Bizi Takip Edin

AVRUPA

Ukrayna, ABD’den yasaklı misket bombası talep etti

Yayınlanma

ABD Temsilciler Meclisi’nden iki vekile göre Ukrayna, Washington’dan insansız hava araçlarında kullanılabilecek zırh delici misket bombaları tedarik etmesini talep ettiğini söyledi.

Kiev, Kongre üyelerini talebin karşılanması için Beyaz Saray’a baskı yapmaya çağırdı ancak Biden yönetiminin talebi kabul edip etmeyeceği henüz belirsizliğini koruyor.

120’den fazla ülke tarafından yasaklanan misket bombaları, normalde çok sayıda küçük boyutta bomba bırakarak geniş bir alanda ayrım gözetmeksizin ölümlere yol açabiliyor.

Her ikisi de Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komisyonunda görev yapan Jason Crow ve Adam Smith, Ukrayna’nın insansız hava araçlarında kullanmak üzere MK-20 tipi misket bombaları istediğini söyledi. Temsilciler, bunun Ukrayna’nın halihazırda talep ettiği obüslere uyumlu 155 mm’lik misket bombalarına ek olduğunu belirtti.

Kiev yönetimi ısrarcı

Crow ve Smith, geçen ayki Münih Güvenlik Konferansı’nda Beyaz Saray’ın onayını almaları için Ukraynalı yetkililerden baskı gördüklerini ifade etti.

Kiev yönetimi, misket bombalarının Rus kuvvetleriyle devam eden çatışmalarda avantaj sağladığı görüşünde.

Bununla beraber Ukrayna hükümeti, ABD’den misket bombalarını talep ettiğini kamuoyuna da açıkladı. CBU-100 olarak da bilinen MK-20’ler için verilen dilekçe basına yansıdı.

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü, Kiev ve Beyaz Saray’ın askeri yardım konusunda ‘yakın koordinasyon içinde’ olduğunu ancak ‘konunun gündemlerinde olmadığını’ ifade etti.

Lindsay Graham doğruladı

Kiev yetkililerinin geçen ay Münih’te ABD’li temsilcilere ilgili konuda baskı yaptığı iddiası, konferansı katılımcıları arasında yer alan Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham tarafından da doğrulandı.

Misket bombaları yasaklı silahlar arasında yer alıyor.

Savaşın başlamasından bu yana Ukrayna, ABD’nin başta reddettiği HIMARS çok namlulu roketatar sistemleri, Patriot hava savunma bataryaları ve Abrams tankları gibi silahları talep etti ve bunları büyük oranda aldı.

Fakat misket bombaları konusunda Beyaz Saray ve Kongre’deki bazı isimler şüpheli.

2008’de misket bombalarının üretimini, kullanımını ve stoklanmasını yasaklayan anlaşma, aralarında NATO’nun 28 üyesinin çoğunun da bulunduğu 123 ülke tarafından kabul edilmişti. Fakat ABD, Rusya ve Ukrayna anlaşmaya taraf olmayı reddetmişti.

ABD Dışişleri, ‘Putin’in istismar etmesinden’ endişeli

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın en üst düzey insan hakları yetkilisi olarak görev yapan eski Kongre üyesi Tom Malinowski, Ukraynalılara ‘yasaklı bir silah vermenin, (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’in istismar edeceği bir şekilde ahlaki otoritelerini zayıflatacağını’ savundu.

Daha önce bombanın üreticisi Textron Systems Corporation, ABD’nin Suudi Arabistan’a satışları durdurmasının ardından 2016 yılında MK-20 üretimini durdurmuş, Kongre üyesi ise ABD’nin silah stoklarında 1 milyondan fazla MK-20 bulunduğunu açıklamıştı.

Ancak Kongre’de bu fikri destekleyenler de var. Cumhuriyetçilerin çoğunun Ukraynalıların ilgili talebini karşılamaya olumlu baktığı iddia ediliyor.

Reuters’a konuşan Graham, “(Ukraynalıların) sayıca üstün olduğu bir savaş bu. Misket bombaları zırhlıların yanı sıra kitlesel oluşumlar için de oldukça ölümcül. Bunları kullanacakları bölgelerde hiç sivil yok” yorumunu yaptı.

ABD’de misket bombası ihracatı resmi olarak yasak

ABD’de 2009 yılında çıkarılan yasa uyarınca ABD, silah stokunun neredeyse tamamını kapsayan, arıza oranı yüzde 1’in üzerinde olan misket bombalarının ihracatı da yasak.

Öte yandan ABD Başkanı Joe Biden’ın bu yasak konusunda istisna yapabileceği düşünülüyor.

Amerikan ordusu, misket bombası bulunduran 155 mm’lik top mermilerini ve diğer eski mühimmatları ikame etmek için yılda 6 milyon dolardan fazla harcama yapıyor.

Ukrayna’ya misket bombası tedarikinin Kiev’in yaşadığı mühimmat sıkıntısını aşmasında faydalı olacağı görüşü paylaşılıyor.

Crow, Ukrayna’ya misket bombaları verilmesine, bombaların yüksek arıza oranı nedeniyle karşı çıktığını ve bunun Ukrayna’nın büyük olan patlamamış mühimmat sorununu daha da kötüleştireceğini belirtti.

ABD Dışişleri Bakanlığı’na göre Ukrayna’da şu anda yaklaşık 174 bin kilometrekarelik – ülkenin neredeyse üçte biri – bir alan, kara mayınları ve diğer ‘patlayıcı mühimmat kalıntılarıyla’ kirletilmiş durumda.

AVRUPA

Avrupa Komisyonu, Macaristan ve Slovakya’nın Lukoil talebini reddetti

Yayınlanma

Macaristan ve Slovakya’nın Ukrayna ile yaşadıkları son Lukoil anlaşmazlığında AB’yi devreye sokma girişimleri dün başarısızlıkla sonuçlandı.

Financial Times (FT) Avrupa Komisyonu’nun, Kiev’i Rus petrol şirketi Lukoil’e yönelik son yaptırımları kaldırmaya teşvik etme talebini durdurduğunu yazdı.

Macaristan ve Slovakya, savaşın ardından Rus petrol ithalatına AB çapında getirilen yasaktan muaf tutulmuştu. Fakat iki ülke, Kiev’in Lukoil ürünlerinin Rusya’dan Drujba boru hattı üzerinden geçişini durdurma kararının arzı azaltabileceğini söylüyor.

İkili, AB’nin ticaret politikasını yürüten Avrupa Komisyonu’na bir mektup yazarak Ukrayna ile olan ticaret anlaşması kapsamında istişarelerde bulunmasını istedi.

Fakat AB Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis FT’ye, “Brüksel’in kanıt toplamak ve hukuki durumu değerlendirmek” için daha fazla zamana ihtiyacı olduğunu söyledi.

FT’ye konuşan üç diplomat, dün üye devletlerin ticaret yetkililerinin katıldığı bir toplantıda 11 ülkenin Dombrovskis’in görüşünü desteklemek üzere araya girdiğini ve hiçbirinin Budapeşte ve Bratislava’nın tarafını tutmadığını söyledi.

Diplomatlardan biri Ukrayna ticaret anlaşmasının, tedarikin kesilmesine izin verebilecek bir güvenlik maddesi içerdiğini söyledi.

Kiev, diğer Rus şirketleri sayesinde boru hattından eskisi gibi aynı miktarda petrol aktığı konusunda ısrar ediyor.

Slovakya’nın tek rafinerisindeki girdilerin yüzde 35-40’ını Rus petrolü oluşturuyor. Bu petrolden üretilen ürünler de 5 Aralık’a kadar tanınan bir başka muafiyet kapsamında Ukrayna’ya ve Çek Cumhuriyeti’ne ihraç ediliyor.

Bir AB diplomatı Slovakya’nın Rusya’dan ithalat yapamaması halinde bunun “etkisinin çok büyük olacağını” söyledi.

Slovakya Cumhurbaşkanı Peter Pellegrini, Ukrayna’nın Lukoil konusundaki tutumunu değiştirmemesi halinde “tepki vermek zorunda kalacaklarını” söyledi.

Pellegrini, Slovakya’nın Ukrayna’ya gaz rezervleri ve elektrik tedariki konusunda yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi.

Macaristan konu hakkında henüz yorum yapmadı. Ukrayna üzerinden geçen Lukoil tedarikleri ülkenin petrol ithalatının yaklaşık %25-30’unu oluşturuyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Romanya: Topraklarımızda Rusya’ya ait İHA parçaları bulduk

Yayınlanma

Romanya 25 Temmuz Perşembe günü topraklarında Rusya’ya ait insansız hava aracı parçaları bulduğunu açıklarken NATO da Moskova birliklerinin gece boyunca Ukrayna’ya 38 uzun menzilli insansız hava aracı fırlatmasının ardından ittifak topraklarına yönelik “kasıtlı bir saldırıya” dair herhangi bir işaret görmediğini açıkladı.

Ukrayna Hava Kuvvetleri Komutanı Telegram’dan yaptığı açıklamada 25 Rus insansız hava aracını imha ettiklerini söyledi. Üç insansız hava aracının “Romanya sınırını geçtikten sonra kaybolduğunu” da sözlerine ekledi.

Romanya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın güney liman kenti İzmail’den Tuna Nehri’nin karşısındaki Plauru köyü yakınlarında, üst üste ikinci gece saldırıya uğrayan bir Rus Geran 1/2 insansız hava aracının parçalarını bulduğunu söyledi.

Enkaz haberlerini yorumlayan bir NATO sözcüsü, ittifak topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırı olduğuna dair herhangi bir belirti olmadığını söyledi.

Sözcü yaptığı açıklamada, “NATO’nun elinde Rusya’nın Müttefik topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırıda bulunduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmamakla birlikte, bu eylemler sorumsuzca ve potansiyel olarak tehlikelidir,” dedi.

Bakanlık, Romanya’daki NATO hava polisliği görevlerinin bir parçası olan iki Fin F-18 savaş uçağının saldırıyı izlemek üzere görevlendirildiğini de sözlerine ekledi.

Diğer parçaların aranmasına devam edildiği ve insansız hava araçlarının düşmüş olabileceği tüm yerlerin “yerleşim alanlarının dışında olduğu ve hiçbir altyapı unsurunun zarar görmediği” belirtildi.

Odesa bölge valisi Oleh Kiper, drone enkazının İzmail bölgesindeki özel bir eve isabet etmesi sonucu iki kişinin yaralandığını söyledi.

Jitomir bölge valisine göre ise, hava savunma sistemleri gece boyunca 10 hava hedefinin çoğunu vurdu, ancak drone enkazı 10 özel eve ve bir altyapı tesisine zarar verdi.

Kiev’in askeri yönetim başkanı Serhiy Popko, insansız hava araçlarının başkente farklı yönlerden saldırdığını, fakat hepsinin yaklaşırken imha edildiğini söyledi. Popko, Kiev’de herhangi bir hasar ya da can kaybı rapor edilmediğini söyledi.

Dün bazı sosyal medya hesapları, Rumen hava savunma sistemlerinin Rusya’ya air İHA’ları Gepard tipi kundağı motorlu hava savunma silahları tarafından Ukrayna hava sahasında düşürüldüğünü öne sürmüştü.

Rusya sık sık Ukrayna’nın Tuna Nehri üzerindeki yerleşim bölgesi İzmail’i hedef alıyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Ukrayna temerrütten kurtuldu, sıra vergi yükünün artırılmasında

Yayınlanma

Ukrayna hükümetinin temerrüde düşme riski ortadan kalıktı. Kiev’in borcunun yüzde 37’si ya da 8 milyar dolardan fazlası silinecek.

Ancak Oakland Enstitüsü’nde ekonomist olan Frederic Mousseau, Ukrayna’nın hala dünyanın Uluslararası Para Fonu’na (IMF) en borçlu üçüncü ülkesi olduğunu anımsattı.

Mousseau, Berliner Zeitung gazetesine verdiği demeçte, Kiev’in vergi artışları gibi halk için acı verici sonuçları olan ‘yapısal reformlar’ yapmaya devam etmek zorunda kalacağına dikkat çekti.

Kiev, alacaklılarla aylarca süren müzakerelerin ardından temerrüde düşmekten kurtulmayı başardı.

Ukrayna borçlarına yatırım yapan Amundi, Blackrock, Fidelity ve Pimco fonları, Ukrayna’ya 23,3 milyar dolarlık orijinal kredi tutarı üzerinden ‘yüzde 37 indirim’ yapmayı kabul etti.

Sonuç olarak alacaklılar 8,67 milyar dolar açıkta kaldı. Ukrayna Maliye Bakanı Sergey Marçenko da faiz oranının düşürülmesi ve vadenin uzatılması anlaşması sayesinde Kiev’in önümüzdeki üç yıl içinde 11,4 milyar dolar tasarruf edeceğini bildirdi.

Ancak devlet borçlarının iktisadi kalkınma üzerindeki etkisini inceleyen ekonomistler anlaşmanın ‘nispeten mütevazı’ olduğunu söyledi. Mousseau, anlaşmayı ‘kızgın bir kayanın üzerine düşen bir damlaya’ benzeterek “Bu anlaşmayla bile Ukrayna, IMF’ye en fazla borcu olan üçüncü ekonomi olmaya devam ediyor,” değerlendirmesini yaptı.

Mousseau, 143 milyar dolarlık toplam borçla karşılaştırıldığında 8,67 milyar doların ‘önemsiz’ olduğuna işaret etti.

Öte yandan Mousseau, “Ukrayna hükümeti anlaşma sayesinde iflastan kurtulmuş olsa da bu halk açısından önemsiz bir haber,” dedi.

Bu tür anlaşmalara her zaman ‘Ukraynalılar için çok maliyetli tedbirler içeren yapısal uyum’ taleplerinin eşlik ettiğini vurgulayan Mousseau, bariz tedbirler arasında halka yönelik doğalgaz ve elektrik sübvansiyonlarının azaltılmasını, emeklilik reformunu, tarım arazilerinin ve devlete ait işletmelerin özelleştirilmesini saydı.

Ekonomist, “Sanki önemli kamu mallarının ve sosyal güvenlik sistemlerinin kaybı yetmiyormuş gibi, bu kez bu listede halk için vergilerin artırılması da yer alacak,” ifadelerini kullandı.

Halk için bunun bir ‘felaket’ olduğuna işaret eden Mousseau, Kiev yönetiminin müzakerelerde hedefine ulaşamadığını, Kiev’in talep ettiği yüzde 60’lık indirim yerine alacaklıların yalnızca yüzde 37’de anlaştığını anımsattı.

Alacaklılar, Ukrayna’nın borcunu yapılandırmayı ‘ülke halkının yararına ülkenin gelecekte yeniden inşasına katkıda bulunabilmeyi’ bekledikleri için kabul ettiklerini iddia etmişti.

Ukrayna, alacaklılarıyla anlaşarak borçlarını erteledi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English