Bizi Takip Edin

Avrupa

ASML’den Hollanda hükümetine ültimatom

Yayınlanma

Avrupa’nın en büyük teknoloji firması olan çip üretim makinesi tedarikçisi ASML, siyasi iklim yabancı yetenekleri çekmeye daha elverişli hale gelmedikçe kendi ülkesinde büyümeye devam edemeyeceği uyarısında bulunarak Hollanda hükümetini paniğe sevk etti.

Bloomberg’in iddiasında göre, ASML’nin merkezini Fransa’ya taşınmakla bile tehdit ettiği bildirildi.

Ülkede göçmen karşıtlığı yükselirken, Hollanda’daki gurbetçi işçilere vergi indirimlerine yönelik son kısıtlamalar, kalifiye göçmen işçiye dayanan şirketleri kızdırdı.

Öte yandan Paris de göçmen düşmanlığına karşı bağışık değil; kendi işgücü piyasası sorunları var ve Bloomberg’e göre ASML’yi ABD ve Asya’daki en iyi müşterilerine daha da yaklaştırmayacak. Dolayısıyla bu daha çok, Nvidia ve Microsoft gibi diğer teknoloji devleri için bir uyarı niteliği taşısa da, taviz koparmak için iyi zamanlanmış, iyi yönetilmiş bir baskı kampanyasına benziyor. ASML, küresel teknoloji şirketleri arasında ilk 10’da yer alan tek Avrupalı şirket.

ASML’nin kendi hükümetine ültimatom verebiliyor olmasının nedeni, şirketin gerçekten çok büyük olması: ASML, Hollanda borsası gösterge endeksinin yaklaşık %20’si, Avro Bölgesi değerli şirket hissesi endeksinin %10’u ve MSCI küresel teknoloji endeksinin %2,5’i değerinde.

Tüm küresel teknoloji şirketleri gibi ASML de kalifiye çalışanları kendine çekmeye çalışıyor ve Hollanda’daki işgücünün yaklaşık %40’ı Hollandalı değil. Bloomberg’e göre sağcı Geert Wilders’in kazandığı son seçimlerde üniversitelerin ve yabancı öğrencilerin hedefler arasında yer alması, küresel çip savaşının ön saflarında yer alan bir ülke için ‘kendi kalesine atılmış bir gol’ gibi görünüyor.

Öte yandan California’nın onda biri büyüklüğündeki Hollanda’da son beş yılda ev fiyatlarının %65 artmasından göçmen işçiler sorumlu tutuluyor; sadece Amsterdam’da yaklaşık 45.000 konut açığı var. Teknoloji patlamalarını başarılı kılan şey aynı zamanda yerel kaynakları da zorluyor. Bu nedenle ASML geçen ay kendi bölgesinde yüzlerce uygun fiyatlı konut inşa etme planını açıkladı.

Yapay zeka destekli teknoloji patlaması, Bloomberg’in iddiasında göre dünyayı ‘Hollanda hastalığı’nın yeni bir çeşidine hazırlıyor olabilir: patlayan bir sektörün orantısız bir şekilde diğer sektörleri yerinden etmeye veya köreltmeye başlaması.

Bu terim ilk olarak çok farklı ekonomik etkileri olan Groningen gaz sahası etrafındaki emtiaya yönelik hücumu tanımlamak için kullanılmıştı. Buna benzer bir şey teknoloji dünyasında da yaşandı. California’daki Menlo Park ile üç saat uzaklıktaki Visalia kasabasının gelişimini karşılaştıran bir araştırma, teknolojinin imalat işlerini yerinden etmesinin toplumları nasıl eşitsiz bir şekilde dönüştürdüğünü gösteriyor.

Brainport üzerine bir çalışma kaleme alan Marko Coric, bir teknoloji merkezinde 200 mühendisi işe alan bir yazılım şirketi örneğini veriyor; eğer bu sadece emlakçılara ve Michelin yıldızlı şeflere yardımcı olurken daha az vasıflı işçilerin değerini düşürüyorsa, bu ideal sayılmaz.

Avrupa

Madrid’de on binlerce kişi Başbakan Sanchez’in istifasını istedi

Yayınlanma

İspanya’da muhalefetteki Halk Partisi’nin çağrısıyla on binlerce kişi, Başbakan Pedro Sanchez hükümetini yolsuzlukla suçlayarak protesto etti. Madrid’de toplanan kalabalık, Sanchez’in istifasını talep ederken, Halk Partisi lideri Alberto Núñez Feijóo hükümeti ‘mafyavari uygulamalarla’ itham ederek erken seçim çağrısında bulundu.

İspanya’da muhalefetteki Halk Partisi’nin (PP) çağrısıyla on binlerce kişi, Başbakan Pedro Sanchez liderliğindeki sosyalist hükümeti yolsuzlukla suçlayarak başkent Madrid’de protesto gösterisi düzenledi.

Göstericiler, Sanchez’in istifasını talep etti.

Başkentin merkezindeki Plaza de España meydanında toplanan kalabalık, İspanya bayrakları taşıyarak “Pedro Sanchez istifa!” sloganları attı.

Ses kaydı protestoları tetikledi

Halk Partisi, Sosyalist Parti üyesi Laire Díez’in, Başbakan Sanchez’in eşi, kardeşi ve eski başdanışmanına yönelik yolsuzluk şüphelerini araştıran bir polis birimine saldırdığını iddia eden ses kayıtlarının sızdırılmasının ardından gösteri çağrısı yapmıştı.

İddiaları reddeden Díez ise çarşamba günü basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bir kitap için araştırma yaptığını ve ne parti ne de Sanchez adına konuştuğunu belirtti.

Díez, bu açıklamasının ardından başbakanın liderliğindeki Sosyalist Parti üyeliğinden istifa ettiğini duyurdu.

Muhalefet liderinden ‘mafyavari uygulamalar’ suçlaması

Nisan 2022’de partisinin başına geçen Halk Partisi lideri Alberto Núñez Feijóo, hükümeti bu olayda “mafyavari uygulamalarda bulunmakla” suçladı.

Feijóo, Sanchez’in çok sayıda yolsuzluk skandalının “merkezinde” olduğunu savundu.

Gösteriye katılan Feijóo, “Bu hükümet her şeyi lekeledi: siyaseti, devlet kurumlarını ve güçler ayrılığını,” ifadelerini kullandı. Feijóo ayrıca Başbakan Sanchez’e erken seçim çağrısı yapması için baskıda bulundu.

Diğer yandan Başbakan Sanchez, yakın çevresine yönelik soruşturmaları, sağ kanadın hükümetini devirmek için yürüttüğü bir “karalama kampanyasının” parçası olarak nitelendirerek kınadı.

Sanchez, Haziran 2018’de, selefi olan Halk Partili Mariano Rajoy’u muhafazakar partiyi etkileyen bir yolsuzluk skandalı nedeniyle verilen güvensizlik oyuyla devirerek iktidara gelmişti.

İspanya’da bir sonraki genel seçimlerin 2027’de yapılması planlanıyor.

Okumaya Devam Et

Avrupa

Almanya’da milyoner sayısı %18 arttı

Yayınlanma

Federal İstatistik Ofisi’nin açıkladığı rakamlara göre, Almanya’da geliri en az bir milyon avro olan milyoner sayısı %18 artarak 34.500’e yükseldi.

Wiesbaden merkezli istatistikçiler, istatistiklerin mevcut olduğu en son dönem olan 2020 ve 2021 verilerini karşılaştırdı.

Yetkililere göre, zenginlerin sayısındaki artış, 2021’deki yüksek enflasyonla kısmen açıklanabilir. Enflasyon etkisi hesaba katılmadığında, milyonerlerin sayısı 2020’ye göre yine de %12 artmış oluyor.

Milyonerler ortalama 2,8 milyon avro kazandı. On kişiden altısı, gelirinin büyük bir kısmını ticari faaliyetlerden elde etti. Milyonerlerin %20’sinden biraz azı çalışırken, %15’i “serbest meslek” sahibi olarak nitelendiriliyor.

junge Welt’in aktardığına göre sendika bağlantılı Hans Böckler Vakfı (HBS) bu rakamlar hakkında endişelerini dile getirdi. HBS’nin Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü bilimsel direktörü Bettina Kohlrausch çarşamba günü AFP’ye verdiği demeçte, kriz dönemlerinde milyoner sayısındaki artışın yoksulların sayısındaki artışla dengelendiğini söyledi.

Kohlrausch, rakamların özellikle düşük ve orta gelirli birçok insanın Almanya’daki sosyal eşitsizlikle ilgili endişelerinin “haklı” olduğunu gösterdiğini ekledi.

Okumaya Devam Et

Avrupa

AB ulaştırma bakanları ‘uçuş iptalleri’ konusunda anlaşamıyor

Yayınlanma

AB ulaştırma bakanlarının yolcu hakları konusunda bir araya geldiği bugün, geciken uçuşlar için tazminat talep etme hakkı belirsizliğini koruyor.

Mevcut AB kurallarına göre, uçuşunuz üç saatten fazla gecikirse tazminat talebinde bulunabiliyorsunuz. Fakat, şu anda AB toplantılarına başkanlık eden Polonya, bu eşiği yükseltmek istiyor. Bu durumda, tazminat almaya hak kazanan gecikmeli uçuşların sayısı azalacak.

Dün dağıtılan AB içi bir uzlaşma metninde, tazminat için bekleme süresinin kısa uçuşlar için dört saate, uzun uçuşlar için altı saate çıkarılması ve çok kısa uçuşlar için özel bir üç saatlik eşik getirilmesi önerildi.

Polonyalıların argümanı, bunun havayolu şirketlerini, kendilerine daha ucuza gelen uçuşları iptal etme davranışından vazgeçmeye teşvik edeceği yönünde. Bir AB diplomatı, “Yolcular, tazminat alıp uçuşlarının iptal edilmesindense, gecikmeli de olsa varış noktalarına ulaşmayı tercih ediyor,” dedi.

Berlin ve Madrid, üç saatlik kuralı korumak istedikleri için engel çıkarıyorlar. BEUC gibi tüketici grupları da bu görüşe katılıyor. 

Fakat diplomatlar, İtalya ve İrlanda gibi düşük maliyetli havayolu şirketlerinin güçlü olduğu ülkelerin eşik değerinin yükseltilmesinden yana olduklarını belirttiler.

Değişiklikler müşterilerin cebine de yansıyabilir. Berlin, 300 avroluk sabit bir talep ücreti istiyor; ama Polonya’nın uzlaşma teklifinin en yüksek tutarı 500 avro olacak. Şu anda geri talep edilebilen maksimum tutar 600 avro.

2024 yılında uçuşların sadece %65’i zamanında varış noktasına ulaştı ve 2035 yılında gecikmelerin altı kat daha fazla olması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English