Diplomasi
Modi’nin ŞİÖ’deki yokluğu Çin’e ‘mesaj’ olarak yorumlandı

Kazakistan’ın başkenti Astana’da toplanan Şanghay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) yıllık zirvesi bugün sona eriyor.
Çin ve Rusya öncülüğünde 2001 yılında kurulan Orta Asya ekonomik ve güvenlik ittifakı dünya nüfusunun yüzde 40’ından fazlasını barındırıyor ve bu yıl Belarus’un da katılımıyla üye sayısını 10’a çıkarma yolunda ilerliyor.
Ancak Çin Devlet Başkanı Xi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin derinleşen işbirliğinin bir başka işareti olarak zirvede bir araya gelirken, Hindistan Başbakanı Narendra Modi toplantıya katılmamaya karar verdi ve yerine dışişleri bakanını gönderdi. Modi’nin katılmaması bazı çevrelerce, Yeni Delhi’nin dış politikasında hassas bir denge kurma çabaları arasında zirvenin önemini azaltmaya yönelik bir girişim olarak görülüyor.
Hong Kong’daki Lingnan Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler profesörü olan ve Asya-Pasifik çalışmaları konusunda uzmanlaşan Zhang Baohui, Modi’nin katılmamasının Hindistan’ın ŞİÖ’den uzaklaştığını açıkça gösterdiğini söyledi.
2017’de rakibi Pakistan’la birlikte gruba katılan Hindistan, geçen yıl yıllık zirveye fiilen ev sahipliği yapmış, bu da pek çok kişi tarafından Hindistan’ın Batı ile ilişkileri gergin olan Çin ve Rusya ile doğrudan etkileşimden kaçınma çabası olarak yorumlanmıştı.
South China Morning Post’a konuşan Zhang, “Daha olası bir neden ise Hindistan’ın daha geniş kapsamlı stratejik düzenlemeleri olabilir. Hindistan, Batı ile uyumunu artırırken Batı-dışı kampla ilişkilerini zayıflatıyor,” dedi ve ekledi: “Bu durum özellikle Hindistan’ın, dünya tarafından büyük ölçüde Çin ve Rusya’nın etkisinde olan Batı dışı bir siyasi gruplaşma olarak görülen ŞİÖ ile ilişkilerinde açıkça görülmektedir.”
Singapur Ulusal Üniversitesi Güney Asya Çalışmaları Enstitüsü’nde araştırma görevlisi olan Amit Ranjan ise, Modi’nin zirveye katılmamasının muhtemelen yoğun yurt içi ve seyahat programlarından kaynaklandığını söyledi.
Hindistan lideri geçtiğimiz ay üçüncü dönem için yeniden seçildi ancak partisi parlamentoda çok daha az bir çoğunluğa sahip oldu. İtalya’daki G7 Zirvesi’nden Hindistan’a yeni dönen Modi, önümüzdeki hafta Putin ile görüşmek üzere Rusya’ya gidecek.
Ranjan Modi’nin ŞİÖ’de Xi ile “karşı karşıya gelmekten” kaçınmak isteyebileceğini, zira iki ülke arasındaki ilişkilerin en son geçen yıl Güney Afrika’daki BRICS zirvesi sırasında bir araya gelmelerinden bu yana gergin olduğunu belirtti.
Bu arada Hindistan’ın ABD’nin Hint-Pasifik stratejisine giderek daha fazla uyum sağladığı ve Küresel Güney’in liderliği için Pekin ile rekabet ettiği görülüyor. İki Asyalı güç uzun süredir devam eden bir sınır anlaşmazlığı nedeniyle de çatışıyor.
“Hindistan ŞİÖ’ye katılmadan önce bunun Çin’in bir şovu olduğunu zaten biliyordu,” diyen Ranjan, şöyle devam etti: “Hindistan’ın dış politikası daha çok ulusal çıkarlarına dayanıyor. Hindistan, Çin ile doğrudan ilişki kurmaktansa Japonya, ABD ya da Rusya ile ilişki kurarak daha fazla kazanacağını düşünüyor olabilir.”
Şanghay Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü Çin ve Güney Asya Merkezi Genel Sekreteri Liu Zongyi, Hindistan’ın Çin ile sınır anlaşmazlığı nedeniyle büyük ölçüde donmuş olan ilişkilerini geliştirmeye çok az ilgi duyduğunu söyledi.
Liu, “[Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam] Jaishankar, önceliğinin Çin ile sınır anlaşmazlıklarını çözmek olacağını açıkça belirtti … ancak Çin-Hindistan ilişkileri sadece sınır sorunlarını değil, birçok yönü içeriyor” dedi ve ekledi: “Bu bağlamda, sınır meselesi tamamen çözülemese de diğer ilişkilerimizi geliştirebiliriz.”
İki ülke arasındaki ilişkiler, 2020 yılında Himalaya bölgesindeki ortak sınırlarının tartışmalı bir bölümü olan Galwan Vadisi ‘nde orduları arasında yaşanan ölümcül çatışmanın ardından büyük bir gerileme yaşadı. Nükleer silahlara sahip iki ülke o zamandan bu yana 20’den fazla tur sınır görüşmesi gerçekleştirdi ve çok az ilerleme kaydetti.
Aynı zamanda Pekin ve Yeni Delhi, Covid-19 salgınından bu yana dört yıllık bir aradan sonra doğrudan uçuşlara henüz başlamadı ve her iki ülkeden gazeteciler diğerine yasaklı olmaya devam ediyor.
Ranjan yine de bazı olumlu gelişmeler gördüğünü söyledi. Pekin’in 18 aydır boş olan Hindistan büyükelçiliğine Xu Feihong’u atamasının her iki tarafın da ilişkileri geliştirmek istediğinin bir işareti olduğunu kaydetti.
Daha fazla diplomasiye ihtiyaç duyulduğunu ve bunun da en iyi Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile Hindistan Dışişleri Bakanı Jaishankar’ın daha sonra liderler düzeyinde yapılacak bir toplantı için “elverişli” bir ortam yaratmak üzere bir araya gelmeleriyle mümkün olacağını söyledi: “Daha alt düzeylerde iletişim kurmaları gerekiyor… Bu başlamadığı sürece iki liderin [bir araya gelmesi] çok zor.”
Diplomasi
AB, Trump’a karşı 100 milyar avroluk misilleme hazırlığında

AB, ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük vergilerine karşı yanıt hazırlığında.
Euractiv’e konuşan üç kaynağa göre, Avrupa Komisyonu, Trump’ın AB ihracatına uyguladığı kapsamlı gümrük vergilerine yanıt olarak, ABD mallarını hedef alan yeni karşı önlemler hazırlıyor. Bu misillemenin 100 milyar avro civarında olacağı hesaplanıyor.
Yeni paket, hemen uygulamaya konulmak yerine, gergin transatlantik ilişkilerde AB’ye daha fazla koz sağlamak amacıyla tasarlanıyor. Trump’ın AB ve diğer ticaret ortaklarına gümrük vergileri uygulaması sonrasında, her iki taraf da ticaret savaşının tırmanmasını önlemek için görüşmelerini sürdürüyor.
Geçen hafta, üst düzey ticaret yetkilisi Sabine Weyand ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in sağ kolu Björn Seibert, AB ülkelerinin büyükelçilerine, ABD’ye çeşitli sektörlerde daha fazla AB yatırımı yapma planları hakkında bilgi verirken, bazı Amerikan sektörlerini 100 milyar avronun biraz altında gümrük vergileriyle tehdit etti.
100 milyar avroluk rakam ilk olarak Bloomberg tarafından açıklandı.
Diplomatlar, çarşamba günü Komisyon’dan daha fazla ayrıntı duymayı umuyorlar. Bu ayrıntılar arasında, AB’nin Beyaz Saray’a sunabileceği tavizler, daha fazla Amerikan gazı, soya fasulyesi ve silah satın almaktan Çin’e karşı potansiyel bir ittifaka kadar uzanıyor.
Konuya yakın bir kaynak, 100 milyar avroluk paketin, Trump’ı AB mallarına %20’lik gümrük vergisini yeniden uygulamamaya ikna etmek için devam eden çabaların başarısız olması durumunda kullanılmak üzere tasarlandığını söyledi.
Weyand, bu hafta Washington’da teknik görüşmelerde bulunuyor. Trump, %20’lik gümrük vergilerini temmuz ayına kadar askıya aldı.
Trump, AB’nin çelik, alüminyum ve otomobillerine gümrük vergileri ve tüm mallara %10’luk genel vergi getirmişti. Bu vergilerin tümü halen yürürlükte.
AB, ABD başkanının çelik ve alüminyuma uyguladığı %25’lik gümrük vergilerine yanıt olarak, ABD ekonomisine 21 milyar avroluk gümrük vergisi uygulayacağı tehdidini açıkça dile getirmişti.
Trump ayrıca ilaç, kereste, yarı iletkenler ve yabancı yapım filmlere ek gümrük vergileri uygulamakla tehdit etti. Bu vergilerin tümü AB’yi daha da etkileyebilir.
AB Ticaret Komiseri Maroš Šefčovič salı günü Avrupa Parlamentosu milletvekillerine yaptığı açıklamada, Trump’ın önlemlerinin AB’nin ABD’ye ihracatının %97’sini etkileyerek 549 milyar avro değerinde malı vuracağını söyledi.
Šefčovič, “Bu durum kabul edilemez ve hareketsiz kalmayı göze alamayız,” dedi.
Diplomasi
İngiltere ve Hindistan serbest ticaret anlaşması imzaladı

İngiltere ve Hindistan salı günü, “dönüm noktası” niteliğinde bir serbest ticaret anlaşması imzaladı.
Londra “dönüm noktası” diye nitelendirdiği anlaşmanın uzun vadede İngiliz ekonomisine 4,8 milyar sterlinlik bir katkı sağlayacağını iddia ediyor.
Anlaşma, Hindistan’ın viski ve otomobil ihracatına uyguladığı gümrük vergilerinde büyük indirimler içeriyor.
Üç yıldır süren müzakereler, Donald Trump’ın geçen ay ABD’nin küresel gümrük vergilerini uygulamaya koymasının ardından hızlandı. Londra ve Yeni Delhi, özellikle Brexit’ten sonra daha yakın ticari bağlar kurmak için istekliydi.
Başbakan Narendra Modi, İngiliz mevkidaşı Keir Starmer ile yaptığı görüşmenin ardından X’te yaptığı açıklamada, “Hindistan ve İngiltere, tarihi bir dönüm noktasında, iddialı ve karşılıklı yarar sağlayan bir Serbest Ticaret Anlaşmasını başarıyla sonuçlandırdı,” diye yazdı.
Modi, anlaşmanın “her iki ekonomide ticaret, yatırım, büyüme, istihdam yaratma ve inovasyonu hızlandıracağını” ve Starmer’ın yakında Hindistan’ı ziyaret edeceğini de sözlerine ekledi.
İngiliz bakanlar, Hindistan ile yapılan ticaret anlaşmasının, önümüzdeki günlerde Trump ile bir anlaşmanın imzalanmasının öncüsü olmasını umuyorlar.
İngiltere, viski, cin ve otomobiller dahil olmak üzere Hindistan’a yapılan ihracatta daha düşük gümrük vergileri elde ederken, Yeni Delhi, profesyonel işçilerinin IT sektöründe iş bulmasına yardımcı olacak daha iyi koşullar ve tekstil gümrük vergilerinin düşürülmesini istedi.
Starmer, anlaşmanın “ticaret ve ekonomi için yeni bir döneme” yanıt olduğunu ve geçen hafta yerel seçimlerde darbe alan hükümetinin İngiliz halkına sözünü tuttuğunun bir işareti olduğunu söyledi.
Başbakan, “Bugün, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olan Hindistan ile ekonomiyi büyütecek ve İngiliz halkına ve iş dünyasına fayda sağlayacak tarihi bir anlaşma imzaladık,” dedi.
Viski ve cin üzerindeki gümrük vergileri yüzde 150’den yüzde 75’e indirilecek ve anlaşmanın onuncu yılında yüzde 40’a düşecek.
Otomobil gümrük vergileri, kota uygulamasına tabi olarak yüzde 100’ün üzerindeyken yüzde 10’a düşecek. Londra, Hindistan ürünlerine uygulanan İngiliz gümrük vergilerindeki indirimlerin, İngiliz tüketicilere giyim, ayakkabı ve karides gibi gıda ürünlerinde “daha ucuz fiyatlar ve daha fazla seçenek” sunacağını belirtti.
Londra, 2022 ticaretine göre, anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle Hindistan’ın yıllık 400 milyon sterlinin üzerinde gümrük vergisini kaldıracağını ve bu rakamın 10 yıl sonra yaklaşık 900 milyon sterline çıkacağını açıkladı.
Anlaşmanın uzun vadede ikili ticareti 25,5 milyar sterlin, Birleşik Krallık’ın GSYİH’sini ise 4,8 milyar sterlin artıracağını beklediklerini de ekledi.
Diplomasi
Rusya ile Ukrayna arasında BAE arabuluculuğuyla esir takası

Rusya ve Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri’nin arabuluculuğuyla 205’e 205 formülü üzerinden esir takası gerçekleştirdi. Bu, yıl başından bu yana yapılan beşinci esir takası oldu. Takas edilen Rus askerleri Belarus üzerinden Rusya’ya nakledilecek.
Rusya ve Ukrayna, 205’e 205 formülü üzerinden geniş çaplı bir esir takası gerçekleştirdi. Bu, yılın başından bu yana yapılan beşinci esir takası oldu.
Rusya, 205 Rus askerini geri alırken, Kiev’e de aynı sayıda asker teslim edildi. Rusya parlamentosunun askeri operasyonlarla ilgili koordinasyon grubunun temsilcisi ve Duma milletvekili Şamsail Saraliyev, RBK gazetesine yaptığı açıklamada bu bilgiyi doğruladı. Rusya Savunma Bakanlığı da takası duyurdu.
Savunma Bakanlığı, takasın Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) arabuluculuğuyla gerçekleştiğini belirtti.
Takas edilen Rus askerleri hâlen Belarus topraklarında bulunuyor ve yakın zamanda Rusya’ya nakledilecekler.
Son esir takası 19 Nisan’da yapılmıştı. O takasta Rusya’ya 246 asker dönerken, Ukrayna’ya da aynı sayıda asker teslim edilmişti.
BAE, bu takası savaşın başlangıcından bu yana yapılan en büyük takas olarak nitelendirmişti.
Aynı takasta taraflar yaralı askerleri de karşılıklı olarak teslim etmişti: Ukrayna 31, Rusya ise 15 yaralı asker almıştı.
Bir gün önce ise Moskova ve Kiev, hayatını kaybeden askerlerin naaşlarını karşılıklı olarak teslim etmişti. Ukrayna 909, Rusya ise 41 naaş almıştı.
19 Mart’ta Rusya ve Ukrayna, 175’e 175 formülü üzerinden esir takası yapmıştı.
Bu takas, 18 Mart’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ABD’li mevkidaşı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde duyurulmuştu.
5 Şubat’ta taraflar karşılıklı olarak 150’şer esir teslim etmişti. 15 Ocak’ta ise 25’e 25 formülü üzerinden bir takas gerçekleştirilmişti.
Kremlin’e göre 1 Mayıs’ta Putin, BAE lideri Muhammed Bin Zayid el-Nahyan ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Emirliklerin Rusya ve Ukrayna arasında tutulan kişilerin takaslarının düzenlenmesinde sağladığı yardımı takdirle karşıladığını” belirtmişti.
-
Avrupa2 hafta önce
Almanya’da tren fabrikası tank üretimine başlıyor
-
Dünya Basını2 hafta önce
Şin-Bet Direktörü’nün yeminli beyanı ne anlama geliyor?
-
Amerika2 hafta önce
ABD’de çöküş sürüyor: Dow, 1932’den bu yana en kötü nisan ayını yaşıyor
-
Diplomasi2 hafta önce
Çin’in ABD’den enerji ithalatındaki düşüş Rusya’ya kapı açtı
-
Avrupa2 hafta önce
Alman eyaletleri silahlanma yarışına son sürat dahil oluyor
-
Ortadoğu2 hafta önce
ABD’den Suriye’ye “İran” baskısı: DMO terör örgütü ilan edilsin
-
Avrupa2 hafta önce
Orbán’ın vetoları AB’yi 7. maddeye itiyor
-
Avrupa2 hafta önce
Trump’ın tarifeleri Avrupa’da serbest ticaret yanlısı ülkeleri güçlendiriyor