Bizi Takip Edin

AVRUPA

AfD lideri Weidel: Biz AB’siz yaparız ama AB Almanya’sız yapamaz

Yayınlanma

Almanya’da geçen hafta sonu yapılan eyalet seçimlerinde büyük başarı elde eden Almanya için Alternatif’in (AfD) Eş Başkanı Alice Weidel, Avrupa Birliği’nin “uygun davranması” gerektiğini, aksi takdirde Almanya’nın bloktan ayrılacağını söyledi.

İtalyan La Repubblica gazetesine konuşan Weidel, AB’nin Brexit’in Alman versiyonu olan “Dexit”ten sonra hayatta kalamayacağını fakat ülkesinin kalacağını iddia etti.

Weidel, “Almanya’nın hayatta kalmak için AB’ye ihtiyacı yok. Buna karşın AB’nin Almanya’ya ihtiyacı var. AB’nin de buna uygun davranması gerekiyor. Sadece bu koşullar altında Almanya’nın AB’den çıkması gereksiz hale gelecektir,” dedi.

AfD eş başkanı Weidel: AB’den çıkmak için referandum yapabiliriz

Dexit’in, yani Almanya’nın AB’den ayrılmasının kendileri için “son çare” olduğunu savunan AfD lideri, bir şeyleri yok etmeyi değil, reform yapmak istediklerini vurguladı.

Weidel, “Fakat bu sadece Avrupalı ortaklarımızın bizim hayati çıkarlarımıza saygı göstermeleri gerektiğini anlamaları halinde gerçekleşecektir,” dedi.

Weidel ocak ayında yaptığı başka bir açıklamada da Almanya’nın AB üyeliği konusunda referanduma gidebileceğini ve Brexit’in ülke için bir “model” olabileceğini söylemişti.

AfD, AB ve NATO’yu ne yapacak?

Weidel ayrıca Pazar günü doğudaki Thüringen eyaletinde zafer kazanan AfD ile koalisyona girmeyi reddeden diğer partileri de eleştirdi.

Weidel, AfD’ye karşı oluşturulan “güvenlik duvarının”, “son derece anti-demokratik” olduğunu söyledi ve Saksonya’da kazanan muhafazakâr CDU’yu Sol ile ittifak kurmaması konusunda uyardı.

AfD lideri, Thüringen ve Saksonya’da seçmenlerin yüzde 30’undan fazlasını temsil eden AfD’yi “izole etmenin” Almanya’nın “demokratik kültürüne zarar vereceğini” savundu ve “Ve seçmenlerin önemli bir siyasi değişim yönündeki açık iradesini görmezden gelecektir,” dedi.

AfD’nin “ne radikal ne de aşırıcı” olduğunu iddia eden Weldel, tüm bunların “asılsız suçlamalar” olduğunu kaydetti.

AfD, ‘AB’nin kontrollü dağılması’ndan vazgeçti, NATO’ya destek çıktı

AVRUPA

Alman şirketleri Zambiya’da büyük ölçekli “arazi gaspı” yapıyor

Yayınlanma

Alman şirketleri küresel ölçekte arazi gaspına önemli ölçüde dahil olmaya devam ediyor.

Afrika kıtasında büyük ölçekte tarım arazisi satın alan Alman şirketi Amatheon Agri örneği bunun bir göstergesi.

German Foreign Policy’nin aktardığına göre şirket şu anda Zambiya’da 40.000 hektarlık bir alanı satın almış durumda. Sayısız küçük çiftçi, arazinin para getirecek mahsul yetiştirmek ya da et üretimi için hayvancılıkta kullanılmasını sağlamak amacıyla zorla yerlerinden edildi ve geçim kaynaklarından mahrum bırakıldı.

Topluluklarından bazıları şu anda Amatheon Agri’ye ait tarım arazileri tarafından fiilen kuşatılmış durumda. Küçük çiftçilerin bu alanlara girmesine izin verilmiyor, bu nedenle en yakın kasabaya birkaç kilometrelik dolambaçlı yollardan gitmek zorunda kalıyorlar.

Kaçan çiftlik hayvanları genellikle Amatheon Agri tarafından yakalanıyor ve ancak yüksek meblağlar ödenmesi karşılığında küçük çiftçilere geri veriliyor.

Sivil toplum kuruluşu FIAN’ın bildirdiğine göre, Amatheon Agri aynı zamanda küçük çiftçileri hayati önem taşıyan suya erişimden mahrum bırakıyor ve yolları kapatıyor; bazen hastaların taşınması bile engelleniyor.

Şirketin yerel halkın nehir suyunu geleneksel şekilde kullanmasını yasakladığı ileri sürülüyor. Amatheon Agri’nin monokültürlerini sulamak için ihtiyaç duyduğu iki barajın inşası nehir yataklarını kuruttu.

Zambiya’daki Alman büyükelçiliğinin bir temsilcisi kısa süre önce Amatheon Agri’yi “iktisadi, toplumsal ve ekolojik sürdürülebilirlik alanındaki başarıları” nedeniyle övmüştü.

FIAN’a göre diğer Alman şirketleri de arazi gaspına karışmış durumda. Örgüte göre Alman hükümeti, “Küresel Güney”deki meşru arazi haklarının ihlaline karşı harekete geçme görevini yerine getirmiyor.

Amatheon Agri, merkezi Berlin’de bulunan ve ağırlıklı olarak Afrika kıtasında faaliyet gösteren bir tarım ve gıda şirketi.

Amatheon Agri, faaliyetlerini tarımsal ürün yetiştiriciliği ve hayvancılıktan tüm değer zinciri boyunca işleme ve ticarete kadar genişletiyor. Başlıca ürünleri mısır ve soya gibi nakit mahsullerin yanı sıra et.

Şirket 2012’de Zambiya’da arazi satın almaya başladı, ardından 2013’te Uganda’ya, 2014’te Zimbabve’ye ve son olarak 2022’de Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ne uzandı.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Brandenburg seçimleri öncesinde anketlerde AfD önde gidiyor

Yayınlanma

Şansölye Olaf Scholz’un Sosyal Demokrat Partisi (SPD), Berlin’i çevreleyen doğu eyaleti Brandenburg’da pazar günü yapılacak seçimler öncesinde yapılan anketlerde sağcı Almanya için Alternatif’in (AfD) gerisinde görünüyor.

SPD eyalette 34 yıldır iktidarı elinde tutuyor ve Dietmar Woidke bu sürenin neredeyse üçte birinde başbakanlık görevini yürüttü.

Reuters’ın aktardığına göre son anketlerde AfD yaklaşık %30’luk oy oranıyla üç puan civarında bir üstünlüğe sahip. İkinci sırada ise SPD yer alıyor.

Deutsche Welle’nin aktardığı ankete göre ise AfD ve SPD başa baş gidiyor. Her iki parti de oyların %25’inden fazlasını kazanabilir. Hıristiyan Demokrat Parti (CDU ) ve yeni kurulan Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) ise bu iki partinin çok gerisinde yer alıyor ve tahminler her iki partinin de oy oranının %15 civarında olduğunu gösteriyor.

Yeşiller ve Sol Parti ise Potsdam’daki eyalet parlamentosuna yeniden girebilmek için gereken %5’lik barajı aşamayabilir. Federal hükümetin koalisyon ortaklarından liberal Hür Demokratlar (FDP) 2014’ten bu yana Brandenburg eyalet parlamentosunda sandalye sahibi değil.

Brandenburg, 2,6 milyonun biraz altındaki nüfusuyla Almanya’nın 16 eyaleti arasında en kalabalık 10. eyalet ve en düşük ikinci nüfus yoğunluğuna sahiptir. Ülke genelindeki yaklaşık %30’luk orana kıyasla nüfusun %12’sinden biraz azı göçmen kökenli.

Tesla, 2022 yılından bu yana ünlü Berlin-Brandenburg havalimanı yakınlarında elektrikli otomobil üretiyor. Grünheide tesisi, ABD’li girişimci Elon Musk’ın Avrupa’daki ilk fabrikasına ev sahipliği yapıyor.

Tesla, 50 ülkeden yaklaşık 7.000 çalışanıyla kısa sürede Brandenburg’un en büyük özel işvereni haline geldi.

Komşu Berlin’de olduğu gibi burada da çok sayıda üniversitenin dünyanın dört bir yanından öğrencileri bulunuyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Avusturyalı Raiffeisenbank, Belarus’tan ayrılıyor

Yayınlanma

Avusturyalı Raiffeisen Bank International (RBI), Rusya’daki iştirakinin sahibi olduğu Belarus’taki Priorbank’ın satışı ve intifa hakkından çekilmesi konusunda Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) bir yatırımcı ile anlaşma imzaladığını açıkladı.

Bu yılın şubat ayında, RBI’nin Belarus’taki iştirak bankası Priorbank’ın satışı üzerine bir anlaşma yapıldığı biliniyordu.

Açıklamalara göre, Priorbank ve iştiraklerinin yüzde 87,74 oranındaki hissesi, 2022 yılı sonunda BAE’de tescil edilen Soven 1 Holding Limited’e satıldı.

RBI’den yapılan açıklamada, işlemin düzenleyici onaylara tabi olduğu ve kapanışın 2024 yılının dördüncü çeyreğinde gerçekleşmesinin beklendiği belirtildi. Bu anlaşma, RBI’nin Belarus pazarından çıkışına yol açacak.

Rusya yargısı, Avusturyalı Raiffeisenbank’ın hisselerine tedbir kararı koydu

RBI, “Bu hamle, Raiffeisen Bank International bankacılık grubunun mevcut gerçekler doğrultusundaki hedefleri ve stratejisi ile uyumlu bir hissedar kararıdır. İşlemin kapanışının 2024 yılının dördüncü çeyreğinde yapılması planlanmaktadır,” ifadelerini kullandı.

Açıklamaya göre, mülkiyet değişikliği Priorbank’ın faaliyetlerini ve müşterilerle olan etkileşimini etkilemeyecek.

RBI, işlemin, esas olarak satın alma fiyatı ile Priorbank’ın defter değeri arasındaki fark nedeniyle grubun konsolide karını etkileyecek yaklaşık 300 milyon avroluk bir zararla sonuçlanmasını bekliyor.

Açıklamada, kapanış sırasında işlemin grubun konsolide kazançları üzerinde 500 milyon avroluk olumsuz bir etki yaratmasının beklendiği, ancak RBI’nin yasal sermayesi ve sermaye oranları üzerinde herhangi bir etkisi olmayacağı kaydedildi.

Açıklamada, “Bu işlemin tamamlanmasıyla RBI, Belarus pazarından başarılı bir şekilde çıkacak ve böylece Doğu Avrupa’daki risk azaltma stratejisi doğrultusunda operasyonel risklerini azaltacaktır,” denildi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English