Rusya
Medinskiy: Ukrayna’ya esir takası ve ateşkes içeren bir muhtıra sunduk

Rus heyetinin başkanı Vladimir Medinskiy, İstanbul Çırağan Sarayı’nda Ukrayna heyetiyle yaklaşık bir saat süren müzakerelerin ardından yaptığı açıklamada, Ukrayna’ya esir takası, ateşkes ve insani konuları içeren kapsamlı bir muhtıra sunduklarını belirtti. Teklifler arasında en az 1000 esirin takası, 6 bin Ukraynalı askerin cenazesinin iadesi ve cephenin belirli bölgelerinde geçici ateşkes yer alıyor.
Rus heyetinin başkanı Vladimir Medinskiy, İstanbul Çırağan Sarayı’nda Ukrayna tarafıyla gerçekleştirilen ve yaklaşık bir saat süren müzakerelerin ardından açıklamalarda bulundu.
Medinskiy, Rusya’nın Ukrayna’ya esir takası, ateşkes ve çocukların durumu gibi bir dizi “pratik meseleyi” içeren somut öneriler sunduğunu bildirdi.
Görüşmelerde, her iki taraftan 25 yaş altı en az 1000 askerin takası ve Rusya’nın 6 bin Ukraynalı askerin cenazesini tek taraflı olarak iade etmesi gibi konular ele alındı.
Rusya’dan kapsamlı ateşkes muhtırası
Medinskiy, görüşmelerde Türk tarafına iki bölümden oluşan bir muhtıra ilettiklerini belirtti. Rus heyeti başkanı, “İlk bölüm, gerçek ve uzun vadeli bir barışa nasıl ulaşılacağıyla ilgili. İkinci bölüm ise tam teşekküllü bir ateşkesin mümkün olması için atılacak adımları içeriyor. Hatta ikinci bölümde, bu yolda mı yoksa şu yolda mı gidileceğine dair seçenekler de mevcut. Muhtıra oldukça ayrıntılı ve tarafımızca iyi çalışılmış durumda. Bu nedenle Ukrayna tarafı incelemek üzere aldı. İnceleyip cevap verecekler, biz de bakacağız,” dedi.
Pratik konulara da değinen Medinskiy, önemli insani adımlar attıklarını vurguladı.
Medinskiy, “İlk olarak, tek taraflı olarak Ukrayna tarafına 6 bin ölmüş Ukraynalı askerin dondurulmuş cenazesini teslim ediyoruz. Bizde saklanıyorlardı. Mümkün olan her şeyi yaptık, kimliklerini tespit ettik, DNA testleri yaptık, kim olduklarını belirledik. Tamamen organize bir şekilde. Gelecek hafta bu cenazeleri Ukrayna tarafına teslim edeceğiz ki onları insanca defnedebilsinler. Onların tarafında herhangi bir [takas teklifi] olup olmadığını, cenazeleri olup olmadığını henüz bilmiyoruz,” diye konuştu.
En büyük çaplı esir takası konusunda anlaştıklarını belirten Medinskiy, “Tüm ağır yaralılar ve ağır hastalar ‘hepsi hepsiyle’ prensibine göre takas edilecek. Bu, bizim tarafımızdan insani bir jesttir. Aynı formülle, ‘hepsi hepsiyle’, 25 yaş altı genç askerler de takas edilecek. Bu durumda toplam takas tavanı her iki taraftan en az bin kişi olacak. En az bin. Belki daha fazla olur. Şu anda bu rakamlar netleştiriliyor,” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, tarafların büyük siyasi kararları beklemeden ağır yaralı askerlerin takası için listeler oluşturacağı daimi tıbbi komisyonlar kurulması konusunda anlaştıklarını da ekledi.
Medinskiy, bu tür takasların düzenli olarak, çalışma düzeni içinde gerçekleşeceğini kaydetti.
Kısa süreli ateşkes teklifi
Medinskiy, Ukrayna tarafının sık sık ateşkes gerekliliğinden bahsetmesi üzerine somut bir öneride bulunduklarını açıkladı:
“Bizim tarafımızdan sunulan son teklif ise, cephenin belirli bölgelerinde iki-üç günlük somut bir ateşkes yapılması oldu. Bu, şimdi askeri uzmanlarımızla Ukraynalılar tarafından ele alınacak. Kısa süreli ateşkes neden yapılıyor, insansız hava araçları vesaire devre dışı bırakılarak? Komutanların askerlerinin cenazelerini toplayabilmesi için. Hava sıcak. Gri bölgede sağlık açısından elverişsiz bir durum var. Salgın tehlikesi bulunuyor.”
Rusya ordusunun ilerlediğini ve gri bölgede Ukrayna askerlerinin cenazelerinin çok daha fazla olduğunu belirten Medinskiy, “Bu nedenle, ölenlerin cenazelerinin toplanması ve hemen orada, Hristiyan usullerine göre karşı tarafa defnedilmek üzere teslim edilmesi için bir imkân yaratmak istiyoruz. Böyle bir teklif geldi. Ukraynalı askerler bunu en kısa sürede değerlendireceklerini vaat ettiler,” dedi.
Rusya’nın Ukrayna için hazırladığı ateşkes memorandumunun tam metni yayımlandı
‘Çocuk kaçırma iddiaları PR’
Çocuklar konusunun da müzakerelerde gündeme geldiğini belirten Medinskiy, bu konudaki iddialara sert yanıt verdi.
Rus heyeti başkanı, “Son zamanlarda ne duyduk? Önce bir buçuk milyon Ukraynalı çocuk Ruslar tarafından kaçırıldı. Sonra 200 bin Ukraynalı çocuk Ruslar tarafından kaçırıldı. Şimdi resmi rakam 20 bin çocuk Ruslar tarafından kaçırıldı. Biz her zaman bunu belgelemeye çalıştık. Gösterin, hangi çocuklar bunlar, bize [bilgileri] verin. Ebeveynlerin başvuruları. Kim bunlar? Listelerde yoktu. Sadece boş rakamlar,” şeklinde konuştu.
Medinskiy, Rusya’da çocuk hakları ombudsmanının sürekli çalıştığını ve zor durumda kalan çocukların tahliye edildiğini, ebeveynleri veya akrabaları bulunduğunda aileleriyle kavuşturulduğunu ifade etti.
Gerçek rakamların farklı olduğunu savunan Medinskiy, şunları söyledi: “Nihayet tam bir liste aldık. Gördüğünüz gibi, burada bir buçuk milyon ya da 20 bin değil, 339 soyadı var. Her biri üzerinde çalışacağız, zira gerçek rakam aslında şu: Son zamanlarda tüm benzer başvuruları istisnasız değerlendiriyoruz. Çocuk hakları ombudsmanlığımız 101 çocuğu iade etti, Ukrayna tarafından ise 22 çocuk geri döndü, çünkü orada da aynı durum söz konusu, bizim çocuklarımız da çatışma bölgesinde kalıp ebeveynleriyle temaslarını kaybedebiliyorlar.”
Ebeveynler veya yasal temsilciler (teyze, büyükanne, büyükbaba) bulunur bulunmaz aile birleşmesinin sağlandığını vurgulayan Medinskiy, “Bu 339 soyadlık liste, çocuk kaçırma konusunun maalesef Ukrayna makamları tarafından merhametli Avrupalılara yönelik bir PR olduğunu bir kez daha gösteriyor. Biliyorsunuz, sanırım Wag the Dog filmini izlemişler. Hatırlıyor musunuz? Gözyaşı döktürmek istiyorsanız, terk edilmiş bir çocuğu gösterin, daha iyisi kediyle bir çocuğu. İşte onu gösteriyorlar,” dedi.
Medinskiy, gerçekte onlarca çocuktan bahsedildiğini, bu çocukların kimse tarafından kaçırılmadığını ve kaçırılmış tek bir çocuk olmadığını ifade etti.
Yetkili, “Askerlerimiz tarafından hayatları pahasına kurtarılan, çatışma bölgesinden risk alarak çıkarılan, götürülen çocuklar var. Ve biz ebeveynlerini arıyoruz. Ebeveynleri ortaya çıkarsa onları iade ediyoruz. Ve aslında onlarca çocuk var,” diye ekledi.
Bu 339 kişilik listedeki çocuklardan kaçının gerçekten Rusya’da, kaçının Donbass ve Novorusya topraklarında olup hiçbir yere kaybolmadığının araştırılması gerektiğini belirten Medinskiy, “Sıklıkla bazılarının Avrupa’ya gittiği ortaya çıkıyor, zira yakın zamanda benzer bir listedeki 150 çocuk Almanya’da bulundu. Ancak iddialar Rusya’ya yönelikti,” değerlendirmesini yaptı.
Rus askerlerinin Berlin’deki Sovyet askerleri gibi davrandığını söyleyen Medinskiy, “Hatırlayın, Berlin’in merkezinde ateş altından Alman bir kızı çıkaran Çavuş Masalov’un canlı bir anıtı var. İşte bizde de aynı şey oluyor. Bunu sorumlulukla söylüyoruz. Ve bu utanç verici PR kampanyasının elbette sona erdirilmesi gerekiyor. Her çocuk mutlaka ebeveynlerine kavuşacak, tüm aileler birleşecek. Hem o tarafta hem de bu tarafta bunun için çalışıyoruz. Bu bir onur meselesi,” diyerek sözlerini tamamladı.
Rusya
Kremlin, Ukrayna ile üçüncü tur müzakereler için umutlu

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, St. Petersburg’da yaptığı açıklamada, Ukrayna ile yürütülen müzakerelerde üçüncü tura geçilmesini umduklarını ifade etti.
Kremlin, Rusya ve Ukrayna heyetleri arasındaki çalışmaların devam etmesini ve üçüncü tur müzakerelere geçilmesini umduğunu bildirdi.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda (SPIEF) RBK gazetesine verdiği demeçte, “Çalışmaların devam edeceğini ve üçüncü tur müzakerelere çıkacağımızı umuyoruz,” ifadelerini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de çatışmanın çözümü için Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy dahil herkesle görüşmeye hazır olduğunu, ancak belgelerin imzalanması sırasında hukuki boyutun önemli olduğunu vurguladı.
Putin, yeni bir heyetler arası toplantının 22 Haziran’dan sonra yapılabileceğini ve konuya ilişkin görüşmelerin sürdüğünü belirtti.
‘Ukrayna için durum önemli ölçüde kötüleşti’
Peskov, çatışmanın barışçıl yollarla çözülme olasılığının bulunduğu 2022’den bu yana “Ukrayna için durumun önemli ölçüde kötüleştiğini” ve karşılıklı güvensizlik seviyesinin arttığını kaydetti.
Kremlin Sözcüsü, bugün Ukrayna’nın “ortaya çıkan gerçekleri” anlaması ve kabul etmesi gerektiğini dile getirdi.
Devlet Başkanı Putin de Ukrayna tarafı için durumun kötüleştiğine dikkat çekerek, “Artık mesele sadece Donetsk ve Lugansk değil, aynı zamanda şimdi Rusya Federasyonu’nun iki yeni bölgesi daha var. Ve tabii ki Kırım,” diye konuştu.
İnsani yardım anlaşmaları ve esir takası
Mayıs ve haziran aylarında yapılan iki tur görüşmenin sonucunda önemli insani kazanımlar elde edildiğini belirten Peskov, bu kapsamda Ukrayna’dan yüzlerce genç ve ağır hasta askerin geri döndüğünü söyledi.
Sözcü, bu tür insani yardım anlaşmalarının “daha ciddi uzlaşılara yönelik hazırlığı” kademeli olarak artırma fırsatı sunduğunu ifade etti.
Rus müzakere heyeti başkanı Vladimir Medinskiy ise daha önce yaptığı bir açıklamada, İstanbul anlaşmaları çerçevesinde Ukrayna’nın 6 binden fazla cenaze aldığını, Ukrayna tarafından ise 78 cenaze teslim alındığını belirtmişti.
Zelenskiy’nin üçlü görüşme teklifi
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, mayıs ayında Putin ve ABD Başkanı Donald Trump ile üçlü bir görüşme düzenlenmesini önermişti.
Kremlin ise Putin ve Zelenskiy arasında bir görüşmenin “ancak çalışmaların bir sonucu olarak” ve heyetlerin belirli anlaşmalara varması durumunda mümkün olabileceğini açıklamıştı.
Peskov, böyle bir toplantının aynı zamanda “hazırlanmış noktaların” bir sonucu olması gerektiğini kaydetti.
Putin, Trump’a Ukrayna ile müzakerelere hazır olduğunu bildirdi
Rusya
Dmitriyev: Amerikalı petrol şirketleri Rusya’ya ilk dönenler olacak

Rusya Devlet Başkanı’nın özel temsilcisi Kirill Dmitriyev, Avrupa Birliği’nin Rus gazı kesintilerinden kaynaklanan kaybının 1 trilyon avroyu aştığını belirtti. Dmitriyev ayrıca, ABD ile doğrudan uçuşların bu yıl sonuna kadar yeniden başlayabileceğini ve Amerikalı petrol şirketlerinin Rusya’ya ilk dönenler olacağını öngördü.
Rusya Devlet Başkanı’nın Yatırım ve Ekonomik İşbirliği Özel Temsilcisi ve Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RDIF) Başkanı Kirill Dmitriyev, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda (SPIEF) yaptığı açıklamalarda, Avrupa Birliği’nin (AB) Rus gazı tedarikini azaltmasının maliyetinin 1 trilyon avroyu aştığını söyledi.
Dmitriyev ayrıca, ABD ile doğrudan uçuşların bu yıl sonuna kadar yeniden başlayabileceğini ve Amerikalı petrol şirketlerinin Rusya pazarına ilk geri dönecekler arasında yer alacağını belirtti.
‘AB’nin kaybı 1 trilyon avroyu aştı’
SPIEF’te TASS ajansına konuşan Dmitriyev, “Bu rakam kesinlikle bir trilyonun üzerinde, Avrupa Birliği için bir rakamımızın olması önemli,” dedi.
Yaptırımların ABD’ye olan maliyetinin ise 300 milyar doları aştığını ekleyen Dmitriyev, “ABD Başkanı Donald Trump’ın birkaç gün önce bundan bahsetmesi çok anlamlı. Bu, ABD tarafından yaptırımların Amerikan iş dünyasına zarar verdiğinin ilk kabulü,” ifadelerini kullandı.
St. Petersburg’da ‘yeni dünya düzeni’ masaya yatırıldı: ‘Neoliberal modelin sonu geldi’
‘ABD ile uçuşlar bu yıl başlayabilir’
Dmitriyev, Rossiya-1 kanalına verdiği bir röportajda ise Rusya ile ABD arasındaki doğrudan uçuşların bu yıl sonuna kadar yeniden başlayabileceğini söyledi.
Amerikalı iş dünyasının, kendi hükümetlerinden Rusya’ya uçak yedek parça tedarikine izin vermesini istediğini belirten Dmitriyev, “Eski ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin sırf kötü niyetle getirdiği bu tür kesinlikle aptalca kısıtlamaların yavaş yavaş geçmişte kalacağına inanıyoruz,” diye konuştu.
10 Nisan’da İstanbul’da Rus ve ABD heyetleri arasında görüşmeler yapılmıştı. Rusya’nın Washington Büyükelçisi Aleksandr Darçiyev, doğrudan uçuşların yeniden başlatılması dahil iş ve toplum bağlarını genişletecek büyük sorunların çözümüne yönelik daha enerjik adımlar atılması çağrısında bulunmuştu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Moskova’nın, uçuşların yeniden başlatılmasına yönelik görüşmeler kapsamında havayolu şirketi Aeroflot’un yaptırımlardan çıkarılmasını Washington’a teklif ettiğini söylemişti.
‘Amerikalı şirketler geri dönecek’
Forum kulislerinde gazetecilere konuşan Dmitriyev, ABD’li şirketlerin Rusya’nın petrol ve doğalgaz sektörüne ilk geri dönecekler arasında olacağını düşündüğünü belirtti.
Yetkili, “Bu, Arktik de dahil olmak üzere petrol ve doğalgaz sahalarının geliştirilmesinde Rus şirketleriyle ortaklık yapmakla ilgilenen en büyük Amerikan şirketlerini içeriyor,” dedi.
‘Petrol piyasasında ortak adım mümkün’
Dmitriyev, Reuters‘a yaptığı açıklamada ise 2020’deki benzer adımları emsal göstererek, petrol piyasalarını istikrara kavuşturmak için Rusya, Suudi Arabistan ve ABD’nin ortak eylemlerinin mümkün olduğunu söyledi.
Rusya’dan gelen bu açıklamalar, 2025 yılının başından itibaren Ukrayna üzerinden Rus gazı transitinin durması ve Avrupa Komisyonu’nun 2027 sonuna kadar Rus gazından tamamen vazgeçmeyi öngören bir yol haritası hazırladığı bir döneme denk geliyor.
Yapılan tahminlere göre, Rusya’nın Avrupa ve Türkiye’ye boru hattıyla gaz tedariki 2027 sonuna kadar 2024 seviyesine göre yüzde 40 azalarak 29 milyar metreküpe düşebilir.
Bu koşullar altında Rusya’nın, dost ülkelere yönelik sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ihracat projelerini hayata geçirmesi ve gaz kimyası endüstrisini geliştirmesi gerektiği belirtiliyor.
Putin: Trump başkan olsaydı Ukrayna’da çatışma olmayabilirdi
Rusya
Rosatom: Buşehr’e saldırı yeni bir Çernobil’e neden olabilir

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu (Rosatom) Genel Müdürü Aleksey Lihaçev, İsrail’in İran’daki Buşehr Nükleer Santrali’ne yönelik olası bir saldırısının Çernobil benzeri bir felakete yol açabileceği uyarısında bulundu. Lihaçev, santraldeki Rus uzmanların bir kısmının tahliye edildiğini belirtirken, Rusya Dışişleri Bakanlığı da İsrail’in saldırılarının dünyayı nükleer savaşa sürüklediğini açıkladı.
Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu (Rosatom) Genel Müdürü Aleksey Lihaçev, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda yaptığı açıklamada, İsrail’in İran’daki Buşehr Nükleer Güç Santrali’ne (NGS) olası bir saldırısının Çernobil ile kıyaslanabilecek bir felakete yol açabileceği uyarısında bulundu.
RIA Novosti haber ajansının aktardığına göre Lihaçev, Rosatom’un İsrail makamlarını Buşehr’e saldırmamaya çağırdığını belirtti.
Lihaçev, santralde görevli Rus uzmanların bir kısmının şimdiden bölgeden tahliye edildiğini, diğer bir kısmını ise şimdilik tesiste bırakacaklarını sözlerine ekledi.
UAEA: Patlamadan daha kötü sonuçlar doğurabilir
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Müdür Yardımcısı Mihail Çudakov da 18 Haziran’da yaptığı bir açıklamada, Buşehr NGS’ye yönelik bir saldırının nükleer bir patlamanın sonuçlarını aşan, önemli bir radyoaktif kirlenmeye yol açabileceğini ifade etmişti.
Çudakov, dünyadaki hiçbir nükleer santralin savaş koşullarında çalışmak üzere tasarlanmadığını vurguladı.
İsrail’den Tahran’daki hedeflere saldırı
Aynı gün, 18 Haziran’da, İsrail’in uranyum zenginleştirmede kullanılan bir santrifüj üretim tesisini vurduğu bildirilmişti.
Saldırıda İsrail’in ayrıca çok sayıda mühimmat üretim tesisini de hedef aldığı belirtildi. İsrail hava kuvvetlerine ait 50’den fazla savaş uçağının Tahran’daki askeri hedeflere bir dizi saldırı düzenlediği kaydedildi.
-
Dünya Basını2 hafta önce
Trumpizmin gerici ideoloğu: Curtis Yarvin
-
Asya1 hafta önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Görüş3 gün önce
Çin, İsrail’i Kınamaktan Daha Fazlasını Yapabilir mi?
-
Ortadoğu1 gün önce
İsrail’de hangi ‘halk’ yaşıyor?
-
Dünya Basını1 hafta önce
Mevcut jeopolitik değişiklikleri anlamak: Sergey Karaganov ile mülakat
-
Diplomasi4 gün önce
Çinli akademisyen İsrail-İran savaşını Harici’ye değerlendirdi: İran, Çin için stratejik öneme sahip
-
Görüş2 hafta önce
Avrupa’nın savunma özerkliği ve Almanya’nın askerî rolü dönüm noktasında
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 3