ABD ve AB, Şam’daki HTŞ yönetimi ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında imzalanan anlaşmayı memnuniyetle karşıladı.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio yaptığı açıklamada, “ABD, Suriye geçici makamları ile Suriye Demokratik Güçleri arasında kuzeydoğunun birleşik bir Suriye’ye entegre edilmesine yönelik kısa süre önce duyurulan anlaşmayı memnuniyetle karşılamaktadır,” dedi.
Rubio, Suriye’nin sahil bölgelerinde HTŞ’ye bağlı gruplar tarafından gerçekleştirilen ve çoğunluğu Alevi sivillere yönelik toplu katliamların ardından Washington’un yeni Suriye yönetiminin kararlarını izlemeye devam edeceğini vurgulayarak “son dönemde azınlıklara yönelik ölümcül şiddet olaylarını endişeyle not ettiğini” belirtti.
AB de Suriye’nin “geçici Cumhurbaşkanı” Ebu Muhammed el-Colani (Ahmed eş-Şara) ile SDG lideri Mazlum Abdi arasında imzalanan anlaşmayı “istikrarın artmasına ve pek çok Suriyeli için daha iyi bir geleceğe giden yolu açabilecek” bir anlaşma olarak memnuniyetle karşıladı.
Anlaşma, SDG’nin Suriye devlet kurumlarına entegre edilmesini, Kürtlerin Suriye toplumunun ayrılmaz bir parçası olarak tanınmasını, ülke çapında ateşkes sağlanmasını ve yerinden edilmiş Suriyelilerin memleketlerine geri dönmesini öngörüyor.
“Tarafları uygulama üzerinde çalışmaya teşvik ediyoruz ve destek vermeye hazırız,” diyen AB, Suriye’nin batı kıyısındaki şiddeti de kınadı.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock salı günü yaptığı açıklamada SDG’nin entegrasyonunun birleşik bir Suriye’ye ulaşma yolunda önemli bir adım olduğunu ve sivillerin öldürülmesinin soruşturulması gereken bir suç olduğunu söyledi.
“Suriyeli Kürtlerin ve güçlerinin devlet yapılarına entegrasyonu, birleşik bir Suriye ve tüm nüfus gruplarının siyasi katılımı yönünde atılmış çok önemli bir adımdır,” diyen Annalena Baerbock, ortakları ile birlikte son haftalarda bu hedef doğrultusunda çalıştıklarını ekledi.
Baerbock ayrıca, “Suriye’de nelerin tehlikede olduğunu her gün görüyoruz. Yüzlerce sivilin hedef gözetilerek öldürülmesi, tamamen soruşturulması ve kovuşturulması gereken bir suçtur. Barışçıl bir Suriye ancak tüm Suriyeliler eşitlik ve güvenlik içinde yaşarsa var olabilir,” dedi.
Fransa Dışişleri Bakanlığı da, SDG lideri Mazlum Abdi ile Suriye’nin geçici hükümeti arasında 10 Mart’ta Şam’da imzalanan anlaşmayı selamladı.
Fransa Dışişleri Bakanlığı, “ABD’li ortaklarla koordine edilen” bu siyasi anlaşmanın Suriye’deki çatışmanın “barışçıl ve müzakere edilmiş bir şekilde çözülmesi” yönünde önemli bir adım olduğunu vurguladı.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada Fransa’nın Suriye toplumunun tüm etnik ve siyasi bileşenlerinin temsil edilmesini sağlayacak barışçıl ve kapsayıcı bir siyasi geçişe verdiği güçlü desteğin altı çizildi.
Suriye Demokratik Konseyi başkanlık konseyinin Washington merkezli üyesi Bassam İshak Rudaw’a yaptığı açıklamada anlaşmaya başta ABD olmak üzere uluslararası aktörlerin aracılık ettiğini söyledi.
SDG Sözcüsü Ferhad Şami de anlaşmanın “Amerikan arabuluculuğunun bir sonucu” olduğuna işaret etti.