Bizi Takip Edin

RUSYA

Rusya’da peçe yasağı tartışmaları: Kim, ne diyor?

Yayınlanma

Rusya Federasyonu’na bağlı Dağıstan Cumhuriyeti Müftülüğü, ülkede peçenin yasaklanmasına ilişkin fetvasını önümüzdeki günlerde çıkaracak. Söz konusu karar, 1 Temmuz’da Dağıstan Müftüsü Ahmed Abdulayev tarafından, Devlet Başkanı Sergey Melikov’un sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle yaptığı halka açık bir toplantıda duyuruldu.

Abdulayev, toplantıda “Peçenin yasaklanması için bir fetva çıkaracağız,” dedi. Müftü, ayrıca bu kararından dolayı kamuoyundan gelecek kınamaları da göğüslemeye hazır olduğunu belirtti.

Dağıstan’da peçe yasağı uygulanacak

Melikov, geçtiğimiz hafta Halk Meclisi oturumunda peçe yasağı lehine konuşmuştu. Melikov, “Kafkas halklarına özgü olmayan bu kıyafet, erkeklere başörtüsünün arkasına saklanma ve kadınlara da yasaklı eşyaları taşıma fırsatı veriyor. Teröristlerin gizlenmesi açısından ben de buna karşıyım,” dedi.

Bununla birlikte Melikov, “Radikalizmin gelişmesi için hiçbir neden yok” diye de ekledi.

Ardından Melikov’un açıklamaları daha ılımlı oldu. Telegram kanalında yaptığı paylaşımda, Dağıstan’ın 23 Haziran’da Mahaçkale ve Derbent’te gerçekleştirilen saldırılar nedeniyle tacize maruz kaldığına işaret ederek şunları kaydetti: “Bizi radikalizmle suçluyorlar, suçluları tüm inananlarla karıştırıyorlar, peçelerde terör işaretleri görüyorlar, kamuoyu önünde fütursuzca, hatta tehlikeli yorumlar yapıyorlar.”

‘Ters tepebilir’

Vedomosti gazetesine konuşan Rus siyaset bilimci Aleksandr Kınev, yerel makamların yüzü gizleyen kıyafetleri yasaklayarak, kolluk kuvvetlerinin faaliyetleri kamuya açık olmadığı için terörle mücadele konusundaki çalışmalarını göstermek istediklerini kaydetti.

Kınev’e göre radikal akımların ortaya çıkmasının nedeni eğitim, sosyal yardım çalışmaları ve gençlerin istihdamı ve dini gereçlerin yasaklanması ‘daha ziyade bunların siyasete alet edilmesine’ yol açıyor.

Islam Today‘in aktardığına göre mayıs ayı sonunda Tataristan Müftüsü Kamil Samigullin, olası bir peçe yasağını ‘Müslümanlara ve Rusya’nın kültürel çeşitliliğine karşı bir saldırı’ olarak nitelendirdi

‘Üzgünüm, bu bir inanç meselesi değil’

Volgograd Müftüsü Bata Kifah Muhammed ise yerel yayın organı V1.RU‘ya yaptığı açıklamada ‘güvenlik nedeniyle’ peçe yasağını desteklediğini dile getirdi. Müftü, “Yüzleri kapalı kızlar, üzgünüm, bu bir inanç meselesi değil,” dedi.

Federal düzeyde olası bir peçe yasağı 2024 baharından bu yana tartışılıyor. Devlet Duması Başkan Yardımcısı Vladislav Davankov (Yeni İnsanlar), ‘yüksek düzeyde terör tehdidi’ nedeniyle yüzü gizleyen kıyafetlerin yasaklanmasını savunmuştu. Davankov, 28 Mayıs’ta Duma’ya, bölgesel yetkililere ve okullara yüzü kapatan kıyafetleri yasaklama hakkı verecek bir yasa tasarısı sunmuştu.

Çeçen Devlet Duması milletvekili Adam Delimhanov, Telegram kanalında Davankov’un tasarısını eleştirerek başörtüsünü Müslüman dini kıyafetinin vazgeçilmez bir özelliği olarak nitelendirdi.

Delimhanov, “Biz kendimiz peçeyi onaylamıyoruz ve başörtüsüne gelince, bu Müslüman bir kadının dini bir yükümlülüğüdür,” diye yazdı. Davankov, Delimhanov’un eleştirilerine tasarının sadece peçeyi yasaklamayı amaçladığını söyleyerek yanıt verdi.

Rusya Federasyonu Komünist Partisi de peçeye karşı tasarı sunacak

Geçen ay Rusya Federasyonu Komünist Partisi’nden (KPRF) Duma milletvekilleri Mihail Matveyev ve Sergei Obuhov da kamuya açık yerlerde yüzü kapatan giysiler giyenlere 30 bin rubleye kadar idari para cezası verilmesini öngören bir yasa tasarısı sunma sözü vermişti. Bu tasarı henüz Duma veri tabanında yer almıyor.

Devlet Başkanlığı İnsan Hakları Konseyi Başkanı Valeriy Fadeyev de mayıs ayında Parlamentskaya Gazeta‘ya verdiği mülakata göre ülkede peçenin yasaklanması çağrısında bulundu.

Fadeyev, “Bu konuyu geleneksel İslam temsilcileri ve bölgesel yetkililerle görüşeceğim,” ifadesini kullandı.

Mahaçkale ve Derbent’te silahlı saldırılar: 15 polis hayatını kaybetti, 25 sivil yaralandı

RUSYA

Moskova Belediye Başkanı, Rusya’nın demografi krizinden SBKP’yi sorumlu tuttu

Yayınlanma

Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, Rusya’nın günümüzde yaşadığı demografik sorunlardan Sovyetler Birliği Komünist Partisi’ni (SBKP) sorumlu tuttu.

Sobyanin, Komünist Parti politikalarının Sovyetler Birliği’nin dağılmasına ve derin bir sosyo-ekonomik krize yol açtığını iddia etti.

Komünist Parti’nin Moskova Şehir Duması’ndaki grup başkanı Nikolay Zubrilin’in çok çocuklu ailelere yönelik yetersiz destek eleştirisine yanıt veren Sobyanin, “SSCB’nin çöküşünden sonra insanlar korkunç bir durumda kaldı ve doğum oranı Büyük Anayurt Savaşı seviyelerine düştü,” dedi.

Sobyanin ayrıca şunları ekledi: “Bugün, o dönemde oluşan demografik çukur bizi içine çekiyor. Bu, Moskova ve ülke için ciddi bir meydan okuma. Devlet Başkanı, bu sorunun ciddi ve somut bir şekilde ele alınmasını istiyor. Moskova, çok çocuklu ailelere yılda 100 milyar rubleden fazla harcıyor.”

‘Nüfus kaybı ulusal güvenlik sorunudur’

Bununla beraber Rusya Bilimler Akademisi Merkezi Ekonomik ve Matematiksel Araştırma Enstitüsü Direktörü Albert Bahtizin, Rusya nüfusunun yılda 500–600 bin kişi azaldığını ve bunun bir felaket ile ulusal güvenlik tehdidi olduğunu söyledi.

Bahtizin, Birleşmiş Milletler’in tahminlerine göre 21. yüzyılın sonuna kadar Rusya nüfusunun göçmenlere rağmen 120 milyona düşeceğini belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü’yle bağlantılı bir enstitünün daha karamsar öngörülerine göre bu rakam 106 milyona kadar düşebilir.

Rosstat verilerine göre, Rusya’da doğum oranları 2014 yılından beri düşüşte. 2023 yılında doğan çocuk sayısı 1,264 milyon ile 1999’dan bu yana en düşük seviyeye indi ve 2014’e kıyasla üçte bir oranında azaldı.

2024 yılının ilk yarısında yeni doğan bebek sayısı yüzde 3 daha azalarak 599,6 bine düştü ve bu, gözlemlenen en düşük seviye oldu. Toplam doğurganlık oranı şu anda kadın başına yalnızca 1,4 çocuk.

Temmuz ayında Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov bu oranı “korkutucu derecede düşük” olarak nitelendirmiş ve nüfus kaybının her yıl devam ettiğini vurgulamıştı.

Öte yandan Ukrayna’daki askeri müdahale nedeniyle vatandaşlar ülkeden daha yoğun bir şekilde ayrılmaya başladı. En büyük göç dalgası 2022’de gerçekleşti.

İlk dalga, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının hemen ardından baharda başladı; ikinci dalga ise mobilizasyon ilanı sonrası sonbaharda yaşandı. Re: Russia projesine göre, savaşın başlamasından bu yana 817 bin ila 922 bin kişi Rusya’yı terk etti. Bu, 1920’lerde yaşanan büyük göçten bu yana en büyük çıkış olarak kaydedildi.

BM’den Rusya’nın demografi sorununa dair karamsar tahmin

Okumaya Devam Et

RUSYA

Mihail Hazin: Finansal feodalizm çöküş sürecinde

Yayınlanma

Mihail Hazin, son dönemde yaşanan siyasi ve ekonomik olayları değerlendirdi. Rusya ekonomisinin geleceğini etkileyen ‘finansal feodalizm’ sisteminin çöküşüne dikkat çeken Hazin, yaşanan gelişmeleri 17. yüzyıldaki Otuz Yıl Savaşları’na benzetti.

Rusya’nın önde gelen iktisatçılarından Mihail Hazin, Govorıt Moskva’ya verdiği röportajda, Slovakya Başbakanı Robert Fico’nun Moskova ziyaretiyle Rus şehirlerine yapılan saldırılar arasındaki çarpıcı zamanlama ilişkisinden bahsetti. Hazin, “Kiev’in Fico’nun Putin’e gideceğini kesinlikle bildiğini” vurguladı ve bu tür olayların bir tesadüften çok, geniş kapsamlı bir planın parçası olduğunu ifade etti.

Hazin, yaşanan olayların yalnızca haber değeri taşıyan unsurlar olmadığını, derinlemesine incelenmesi gerektiğini belirterek, “Bu nedenle, konuyu farklı uzmanlarla tartışmak gerekiyor,” dedi.

Mihail Hazin, finansal feodalizm olarak adlandırdığı ekonomik sistemin çöküş sürecine girdiğini öne sürdü. Reaganomics döneminden itibaren inşa edilen bu sistemin, küresel finans düzenini şekillendirdiğini belirten Hazin, “Bu sistem, merkezi bir otoriteye dayalı olduğu için dış koşullar değiştiğinde çok yavaş tepki verir, bazen hiç tepki vermez. Sonuç olarak da sistem çökmeye başlar,” ifadelerini kullandı.

Hazin’e göre finansal feodalizmin temelinde, para basım mekanizmasına dayalı bir kontrol sistemi bulunuyor. Ancak bu model, 17. yüzyılda Viyana Konferansı’yla yıkılan eski kapitalizm düzenine benzer şekilde artık sürdürülemez hale geldi.

Hazin, bugünkü durumu 17. yüzyıldaki Otuz Yıl Savaşları’na benzetti. O dönemde feodal beylerin yerine ulus-devletlerin politik arenada yeni aktörler olarak ortaya çıktığını belirten Hazin, günümüzde finansal feodalizm sisteminin de benzer bir dönüşümle karşı karşıya olduğunu ifade etti. Hazin, bu süreçte zenginliğin yalnızca para basma yetkisiyle sınırlı olamayacağını vurguladı.

Hazin, “Bugün yaşananlar, 17. yüzyıldaki Otuz Yıl Savaşları’nın bir benzeridir. Hikâye uzun ve sonuçları çok geniş kapsamlıdır,” diye ekledi.

Slovakya Başbakanı Fico’dan Kremlin’e sürpriz ziyaret

Okumaya Devam Et

RUSYA

Rusya’nın paralel ithalat hacmi azaldı

Yayınlanma

Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanı Anton Alihanov, Rusya’ya paralel ithalat yoluyla sağlanan ürün hacminin aylık 4 milyar dolardan 3 milyar dolara düştüğünü açıkladı. Bakanlık, 2025’in ilk çeyreğinde ürün listesini yeniden gözden geçirmeyi ve ithalat edilen ürün sayısını azaltmaya devam etmeyi planlıyor.

Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanı Anton Alihanov, paralel ithalat yoluyla sağlanan ürün hacminin, aylık 4 milyar dolardan 3 milyar dolara düştüğünü duyurdu.

2025 yılının ilk çeyreğinde, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ilgili ürün listesini gözden geçirmeyi ve ürün sayısını azaltmaya devam etmeyi planlıyor.

Alihanov’a göre, ithal edilen ürün hacmindeki azalma özellikle giyim, ayakkabı ve elektronik segmentlerinde belirginleşti.

TASS ajansının haberine göre Bakan, bunun yerli üretimin gelişmesi ve piyasaya yeni yüksek kaliteli Rus ürünleri girmesiyle katkıda bulunduğuna inanıyor. Ayrıca, dost ülkelerden gelen ürünlerin sayısı giderek artıyor.

Alihanov, listeden muafiyetlerin dikkatlice yapılması gerektiğini vurgulayarak, ürün kıtlığına yol açmamak ve yerli sektörlere zarar vermemek için dikkatli olunması gerektiğini belirtti.

Paralel ithalatın yaptırımları aşmak için bir araç olduğunu kaydeden Alihanov, yabancı üreticiler Rusya pazarına geri dönerse veya ürünleri tamamen Rus benzerleri veya dost ülkelerden gelen ürünlerle değiştirilirse, böyle bir mekanizmaya ihtiyaç kalmayacağını ifade etti.

Paralel ithalat, telif hakkı sahibinin veya üreticinin izni olmadan orijinal ürünlerin ülkeye ithalatını öngörüyor.

Söz konusu mekanizma, batı yaptırımlarına yanıt olarak Rusya’da 29 Mart 2022 tarihinde devreye girmişti.

Rusya’da liberal muhalefet: bir “vaka çalışması”, bir siyasi analiz, bir gelecek tahmini

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English