Bizi Takip Edin

Ortadoğu

Pezeşkiyan: Yaptırımlar kalksa da kalkmasa da ilerleyeceğiz

Yayınlanma

İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, Umman ziyaretinde yaptığı açıklamada, yaptırımlar kalksa da kalkmasa da İran’ın ilerlemeye devam edeceğini ve İslam ülkeleri arasındaki işbirliğinin diğerlerine olan ihtiyacı ortadan kaldıracağını belirtti. Dışişleri Bakanı Arakçi ise uranyum zenginleştirme konusunda taviz verilmeyeceğini vurgulayarak, ABD ile dolaylı görüşmelerin yeni turunun yakında belirlenebileceğini söyledi.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, dün Umman’da yaptığı açıklamada, ülkesinin yaptırımlar devam etse de kaldırılsa da ilerlemeye devam edeceğini vurguladı.

Pezeşkiyan, İslam ülkeleri arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesinin İran’ı başka hiçbir güce muhtaç bırakmayacağını belirtti.

Aynı zamanda İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi de Umman’dan, Tahran’ın uranyum zenginleştirme konusunda taviz vermeyeceğinin altını çizerek, ABD ile dolaylı nükleer görüşmelerin yeni turu için tarihin yakında belirlenebileceğini ifade etti.

Pezeşkiyan, bölgede istikrarın güçlendirilmesinin tüm bölge ülkelerinin ortak sorumluluğu olduğunu ifade ederek, “İslam ülkeleri arasında mantıksal ilişkilere dayalı işbirliğinin güçlendirilmesi bizi herkesten bağımsız kılacaktır,” dedi.

İran Cumhurbaşkanı ayrıca, “Biz birbirimiz için tehdit değil, aksine birbirimiz için birer fırsatız. Bu yolda birlikte ilerleyebiliriz,” diye ekledi.

Uranyum zenginleştirme konusunda net duruş

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi de Umman’dan yaptığı açıklamada, İran’ın müzakerelerdeki kırmızı çizgisinin altını çizerek, “Uranyum zenginleştirme meselesinde kimseye taviz vermeyeceğiz,” ifadelerini kullandı.

Avrupa’dan gelen açıklamalara da değinen Arakçi, “Eğer Avrupalıların talebi uranyum zenginleştirmenin durdurulması ise nükleer dosyamız hakkında onlarla asla diyaloğu sürdürmeyeceğiz. Tutumlarını netleştirmeleri gerekiyor,” dedi.

Arakçi, salı günü yaptığı benzer bir açıklamada da “Eğer İngiltere’nin pozisyonu, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nın ve İngiltere’nin nükleer anlaşmanın bir tarafı olarak taahhütlerinin açık bir ihlali anlamına gelen İran içinde sıfır zenginleştirme dayatmak ise bu durumda nükleer dosya ile ilgili aramızda tartışılacak bir konu kalmaz,” diye konuşmuştu.

Umman ziyaretinin iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ele aldığını teyit eden Arakçi, “Umman tarafıyla ABD ile yürütülen dolaylı müzakereler hakkında istişarelerde bulunduk,” bilgisini paylaştı.

Arakçi, ABD ile bir sonraki dolaylı görüşme turunun tarihiyle ilgili olarak, “Tarihin önümüzdeki günlerde belirlenmesi mümkün,” diye ekledi.

İran ordusundan ‘hazırız’ mesajı

Bu bağlamda, İran ordusu Koordinasyon İşleri Yardımcısı Amiral Habibullah Seyari, silahlı kuvvetlerin tam teyakkuz halinde olduğunu ve düşmanların planlarını bozguna uğratacağını belirterek, “Herhangi bir saldırganın burnunu yere sürteceğiz,” değerlendirmesini yaptı.

Diplomasi

Trump’tan Netanyahu’ya: İran’a saldırı planını gündeminden çıkar

Yayınlanma

Trump’ın İran’la nükleer görüşmelerin sonlanmasını isteyen Netanyahu’ya “İran’a saldırı planını gündemden çıkar. Diplomatik yolları sonuna kadar kullanmak istiyorum” dediği belirtildi. İsrail tarafı ise “sürpriz olmayacağı” yönünde ABD’ye güvence verdi.

ABD Başkanı Donald Trump, pazartesi günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde, İsrail’in İran’a yönelik olası bir saldırısı için “yeşil ışık” yakmadığını söyledi. Trump, Netanyahu’dan askeri seçeneği gündemden kaldırmasını istedi. Netanyahu ise Trump’a verdiği yanıtta, İran’ın hem uluslararası toplumu hem de ABD’yi “aldattığını” ve zaman kazanmaya çalıştığını ileri sürdü.

Trump, Beyaz Saray’daki bir ekonomi etkinliğinde Netanyahu ile telefon görüşmesine ilişkin gazetecilere yaptığı açıklamada, “Birçok konuyu görüştük, çok iyi bir konuşmaydı. Ne olacağını göreceğiz” dedi. İran konusunda “çok yoğun çalıştıklarını” belirten Trump, “Zor bir mesele… İranlılar çok iyi müzakereciler” ifadelerini kullandı.

ABD’nin, İsrail ile İran konusundaki işbirliğini askıya aldığı iddiası

Ancak sızan ayrıntılar, görüşmenin hem İran hem de Gazze’de devam eden savaş konusunda gergin geçtiğini gösteriyor. Trump, Netanyahu’ya Gazze savaşının “artık bittiğini” ve sona erdirilmesi gerektiğini söyledi. Savaşın sonlandırılmasının, İran ile yürütülen müzakerelere ve Suudi Arabistan’la normalleşme sürecine de katkı sağlayacağını vurguladı. Bir kaynak, Ynet News’e Trump’ın mesajını şöyle özetledi: “Bu işi bitirin. Savaş uzamasın.”

İsrail: Sürpriz olmayacak

Nükleer müzakerelerde herhangi bir ilerleme sağlanamasa da Trump’un görüşmelerin sonlanmasını isteyen Netanyahu’ya “İran’a saldırı planını gündemden çıkar. Bu, müzakerelere yardımcı olmuyor. Diplomatik yolları sonuna kadar kullanmak istiyorum, zor olsalar bile. Onlarla nasıl konuşulacağını biliyorum” dediği belirtildi.

İki lider, İran’la yürütülecek nükleer görüşmelerin altıncı turu öncesinde Mossad Başkanı David Barnea ile İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’in, müzakerelerde ABD’yi temsil eden Steve Witkoff ile bir araya gelmesi konusunda anlaştı. İsrail tarafı, “sürpriz olmayacağı” yönünde güvence verdi.

Trump: İran artık daha agresif

Trump, daha önce Fox News’e verdiği demeçte İran’ın müzakerelerde “çok daha agresif” bir tavır sergilemeye başladığını söylemişti. “Sadece birkaç gün öncesine kıyasla davranışları çok farklı. Bu beni şaşırttı, hayal kırıklığına uğrattı” diyen Trump, tarafların ertesi gün yeniden bir araya geleceğini belirtmişti. Ancak İranlı yetkililer, müzakerelerin bir sonraki turunun 15 Haziran Pazar günü başlayacağını açıkladı. Görüşmelere daha önce olduğu gibi Umman arabuluculuk yapıyor.

ABD ve İsrail arasında İran gerginliği: Telefonda hararetli tartışma

Aynı demeçte Trump, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini yeni bir anlaşmanın önündeki en büyük engel olarak tanımladı. Tahran’a açık bir uyarıda bulunan Trump, “İran, kabul edilemeyecek taleplerde bulunuyor. Vazgeçmeleri gereken şeylerden vazgeçmiyorlar. Zenginleştirme ısrarını sürdürüyorlar. Şu anda anlaşmaya hazır değiller. Bunu söylemek istemem ama alternatifi çok kötü” dedi.

CENTCOM alternatif planlar hazırladı

Bu arada, ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı General Michael Kurilla, müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanması durumunda İran’a yönelik askeri müdahale için Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth’e çeşitli senaryolar sunduklarını açıkladı.

İran ise pazartesi günü yaptığı açıklamada, ABD’nin sunduğu yeni nükleer anlaşma şartlarına karşılık bir “karşı teklif” sunacağını duyurdu. Tahran, uranyum zenginleştirme faaliyetlerinden vazgeçmeyeceğini yineleyerek bunun kendileri için “kırmızı çizgi” olduğunu belirtti. Trump, karşı teklifin henüz ulaşmadığını, ancak haftanın ilerleyen günlerinde yapılacak görüşmelerde değerlendirileceğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Ortadoğu

Lula: Biden, Rusya’nın yok edilmesi gerektiğini düşünüyordu

Yayınlanma

Brezilya Devlet Başkanı Lula, Ukrayna savaşı nedeniyle Batılı ülkeleri suçlayarak, eski ABD Başkanı Joe Biden’ın, Rusya’nın yok edilmesi gerektiğine inandığını aktardı.

Fransa gezisine başlamadan önce geçen hafta Le Monde’a bir mülakat veren Lula, Ukrayna’nın yanı sıra Gazze konusunda da görüşlerini dile getirdi.

Nazizme karşı kazanılan zaferin 80. yılını anmak için Moskova’ya gittiğini belirten Lula, bu çatışmada 26 milyon insanını kaybeden bir ülkeye saygısı nedeniyle bunu yapmasının yanı sıra, Rusya ile Brezilya arasındaki güçlü ticari ilişkileri de hatırlattı.

Brezilyalı lider, “Brezilya, Rusya’nın Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ihlal etmesini başından beri kınadı. Brezilya üç yıldır barıştan yana! Putin’e savaşı sona erdirme zamanının geldiğini söyledim; [16 Mayıs’ta] Zelenskiy ile İstanbul’da görüşmesini tavsiye ettim. Ve gitmemesine üzüldüm,” dedi.

Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenskiy’e yönelik, savaşın ardından sarf ettiği sert sözler nedeniyle pişman olmadığını kaydeden Lula, “Bence bu savaş hiç olmamalıydı. Hata, Putin’in Ukrayna’yı işgal etmeye karar vermesiyle yapıldı. Bu çok açık ve biz de her zaman böyle söyledik: Hiçbir ülke, özellikle de müzakere imkânları varken, başka bir ülkenin topraklarını işgal etme hakkına sahip değildir,” dedi.

Fakat Lula, buna rağmen, Batılı ülkelerin de sorumluluğuna işaret etti. Brezilya lideri, “Uzun uzun konuştuğum Joe Biden, Rusya’nın yok edilmesi gerektiğini düşünüyordu,” diyerek, savaşta eski Amerikan liderinin önemli bir rolü olduğunu ifşa etti.

“Uzun süredir dünyada orta yolu temsil eden Avrupa ise şimdi Washington’un yanında yer aldı ve yeniden silahlanmaya milyarlar harcıyor,” diyen Lula, bu durumun kendisini endişelendirdiğini, tek konuşulan şeyin “savaş” olması durumunda, barışın asla gelmeyeceğini vurguladı.

Brezilya’nın Rusya ve Ukrayna arasındaki müzakereleri desteklemeye hazır olduğuna işaret eden Lula, Çin ve diğer 11 gelişmekte olan ülke ile birlikte, 2024 yılında bir barış planı önerdiklerini kaydederek, “Üç yıllık savaşın ardından, çatışmanın devamından kimsenin bir kazancı olamaz. Putin her şeyi elde edemeyeceğini biliyor, Zelenskiy de öyle. Oturup konuşalım. Yeterince bomba, yeterince ölüm, yeterince yıkım oldu,” diye konuştu.

Okumaya Devam Et

Ortadoğu

Mahmud Abbas’tan Macron ve Selman’a “bir yıl içinde seçim” sözü

Yayınlanma

Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın Macron ve Selman’a Gazze ve Filistin Yönetimi adına bazı taahhütlerde bulunduğu ortaya çıktı.

Fransa ile Suudi Arabistan’ın öncülüğünde Ortadoğu’da iki devletli çözümü canlandırma amacıyla New York’ta düzenlenecek Birleşmiş Milletler (BM) konferansına bir hafta kala, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın Gazze ve Filistin Yönetimi adına bazı taahhütlerde bulunduğu ortaya çıktı.

Abbas, konferansın ev sahipleri olan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a bir mektup yazarak Filistin Yönetimi’nde yeni seçim vaadinde bulundu. Hamas’ın silah bırakması gerektiğini savunanan Abbas mektubunda “Filistin topraklarına uluslararası güç konuşlandırılmasını” istedi.

Élysée Sarayı’ndan (Fransa Cumhurbaşkanlığı) yapılan açıklamaya göre Abbas mektupta, Gazze’deki savaşa son verilmesi ve Ortadoğu’da barış sağlanması için gerekli gördüğü adımları anlattı. Filistin Yönetimi Başkanı’nın bu çerçevede “Hamas artık Gazze’yi yönetmeyecek; silahlarını ve askeri kapasitesini Filistin Yönetimi’nin güvenlik güçlerine devretmek zorunda” dediği belirtildi.

Abbas, “BM Güvenlik Konseyi tarafından yetkilendirilmiş bir istikrar/koruma gücünün parçası olarak Arap ve uluslararası güçleri davet etmeye hazır olduğunu” söyledi. Abbas’ın, “Filistin Devleti topraklarında güvenliğin tek sağlayıcısı olmalı ama militarize bir devlet olma niyeti yok” dediği aktarıldı.

Abbas, “Net ve bağlayıcı bir zaman çizelgesi, uluslararası destek, denetim ve garantilerle İsrail işgalini sona erdiren, tüm çözülmemiş meseleleri ve nihai statü sorunlarını çözen bir barış anlaşması yapmaya hazırız” ifadelerini kullandı. Abbas’ın, “Hamas tüm rehineleri ve tutsakları derhal serbest bırakmak zorunda” diye eklediği de açıklandı.

Öte yandan Abbas mektubunda, Filistin Yönetimi’nde reform yapma taahhüdünü yineledi ve bir yıl içinde, uluslararası gözlemcilerin de denetleyeceği şekilde başkanlık seçimleri ve genel seçim düzenleme vaadini teyit etti.

Élysée Sarayı, Abbas’ın “iki devletli çözümün uygulanması yolunda ilerleme kaydetmek için gerçek bir isteklilik gösteren somut ve benzeri görülmemiş taahhütlerini” memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı.

Macron, ev sahipliği yapacağı konferans öncesinde Filistin devletini tanımanın ahlaki bir görev ve siyasi bir gereklilik olduğunu söylemiş ancak tanıma için Hamas’ın silah bırakması da dahil olmak üzere bazı koşullar öne sürmüştü.

Fransa, uzun süredir iki devletli çözümü savunuyor. Ancak Filistin devletini resmen tanıması ciddi bir politika değişikliği anlamına gelecek.

İsrail basını, iki devletli çözümü reddeden Binyamin Netanyahu hükümetinin ise konferans öncesinde, Filistin’in tanınması halinde Batı Şeria’da daha fazla yasadışı yerleşim inşa etme tehdidinde bulunduğunu yazmıştı.

Tel Aviv yönetimi ayrıca Filistin devletini tanımanın ahlaki sorumluluk olduğunu söyleyen Macron’a İsrail’e karşı “Yahudi devletine karşı Haçlı Seferi düzenleme” suçlaması yöneltmişti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English