Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Çin Dışişleri Bakanı: Xi ve Biden karşılıklı güveni artırmak için çalıştı

Yayınlanma

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi zirvenin ardından yaptığı açıklamada Devlet Başkanları Xi Jinping ve Joe Biden’ın “güveni artırma, farklılıkları yönetme ve işbirliğini genişletme” arayışında olduklarını söyledi.

Görüşmenin ardından Kaliforniya’da gazetecilere konuşan Wang, iki tarafın, ordular arası üst düzey iletişimin yeniden başlatılması ve ABD’deki fentanil kriziyle mücadele için bir çalışma grubu kurulması gibi geniş çapta beklenen anlaşmalar da dahil olmak üzere birçok alanda fikir birliğine vardığını söyledi.

Wang’ın “tarihi”, “kapsamlı” ve “derinlemesine” olarak nitelendirdiği görüşmede iki lider San Francisco dışındaki Filoli malikanesinde dört saat boyunca görüştü. Wang ayrıca bu görüşmenin gelecekte “istikrarlı ve sağlıklı” ilişkiler yürütmek için kılavuz ilkeler ortaya koyacağını söyledi.

Biden, gümrük tarifeleri, Tayvan, Güney Çin Denizi ve yüksek teknoloji rekabeti gibi konulardaki ciddi bozulmanın ardından altı yıl sonra ilk kez ABD’yi ziyaret eden Çin liderine devlet ziyareti düzeyinde bir karşılama yaptı.

Wang, “San Francisco toplantısı güveni artırmak, şüpheleri gidermek, farklılıkları yönetmek ve Çin ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki işbirliğini genişletmek için önemli bir toplantıdır” dedi.

Wang ayrıca Çin Devlet Başkanı’nın Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği zirvesi için Kaliforniya’yı ziyaret ederken ABD’li mevkidaşı tarafından ayrı bir zirveye davet edildiğini de vurguladı.

Çinli bakan, her iki tarafın da iş, ekonomi, finans, ihracat kontrolleri, Asya-Pasifik meseleleri, okyanuslar, silahların kontrolü ve yayılmanın önlenmesi ve dış ilişkiler konularında istişareleri artıracağını söyledi.

ABD ve Çin son aylarda ilişkilerin çözülme işaretleri göstermesiyle birlikte farklı konularda çok sayıda çalışma grubu kurdu. Ancak bu çalışma grupları arasında, iki ülke orduları arasında giderek artan sayıda karşılaşmaya sahne olan Asya-Pasifik bölgesini kapsayan bir çalışma grubu yer almadı.

İkili ayrıca, iki taraf arasında tırmanan teknolojik rekabet nedeniyle ABD Kongresi’nde uzun süredir devam eden anlaşmanın feshedilmesi yönünde artan çağrılara rağmen ABD-Çin Bilim ve Teknoloji İşbirliği Anlaşması’nın yenilenmesi için müzakerelerin başlatılması konusunda mutabık kaldı.

Taraflar Çin-ABD Ortak Tarım Komitesi’ni yeniden başlatma ve iki ülke arasında henüz Kovid öncesi seviyelere dönmemiş olan doğrudan uçuş sayısını “önemli ölçüde arttırma” konusunda da mutabık kaldılar.

Wang ayrıca Ukrayna ve Gazze savaşları, iklim değişikliği ve yapay zeka konularında “çok yönlü iletişim” kurulduğunu belirtti.

Zirveden saatler önce iki taraf iklim değişikliğiyle mücadele için ortak bir eylem planı yayınladı ve ayrıca yapay zekâ konusunda hükümetler arası bir diyalog mekanizması kurulması konusunda anlaştı.

Xi ve Biden askeri iletişimi yeniden başlatmak üzere anlaştı

Ayrışma konuları da gündemdeydi

Taraflar ayrıca Pekin’in ABD’den tek Çin ilkesine uymasını ve Tayvan’ı silahlandırmayı durdurmasını istemesini de içeren “bölünmelerin” olduğu konuları da ele aldılar.

Beyaz Saray’a göre Biden Xi’ye ABD’nin tek Çin politikasının değişmediğini söyledi ve Tayvan Boğazı’nda askeri “itidal” çağrısında bulundu.

Biden yönetimi adaya yönelik silah satışlarını artırdı ve ABD ordusu Tayvan Boğazı’ndan düzenli olarak “seyrüsefer serbestisi” geçişleri yaptı, bu da genellikle Halk Kurtuluş Ordusu’nun karşılık olarak güç gösterisini tetikledi.

İki süper güç arasındaki gerilim, Washington’un Çin’in yarı iletken ihracatı da dahil olmak üzere, askeri amaçlı kullanılabileceğinden korktuğu hassas teknolojilere erişimini sınırlamaya yönelik tedbirleri artırmasıyla teknoloji cephesine de sıçradı.

Wang, Xi’nin Biden’a bu kısıtlamaların “riski azaltmadığını”, aksine risk yarattığını söylediğini aktardı.

Çin Dışişleri Bakanı, “Bu yanlış uygulamalar ve bunun sonucunda Çin-ABD ilişkilerinde ortaya çıkan belirsizlik en büyük risk haline geldi. Çin’in bilim ve teknolojisini bastırmak, Çin’in yüksek kaliteli kalkınmasını engellemek ve Çin halkını kalkınma hakkından mahrum etmektir. Biz bunu asla kabul etmeyeceğiz ve onlar da asla başarılı olamayacaklar” dedi.

“Amerika Birleşik Devletleri Çin’in endişelerini ciddiye almalı, tek taraflı yaptırımları kaldırmalı ve Çinli şirketler için adil, hakkaniyetli ve ayrımcı olmayan bir ortam sağlamalıdır” diyen Wang’a göre Xi ayrıca Çin ve ABD’nin “rakip” yerine “ortak” olmaları ve karşılıklı yararları doğrultusunda hareket etmeleri gerektiğini söyledi.

DİPLOMASİ

Pentagon, ABD Japonya Kuvvetleri’nin planlanan genişlemesini durdurmayı düşünüyor

Yayınlanma

ABD medyasının bildirdiğine göre ABD Savunma Bakanlığı, ABD Japonya Kuvvetleri’nin (USFJ) planlanan genişlemesini durdurmayı düşünüyor.

NBC ve CNN tarafından görülen taslak belgelere göre, böyle bir hamle personel ve komuta kontrol yükseltmeleriyle ilgili maliyetlerde yaklaşık 1.1 milyar dolar tasarruf sağlayabilir.

Bu hamle, muharip komutanlıkların birleştirilmesi ve NATO askeri operasyonlarının ABD liderliğinden vazgeçilmesi de dahil olmak üzere Pentagon bütçesinde önemli kesintiler yapılmasına yönelik daha büyük bir planın parçası olacaktır.

Uygulanması halinde, USFJ genişlemesinin iptali ittifak entegrasyonunda ciddi bir geri dönüş anlamına gelecektir. Daha 7 Şubat’ta ABD Başkanı Donald Trump ve Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba yaptıkları ortak açıklamada ABD ve Japon kuvvetlerinin komuta ve kontrol çerçevelerinin geliştirilmesinden söz etmişti.

Kongre liderleri çarşamba günü teklifle ilgili çekincelerini hızla dile getirdiler.

Senato Silahlı Hizmetler Komitesi Başkanı Senatör Roger Wicker ve Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi Başkanı Temsilci Mike Rogers ortak bir açıklama yayınlayarak Pentagon’un “Beyaz Saray ve Kongre ile koordinasyon olmaksızın, yurtdışında konuşlu ABD kuvvetlerinde önemli azaltmalar da dahil olmak üzere, önemli stratejik konularda tek taraflı değişiklikler yapmayı düşünmesinden büyük endişe duyduklarını” belirttiler.

Amerika’nın savaş gücü yapısında kurumlar arası titiz bir süreç olmaksızın yapılan önemli değişikliklerin “Amerika’nın dünya genelindeki caydırıcılığını zayıflatma ve Amerika’nın düşmanlarıyla müzakere pozisyonumuzu zayıflatma riski taşıdığını” savundular.

USFJ, Japonya’daki yaklaşık 53,000 aktif görevdeki askeri ve 15 büyük üssü denetliyor ancak operasyonel komutaya sahip değil. Sasakawa Peace Foundation USA tarafından hazırlanan bir raporda “USFJ yaklaşık 140 kişilik personeliyle Tokyo’daki ABD Büyükelçiliğinin yarısından daha az bir büyüklüğe sahip” deniyor.

Temmuz 2024’te, Çin’in artan askeri kapasitesini gerekçe göstererek, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, USFJ’yi “Japonya ve çevresindeki güvenlik faaliyetlerini koordine etmek için birincil sorumluluğu” üstlenecek yeni bir ABD ortak kuvvet karargahına dönüştürme planını açıklamıştı.

Austin bunu “kuruluşundan bu yana ABD Japonya Kuvvetleri’nde yapılan en önemli değişiklik ve Japonya ile askeri bağlarımızda 70 yıldır yapılan en güçlü iyileştirmelerden biri” olarak nitelendirmişti.

Japon tarafında ise Öz Savunma Kuvvetleri hava, deniz ve kara operasyonlarını denetlemek üzere JJOC olarak bilinen bir Ortak Operasyonlar Komutanlığı kurma sürecinde. ABD’nin yeni müşterek kuvvet karargâhı JJOC’un muadili olarak görev yapacaktı.

Haber, Savunma Bakanı Pete Hegseth’in bu ay sonunda Japonya’ya ilk seyahatine çıkmayı planladığı sırada geldi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD, Rusya’nın talebine rağmen Ukrayna’ya istihbarat desteğini kesmeyi reddetti

Yayınlanma

Beyaz Saray, ABD’nin Ukrayna’ya savunma amaçlı istihbarat sağlamaya devam edeceğini açıkladı. Açıklama, ABD Başkanı Donald Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy arasındaki telefon görüşmesinin ardından geldi. Zelenskiy, görüşmede ABD’den ek hava savunma sistemleri talep ederken, Trump bu konuyu değerlendireceğini belirtti. Ayrıca Trump, Ukrayna’daki enerji tesislerinin ABD kontrolünde olmasının Rusya’dan gelebilecek saldırılara karşı ‘en iyi koruma’ olacağını ifade etti.

ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy arasında gerçekleşen telefon görüşmesinin ardından Beyaz Saray, ABD’nin Ukrayna’ya savunma amaçlı istihbarat sağlamaya devam edeceğini açıkladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Trump ile yaptığı görüşmede Batı’nın Kiev’e yönelik askeri desteğinin, özellikle de istihbarat paylaşımının durdurulmasını talep etmişti.

Beyaz Saray’ın açıklamasına göre, Zelenskiy, Washington’dan özellikle Patriot hava savunma sistemleri olmak üzere ek hava savunma sistemleri tedariki talebinde bulundu. Trump ise bu konuyu değerlendireceği yanıtını verdi.

Trump: Enerji tesisleri ABD’nin kontrolünde olmalı

Görüşmede Trump, ABD’nin Ukrayna’daki enerji tesislerine sahip olmasının, bu tesisler için Rusya tarafından gelebilecek saldırılara karşı “en iyi koruma” olacağını dile getirdi.

Trump ayrıca, Washington’ın Ukrayna’ya elektrik ve nükleer santrallerin yönetimi konusunda yardım etmeye hazır olduğunu söyledi.

Vladimir Zelenskiy, dün Donald Trump ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Trump, daha sonra Truth Social adlı sosyal medya platformunda yaptığı açıklamada, yaklaşık bir saat süren görüşmeyi “çok iyi” olarak nitelendirdi.

Görüşmenin büyük bölümünün, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı son görüşmenin sonuçları ve her iki tarafın da çıkarlarını gözeten uzlaşma arayışları üzerine olduğunu belirtti.

Trump, “Doğru yoldayız,” diyerek Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz’dan anlaşmaların detaylı bir özetini hazırlamalarını istediğini ekledi.

Bloomberg ise, konuya vakıf kaynaklara dayandırdığı haberinde, Zelenskiy’nin görüşme sırasında Rus enerji altyapısına yönelik saldırıları durdurmayı kabul ettiğini bildirdi.

Kaynaklar, tarafların ateşkes rejiminin daha da genişletilmesi için çalışmaya istekli olduklarını da ifade etti.

Zelenskiy’den ateşkes açıklaması

Zelenskiy de bu bilgiyi doğruladı. Yaptığı açıklamada, “Kalıcı bir barışın bu yıl içinde sağlanabileceğine” inandığını belirtti.

Ayrıca, Ukrayna ve ABD ekiplerinin önümüzdeki günlerde Suudi Arabistan’da bir araya gelerek atılacak adımları koordine etmeyi planladıklarını söyleyen Zelenskiy, Trump’ın kendisine 18 Mart’ta Putin ile yaptığı görüşmenin detaylarını aktardığını da sözlerine ekledi.

Zelenskiy, X’te (eski adıyla Twitter) yaptığı paylaşımda, “Savaşın tamamen sona ermesine yönelik ilk adımlardan biri, enerji ve diğer sivil altyapılara yönelik saldırıların durdurulması olabilir. Bu girişimi destekledim ve Ukrayna bunu uygulamaya hazır olduğunu teyit etti. ABD tarafı da cephe hattında koşulsuz bir ateşkes önerdi ve Ukrayna bu teklifi kabul etti. Bu anlaşmaların yerine getirilmesi için çalışmaya devam edeceğiz. Bu tür adımlar, kapsamlı bir barış anlaşmasının hazırlanmasına katkıda bulunacak koşulların yaratılması için gereklidir,” ifadelerini kullandı.

Waltz: Teknik gruplar Riyad’da bir araya gelecek

Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yuriy Uşakov ve ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, ülkelerin teknik gruplarının önümüzdeki günlerde Riyad’da bir araya gelmesi konusunda anlaştı.

Waltz, yaptığı açıklamda yapılacak toplantının amacını Ukrayna’daki kısmi ateşkesin uygulanması ve genişletilmesi olarak belirtti.

Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff ise Fox News kanalına verdiği demeçte, Rusya ve ABD heyetlerinin Ukrayna’daki ateşkes anlaşmasının detaylarını görüşmek üzere 23 Mart’ta Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde bir araya geleceğini söyledi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Zelenskiy, Rusya’nın enerji tesislerine saldırıları durdurmayı kabul etti

Yayınlanma

Bloomberg‘in haberine göre, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde Rusya’nın enerji tesislerine yönelik saldırıları durdurmayı kabul etti. Taraflar, ateşkes rejimini daha da genişletme konusunda anlaştılar. Trump, görüşmenin ‘çok iyi’ geçtiğini ve Rusya ile Ukrayna’nın taleplerini uyumlu hâle getirmeyi amaçladığını belirtti.

Bloomberg‘in haberine göre, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump ile 19 Mart Çarşamba günü yaptığı telefon görüşmesinde Rus enerji tesislerine yönelik saldırıları durdurmayı kabul etti.

Ajansa konuşan bir kaynak, her iki tarafın da ateşkes rejimini daha da genişletmek için çalışmaya razı olduğunu belirtti.

Trump, görüşmenin “çok iyi” geçtiğini ifade etti. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin amacının “Rusya ve Ukrayna’nın talep ve ihtiyaçlarını koordine etmek” olduğunu söyledi.

Görüşmenin “büyük” bir bölümünün, ABD liderinin 18 Mart’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesine dayandığını belirten Trump, “Doğru yoldayız,” diye konuştu.

Zelenskiy’nin ofisi henüz görüşmeyle ilgili bir açıklama yapmadı. Suspilne, ABD ve Ukrayna başkanlarının “cephede, havada ve denizde sessizliğe” ulaşma yollarını görüştüğünü yazdı.

Zelenskiy’nin Trump’ı cephedeki durum hakkında bilgilendirdiği ve esirlerin serbest bırakılması konusunu gündeme getirdiği belirtildi.

Ukrayna Devlet Başkanlığından bir kaynak, ülkenin yönetiminin Rusya’nın enerji altyapısına yönelik saldırıların durdurulmasını desteklediğini, ancak bunun karşılıklı olması şartıyla mümkün olduğunu söyledi.

Zelenskiy de 18 Mart’ta bu konuya değinerek, “Bizim tarafımız bunu destekleyecektir. Ancak Rusya bizim enerjimizi vururken bizim sessiz kalmamız söz konusu olamaz. Cevap vereceğiz,” uyarısında bulundu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Trump’a Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için ilk adım olarak Ukrayna’nın enerji altyapısına yönelik saldırıları sınırlamaya hazır olduğunu, ancak ABD’nin talep ettiği tam ateşkesi kabul etmediğini söyledi.

Putin, tam bir ateşkes için Ukrayna’daki seferberliğin durdurulmasını ve Ukrayna ordusuna Batı silahlarının sevkiyatının sona ermesini talep etti.

Bu arada, ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Steve Witkoff, Ukrayna’da tam ateşkes anlaşmasına birkaç hafta içinde varılabileceğini söyledi.

Witkoff, ateşkes rejiminin tüm ayrıntılarını çözmenin “biraz daha karmaşık olduğunu, zira 2 bin kilometrelik bir sınır, Kursk ve bunu etkileyen pek çok başka şey olduğunu” belirtti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English