Bizi Takip Edin

AVRUPA

Ukrayna’da üst düzey görev değişiklikleri gündemde

Yayınlanma

Ukrayna’da üst düzey güvenlik ve savunma yetkililerinin görevden alınabileceği iddia ediliyor. Savunma Bakanı Rüstem Ümerov ve Askeri İstihbarat Başkanı Kirilo Budanov’ın pozisyonlarının tehlikede olduğu, bu değişikliklerin ülkenin savunma ve istihbarat stratejilerini etkileyebileceği belirtiliyor.

Ukrayna Devlet Balkanlığı İdaresinin önemli personel değişikliklerine hazırlandığı bildirildi. Forbes dergisinin güvenilir kaynaklardan edindiği bilgilere göre, özellikle Savunma Bakanı Rüstem Ümerov ve Ana İstihbarat Dairesi (GUR) Başkanı Kirilo Budanov’un görevlerini kaybetme riski bulunuyor.

Kaynaklara göre, Ümerov’un görevden alınma nedeni olarak, yaklaşık bir yıl önce Savunma Bakanlığı’nın başına getirilmesinden bu yana bakanlıkta hüküm süren “kaos” gösteriliyor.

Özellikle ülke yönetimi, silah ve teçhizat alımı yapan kurumların birleştirilmesi fikrine, alımların zaten gecikmesi nedeniyle olumsuz yaklaşıyor.

Kaynaklar, Ümerov’un olası halefleri arasında Dijital Dönüşümden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mihaylo Fedorov ve Savunma Bakan Birinci Yardımcısı İvan Gavrilyuk’un isimlerini öne çıkarıyor.

Dergi, ayrıca Budanov’un istifasının önümüzdeki aylarda gerçekleşebileceğini belirtiyor. Olası nedenler arasında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in GUR’un bazı başarısız operasyonlarından duyduğu memnuniyetsizlik yer alıyor.

Ayrıca, Zelenskiy’in danışmanı Andriy Yermak ile Genelkurmay Başkanı Oleksandr Sırski ile yaşanan “gergin ilişkilerin” de bu kararda etkili olabileceği düşünülüyor. Kaynaklar, Ukrayna Dış İstihbarat Teşkilatı Başkanı Oleg İvaşçenko’yu da GUR’un başına geçmesi muhtemel bir aday olarak gösteriyor.

1 Ekim’de Ümerov’un üç yardımcısını birden görevden aldığı açıklandı. Resmî açıklamada, sıkıyönetim sırasında Ukrayna Savunma Bakanlığı sisteminin “kapalı devre” olduğu ve bunu etkilemeye yönelik herhangi bir girişimin kabul edilemez olduğu ifade edildi. Bu nedenle personel değişikliklerinin yapıldığı belirtildi.

Ertesi gün, Zelenskiy’in Ukrayna Dış İstihbarat Teşkilatında da personel değişiklikleri yaptığı öğrenildi. Oleg Sinayko teşkilatın başkan yardımcılığı görevinden alınırken, bu göreve Gennadiy Bogaç getirildi. Buna ek olarak, Oleg Lugovskiy başkan yardımcılığı görevinden birinci yardımcılık görevine terfi ettirildi.

Ukrayna’dan barış için toprak tavizi sinyali

AVRUPA

SPD’de sürpriz istifa: Genel Sekreter Kevin Kühnert görevi bıraktı

Yayınlanma

SPD Genel Sekreteri Kevin Kühnert, sağlık sorunları nedeniyle görevinden istifa ettiğini ve gelecek federal seçimlerde aday olmayacağını açıkladı.

Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) Genel Sekreteri Kevin Kühnert, görevinden istifa ettiğini bildirdi.

Parti üyelerine gönderdiği mektupta, bir sonraki federal seçimlerde aday olmayacağını belirten Kühnert, siyasetten çekilme nedeni olarak sağlık durumunu gösterdi:

“Yeniden sağlığıma kavuşabilmem için, şu anda görevim için gerekli olan enerjiye ve öngörülebilir gelecekte seçim kampanyasına ayıramayacağım. Bu yüzden bu kararı aldım.”

Kühnert, mesajında sağlık durumuyla ilgili daha fazla ayrıntı vermedi. Bu adımın kendisi için çok zor olduğunu belirterek partideki meslektaşlarına teşekkür etti:

“Diğer bazı partiler ve gruplar en temel içgüdülerle hareket ederken, siz kendinizden ve diğer insanlardan en iyi verimi almak için yorulmadan çalışıyorsunuz.”

Der Spiegel‘in edindiği bilgilere göre, Kühnert yakın gelecekte sorgulamalara açık olmayacak ve şu anda hastalık izninde.

Kühnert, 2021’de Sosyal Demokratların Genel Sekreteri oldu. Aynı yıl Berlin’in Tempelhof-Schöneberg semtinden doğrudan seçilerek Federal Meclis’e girdi.

Daha önce ülke çapında Genç Sosyalistler’in (Jusos) başkanı olarak tanınmıştı ve CDU/CSU ile SPD’den oluşan Büyük Koalisyon’a (GroKo) karşı bir kampanya yürütmüştü.

2019’da partinin sol kanadından Saskia Esken ve Norbert Walter-Borjans’ın, bugünkü Şansölye Olaf Scholz ve Klara Geywitz’e karşı yapılan ikinci tur seçimlerinde SPD’nin liderliğine yükselmesinde belirleyici bir rol oynadı.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Gürcistan’da iktidar partisi, Cumhurbaşkanı’nı azil girişimini yeniden başlatıyor

Yayınlanma

Gürcistan’da iktidar partisi Gürcü Rüyası, Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili’nin anayasayı ihlal ettiği gerekçesiyle azledilmesi sürecini yeniden başlatma kararı aldı.

Gürcistan Meclis Başkanı Şalva Papuaşvili, düzenlediği basın toplantısında iktidardaki Gürcü Rüyası partisinin, Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili hakkında yeniden gensoru önergesi vereceğini duyurdu.

Bu kararın gerekçesi, Zurabişvili’nin hükümetin onayını almadan gerçekleştirdiği yurt dışı ziyaretleri olarak gösterildi.

Papuaşvili, konuşmasında anayasanın önemine vurgu yaparak şunları söyledi: “Ülkemizin anayasası, Gürcü halkının iradesinin bir yansımasıdır. Anayasanın ihlali karşısında sessiz kalamayız.”

Parlamento çoğunluğunun kararını açıklayan Papuaşvili, “Bu doğrultuda, cumhurbaşkanına karşı azil sürecini yeniden başlatmaya ve parlamento seçimlerinden önce Anayasa Mahkemesi’ne sunulacak yeni bir anayasal başvuru hazırlamaya karar verdik,” dedi.

Hatırlanacağı üzere, 16 Ekim 2023 tarihinde Gürcistan Anayasa Mahkemesi, Zurabişvili’nin ülkenin temel yasasını ihlal ettiğine hükmetmişti.

Mahkeme kararına göre, devlet başkanı 31 Ağustos, 1 ve 6 Eylül 2023 tarihlerinde hükümetin onayını almadan yurt dışı ziyaretler gerçekleştirmişti. Bu karar, cumhurbaşkanına karşı azil sürecinin başlamasına yol açmıştı.

Ancak, Gürcistan parlamentosu Zurabişvili’nin azli için gereken oy çoğunluğunu sağlayamamıştı.

Oylamada 86 milletvekili azil yönünde oy kullanırken, yalnızca bir milletvekili karşı oy vermişti. Kararın onaylanması için gerekli olan 150 oyun en az 100’üne ulaşılamamıştı.

Gürcistan’da “LGBT propagandasını” yasaklayan yasa yürürlüğe girdi

Okumaya Devam Et

AVRUPA

AB, Almanya’nın itirazlarına rağmen Çin elektrikli araç ithalatına ek gümrük vergisini onayladı

Yayınlanma

Süreç hakkında bilgi sahibi olan kişilere göre Avrupa Birliği (AB), cuma günü, Pekin ile ticaret gerilimini attıracak bir hamleyle Çin’den gelen elektrikli araçlara %45’e varan oranlarda gümrük vergisi uygulanmasını oyladı.

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan kişiler, bloğun yürütme organı olan Avrupa Komisyonu’nun artık beş yıl sürecek olan vergileri uygulamaya başlayabileceğini söyledi. Ancak oylamada siyasi bir birlik sağlanamadığı görüldü. Çoğu ülke lehte ya da aleyhte net bir oy kullanamadı ve ne yapılacağına Avrupa Komisyonu’nun karar vereceğini söyledi. Bundan sonra AB yürütme organı tarifeleri kabul edebilir ya da AB üyeleri arasında daha geniş bir destek sağlamak isterse yeni bir teklif sunabilir.

AB’nin kararı, Çin’in kendi sanayisini haksız yere sübvanse ettiğinin tespit edildiği bir soruşturmanın ardından geldi. Pekin bu iddiayı reddediyor ve Avrupa’nın süt ürünleri, konyak, domuz eti ve otomobil sektörlerine yönelik kendi gümrük vergilerini uygulamakla tehdit ediyor.

Cuma günkü oylamanın sonucu kamuoyuna açıklanmadı ancak bazı diplomatlar Euronews’e her üye ülkenin nasıl pozisyon aldığını anlattı:

10 ülke lehte oy kullandı: Fransa, İtalya, Hollanda, Polonya, Danimarka, İrlanda, Bulgaristan, Estonya, Litvanya ve Letonya. (AB nüfusunun %45,99’u)

12 üye çekimser kaldı: Belçika, Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, İspanya, Hırvatistan, Kıbrıs, Lüksemburg, Avusturya, Portekiz, Romanya, İsveç ve Finlandiya. (31.36%)

Beş tanesi aleyhteydi: Almanya, Macaristan, Malta, Slovenya ve Slovakya. (22.65%)

AB’de bölünme

Çekimserlerin sayısının yüksek olması, Avrupa’nın Çin’e nasıl karşı durması gerektiği konusunda uzun süredir devam eden endişeleri yansıtıyor. Geçtiğimiz yıl Çin ile 739 milyar Avroluk (815 milyar Dolar) ticaret yapan AB, gümrük vergileri konusunda ilerleme kaydedip kaydetmeme konusunda ikiye bölündü.

Almanya’nın aleyhte oy kullanması önemli bir kırılma. Çin’in satışlarının neredeyse üçte birini temsil ettiği Alman otomobil üreticileri, gümrük tarifelerine karşı özellikle seslerini yükseltti. Volkswagen bunların “yanlış yaklaşım” olduğunu söyledi.

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez de Çin’e yaptığı son ziyarette AB’nin tutumunu yeniden gözden geçirmesi gerektiğini söylemişti.

Bazı AB üyeleri Pekin’in tepkisinden tedirgin. Pekin, misilleme olarak görülen hamlelerle bu yıl AB’nin brendi, süt ürünleri ve domuz eti ithalatına yönelik kendi soruşturmalarını başlattı.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban cuma günü AB’nin Çin ile bir “ekonomik soğuk savaşa” doğru gittiği uyarısında bulundu.

ABD-Çin rekabeti artarken, AB’nin Pekin’e yönelik tutumu da son beş yılda sertleşti ve artık Çin’i bazı konularda potansiyel bir ortak, aynı zamanda bir rakip ve sistemik bir rakip olarak görüyor.

Misilleme bekleniyor

Tarifeler kasım ayında yürürlüğe girecek ve gümrük yetkilileri tarafından tahsil edilecek.

Bunlar mevcut %10’luk oranın üzerine eklenecek. Bu da pratikte bazı Çinli otomobil üreticilerinin mallarını tek pazara sokmaya çalıştıklarında yakında %45’in üzerinde gümrük vergisiyle karşılaşacakları anlamına geliyor.

Cuma günkü kararın Pekin’in tepkisi çekmesi ve misillemede bulunmasına yol açması bekleniyor.

Başından beri Çin, Komisyon’un soruşturmasını “korumacı bir eylem” olarak kınadı, sübvansiyonların varlığını sürekli olarak reddetti, bulguları “yapay olarak kurgulanmış ve abartılmış” olarak nitelendirdi ve AB’nin süt ürünleri, konyak ve domuz eti endüstrilerine karşı misilleme önlemleri tehdidinde bulunarak bazı başkentlerde alarm zillerinin çalmasına neden oldu.

Buna paralel olarak Çinli yetkililer, ek vergileri önleyebilecek siyasi bir çözüm bulmak için AB’li muhataplarıyla yoğun görüşmeler yürüttü. Olası seçeneklerden biri, üreticilerin elektrikli araçları için asgari fiyatlar belirlemeyi taahhüt etmeleri, ancak bu çözümün uygulanması zor ve boşluklara açık olabilir.

Ursula von der Leyen konumunu güçlendirdi

Cuma günkü karara rağmen, AB-Çin müzakereleri Komisyon’un soruşturması tarafından belirlenen yasal son tarih olan 30 Ekim’e kadar devam edecek.

Görüşmeler, Pekin’in kısasa kısas tavrının durgun ekonomisine daha fazla zarar vermesinden korkan Almanya için de öncelikli bir konu. Alman şirketleri son yirmi yılı, ihracatlarını giderek zenginleşen orta sınıfa satmanın bir yolu olarak Çin ile ticari bağlarını genişleterek geçirdi. Herhangi bir misilleme bu iyi gelişmiş bağları sert bir şekilde vurabilir.

Şansölye Olaf Scholz bu hafta yaptığı açıklamada “Elbette ekonomimizi haksız ticaret uygulamalarından korumak zorundayız” dedi. “Ancak AB olarak vereceğimiz tepki kendi kendimize zarar vermemize yol açmamalıdır. Bu nedenle Çin ile elektrikli araçlar konusundaki müzakereler devam etmelidir” diye ekledi.

Gümrük vergilerinin nihayetinde uygulanacak olması, Scholz’un üç partili koalisyonu içindeki iç kavgaların diplomatlar arasında sık sık hayal kırıklığı ve bıkkınlığa neden olduğu Brüksel’de Berlin’in azalan nüfuzunu gözler önüne seriyor.

Vergilerin getirilmesi aynı zamanda Ursula von der Leyen’in Çin politikasının onaylanması anlamına da geliyor. Komisyon başkanı, Pekin’e karşı şahin bir politika izledi ve elde ettiği siyasi zaferle von der Leyen, ikinci görev süresi boyunca politikasını sürdürmek için konumunu pekiştirdi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English