Bizi Takip Edin

RUSYA

Rusya Merkez Bankası, faiz oranını yüzde 21’e yükseltti

Yayınlanma

Rusya Merkez Bankası, ekonomideki enflasyonist baskılara karşı baz faiz oranını yüzde 21’e çıkararak sıkı para politikasını sürdürme kararı aldı. Bu adımın piyasa üzerindeki etkileri ve ekonominin yavaşlama riskleri uzmanlar arasında tartışılmaya devam ediyor.

Rusya Merkez Bankası, baz faiz oranını yüzde 19’dan yüzde 21’e yükseltti. Bu, Temmuz 2023’te yüzde 7,5 seviyesinden başlayan bu döngüdeki sekizinci artış anlamına geliyor.

Yeni oran, Şubat 2022’de Rusya-Ukrayna savaşının patlak vermesinin ardından Merkez Bankası tarafından belirlenen seviyenin bile üzerinde.

Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina, bu kararın “önceden belirlenmiş olmadığını” söylese de piyasalar faiz artışını bekliyordu; tek soru artışın yüzde 20 seviyesinde mi yoksa daha fazla mı olacağıydı

Ekonomist Yegor Susin’e göre yüzde 20 yeterli bir seviye: Endişe verici göstergelere rağmen, Merkez Bankası’nın sıkı para politikası etkisini göstermeye başladı.

Ancak önceki faiz artışlarının ekonomiye ve enflasyona etkisinin hissedilmesi için daha fazla zamana ihtiyaç var. Sovcombank Baş Ekonomisti Mihail Vasiliyev, şubat ayındaki son toplantıya kadar faiz oranının yüzde 22’ye ulaşacağını öngörüyor. Zira mevcut enflasyonist baskılar azalma belirtisi göstermiyor.

Promsvyazbank analisti Denis Popov, toplantı öncesinde Merkez Bankası’nın birçok olumsuz veri aldığını belirtiyor.

Kredi büyümesi ve enflasyon, Merkez Bankası’nın temmuz tahminlerinin oldukça üstünde seyrediyor.

Ülke toplumunun enflasyon beklentileri aralık ayından bu yana en yüksek seviyeye çıkarken, işletmelerin fiyat beklentileri de yükseldi. Bütçe harcamaları artarken, kamu hizmet tarifelerindeki artış ve ücretlerin hızlı artışı da devam ediyor.

Yakın zamana kadar Merkez Bankası’nın enflasyonu hedefe geri döndüreceğine inanan analistler bile bu konuda hayal kırıklığı yaşamaya başladı.

“Artık durumu kontrol edemediklerini düşünüyoruz,” diyen Susin, Merkez Bankası’nın yıl sonu ve 2025 enflasyon beklentilerini yükselterek yüzde 5,3 seviyesine çektiğini ve yüzde 4 hedefini artık gerçekçi bulmadığını da sözlerine ekledi.

Merkez Bankası, kararını açıklarken enflasyonun temmuz tahminlerinin önemli ölçüde üzerinde olduğunu ve iç talepteki artışın arzı geçtiğini belirtti. Ek bütçe harcamaları ve 2024’te beklenen bütçe açığının genişlemesi de enflasyonu artıran faktörler arasında.

Bu durumun ışığında, Merkez Bankası “bir sonraki toplantıda faiz oranını yeniden artırma ihtimalini” kabul ettiğini belirtti; bu da aralık ayında yeni bir faiz artışının olabileceğini işaret ediyor.

Merkez Bankası’nın tahminlerini dramatik şekilde güncellemesi, durumun aciliyetini de ortaya koyuyor. Temmuz ayında enflasyonun yıl sonuna kadar yüzde 6,5-7 seviyelerine ulaşmasını beklerken, yeni tahmin yüzde 8-8,5 seviyesine çıkarıldı. Üstelik Merkez Bankası ilk kez 2025 yılı için yüzde 4’lük hedefe ulaşmanın zor olduğunu kabul etti.

Faiz indirimi ise uzun süre gündemde olmayacak. Merkez Bankası, yıl sonuna kadar ortalama faiz oranını yüzde 21-21,3 ve gelecek yıl ise yüzde 17-20 aralığında tahmin ediyor. Bu, aralık ayında faiz oranının 200 baz puan artarak yüzde 23 seviyesine çıkabileceğini gösteriyor.

Nabiullina ve yardımcısı Aleksey Zabotkin, gerektiğinde faiz oranını daha da artırmaya hazır olduklarını vurguluyorlar. Ancak bu riskli bir strateji: ekonomi zaten yüksek faiz oranlarından dolayı yavaşlama belirtileri gösteriyor. İktisadi Kalkınma Bakanı Maksim Reşetnikov da bu durumu kabul ederek, “Üçüncü çeyreğin sonunda ve dördüncü çeyreğin başında ekonomide bir yavaşlama gözlemliyoruz,” ifadelerini kullandı.

Savaştan hemen sonraki kısa bir dönem hariç, Rusya son 20 yıldır bu kadar yüksek faiz oranlarını görmedi. 2022 yılı sonu ile 2003 yılı başlarında refinansman oranı yüzde 21 seviyelerindeydi. Fakat o döneme kıyasla enflasyon oranları oldukça farklı.

2002’de enflasyon yüzde 15,1 seviyesindeyken bugün yıllık yüzde 8,5 civarında seyrediyor. Bu yıl sonuna kadar enflasyonun yüzde 8’e yaklaşması bekleniyor, ancak tüm bu çabalara rağmen Merkez Bankası enflasyonu düşürmekte zorlanıyor.

RUSYA

Putin’den BRICS zirvesi sonrası açıklamalar

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Putin, BRICS Zirvesi sonrası düzenlediği basın toplantısında Ukrayna krizine dair açıklamalarda bulundu. Ukrayna’daki gerilimin kaynağının ABD destekli 2014 darbesi olduğunu belirten Putin, Trump’ın Moskova’yı vurma tehditlerini ciddiye almadığını söyledi. Ayrıca BRICS ülkeleri arasında ulusal para birimlerine dayalı bir ödeme sistemi geliştirilmesine yönelik adımların devam ettiğini vurguladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kazan’daki BRICS Zirvesi’nin ardından düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.

Kuzey Kore askerlerinin Rusya topraklarında bulunduğunu iddia eden görüntüler hakkında konuşan Putin, şunları söyledi:

“Öncelikle bu görüntüler varsa, bir gerçeği yansıtır. Ancak dikkatinizi çekmek istediğim bir diğer nokta, Ukrayna’daki gerilimin asıl sebebinin Rusya’nın eylemleri değil, 2014’te ABD tarafından desteklenen darbe olduğunu unutmamamız gerekiyor. Hatta o dönemde ABD’nin bu darbe için ne kadar para harcadığı bile kamuoyuna açıklanmıştı. Minsk Anlaşmaları süresince barışçıl bir çözüm aradığımızı söylediler, ancak sekiz yıl boyunca kandırıldık. Bazı Avrupalı liderler, bu süreyi Ukrayna ordusunu silahlandırmak için kullandıklarını itiraf ettiler. Sonrasında ise Batılı ülkeler, Kiev rejimine silah yardımı yapmaya başladılar. Bugün Ukrayna ordusu, NATO’nun doğrudan müdahalesi ve teknolojik desteği olmadan bu çatışmayı sürdüremez.”

Ukrayna krizinin çözümüne ilişkin görüşler

Putin, Ukrayna’daki ihtilafın barışçıl yollarla çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, “Çin ve Brezilya’nın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda başlattığı girişimi destekliyoruz. BRICS ülkeleri de bu çabaya katkı sağlıyor ve biz de barışın sağlanması için elimizden geleni yapmaya hazırız,” dedi.

Trump’ın Moskova’yı vurmakla tehdit ettiği iddiası hakkında

Diğer yandan Putin, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Moskova’yı vurmakla tehdit ettiği yönündeki iddialar hakkında şunları söyledi:

“Beni tehdit ettiğini hatırlamıyorum. Bu açıklamalar ABD’deki seçim mücadelesinin bir parçası. Ancak Trump’ın, Ukrayna’daki çatışmayı sonlandırmak için her şeyi yapmaya hazır olduğunu söylemesi dikkate değer. Bu tür samimi açıklamaları her zaman memnuniyetle karşılıyoruz.

Trump ile uzun süredir tartışılan bir konu var: Rusya ile işbirliği yapıp yapmadığı. ABD’de yapılan soruşturmalar bunun tamamen asılsız olduğunu ortaya koydu. Seçimlerden sonra ABD-Rusya ilişkilerinin nasıl gelişeceği, öncelikle ABD’ye bağlı. Eğer ABD, Rusya ile normal ilişkilere hazırsa, biz de aynı şekilde karşılık veririz.”

Rusya’nın tecrit edildiği iddialarına yanıt

Ayrıca Putin, Rusya’nın izolasyonu iddialarını yalanlayarak, “Avrupalı liderlerin bizimle ilişkileri yeniden başlatmak istediğini duyuyoruz. Biz bu tür temaslara her zaman açığız ve ekonomimiz büyümeye devam ediyor,” değerlendirmesini yaptı

BRICS ortak ödeme sistemi hakkında

Rusya lideri, BRICS ülkeleri arasında ortak bir ödeme sistemi oluşturulması konusunda henüz somut bir adım atılmadığını belirtti:

“Rusya Merkez Bankası tarafından oluşturulan mevcut finansal bilgi alışverişi sistemi üzerinden ilerliyoruz. Diğer BRICS üyelerinin de kendi sistemleri var ve bunları kullanıyoruz.”

BRICS ülkeleri arasında bankalararası iletişim

Putin, BRICS ülkeleri arasında bankalararası iletişimin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, “Ulusal para birimlerinde karşılıklı mutabakat mekanizmaları oluşturmaya devam edeceğiz,” dedi.

Devlet Başkanı, BRICS’in kapalı bir grup olmadığını vurgulayarak, “BRICS, değerlerimizi paylaşan herkese açıktır. Üyelerimiz, dışarıdan baskı olmadan ortak çözümler üretmek için çalışıyor,” ifadelerini kullandı.

Uzmanlara BRICS’i sorduk – 1: Bağımsız BRICS ödeme sistemi başarıya ulaşabilir mi?

Okumaya Devam Et

RUSYA

IMF, Rusya ekonomisinde ‘yavaşlama’ öngördü

Yayınlanma

IMF, 2025’ten itibaren Rusya ekonomisinin büyüme hızının neredeyse üç kat yavaşlayacağını ve uzun vadede bu gerilemenin devam edeceğini öngördü.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ekonomistlerine göre, 2025’ten itibaren Rusya’nın gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) büyüme oranı neredeyse üç kat yavaşlayacak ve sonraki yıllarda da bu düşüş devam edecek.

Tahminlere göre, Rusya ekonomisi bu yıl yüzde 3,6, gelecek yıl ise yalnızca yüzde 1,3 oranında büyüyecek. IMF’nin ekim ayı tahmininde, 2029 yılına kadar büyüme oranının yüzde 1,2’ye kadar düşeceği öngörülüyor.

IMF verilerine göre, Rusya gelecek yıl gelişmiş ülkelerin ortalamasına kıyasla üçte bir oranında (yüzde 1,8), gelişmekte olan ülkelerden ise (yüzde 4,2) üç kat daha yavaş büyüyecek.

Ülke ekonomisi, Çin’in büyüme hızının 3,5 kat gerisinde kalacak (Çin için yüzde 4,5 büyüme öngörülüyor) ve Hindistan’ın beş kat gerisinde (yüzde 6,5) büyüme performansı sergileyecek.

IMF, Rusya’daki “sert yavaşlamanın” nedenini özel tüketim ve yatırım büyümesindeki düşüşün yanı sıra, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2,5 milyon olarak tahmin ettiği işgücü açığına bağlıyor.

Ayrıca fon, petrol fiyatlarının bu yıl varil başına ortalama 81,29 dolardan, gelecek yıl 72,84 dolara düşeceğini tahmin ediyor.

2022’de, Rusya’nın GSYİH’si yalnızca yüzde 1,2 oranında düştü; bu, hükümetin başlangıçta öngördüğünden beş kat daha azdı.

2023’te Rosstat, durgunluğu tamamen telafi eden bir büyüme kaydetmeye başladı: Resmi istatistiklere göre geçen yıl ekonomi yüzde 3,6 büyüdü ve bu yılın ocak-ağustos döneminde yüzde 4,2 arttı.

Bloomberg Economics‘in Rusya ekonomisti Aleksandr İsakov, ekonominin “mali teşvikler” tarafından desteklendiğini belirtiyor.

2022–24 dönemi için hükümet, savunma sanayii şirketlerine büyük miktarda para aktararak ve savaşa katılmayı kabul eden sözleşmeli askerlere cömert ikramiyeler dağıtarak milli bütçesi altında yaklaşık 20 trilyon ruble harcadı.

Ancak İsakov, bu mali teşviklerin etkisinin zirveye ulaştığına inanıyor: İnşaat ve taşımacılık navlun ciroları 2024’ün başından itibaren durgunlaşmaya başladı ve askeri üretim artmaya devam etse de bu artış sivil endüstrilerdeki düşüşü zar zor dengeleyebiliyor.

Öte yandan Finlandiya Bankası Gelişmekte Olan Ekonomiler Enstitüsü (BOFIT) uzmanları, büyümenin sürdürülebilmesi için yatırıma ihtiyaç olduğunu, ancak Moskova’nın yalnızca savaşla doğrudan bağlantılı sektörlere öncelik vermeye kararlı olduğunu vurguluyor.

Chicago Üniversitesi profesörü Konstantin Sonin ise, “Askeri üretime yapılan yatırımlar ve aynı anda piyasa kurumlarının dağıtılması, ekonomiyi kısa vadede güçlendirebilir, ancak uzun vadede Rusya’nın iktisadi kalkınma beklentilerine karşı adeta bir saatli bombaya dönüşüyor,” diyor.

Rusya ekonomisinin geleceği

Okumaya Devam Et

RUSYA

Çin ve Vietnam bankaları Rusya’da şube açmayı planlıyor

Yayınlanma

Çin ve Vietnam’dan bazı bankalar, 1 Eylül 2024 itibarıyla yabancı bankaların Rusya’da şube açmasına izin veren yeni yasa kapsamında, Rusya’da faaliyete geçmeye hazırlanıyor. Bu hamle, uluslararası ödemelerde alternatif bir kanal oluşturmayı hedefliyor.

Rusya Devlet Duması Finans Piyasası Komitesi Başkanı Anatoliy Aksakov, Çin’in “birinci kademe” kategorisinde olmayan bazı bankaları ve Vietnam’daki kredi kuruluşlarının Rusya’da şube açma planları olduğunu duyurdu.

Aksakov, Duma’nın yaz aylarında kabul ettiği ve 1 Eylül 2024 tarihinden itibaren yabancı bankaların Rusya’da şube açmasına izin veren yasayı hatırlattı.

Bu düzenlemeyle Rusya, uluslararası ödemeler için alternatif bir kanal oluşturmayı hedefliyor.

Rusya makamları, öncelikli olarak dost ülkelerin bankalarına güveniyor. Ancak yasa, “dost olmayan” ülkelere yönelik herhangi bir kısıtlamayı içermiyor.

Salı günü T-Bank’ın düzenlediği bir konferansta konuşan Aksakov, “Çinli bankalar aktif olarak sinyal veriyor, ayrıca Vietnam’dan bazı bankaların Rusya’da faaliyete geçmeye hazır olduğuna dair bilgi aldık,” ifadelerini kullandı.

Bu yılın başlarında, Rusya ve Çin hükümetleri, iki ülke arasındaki ticaretin sorunsuz bir şekilde yürütülmesi için takas kanallarını geliştirme ve yeni banka şubeleri açma konusunda anlaşmaya varmışlardı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English