Rusya
Rusya, stratejik maden şirketi Dalpolimetal’i devletleştirdi

Rusya’da, Primorskiy Krayı Dalnegorsk Bölge Mahkemesi, ülkenin en büyük kurşun konsantresi üreticilerinden biri olan madencilik ve metalürji kompleksi Dalpolimetal’in hisselerinin tamamının devlete devredilmesine karar verdi. Başsavcı Yardımcısı İgor Tkaçev’in yolsuzluk gerekçesiyle açtığı dava sonucunda alınan bu karar, şirketin stratejik önemi ve mühimmat üretiminde kullanılan ürünleri nedeniyle dikkat çekiyor. Eski Duma Milletvekili Eduard Yanukov’un da aralarında bulunduğu davalılar hakkındaki suçlamalar mahkeme tarafından kabul edildi.
Rusya’nın Primorskiy Krayındaki Dalnegorsk Bölge Mahkemesi, ülkenin en büyük kurşun konsantresi üreticilerinden Dalpolimetal madencilik ve metalürji kompleksinin yüzde 100 hissesinin devlet mülkiyetine devredilmesine hükmetti.
Kommersant gazetesinin haberine göre karar, Başsavcı Yardımcısı İgor Tkaçev’in, şirketin mal varlığının yolsuzluk yoluyla elde edildiği iddiasıyla açtığı dava sonucunda alındı.
Davalılar arasında iş insanı ve eski alt parlamento kanadı Duma milletvekili Eduard Yanukov da bulunuyordu. Mahkeme, savcılığın iddialarını yerinde buldu.
Dalpolimetal, stratejik öneme sahip bir işletme olarak biliniyor. Şirketin ürettiği kurşun ve çinko konsantreleri, mühimmat ve askeri teçhizat üretiminde kullanılıyor.
Şirketin varlıklarının değeri 32 milyar ruble, maden rezervlerinin değeri ise 270 milyar ruble olarak tahmin ediliyor.
Son dönemde Dalpolimetal’in mali durumu kötüleşmişti. 2022’de 101,1 milyon ruble net kâr elde eden şirket, 2023’te 165,5 milyon ruble net zarar açıkladı.
Şirketin cirosu ise 3,63 milyar ruble ile neredeyse değişmedi. Geçtiğimiz ay şirketin borçlarının toplam varlıklarını 1 milyar ruble aşması ve alacaklıların çok sayıda iflas davası açması nedeniyle Dalpolimetal hakkında denetim süreci başlatıldı.
Örneğin Sberbank, şirketten 1,72 milyar ruble talep ediyor.
Geçtiğimiz yıl, Primorskiy Krayı Valisi Oleg Kojemyako, Dalpolimetal’in hissedarları arasında yabancıların bulunduğunu ve şirketin, daha önce devletleştirilen Dalnegorsk Maden İşleme Tesisi ile aynı kaderi paylaşabileceğini belirtmişti.
2008-2011 yılları arasında Amur oblastından Duma milletvekilliği yapan Yanukov, 2009 yılında Dalpolimetal’in çoğunluk hissesini (yüzde 50+1 hisse) Rus Madencilik Şirketi aracılığıyla satın almıştı.
İş insanının Letonya’da gayrimenkul, iş ve oturma iznine sahip olduğu ve burada Rusça bir gazete çıkardığı biliniyor.
Son dönemde Dalpolimetal’in en büyük hissedarı (yüzde 67 hisse), 2022’den beri doğrudan Yanukov’a ait olan Çanam şirketiydi.
Uzun süre Seyşeller, Britanya Virjin Adaları ve Güney Kıbrıs gibi farklı ülkelerdeki yapılar tarafından kontrol edilen offshore şirket, Mart 2024’te Rusya’daki Russkiy Adası’na yeniden kaydedildi.
Geri kalan hisseler ise Güney Kıbrıs merkezli Mimoro Constructions ve Wanester Management şirketlerine (her biri yüzde 16,5) aitti. Şubat ayında, Başsavcılığın talebi üzerine mahkeme, şirketin varlıklarına el koymuştu.
Dalpolimetal, Primorskiy Krayı’nda Nikolayevskoye, Verhneye, Partizanskoye, Yujnoye, Mayminovskoye ve Silinskoye olmak üzere altı maden yatağını işletiyor.
2023’te şirket 791,8 bin ton cevher çıkardı ve üretimin neredeyse tamamı (yüzde 98,9) Kore ve Çin’e ihraç edildi.
Geçtiğimiz yıl ise şirket, bir önceki yıla göre 10,3 bin ton daha az, yani 32 bin ton kurşun ve çinko konsantresi üretti.
Rusya
Rus iş dünyası, merkez bankasından faiz indirimi bekliyor

Rusya Sanayici ve Girişimciler Birliği (RSPP) Başkanı Aleksandr Şohin, iş dünyasının Rusya Merkez Bankası’nın bir sonraki toplantısında politika faizinde indirime gidilmesini beklediğini belirtti. Şohin, enflasyondaki yavaşlama gibi makroekonomik gerekçelerin bu beklentiyi desteklediğini ifade etti.
Rusya Sanayici ve Girişimciler Birliği (RSPP) Başkanı Aleksandr Şohin, iş dünyasının Rusya Merkez Bankası’nın bir sonraki toplantısında politika faizinde indirime gidilmesini umduğunu açıkladı.
TASS‘a verdiği mülakatta Şohin, böyle bir sonuç için halihazırda “makroekonomik gerekçeler” bulunduğunu ifade etti.
Enflasyondaki yavaşlama indirim beklentisini güçlendiriyor
RSPP Başkanı Şohin, faiz indirimi kararı için gerekçeler arasında enflasyon hızındaki düşüşü gösterdi. Şohin, “26 Mayıs itibarıyla yıllık bazda tüketici fiyat endeksi yüzde 9,78, ay başından itibaren ise yüzde 0,21 olarak gerçekleşti. RSPP’nin yaptığı anketler de fiyatlardaki pozitif dinamikleri teyit ediyor. Mayıs ayında katılımcılar ‘fiyatlar arttı’ yanıtını daha az, ‘satın alma fiyatları değişmedi’ yanıtını ise daha sık belirtti,” diye açıkladı.
Şohin’e göre, merkez bankasının yüksek faiz oranı ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Bu konuda bizzat düzenleyici kurumun verilerine, özellikle de 28 Mayıs 2025 tarihli finansal istikrar raporuna atıfta bulundu.
Raporda, madencilik, ticaret, makine mühendisliği ve hafif sanayi gibi sektörlerdeki bazı büyük kurumsal borçluların borçlarını ödemede zorluklar yaşadığı belirtiliyor.
Rusya’da yüksek faizler KOBİ’lerin satışlarını vurdu, kredi iştahı arttı
Yatırım faaliyetleri zorlu bir dönemden geçiyor
Yatırım faaliyetlerinin de zor bir dönemden geçtiğini belirten Şohin, kendi verilerine göre şirketlerin yüzde 20’sinin yatırım projelerinde takvimden geri kaldığını, yüzde 14’ünün ise bütçe kesintisine gitmek zorunda kaldığını kaydetti.
Şohin, bazı projelerin ancak devlet desteğiyle gerçekleştirilebileceğini, ancak bu desteğin hacminin de azaldığını ekledi.
Geçen hafta Rusya’nın önde gelen bankalarından VTB’nin yöneticisi Andrey Kostin, bankanın birinci başkan yardımcısı Dmitriy Pyanov’un merkez bankasının bir sonraki toplantıda politika faizini sabit tutacağı yönündeki tahmini üzerine 10 fiske karşılığında iddiaya girmeyi teklif etmişti.
Kostin, ekonomide kademeli bir soğuma ve enflasyonda yavaşlama işaretleri olduğunu belirtmişti.
Rusya Merkez Bankası, 25 Nisan’daki bir önceki toplantısında politika faizini dördüncü kez üst üste yüzde 21 seviyesinde sabit tutmuştu. Bir sonraki faiz kararının yarın (6 Haziran) açıklanması bekleniyor.
Rusya
Rusya, The British Council’ı ‘istenmeyen kuruluş’ ilan etti

Rusya Başsavcılığı, Birleşik Krallık’ın uluslararası kültürel ilişkiler ve eğitim fırsatları organizasyonu olan The British Council’ı ülkede ‘istenmeyen kuruluş’ ilan etti. Başsavcılığa göre Konsey, eğitim ve kültür faaliyetleri kisvesi altında İngiliz çıkarlarını ve değerlerini destekleyerek Moskova’nın politikasını itibarsızlaştırıyordu. The British Council, 2018 yılında ‘Skripal olayı’ sonrası Rus diplomatların sınır dışı edilmesine misilleme olarak Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın talebiyle ülkedeki faaliyetlerini durdurmuştu.
Rusya Başsavcılığı, Birleşik Krallık’ın uluslararası kültürel ilişkiler ve eğitim fırsatları organizasyonu olan The British Council’ın ülkede faaliyet göstermesinin istenmediğini duyurdu. Başsavcılığın internet sitesinde yapılan açıklamada, kararın gerekçeleri sıralandı.
The British Council, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın talebi üzerine 2018 yılında ülkedeki faaliyetlerini sonlandırmıştı.
‘İngiliz hükümetinin önceliklerine göre çalışıyor’
Başsavcılık, The British Council’ın kendisini bağımsız bir yapı olarak konumlandırmasına rağmen tüm çalışmalarını Birleşik Krallık hükümetinin önceliklerine göre yürüttüğünü, parlamentoya karşı sorumlu olduğunu ve bu ülkenin dış politika bakanlığı tarafından finanse edildiğini belirtti.
Kurumdan yapılan açıklamada, Konsey’in eğitim ve kültürel faaliyetler kisvesi altında (eğitim etkinlikleri, İngilizce dil öğretimi vb.) “eğitim, kültür ve gençlik politikası alanlarında uzun vadeli İngiliz çıkarlarını ve değerlerini” desteklediği ifade edildi.
Başsavcılık, bu faaliyetler arasında Rusya’da aşırılıkçı bir örgüt olarak tanınan ve yasaklanan “uluslararası LGBT hareketi” propagandasının ve Moskova’nın politikasını itibarsızlaştırma çabalarının da bulunduğunu iddia etti.
İddialar arasında ‘ajan ağı oluşturma’ da var
Başsavcılığın Konsey’e yönelik sıraladığı hedefler arasında ayrıca “eski Sovyet cumhuriyetleri nüfusunu Rus kimliğinden koparma”, “dünya çapında bir İngiliz etki ajanı ağı oluşturma” ve “Rusya karşıtı Baltık topluluğunu birleştirme” gibi suçlamalar da yer aldı.
The British Council, 2018 yılında Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın talebiyle ülkedeki faaliyetlerini durdurmuştu. Bu talep, Mart 2018’de eski GRU çalışanı Sergey Skripal ve kızı Yuliya’nın zehirlenmesiyle ilgili olarak Rus diplomatların Birleşik Krallık’tan sınır dışı edilmesine yönelik misilleme önlemlerinden biriydi.
Kuruluşun internet sitesinde Rusya’da bir temsilciliğinin bulunmadığı belirtiliyor. Londra, Moskova’yı Skripal olayına karışmakla suçlarken, Rusya ise sorumluluğun kendisine yüklenmesi girişimlerini kınamış ve olayı “uydurma” olarak nitelendirmişti.
FSB’den casusluk suçlaması
2024 yılında Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), The British Council’ın Birleşik Krallık’ta yaşayan Ukraynalı mültecileri “Herson oblastındaki yakın bağlantıları aracılığıyla askeri-politik nitelikte istihbarat bilgisi elde etmek amacıyla” devşirmeye çalıştığını iddia etmişti.
Ağustos 2024’te ise Devlet Duması’nın yabancı devletlerin Rusya’nın içişlerine müdahale ettiği iddialarını araştırma komisyonu, Başsavcılığa The British Council’ın Rusya’daki her türlü faaliyetinin yasaklanmasını önermişti.
Bu öneri, sadece sivil toplum kuruluşlarının değil, devlet kuruluşlarının da istenmeyen olarak tanınmasına olanak tanıyan yasanın yürürlüğe girmesinin ardından gelmişti.
Rusya, İngiliz devlet kuruluşu British Council’i istihbarat faaliyeti yürütmekle suçladı
Rusya
Putin: Kiev terör eylemlerine geçti, müzakereler provokasyonlara gelinmeden sürmeli

Rusya Devlet Başkanı Putin, hükümet üyeleriyle yaptığı toplantıda Ukrayna ile müzakereler ve Bryansk ile Kursk oblastlarındaki demiryolu patlamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Putin, Kiev’in terör eylemlerine yöneldiğini belirterek, askeri müdahalenin hedeflerine ulaşmak için müzakereler dahil tüm araçların kullanılması gerektiğini vurguladı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, hükümet üyeleriyle toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ana gündem maddesi iletişim hizmetleri alanında teknolojik egemenliğin sağlanması olarak açıklanmış olsa da, devlet başkanı görüşmenin başında Ukrayna ile müzakere heyetinin başkanı ve Rusya liderinin yardımcısı Vladimir Medinskiy’den İstanbul’da varılan mutabakatlar hakkında ve Rusya Soruşturma Komitesi Başkanı Aleksandr Bastrıkin’den Bryansk ve Kursk oblastlarındaki demiryolu patlamalarının soruşturma sonuçları hakkında rapor aldı.
Ukrayna’daki askeri müdahalenin hedeflerine ulaşmak için müzakereler de dahil olmak üzere tüm araçların kullanılmaya devam edilmesi ve provokasyonlara boyun eğilmemesi gerektiğini belirten Putin, Ukrayna’daki çatışma ve çözümünün Rusya Güvenlik Konseyi’nin bir sonraki toplantısında ele alınacağını ifade etti.
‘Kiev, Ukraynalıları kendi halkı olarak görmüyor’
Putin, “Kiev, Ukraynalıları kendi halkı olarak görmüyor ve barışçıl bir çözüme de yanaşmıyor, çünkü bu onlar için iktidarın kaybı anlamına gelecektir,” dedi.
Putin, Ukrayna ordusunun birbiri ardına yenilgiler aldığını ve Kursk oblastında “çok büyük ve tamamen anlamsız kayıplar” verdiğini dile getirdi.
Rusya lideri, “Kiev tarafından Rusya Federasyonu ile bir zirve talebi, Ukrayna oluşumlarının düzenlediği açık terör saldırıları fonunda kulağa garip geliyor,” diye ekledi.
Putin’e göre, herhangi bir mola, Kiev rejimi tarafından silah pompalamak, zorla seferberlik yapmak ve Rusya topraklarında terör saldırıları hazırlamak için kullanılacak.
Rusya lideri, “Ukrayna yönetimi hiçbir uzmanlık becerisine sahip değil ve bu nedenle baştan aşağı çürümüş ve yolsuzluğa batmış rejimin, müzakerelerdeki Rus heyetinin yeteneklerini ve statüsünü değerlendirme yetkisi yok,” ifadelerini kullandı.
Putin ayrıca, Ukrayna’nın Rusya’daki barışçıl hedeflere yönelik saldırılarının, “zaten gayri meşru olan Kiev rejiminin bir terör örgütüne dönüştüğünü teyit ettiğini” söyledi.
Bryansk ve Kursk oblastlarındaki köprülerin bombalanması hakkında
Putin, Bryansk ve Kursk oblastlarındaki trenlerin havaya uçurulmasının “kesinlikle bir terör eylemi” olduğunu belirtti. Bryansk ve Kursk oblastlarındaki tren olaylarında hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileyen ve yaralananlara acil şifalar temenni eden Putin, “Kiev, kayıplar vererek ve Rusya’yı korkutmaya çalışarak terör eylemleri organize etmeye geçti,” değerlendirmesini yaptı.
Rusya lideri, Bryansk ve Kursk oblastlarındaki demiryolunda meydana gelen terör eylemlerine ilişkin kararların Ukrayna tarafından siyasi düzeyde alındığını vurguladı.
Putin, hükümete ve bölgesel makamlara, Bryansk oblastındaki tren olaylarında hayatını kaybedenlerin ailelerine yardım etmek için gerekli tüm önlemleri alma talimatı verdi.
Putin, “Bryansk ve Kursk oblastlarındaki trenlerin havaya uçurulması, sivillere yönelik kasıtlı bir saldırıdır. Tüm uluslararası normlara göre bu tür eylemler terörizm olarak adlandırılır,” diye konuştu.
-
Dünya Basını2 hafta önce
Çin’de üretilen güneş panelleri ve bataryalar neden bu kadar ucuz?
-
Diplomasi2 hafta önce
Lavrov’un ziyareti ve Ermenistan’da son durum: Denge mi, savrulma mı?
-
Görüş2 hafta önce
Rusya ile müzakerelerde aklıselimin galip gelme ihtimali
-
Söyleşi2 hafta önce
Eski AP Türkiye Raportörü Kati Piri Harici’ye konuştu: AB’nin tutarlı bir Türkiye stratejisi yok
-
Görüş2 hafta önce
Trump’ın Rusya-Ukrayna barışını teşvik girişimi stratejik açmaza dönüştü
-
Dünya Basını2 hafta önce
Tantura katliamı: İsrail’in örtbas ettiği savaş suçu
-
Avrupa6 gün önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 1