Bizi Takip Edin

AMERİKA

Trump’ın basın toplantısı: İzolasyonizme eşlik eden yayılmacılık

Yayınlanma

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, dün gece büyük fırtınalar koparan bir basın toplantısı düzenleyerek çeşitli konulara ilişkin görüşlerini açıkladı.

Trump salı günü defalarca, atacağı dış politika adımlarının, “ulusal güvenlik ve iktisadi refah” için yapıldığını savundu.

Trump, yasadışı göç akışını ve sınır ötesi fentanil sevkiyatını durdurmaları için her iki ülkeye baskı yapmak amacıyla Meksika ve Kanada’dan gelen yüz milyarlarca dolar değerindeki ürüne gümrük vergisi uygulama tehdidini tekrarladı.

Trump, Mar-a-Lago tatil köyünde düzenlediği basın toplantısında, ikinci dönem başkanlık için yemin etmesine iki haftadan az bir süre kala, “Meksika ve Kanada’ya çok ciddi gümrük vergileri koyacağız,” dedi.

Kanada’ya tehdit: Onların mallarına ihtiyacımız yok

Trump ayrıca ABD’nin Kanada ile olan ticaret açığını da gündeme getirerek, “Arabalarımızın yüzde 20’sini onlar üretiyor. Buna ihtiyacımız yok. Onları Detroit’te yapmayı tercih ederim,” ifadelerini kullandı.

“Onların sahip olduğu hiçbir şeye ihtiyacımız yok,” diye devam eden Trump, kereste ve süt ürünleri gibi Kanada’nın ABD’ye ihraç ettiği diğer önemli ürünleri de saydı.

Trump basın toplantısında Meksika Körfezinin adını “Amerika Körfezi” olarak değiştirme sözü de verdi.

Trump’ın önerdiği vergiler, ilk döneminde müzakere edilen ABD-Meksika-Kanada Anlaşması kapsamındaki taahhütleri ihlal edecek olsa da, bu hamleyi anlaşmanın “ulusal güvenlik istisnası” altında meşru gösterebilir.

Trump yeni vergileri nasıl uygulamayı planladığını belirtmedi, fakat birçok kişi Trump’ın seçim kampanyasındaki gümrük vergisi tehditlerinin çoğunu yerine getirmek için Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasasına dayanmasını bekliyordu.

Bu yasa başkana ulusal acil durum ilan ettikten sonra ABD ticaretini düzenleme konusunda geniş yetki veriyor.

Grönland’a askeri müdahale ihtimalini dışlamadı: Size iyi davranacağız

Seçilmiş başkan Avrupa Birliği ile ticari ilişkiler konusunda da benzer şikayetlerde bulundu. AB’ye karşı 350 milyar dolar ticaret açığı olduğunu söyleyen Trump,  konuşmasının ilerleyen bölümlerinde, “Arabalarımızı almıyorlar, tarım ürünlerimizi almıyorlar, hiçbir şeyimizi almıyorlar. Bu yüzden onlarla da [ticaret] yapmayacağız,” dedi.

Trump Kanada’yı ABD’nin “51. eyaleti” yapma konusunda şakalar yapmıştı. Toplantıda bu konu hakkındaki bir soru üzerine, bunu askeri güç kullanarak yapmayı reddetti, fakat bu sonuca ulaşmak için iktisadi baskı kullanma olasılığını öne sürdü.

Bununla birlikte Trump, Danimarka’ya bağlı özerk bir bölge olan Grönland’ı elde etmek etmek için güç kullanmayı göz ardı etmedi ve Kuzey Kutbu’ndaki adayı ülkenin bir parçası haline getirmeye çalışmanın “ABD’nin ulusal güvenlik çıkarlarına” uygun olduğunu iddia etti.

Trump’ın oğlu Donald Trump Jr da şu anda “şahsi bir ziyaret” için Grönland’da bulunuyor. Trump Jr, uzun süredir babasının müttefiki olan Segior Gor ve Charlie Kirk ile birlikte bir podcast için çekim yapmak üzere salı günü Grönland’a gitti.

Trump oğlunun bazı Grönlandlılarla yaptığı bir toplantıya telefonla bağlandı ve Grönland’dan hem kendisi hem de dünya için güvenliğe ihtiyaç duyan “çok özel bir yer” olarak bahsetti.

Grönlandlılara “iyi davranacaklarını” söyleyen Trump, Panama Kanalı’nın yanı sıra Grönland’ın da kontrolünü ele geçirmek için iktisadi ya da askeri güç kullanmama taahhüdünde bulunmayacağını söyledi ve bölgedeki Çin ve Rusya etkisinden duyduğu endişeyi dile getirdi.

Trump, “[Grönland] halkı muhtemelen bağımsızlık ya da ABD’ye gelmek için oy kullanacak,” diye öngördü.

Panama Kanalının kontrolünü istiyor

Seçilmiş başkan ayrıca, adayı satın alma teklifiyle işbirliği yapmaması halinde Danimarka’yı “çok yüksek düzeyde gümrük vergisi uygulamakla” tehdit etti.

Trump, “İnsanlar Danimarka’nın bu ada üzerinde herhangi bir yasal hakkı olup olmadığını bile bilmiyorlar, ama eğer varsa, bundan vazgeçmeliler, çünkü ulusal güvenlik için buna ihtiyacımız var,” dedi.

Grönland, ABD için en azından Soğuk Savaş’ın başından beri stratejik bir öneme sahip: “GIUK boşluğu” olarak adlandırılan Grönland, İzlanda ve Birleşik Krallık arasındaki su hattı, Sovyet donanmasının kontrol altına alınmasına yardımcı olmak için çok önemli görülüyordu.

Trump Panama Kanalının kontrolünü yeniden ele geçirmek istediğini de yineledi ve eski Başkan Jimmy Carter’ın kanalın kontrolünü “1 dolar karşılığında” Panama’ya devretme kararını eleştirdi.

Trump Orta Doğu’da: Hamas, Kürtler ve Türkiye

Bu arada seçilmiş başkan, iki haftadan kısa bir süre sonra göreve başladığında İsrail ile Hamas arasında rehinelerin serbest bırakılması konusunda bir müzakere yapılmaması halinde “Orta Doğu’da kıyametin kopacağı” tehdidinde bulundu.

Başkan, “Bu Hamas için iyi olmayacak ve açıkçası hiç kimse için iyi olmayacak,” diye ekledi.

Trump’ın Orta Doğu özel temsilcisi olarak atadığı Steve Witkoff seçilmiş başkanla birlikte kısa bir açıklama yaparak müzakerecilerin İsrailli rehinelerin serbest bırakılması için bir anlaşmanın “eşiğinde” olduklarını söyledi. Witkoff bu ilerlemeyi Trump’a bağladı.

Suriye’deki Amerikan askerleri söz konusu olduğunda, bunların çekilip çekilmeyeceği konusunda bilgi vermeyi reddeden ve bunun “askeri stratejinin bir parçası” olduğunu öne süren Trump, “dostum” ve “çok akıllı bir adam” dediği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a övgüler yağdırdı.

Trump, “Adamlarını farklı şekillerde ve farklı isimlerle oraya [Suriye’ye] gönderdi ve onlar da içeri girdiler, yönetimi ele geçirdiler ve bu böyle,” dedi.

Trump ayrıca ilk döneminde, Erdoğan’ın “Suriye’deki Kürtlere saldırmadığını çünkü saldırmamasını istediğini” söyledi.

Türkiye’nin “başka isimlerle ve başka biçimlerle” ortaya çıkan Suriye’yi “2.000 yıldır istediğini” ileri süren Trump, “Erdoğan’ın Kürtlere saldırmama kararının ne kadar süreceğini bilmediğini, çünkü onların birbirlerinin doğal düşmanı olduklarını, birbirlerinden nefret ettiklerini” savundu.

Trump, Suriye’de son haftalarda yaşananlarla birlikte Rusya ve İran’ın zayıfladığını söyledi ve bunun Erdoğan’ın başarısı olduğunu ima etti.

NATO ülkelerine “yüzde 5 savunma harcaması” uyarısı

Diğer NATO müttefiklerine de değinen Trump, transatlantik ittifakın 32 üyesinin savunma harcamalarını gayrisafi yurtiçi hasılalarının (GSYİH) yüzde 5’ine çıkarması gerektiğini söyledi.

Bu, mevcut asgari hedef olan yüzde 2’den önemli bir artış anlamına geliyor.

Trump düzenli olarak ittifak üyelerini eksik ödeme yapmakla suçladı ve harcamaların artmaması halinde ittifaktan çekilmeyi önerdi.

Trump, “Hepsi bunu karşılayabilir ama yüzde 5’te olmalılar, yüzde 2’de değil. Eğer faturalarını ödüyorlarsa ve bize adil davrandıklarını düşünüyorsam, cevabım, kesinlikle NATO’da kalırım olur,” diye ekledi.

Bununla birlikte Trump, ABD’ye adil davranılmadığını düşünmesi halinde desteğini geri çekebileceği uyarısında bulundu.

AMERİKA

Trump, Eğitim Bakanlığını kapattı, yetkilerini eyaletlere ve yerel topluluklara devretti

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump perşembe günü Eğitim Bakanlığı’nın lağvedilmesini öngören bir başkanlık emri imzalayarak, muhafazakâr Cumhuriyetçilerin uzun zamandır hedefi olan bir kurumu hedef aldı.

Trump, Eğitim Bakanlığını’ savurgan ve liberal ideoloji tarafından kirletilmiş’ olarak nitelendirdi fakat 1979’da departmanı kuran Kongre’de bir yasa değişikliği olmadan departmanın lağvedilmesinin tamamlanması büyük olasılıkla imkansız.

Cumhuriyetçiler bunu başarmak için yasa çıkaracaklarını söylerken, Demokratlar bu fikre karşı çıkacaklarını ilan ettiler.

Talimat, Eğitim Bakanı’nın, “yasaların izin verdiği ve uygun olduğu azami ölçüde, Eğitim Bakanlığı’nın kapatılmasını kolaylaştırmak ve eğitim üzerindeki yetkiyi Eyaletlere ve yerel topluluklara iade etmek için gerekli tüm adımları atacağını” söylüyor.

Beyaz Saray, kurumun bazı kritik işlevlerini koruyacağını söylese de, bu çalışmanın nasıl yürütüleceği ya da nerelerin hedefleneceği konusunda ayrıntı vermiyor.

Trump, yönetiminin bakanlığı “temel ihtiyaçlar” dışında kapatacağını, düşük gelirli okullar için Başlık I finansmanı, Pell hibeleri ve engelli çocuklar için para konusundaki sorumluluklarını koruyacağını söyledi.

Beyaz Saray bakanlığın federal öğrenci kredilerini yönetmeye devam edeceğini söyledi, fakat AP’ye göre emir tam tersini söylüyor gibi görünüyor.

Emir, Eğitim Bakanlığı’nın 1,6 trilyon dolarlık kredi portföyünü denetleyecek personele sahip olmadığını ve “banka işlevlerini Amerika’nın öğrencilerine hizmet etmek için donanımlı bir kuruluşa iade etmesi gerektiğini” söylüyor.

İmza töreninde Trump, ABD’nin akademik performansındaki gerilemeden de bakanlığı sorumlu tuttu ve eyaletlerin daha iyi bir iş çıkaracağını ileri sürdü.

Trump, “Bu bize hiç iyi gelmiyor,” dedi.

Trump’ın Cumhuriyetçi yönetimi şimdiden bakanlıkta tenkisata başladı. İşgücü yarı yarıya azaltılırken, Sivil Haklar Ofisi ile ülkenin akademik ilerlemesi hakkında veri toplayan Eğitim Bilimleri Enstitüsü’nde derin kesintiler yapılıyor.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Trump, Pentagon’da kesintilere hazırlanıyor

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon’da bütçe kesintileri ve yapısal değişiklikler planlıyor. CNN ve NBC News‘in haberine göre, bölgesel komutanlıkların sayısı azaltılacak, bazı birimler lağvedilecek ve Japonya’daki askeri varlığın genişletilmesi planları iptal edilecek. Başkan Donald Trump’ın, Kongre ile koordinasyon sağlamadan bu değişiklikleri yapma yetkisi tartışmalı olsa da, Pentagon bütçesinde yıllık yüzde 8’lik bir kesinti hedefleniyor.

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth liderliğindeki Pentagon, bütçede ciddi kesintilere gitmeye hazırlanıyor.

CNN ve NBC News‘in kaynaklara ve taslak belgelere dayandırdığı haberlere göre, bu kesintiler bir dizi yapısal değişikliği de beraberinde getirecek.

Değişikliklerin bir kısmı yapısal olacak ve bölgesel komutanlıkların sayısının azaltılması planlanıyor.

Halihazırda altı adet bölgesel komutanlık bulunuyor: Afrika, Merkez (Orta Doğu, Doğu Afrika, Orta Asya), Avrupa, Hint-Pasifik, Kuzey (Kuzey Amerika) ve Güney (Güney Amerika). Planlanan değişiklikler hayata geçirilirse, bu sayı dörde düşürülecek.

Afrika Komutanlığı, Avrupa Komutanlığı ile, Kuzey Komutanlığı ise Güney Komutanlığı ile birleştirilecek.

CNN, bu birleşmelerin beş yıl içinde 330 milyon dolar, NBC News ise bir yılda 270 milyon dolar tasarruf sağlayacağını bildirdi.

Uzay Komutanlığı bütçesinde de kesintiye gidilmesi olası. NBC News‘e göre, bu kesinti füze savunma dairesinin lağvedilmesi veya yeniden yapılandırılmasıyla gerçekleştirilecek.

Bütçe kısıtlamaları, Genelkurmay Müşterek Başkanlığı’nı (JCS) da etkileyebilir.

Müşterek (kuvvetler arası) operasyonların eğitiminden sorumlu dairenin faaliyetlerinin durdurulması öneriliyor.

İstihbarat operasyonlarından sorumlu dairenin (JIOWC) de kapatılması ihtimal dahilinde.

CNN‘e göre, JCS bünyesindeki bu kesintiler, beş yıl içinde bütçeye 1 milyar dolara kadar tasarruf sağlayabilir.

Ayrıca, ABD’nin bazı ülkelerdeki askeri varlığına ilişkin politikasında da değişiklikler planlanıyor.

Bu bağlamda, eski Başkan Joe Biden (2021-2025) yönetimi döneminde geliştirilen, ABD’nin Japonya’daki askeri varlığını genişletme planlarının iptal edilmesi gündemde.

Medyanın incelediği belgeye göre, bu iptal yaklaşık 1,18 milyar dolar tasarruf sağlayacak.

Reuters ajansı, Mart 2024 itibarıyla Japonya’da 54 bin Amerikan askerinin bulunduğunu bildiriyor.

Bir diğer önemli değişiklik ise, ABD’nin, 1949’da NATO’nun kuruluşundan bu yana daima Amerikalı generaller tarafından yürütülen Avrupa Müttefik Kuvvetler Yüksek Komutanlığı görevinden vazgeçmesi olabilir.

NBC‘ye konuşan askeri yetkililer, bu kararın sembolik eksiklikleri olacağını, fakat ABD’nin ittifak içindeki hakimiyetini etkilemeyeceğini belirtiyorlar.

Mevcut komutan General Christopher Cavoli’nin görev süresi yaz sonunda doluyor.

The Hill gazetesinin haberine göre ise, Başkan Donald Trump’ın partisinden olan ve Kongre’deki ilgili komitelerin başkanlığını yürüten Cumhuriyetçiler, bu tür değişikliklerin Kongre ile koordine edilmeden yapılmasına karşı olduklarını vurguladılar.

İçtihatlara dayanan mevzuata göre, Trump’ın daireleri kapatma veya küçültme, ayrıca Kongre tarafından onaylanan finansmanı 45 günden fazla alıkoyma yetkisi bulunmuyor.

Şubat ayının sonunda Hegseth, Pentagon bütçesini beş yıl boyunca her yıl yüzde 8 (farklı kaynaklara göre yaklaşık 50 milyar dolar) azaltma niyetini açıklamıştı.

NPR‘ın haberine göre, bu tedbirler, “insansız hava araçları ve denizaltılardan güney sınırının güçlendirilmesine kadar” 17 alanı etkilemeyecek.

Ayrıca, Çin ile rekabete yönelik programlar da kesintilerden muaf tutulacak.

ABC News‘in verilerine göre, Pentagon genel olarak 50 bin ila 60 bin sivil personeli işten çıkarmayı planlıyor.

Hegseth, kesintilerin milyarder Elon Musk ile bağlantılı Hükümet Verimliliği Dairesi’nin (DOGE) desteğiyle planlandığını söyledi.

Kongre, 2025 mali yılı bütçesinde ulusal savunma için toplam 892,5 milyar dolar ayırdı.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Nvidia, ABD tedarik zinciri için yüz milyarlarca dolar harcayacak

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük vergisi tehditleri karşısında tedarik zincirini Asya’dan geri çekmeye çalışan Nvidia’nın CEO’su, şirketin önümüzdeki dört yıl içinde ABD’de üretilen çipler ve diğer elektronik ürünler için yüz milyarlarca dolar harcayacağını söyledi.

Dünyanın en değerli yarı iletken grubunun devasa harcama öngörüsü, Trump’ın “Önce Amerika” ticaret politikalarının etkisi küresel ekonomide dalga dalga yayılırken, Apple dahil diğer teknoloji şirketlerinin açıkladığı milyarlarca dolarlık ABD yatırım planlarını takip ediyor.

Nvidia’nın CEO’su ve kurucu ortağı Jensen Huang Financial Times’a (FT) verdiği demeçte, “Genel olarak, önümüzdeki dört yıl boyunca muhtemelen toplam yarım trilyon dolar değerinde elektronik ürün tedarik edeceğiz ve bence kendimizi bunun birkaç yüz milyarını burada, ABD’de üretirken rahatlıkla görebiliriz,” dedi.

Huang, önde gelen yapay zeka çip üreticisinin artık Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) ve Foxconn gibi tedarikçiler aracılığıyla ABD’de en son sistemlerini üretebildiğini ve Çin’deki Huawei’den artan bir rekabet tehdidi gördüğünü söyledi.

Bu hafta Nvidia’nın yıllık geliştiriciler konferansında Huang, yapay zeka çipinin yeni nesli Vera Rubin’i tanıttı ve dev veri merkezlerinde büyük bir güç kaynağı gerektirecek milyonlarca birbirine bağlı çipten oluşan kümeler oluşturma planının ana hatlarını çizdi.

Huang, Trump yönetiminin ABD’nin yapay zeka endüstrisinin gelişimini hızlandırabileceğine inandığını söyledi. CEO, “Bu endüstrinin başarısını önemseyen ve enerjinin bir engel olmasına izin vermeyen bir yönetimin desteğine sahip olmak, ABD’de yapay zeka için olağanüstü bir sonuçtur,” dedi.

Bu ay TSMC, Arizona’daki çip üretim tesislerine 100 milyar dolarlık bir yatırım yapacağını duyurdu ve bu yatırım Biden yönetimi altında kararlaştırılan 65 milyar dolarlık yatırıma ek olarak geldi.

Huang, Nvidia’nın en son Blackwell sistemlerinin artık ABD’de üretildiğini söyledi ve “TSMC’nin ABD’ye yatırım yapması tedarik zinciri esnekliğimizde önemli bir adım atmamızı sağlıyor,” diye konuştu.

Son yıllarda, Nvidia ve Apple da dahil olmak üzere Amerika’nın en büyük teknoloji şirketleri, TSMC’nin Tayvan’daki son teknoloji çip üretim tesislerine büyük ölçüde bağımlı hale geldi.

Huang, “En önemli şey hazırlıklı olmak. Bu noktada, ABD’de üretim yapabileceğimizi biliyoruz, yeterince çeşitlendirilmiş bir tedarik zincirimiz var,” dedi.

Nvidia yöneticisi, eğer herhangi bir felaket Tayvan’daki üretimi tehdit ederse, bunun “rahatsız edici olacağını ama sorun olmayacağını” savundu.

Nvidia hâlâ Çin’den milyarlarca dolar gelir elde ederken, Ascend AI çipleri son zamanlarda ilerleme kaydeden Huawei’nin yeniden canlanan rekabetiyle karşı karşıya.

Huang, “Huawei, Çin’deki en zorlu teknoloji şirketi. Girdikleri her pazarı fethettiler,” diye konuştu. Huang’a göre ABD’nin Çinli teknoloji şirketini kısıtlama çabaları, Huawei’nin süregelen başarısı göz önüne alındığında “kötü sonuçlandı.”

Huawei’nin yapay zeka alanındaki varlığının her geçen yıl arttığını söyleyen Huang, “Onların bir faktör olmayacağını varsayamayız,” dedi.

Teorik olarak Nvidia’nınkine benzer öncü çipler üretebilen tek ABD şirketi olan Intel, döküm işinde ciddi zorluklarla karşılaştı. Intel’deki liderlik boşluğu geçtiğimiz hafta Lip-Bu Tan’ın CEO olarak atanmasıyla giderildi.

Huang, Nvidia’nın Intel’e yatırım yapmak üzere TSMC gibi şirketlerle bir konsorsiyum oluşturmak için görüşmelerde bulunduğu haberlerini yalanladı ve ABD’deki çip üretim hizmetlerini bu ‘onshoring’in bir parçası olarak kullanmayı taahhüt etmekten kaçındı.

“Döküm teknolojilerini düzenli olarak değerlendiriyoruz ve bunu yapmaya devam ediyoruz,” diyen Nvidia CEO’su, Intel’in çip paketleme hizmetlerini de incelediğini sözlerine ekledi.

Huang, Intel’in gelişmiş çip teknolojilerinde rekabetçi olabilme yeteneğine atıfta bulunarak, “Intel’in bunu yapabilecek yeteneğe sahip olduğuna güvenim tam,” dedi.

Huang, “Intel’in başarısı ve refahının” önemli olduğunu da sözlerine ekledi ve “Fakat kendinizi ve birbirinizi yeni bir tedarik zinciri kurulması gerektiğine ikna etmeniz biraz zaman alıyor,” dedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English