böyle bir konuda yetkisi olmadığını savunarak, “Bu konuda hukuki bir yetkiniz yok. Bu, hükümetin yetki alanıdır. Verdiğiniz karar geçersizdir” dedi.

Likud Partisi üyesi Karhi, hükümetin dün gece aldığı kararı hatırlatarak Bar’ın görev süresinin 10 Nisan veya daha erken bir tarihte sona ereceğini ve yerine yeni bir bir Şin-Bet başkanının atanacağını söyledi.

Muhalefetten Yüksek Mahkeme’ye destek

Karara muhalefetten ise destek geldi. Demokratik İsrail Partisi Başkanı Yair Golan, Yüksek Mahkeme’nin tedbir kararını “önemli bir kazanım” olarak nitelendirdi. Golan, “Halkın kitlesel seferberliği etkisini gösteriyor, yılmadan süren sivil mücadele başarıya ulaşıyor” diyerek kararın arkasında halk desteğinin yattığını savundu.

Ronen Bar’ın “kötü ve tehlikeli bir hükümete karşı durarak cesaret gösterdiğini” ifade eden Golan, demokrasi için verilen mücadelenin süreceğini belirtti. Golan, hükümetin Gazze Savaşı sürecinde sıkça kullandığı bir sloganı da muhalefet lehine uyarlayarak, “Savaşacağız ve kazanacağız” dedi.

Netanyahu’nun yargı reformu Yüksek Mahkeme’den döndü

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

İsrailli Bakandan “zorunlu göç ve işgal” tehdidi

Yayınlanma

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, İsrail ordusuna “Gazze’de yeni bölgelerin ele geçirilmesi, Filistinlilerin zorla göç ettirilmesi ve Gazze Şeridi çevresindeki tampon bölgelerin genişletilmesi” talimatı verdiğini aktardı.

Hamas’ın İsrailli esirleri serbest bırakmayı reddettiğini ileri süren Katz, Hamas bu tavrını devam ettirdikçe “daha fazla toprak kaybedeceğini ve İsrail’in bu toprakları ilhak edeceğini” açıkladı.

Katz, “İsrail ordusunun Filistinlileri sürgün ederek kara işgaliyle ele geçirdiği noktalarda kalıcı kontrol sağlayacağını” söyledi.

Gazze Şeridi’ne yönelik havadan, denizden ve karadan şiddetli saldırıların süreceği tehdidini yineleyen Katz, şu ifadeleri kullandı: “Gazze nüfusunu güneye tahliye etmek ve ABD Başkanı (Donald) Trump’ın Gazze sakinleri için gönüllü transfer planını uygulamak da dahil tüm askeri ve sivil baskı araçlarını kullanacağız.”

İsrail ordusu Gazze’ye bomba yağdırıyor

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nde 19 Ocak’ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.

İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 600’e yakın Filistinli hayatını kaybetti, yaklaşık 1000 kişi yaralandı.

Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas’a karşı “gittikçe artan askeri güçle” hareket edeceğini duyurdu.

Hamas ise “İsrail’in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi’nde Filistin halkına karşı soykırımını yeniden başlattığını” açıkladı.

İsrail’in saldırıları, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü’nü görevden alması gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde başlatması dikkati çekti.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Eski Şin-Bet Direktörü: Netanyahu “gayrimeşru” taleplerde bulundu

Yayınlanma

Yoram Cohen

İsrail iç istihbarat servisi Şin Bet’in eski direktörü Yoram Cohen, görev süresi boyunca Başbakan Binyamin Netanyahu’nun kendisinden birden fazla kez gayimeşru taleplerde bulunduğunu açıkladı. Cohen, güvenlik teşkilatının yeni başkanının bu tür taleplere karşı duramayabileceğinden endişe ettiğini belirtti.

İsrail’in Kanal 12 televizyonuna verdiği röportajda Cohen, Netanyahu kabinesinin mevcut Şin-Bet Başkanı Ronen Bar’ın görevden alınmasına onay vermesinin ardından, kurumun etkinliğinin yeni atanacak isme bağlı olduğunu söyledi.

Cohen, “Eğer [Bar] görevini tamamlar ve yerine şu anki iki yardımcısından biri ya da eski yardımcılarından biri atanırsa ki bu üç isim de değerli kişiler, o zaman işlerin usulüne uygun yürütüleceğine dair içimiz rahat olabilir” dedi.

Ancak Cohen, bu üç ismin dışında biri atanırsa, “Başbakana karşı kendini ‘borçlu’ hisseden biri göreve gelebilir. Böyle biri göreve başlarken daha en baştan işi gerektiği gibi yapmaktan kaçınabilir” ifadelerini kullandı.

“Başbakan, gelecekte karşılaşacağımız pek çok mesele nedeniyle, yeni direktörden de gayrimeşru taleplerde bulunabilir. Zira Başbakan, Şin-Bet başkanından meşru olmayan taleplerde bulunuyor” diyen Cohen, bu iddiaların kişisel deneyimlerine dayandığını da belirtti.

Netanyahu’nun kendisinden birden fazla kez “meşruiyeti sorgulanabilir ve yasal sınırda” taleplerde bulunduğunu söyleyen Cohen, aynı taleplerin kendisinden sonra göreve gelen Nadav Argaman ve mevcut başkan Ronen Bar’a da iletildiğini ifade etti.

İsrail’in, devlete değil kişilere sadakat gösteren bir Şin-Bet direktörüyle karşı karşıya kalabileceğini söyleyen Cohen, böyle bir ismin, Başbakana siyasi muhalefet edenlere karşı “siyasi gerekçelerle” harekete geçebileceği uyarısında bulundu.

Cohen, daha önce 2011’de Netanyahu’nun, gizli bir güvenlik toplantısından bilgi sızdırıldığı şüphesiyle üst düzey savunma yetkililerinin telefonlarının dinlenmesini istediğini öne sürmüştü.

“Şin-Bet direktörünün görevden alınması ve yakında gerçekleşmesi beklenen [Başsavcı Gali Baharav-Miara’nın] görevden alınması, toplum içinde büyük çatışmalara, daha derin ayrışmalara yol açacaktır” diyen Cohen, bu sürecin şiddeti artıracağını ve bunun sadece Netanyahu’nun değil, tüm hükümetin sorunu olacağını kaydetti.

“Bunun nereye gideceğini biliyorlar ama koyun gibi sessizce hareket ediyorlar” ifadelerini kullanan Cohen, bakanları “siyasi, ekonomik ve kişisel çıkarlar uğruna koltuklarına yapışmakla” suçladı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English