Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

AB’den Trump’a Grönland tepkileri

Yayınlanma

Donald Trump’ın Grönland’ı askeri yöntemleri de dışlamadan ABD’ye bağlamak istediğini bir kez daha söylemesi, AB içinde rahatsızlığa neden oldu.

Danimarka’ya bağlı özerk bir bölge olan Grönland, AB üyesi olmamakla birlikte “AB’ye bağlı Denizaşırı Bölge” olarak sınıflandırılıyor ve mineral zengini bu dev adada yaşayan yaklaşık 57.000 kişiden sadece 2.000’i Danimarkalı değil, yani nüfusun çoğunluğu AB vatandaşlarından oluşuyor.

Danimarka, Grönland’ın 1985 yılında yapılan referandumla AB’den ayrılmasına rağmen Grönland’ın dış ve güvenlik politikasının kontrolünü elinde tutuyor.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, Donald Trump’ın Grönland’ı güç kullanarak ele geçirme ihtimalini reddetmemesinin ardından, AB’nin hiçbir ülkenin “egemen sınırlarına saldırmasına” izin vermeyeceğini söyledi.

France Inter radyosuna konuşan Barrot’a, ABD’nin Danimarka topraklarını işgal etme ihtimali soruldu. Barrot buna yanıt olarak, “Avrupa Birliği’nin dünyadaki diğer ulusların, kim olurlarsa olsunlar, hatta Rusya’dan başlayarak söyleyebilirim, egemenlik sınırlarına saldırmasına izin vermesi söz konusu olamaz. Biz güçlü bir kıtayız, kendimizi daha da güçlendirmemiz gerekiyor,” dedi.

Fransız bakan, Trump’ın Grönland’ı işgal etmesini beklemediğini fakat Avrupa’nın daha güvensiz bir dünyaya karşı “uyanması” gerektiğini de sözlerine ekledi.

Barrot, Grönland, Kanada ya da Panama Kanalına yönelik “emperyalist” eylemlerin “Amerikan halkı tarafından çok kötü karşılanacağına” inandığını da söyledi.

AB’den Trump’ın Grönland açıklamalarına ilk tepki: Yorum yok

“Grönland, Grönlandılarındır”

Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ise salı günü yaptığı açıklamada, ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın devasa Arktik adasını satın alma saplantısına cevaben, “Grönland’ın, satılık olmadığını açıkça belirttiğini” söyledi.

Frederiksen, Grönland Başbakanı Múte Egede’nin “Grönland halkı arasında Grönland’ın satılık olmadığı ve gelecekte de olmayacağı konusunda büyük bir destek olduğu konusunda çok ama çok net olduğunu” söyledi.

Frederiksen Danimarka yayın kuruluşu TV 2’ye verdiği mülakatta, “Bir yandan Amerika’nın Grönland’a olan ilgisinin artmasından memnuniyet duyuyorum. Fakatk elbette bunun, geleceklerinin ne olacağına Grönlandlıların karar vereceği bir şekilde gerçekleşmesi önemlidir,” dedi.

2019’da Trump’ın adayı satın alma teklifini “saçma” olarak nitelendiren Frederiksen, kendi geleceklerine karar vermenin Grönlandlılara bağlı olduğunu söyledi ve adada büyüyen bağımsızlık hareketini “meşru” olarak nitelendirdi.

Başbakan, “Birçok Grönlandlı arasında bağımsızlık yönünde güçlü bir istek olduğunu görebiliyorum. Bu meşrudur ve bu nedenle Grönland’ın geleceğinin [Grönland’ın başkenti] Nuuk’ta şekillenmesinin önemli olduğunu düşünüyorum,” ifadelerini kullandı.

Danimarka ile 2009 yılında yapılan bir anlaşma uyarınca Grönland başarılı bir referandumdan sonra bağımsızlığını ilan edebilir.

Grönland lideri Egede’nin yeni yıl konuşması sırasında ima ettiği üzere bu referandum adanın nisan ayında yapılacak parlamento seçimleriyle eş zamanlı olarak gerçekleştirilebilir.

Trump’ın basın toplantısı: İzolasyonizme eşlik eden yayılmacılık

AB ülkeleri Trump’a “toplu cevap” için istişare turunda

Financial Times’a (FT) konuşan ve son günlerde ulusal başkentler arasındaki görüşmelere katılan üst düzey bir blok yetkilisi, AB liderlerinin “Trump’ın yorumlarından derinden rahatsız olduklarını” söyledi.

Yetkililer, Trump’ın oğlunun salı günü Grönland’a yaptığı ziyaretin, seçilmiş başkanın sözlerini artık daha ciddiye alan yetkilileri ürküttüğünü de sözlerine eklediler.

“Her gün [Trump’tan] yeni bir endişe duyuyoruz,” diyen üst düzey AB yetkilisi, blok liderlerinin toplu olarak en iyi nasıl karşılık verileceği konusunda sürekli temas halinde olduklarını da sözlerine ekledi.

Trump, Panama’dan sonra Grönland’a göz dikti

DİPLOMASİ

Ermenistan Dışişleri: Erivan-Bakü ilişkilerinde normalleşme süreci devam ediyor

Yayınlanma

Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan, Azerbaycan ile ilişkilerde normalleşme sürecinin devam ettiğini ve sınır belirleme çalışmalarının ocak ayında başlayacağını açıkladı. Barış anlaşması taslağındaki 17 maddenin 15’i üzerinde mutabakat sağlandığı belirtildi.

Ermenistan Dışişleri Bakanlığı, Erivan ile Bakü arasındaki ilişkilerin normalleşmesinde ilerleme kaydedildiğini bildirdi. Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan’ın İnterfaks haber ajansına yaptığı açıklamaya göre, devlet sınırının belirlenmesi çalışmaları devam edecek.

Mirzoyan, “Ocak ayında iki ülkenin başbakan yardımcılarının başkanlığındaki sınır belirleme komisyonlarının toplantısı için anlaşma sağlandı. Sınır belirleme sürecinin nasıl ve nerede devam edeceğine dair mutabakat oluştu,” dedi.

Bakan, Bakü’nün barış anlaşması taslağına ilişkin önerilerine yanıt beklediklerini ve 17 maddenin 15’i üzerinde görüş birliğine varıldığını da sözlerine ekledi.

Daha önce 7 Ocak’ta Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan’ın silahlanmasının bölge için tehdit kaynağı olduğunu ve yeni gerginliklere yol açacağını belirtmişti.

Aliyev, “Ermenistan’ın silahlanması sadece yeni gerginliklere neden olacak,” ifadelerini kullanmıştı.

Aliyev, Erivan’ın barış anlaşması konusunda Bakü’nün şartlarını kabul edeceğine dair umudunu dile getirdi. Minsk Grubu’nun lağvedilmesi ve Ermenistan anayasasında değişiklik yapılması olmadan barış anlaşmasının mümkün olmayacağını belirtti.

Buna karşılık Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Aliyev’in açıklamalarının durumu tırmandırmaya yönelik olduğunu belirtirken, Erivan’ın diyalogdan yana olduğunu vurguladı.

Öte yandan, 6 Ocak’ta Azerbaycan Savunma Bakanlığı, sınırdaki Laçin bölgesinde Ermenistan topraklarından kendi mevzilerine yönelik gün içinde ikinci kez ateş açıldığını duyurdu. Erivan tarafı bu iddiaları yalanladı.

Son gelişmeler ışığında Mirzoyan, sınır belirleme süreci tamamen tamamlanana kadar Azerbaycan sınırındaki durumu izleyecek bir AB sivil misyonuna ihtiyaç duyduklarını açıkladı.

Paşinyan, Aliyev’in açıklamalarına yanıt verdi

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Eski Gürcistan Cumhurbaşkanı, ABD’deki McCain Enstitüsü’nde Kissinger bursiyeri oldu

Yayınlanma

Eski Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, ABD’deki McCain Enstitüsü tarafından 2025 Kissinger bursiyeri olarak seçildi. Zurabişvili, Gürcistan’da yeni seçimlerin yapılması için diplomatik çabalarını sürdüreceğini belirtti.

Eski Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, 2025 Kissinger bursiyeri olarak seçildi.

ABD’nin Arizona Eyalet Üniversitesi’ne (ASU) bağlı McCain Enstitüsü tarafından yapılan açıklamada, “McCain Enstitüsü’nde Kissinger bursiyeri olarak, Zurabişvili kapsamlı diplomatik, liderlik ve siyasi deneyimini kullanarak yeni seçimlerin yapılması ve ülkesinin demokratik gelişimini desteklemek için çalışacak,” ifadelerine yer verildi.

Zurabişvili’nin, Gürcistan konulu bir panel tartışmasına da katılacağı belirtildi.

Bu etkinlikte, eski Gürcistan Cumhurbaşkanı’nın yanı sıra ABD Kongre Üyesi Joe Wilson, ABD’nin NATO Daimî Temsilcisi Kurt Volker ve McCain Enstitüsü analisti Laura Thornton da yer alacak. Panel, ABD’deki Hudson Enstitüsü tarafından düzenlenecek.

14 Aralık’ta Gürcistan’da düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, tek aday olan Mihail Kavelaşvili 225 seçim delegesinden 224’ünün oyunu alarak cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu.

Fakat seçimlerin ardından Salome Zurabişvili’nin destekçileri sokaklara dökülerek kitlesel protestolar başlattı. Zurabişvili de gösterilere katılarak taraftarlarına destek verdi.

13 Aralık’ta Zurabişvili, görev süresinin sona ereceği 29 Aralık’tan sonra cumhurbaşkanlığı sarayını terk etmeyeceğini açıkladı. Ancak Gürcistan Başbakanı İrakli Kobahidze, bu durumun gerçekleşmesi hâlinde hakkında ceza davası açılabileceği uyarısında bulundu.

Sonunda Zurabişvili, seçimlerin meşru olmadığını ilan etti. Ancak Kavelaşvili’nin yemin töreninin yapıldığı gün cumhurbaşkanlığı rezidansını terk etti. Zurabişvili, yaptığı basın toplantısında, “Konuttan ayrılıyorum ama meşruiyeti yanımda götürüyorum. Halkın olmadığı yerde meşruiyet de olmaz. Halkın yanına gidiyor ve onlarla birlikte olacağım,” ifadelerini kullandı.

Zurabişvili, ülkede yeniden parlamento seçimlerinin yapılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca 26 Ekim’deki seçimleri hileli olarak nitelendirdi.

Gürcistan Başbakanı: Muhalefetin kaynağı tükendi

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Çin’in yeni Fransa Büyükelçisi ilişkilerde ‘daha fazla ilerleme’ sözü verdi

Yayınlanma

Çin, Lu Shaye’nin yerine Kuzey Afrika ve Avrupa işlerinde deneyimli bir diplomatı Fransa Büyükelçisi olarak atadı.
Deng Li, salı günü Fransız protokol şefi Frederic Pied’e güven mektubunu sunarak görevine başladı.

“Çin-Fransa ilişkilerinin sağlam bir temeli ve geniş perspektifleri var. İkili ilişkilerin daha da ilerlemesine katkıda bulunmak için Fransız tarafıyla birlikte çalışmaya kararlıyım” dedi.

Aynı zamanda Monako Büyükelçisi olarak da görev yapacak olan Deng’in ataması, Fransa’nın yeni Başbakanı Francois Bayrou’nun konyak ihracatı konusundaki ticari anlaşmazlıkta ilerleme sağlamak amacıyla Çin’e yapacağı ziyaret öncesinde gerçekleşti.

Duyuru Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından pazartesi günü Fransız büyükelçileriyle yapılan yıllık bir konferansta yapıldı. Reuters’e göre Macron, Bayron’un seyahatinin tarihini açıklamadı.

60 yaşındaki Deng, 2021 yılından bu yana dışişleri bakan yardımcılığı görevini yürütüyordu. Deng bundan önce 2015-2020 yılları arasında Türkiye Büyükelçisi ve Batı Asya ve Kuzey Afrika İşleri Daire Başkanı olarak görev yapmıştı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English