Bizi Takip Edin

AVRUPA

Ukrayna’dan Bulgaristan’a Karadeniz çağrısı

Yayınlanma

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Bulgaristan Savunma Bakanı Todor Tagarev’in bölgede bir deniz çatışması olasılığını kabul etmesinden sonra, Salı günü Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov’a, ‘Rusya’nın Karadeniz’deki saldırgan tutumunun, stratejik denize kıyısı olan NATO üyelerinin uyumlu çabaları sorununu gündeme getirdiğini’ söyledi.

Zelenski ve Denkov arasındaki görüşme, Balkan ülkeleri ve Ukrayna arasındaki üst düzey toplantıya ev sahipliği yapan Atina’da gerçekleşti ve Zelenski bir kez daha Denkov’a, beklenen 100 zırhlı personel taşıyıcı da dahil olmak üzere Sofya’nın Kiev’e sağladığı askeri yardım için teşekkür etti.

Pazar günü Karadeniz’de NATO ile Rusya arasında bir savaş olasılığına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Tagarev, böyle bir seçeneğin göz ardı edilemeyeceğini söylemişti. “Bunu önlemek için çalışıyoruz. Rusya sürekli olarak NATO’yu provoke ediyor,” diyen Tagarev, Rusya’nın Karadeniz’de bağımsız bir şekilde ‘rejim dayattığını’ ve agresif bir şekilde kendi iradesini kabul ettirmeye çalıştığını da sözlerine ekledi.

Tagarev’e göre Kremlin, Ukrayna’dan tahıl ihracatını engellemek için deniz kuvvetlerine ait gemileri kullanıyor.

Bulgar bakandan ‘provokasyon’ iddiası

Tagarev, Salı günü (21 Ağustos) Ukraynalı mevkidaşı Oleksiy Reznikov ile Odessa’da bir araya geldi. Görüşmenin ardından Bulgaristan’ın Karadeniz’in mayınlardan arındırılması konusunda Ukrayna’ya yardımcı olacağı netleşti.

Bulgar bakan, “Rusya’nın Karadeniz’deki provokasyonları serbest deniz taşımacılığını engelliyor, vaka riskini ve gerilimin tırmanmasını arttırıyor. Bu koşullarda, kıyı müttefiklerimiz Romanya ve Türkiye ile çabalarımızın yakın koordinasyonu, gözetim ve durumsal farkındalığımızı güçlendirmeyi amaçlamaktadır,” dedi.

Oleksiy Reznikov ise Tagarev ile Karadeniz’in mayınlardan arındırılması konusunu görüştüklerini açıkladı. Ukraynalı Bakan, “Bu sorun dört Karadeniz ülkesi olan Ukrayna, Bulgaristan ve Türkiye için ortak bir sorundur,” dedi.

Tagarev Karadeniz’in mayınlardan arındırılmasının Bulgaristan Deniz Kuvvetleri için önemli bir görev olduğunu söyledi ve Bulgaristan karasularındaki mayınların izlenmesine devam edildiğini duyurdu.

Bulgar hükümetinden Lukoil’e baskı artıyor

Öte yandan Sofya, Rus şirketi Lukoil’in Karadeniz şehri Burgaz yakınlarındaki rafinerisini besleyen Rus petrolünün ithalatının erken sonlandırılması için prosedür başlattı. Uzmanlar, bu hamlenin Lukoil’e Bulgaristan’daki operasyonunu satması için baskı yapmayı amaçladığını söylüyor.

Bakanlar Kurulu Güvenlik Konseyi, Güneydoğu Avrupa’nın en büyük rafinerisi olan Lukoil Neftochim Burgaz’da işlenmek üzere deniz yoluyla Rus petrol ve petrol ürünleri ithalatına yönelik AB muafiyetinin olası erken sonlandırılmasının potansiyel etkilerini görüştü.

Hükümetten yapılan açıklamada, “Sunulan analizlere ilişkin kararlar Güvenlik Konseyinin bir sonraki toplantısında alınacak ve hükümete önerilecektir,” denildi.

Hükümet nihai kararına yardımcı olması için özel servislerden ve ekonomi bakanlığından Rus petrol ithalatının askıya alınmasının ülkenin ulusal güvenliğini tehdit edip etmediği konusunda bilgi aldı.

AVRUPA

Fransa’da son anketler: Ulusal Birlik çoğunluğu elde edemiyor

Yayınlanma

Harris Interactive tarafından yapılan bir ankete göre, Fransa’da Marine Le Pen’in Ulusal Birlik (RN) partisi, yaklaşan erken seçimlerde mutlak çoğunluğu elde edemeyecek. Bu durumda Fransa, Ulusal Meclis büyük ölçüde parçalanmış bir şekilde yoluna devam edecek.

Pazar günü yapılacak ikinci tur oylamada Fransa, hiçbir grubun hükümet kurmak için yeterli sandalye sayısına ulaşamayacağı bir döneme girecek.

Harris’in çeşitli Fransız medya kuruluşları için yaptığı ankete göre RN ve müttefikleri 190 ila 220 sandalye kazanacak ki bu sayı sağın iktidar çoğunluğuna sahip olarak başbakanlığı ele geçirmesi için gereken 289 sandalyeden çok uzak.

Yeni kurulan Yeni Halk Cephesi (NFP) olarak bilinen sol ittifakın 159 ila 183 sandalye ile ikinci olacağı tahmin ediliyor. Emmanuel Macron’un merkezci Ensemble ittifakından milletvekillerinin sayısının yarı yarıya azalarak 135’in altına düşmesi bekleniyor.

RN karşıtı cephe işe yarayacak mı?

Öte yandan Financial Times’a (FT) konuşan analistler bu aşamada kesin koltuk tahminlerine ulaşmanın zor olduğu konusunda uyarıda bulundu. Fakat RN bu kadar zayıf bir sonuç elde ederse bu, rakiplerinin kendilerine karşı bir “cumhuriyetçi cephe” oluşturmak için bir araya gelme stratejisinin işe yaradığının bir işareti olacak.

Pazar günü yapılan ve RN’nin büyük bir farkla kazandığı ilk tur oylamasının ardından merkez ve sol partiler, Le Pen’in kampının iktidarı almasını engellemek için koordineli bir girişimle yaklaşık 200 adaylarını taktiksel olarak geri çekme konusunda anlaşmaya vardılar.

İkinci turda solcu ve merkezci seçmenlerden, bir sonraki Ulusal Meclis’te RN vekil sayısını azaltmak amacıyla, genellikle desteklemedikleri partilere oy vermeleri istenecek.

Seçimlere katılım oranı kritik

İçişleri Bakanlığı verilerine göre üç ittifakın katılacağı ikinci tur seçimlerin sayısı 306’dan 89’a düştü.

Seçmenlerin parti liderlerinin talimatlarına uyup uymayacağını zaman gösterecek. İlk turdaki yüksek katılımın ardından katılım yine kilit bir faktör olacak. Bazı parti yetkilileri, yaz tatili ve tercih ettikleri aday elenen seçmenler arasındaki hayal kırıklığı nedeniyle katılımın bu kez daha düşük olabileceğinden endişe ediyor.

Üç bloğa bölünmüş bir Ulusal Meclis senaryosu daha olası görünürken, parti liderleri birlikte çalışma olasılığı hakkında sinyaller göndermeye başladı.

Attal’dan sola işbirliği çağrısı

Macron’un başbakanı Gabriel Attal, merkezcilerin salt çoğunluğa sahip olamayacağını kabul etti fakat belirli politikalar üzerinde işbirliği yapmaya istekli partilerden oluşan “çoğulcu bir meclis” kurma çağrısında bulundu.

Çarşamba günü France Inter radyosuna konuşan Attal, “Ensemble grubumuzun mümkün olduğunca geniş olmasını umuyorum ve o zaman [belirli yasa tasarıları üzerinde] ilerlememizi sağlayacak anlaşmalar yapabiliriz,” dedi.

Yeşil lider Marine Tondelier böyle bir hamleye kapıyı araladı fakat bunun Macron ya da Attal’ın değil solun şartlarıyla olacağı uyarısında bulundu.

Tondelier TF1 haber kanalına verdiği demeçte, “Bu ülkede daha önce hiç kimsenin yapmadığı şeyleri yapmak zorunda kalacağız,” dedi.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Zelenskiy, Başbakan Şmigal’ı görevden almaya hazırlanıyor

Yayınlanma

Ukrayinska Pravda gazetesinin kaynaklarına göre Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Denis Şmigal’ı başbakanlık görevinden almayı düşünüyor.

Habere göre Şmigal’ın yerine iki aday düşünülüyor: Başbakan Birinci Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Yuliya Sviridenko ve eski Bölgesel Kalkınma Bakanı ve devlete ait enerji şirketi Naftogaz’ın yönetim kurulu başkanı Aleksey Çernişov.

Gazeteye konuşan kaynak, “Devlet Başkanı, Şmigal’dan bıkmış durumda, bunu toplantılardaki tavrından anlayabilirsiniz. Artık onu pek dinlemiyor bile. Zaten bu bir hesap hatasından çok duygusal bir şey…. Zelenskiy her zaman yaratıcı çözümler ve öneriler isterken, Şmigal geçen yıllar içinde gelişmesine rağmen pek değişemiyor,” ifadelerini kullandı.

Strana.ua haber ve analiz sitesi de durumu doğruladı. Gazetenin kaynakları Yuliya Sviridenko’nun Denis Şmigal’ın yerine geçebilecek olası bir aday olduğunu öne sürdü.

Kaynaklara göre başbakanı görevden alma inisiyatifi Vladimir Zelenskiy ve özel kalemi Andrey Yermak’a ait. Kaynaklar, yeni başbakanın yaz sonuna kadar atanabileceğini öne sürdü.

48 yaşında olan Şmigal, 2020’nin mart ayından başbakan olarak görev yapıyor. Bundan önce Şmigal, Başbakan Yardımcısı ve Bölgesel Kalkınma Bakanı olarak görev yapıyordu.

FT: Batı, Ukrayna’ya olan güvenini kaybediyor

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Sahra Wagenknecht İttifakı, AP’de yeni sol grup kuramadı

Yayınlanma

Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde %6 civarında oy alan yeni parti Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) 3 Temmuz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, AP’de alternatif bir sol grup oluşturma görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlandığını duyurdu.

Geçen bahar Sahra Wagenknecht tarafından Sol Parti’den (Die Linke) ayrılarak kurulan BSW, Avrupa seçimleri öncesinde Euractiv’e yaptığı açıklamada AP’deki diğer partilerden yeni bir parlamento grubu oluşturmak için yeterli desteği aldığını söylemişti.

Fakat dün erken saatlerde, uzun süredir görüşmelere dahil olduğu söylenen İtalyan 5 Yıldız Hareketi’nin bunun yerine AP’deki mevcut Sol gruba katılmak için başvuruda bulunduğu haberleri ortaya çıktı.

BSW’nin Avrupa seçimlerinde liste başı adayı de Masi çarşamba akşamı yaptığı açıklamada partisinin “AB Parlamentosu’nda yeni bir siyasi grup oluşturmak üzere [son haftalarda] İtalya’dan Beş Yıldız Hareketi ile yoğun bir şekilde çalıştığını” doğruladı.

De Masi, “Altı ülkeden 20 Avrupa Parlamentosu üyesi ilgilerini ifade ettikleri için yeni bir siyasi oluşuma çok yaklaştık,” demişti.

Fakat de Masi, Sol gruptan üyelerin son anda gösterdikleri ilgiye rağmen, yeni grubun yedi ülkeden 23 milletvekiline sahip olmak için gerekli eşiği aşamadığını itiraf etti. 

De Masi, “Salı akşamı (2 Temmuz), barışı koruma, diplomasi ve sosyal adalet konularına odaklandıkları için kendilerini dışlanmış hisseden Sol fraksiyonun partilerinden son dakika görüşme talepleri aldık. Partinin seçim yenilgisine rağmen Die Linke’nin parlamento gruplarına liderlik etmeye devam edecek olması onları dehşete düşürdü,” dedi.

De Masi Euractiv’e yaptığı açıklamada son dakika görüşmelerinin barşamba günü sonuçlandığını, fakat ilgili heyetlerin katılmama kararı aldıklarını söyledi.

AP vekiline göre sorun siyasi farklılıklarından ziyade, BSW ve müttefiklerinin seçim öncesi koltuk tahminlerine ulaşılamaması üzerine yeni ortaklar aramak zorunda kalması nedeniyle, yetki ve sorumlulukların paylaşımı konusundaki müzakerelerdi.

Açıklamasında, Sosyal Demokratların da görüşmelere dahil olduğunu iddia ederek, “Çoğunluk gruplarının Brüksel’deki arka oda anlaşmalarını eleştirenleri görevler ve finansman yoluyla dahil etmek için güçlü kaldıraçları var,” dedi.

De Masi ayrıca BSW’nin Sol’a katılmaya çalıştığı fakat reddedildiği yönündeki söylentileri de yalanladı.

AP’deki mevcut Sol grup, Beş Yıldız’ın 8 milletvekilini kabul etmeleri halinde sayıları en az 47 milletvekiline ulaşabileceğinden, Yeşiller’in siyasi olarak solundaki en büyük grup haline gelebilir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English