Bir süre önce SpaceX ve Tesla kurucusu Elon Musk, Tesla’nın üçüncü çeyrek için gelir ve kâr hedeflerini tutturamamasının ardından elektrikli araçlara (EV) yönelik talebin yavaşladığı konusunda uyarıda bulundu.
Musk, ‘otomobil satın alan insanların büyük çoğunluğu’ için ilk endişenin ‘aylık ödeme’ olduğunu söyledi ve “Faiz oranları yüksek kalırsa ya da daha da yükselirse, insanların araba satın alması çok daha zorlaşır… Bunu karşılayamazlar,” uyarısında bulundu.
Musk, yüksek kredi kartı faizleri de dahil olmak üzere yüksek faiz oranlarının büyük bir endişe kaynağı olduğunu birçok kez tekrarladı. Faiz oranlarının düşmesi gerektiğini savunan Tesla’nın sahibi, faiz oranlarının yükselmeye devam etmesi halinde ‘satın alınabilirliğin’ azalacağını söyledi.
Musk’ın şikayetlerinin okyanusun ötesinde de yankılandığı görülüyor. Alman lüks otomobil üreticisi Porsche, 3. çeyrek finansal sonuçlarının açıklanmasının ardından, enflasyon ve yüksek faizlerin etkisinin endişe verici olduğu konusunda uyarıda bulundu.
Porsche CFO’su Lutz Meschke gazetecilerle yaptığı bir görüşmede, “Devletler faiz oranlarını büyük ölçüde artırdı… bu da müşterilerin yeni bir ürüne [yatırım yapma konusunda] oldukça isteksiz olduğu bir durum yaratıyor,” dedi.
Meschke ayrıca, 2024 yılında, jeopolitik durum ve Çin’deki ekonomi nedeniyle zorlu bir yıl beklediklerini de sözlerine ekledi.
Porsche’den Brüksel’e Çin resti
Öte yandan Alman şirketi, Brüksel tarafından Çin menşeli EV’lere yönelik başlatılan ‘anti-sübvansiyon’ soruşturmasına sert tepki gösterdi.
Meschke, “Güçlü bir Alman otomotiv topluluğu olarak [yeni tarifelere] karşı savaşmak istiyoruz ve savaşacağız,” dedi. Meschke, AB’nin bu hamlesinin genel olarak birlik için ‘pek yararlı olmadığını’, ama özellikle Çin’e ihracata büyük ölçüde bağımlı olan Almanya için ‘hiç de yararlı olmadığını’ söyledi.
AB’nin soruşturma başlatma kararı, Stellantis ve Renault gibi otomobil üreticilerinin Çin’de Alman rakiplerinden çok daha küçük bir varlığa sahip olması nedeniyle Fransa için bir kazanç olarak görülüyor.
Satışlarının yaklaşık üçte birini Çin’de gerçekleştiren Porsche, dünyanın en büyük otomobil pazarındaki iktisadi toparlanmanın gecikmesi nedeniyle ülkede teslim edilen otomobil sayısının yılın ilk dokuz ayında 2022’nin aynı dönemine kıyasla yüzde 12 azaldığını açıkladı.
Şirketin Çin’e yönelik planı, büyük kentlerdeki Porsche sahipleri için özel şarj merkezlerine ve topluluk merkezlerine yapılan yatırımlarla ‘elektrifikasyona geçiş’ ile ilişkilendirmeyi içeriyor.
Ford zarar açıkladı
Perşembe günü Ford, üçüncü çeyrekte elektrikli araç bölümünde 1,3 milyar dolarlık bir faaliyet zararı bildirdi. Bu, dönem boyunca sattığı 20.962 elektrikli aracın her biri için 62.016 dolarlık bir kayıp anlamına geliyor.
Şirket ikinci çeyrekte her bir elektrikli araç için 72.762 dolar, ilk çeyrekte ise 66.446 dolar kaybetmişti.
Üçüncü çeyrekteki 1,3 milyar dolarlık elektrikli araç zararı, 1,1 milyar dolarlık ikinci çeyrek elektrikli araç zararı ve 722 milyon dolarlık ilk çeyrek elektrikli araç zararı ile birleştiğinde, Ford’un bu yıl elektrikli araç işinde yaklaşık 3,1 milyar dolar kaybettiği anlamına geliyor.
Ford yaptığı basın açıklamasında, 1,3 milyar dolarlık zararın ‘yeni nesil elektrikli araçlara yapılan yatırımların devam etmesinden ve zorlu pazar dinamiklerinden kaynaklandığını’ belirtti ve ‘elektrikli araç fiyat baskısına’ da atıfta bulunuldu. Şirkete göre ‘pazar dinamikleri’ ve fiyat baskıları kayıplara neden oluyor.
Ford, 26 Ekim tarihli basın açıklamasında EV kayıplarına ilişkin ek bir yorumda bulunarak, “Şirkete göre, EV satın almakla ilgilenen birçok Kuzey Amerikalı müşteri, gazlı veya hibrit araçlar yerine onlara yüksek ödeme yapmak istemiyor ve bu da EV fiyatlarını ve karlılığını keskin bir şekilde sıkıştırıyor,” dedi.
Mercedes: EV sektörü ‘acımasız bir alan’
Perşembe günü Mercedes-Benz de şirket açısından hayal kırıklığı yaratan gelirler bildirdi.
Reuters, Alman otomobil devinin CFO’su Harald Wilhelm’in elektrikli araç sektörünü ‘oldukça acımasız bir alan’ olarak nitelendirdiğini aktardı.
Otomobil üreticisi, EV hedeflerine bağlı kaldığını fakat EV’lerdeki marjların daha önce varsayılandan daha düşük kalması durumunda içten yanmalı motor portföyünden daha iyi getiri elde ederek kazançlarını destekleyebileceğini söyledi.
Wilhelm, bazı otomobil üreticilerinin elektrikli araçları daha yüksek üretim maliyetlerine rağmen içten yanmalı motorlu araçların seviyesinin altında fiyatlarla sattığını ileri sürdü.
Haberde ayrıca Wilhelm’in, “Mevcut statükonun herkes için tamamen sürdürülebilir olduğunu hayal bile edemiyorum,” sözlerine de yer verildi.
Wilhelm, Ford’dan Tesla’ya kadar otomobil üreticilerinin yıl boyunca birçok pazarda talebi canlandırmak için fiyatları düşürmesine atıf yapıyor. Rakiplerinin aksine Mercedes-Benz, ‘fiyat kırmaya’ direnmişti.
Honda ve GM ortak projeyi iptal etti
Çarşamba günü yine Reuters, Honda ve General Motors’un (GM) ‘daha düşük maliyetli elektrikli araçları birlikte geliştirmek için 5 milyar dolarlık bir planı’, bu çabayı duyurduktan sadece bir yıl sonra sona erdirdiğini bildirdi.
Haberde, Salı günü GM’nin ‘kısa vadeli EV çabalarını belirli hacim hedeflerine ulaşmak yerine talebi karşılamaya odaklayacağını’ söylediği belirtiliyor.
Bir GM sözcüsü CNBC’ye yaptığı açıklamada, “Kapsamlı çalışmalar ve analizlerin ardından, programı durdurma konusunda ortak bir karara vardık,” dedi. Sözcü, her iki şirketin de ‘elektrikli araç pazarında satın alınabilirlik konusunda kararlı olduğunu’ sözlerine ekledi.
Bundan birkaç gün önce General Motors, Michigan’daki bir fabrikada planlanan Chevrolet Silverado ve GMC Sierra elektrikli kamyonetlerinin üretimini erteleyeceğini duyurmuştu. Yaklaşık iki hafta önce de Ford, elektrikli F-150 Lightning kamyonetini üreten fabrikadaki üç vardiyadan birini azalttığını açıkladı.
Geçtiğimiz ay Ford, ABD’deki Enflasyonu Düşürme Yasası (IRA) kapsamında milyarlarca dolar vergi indirimi alabilecek olan Marshall, Michigan’daki bir elektrikli batarya fabrikası üzerindeki çalışmalarını durdurduğunu ilan etmişti.
Toyota’dan ‘EV tutkunlarına’ uyarılar
EV sektöründe dile getirilen aşırı optimizme itiraz eden otomotiv devlerinin başında Akio Toyota geliyor.
Toyota Başkanı Toyoda, “Hakikat olarak gördüğüm şeyi söylemeye devam ettim. Dağa tırmanmanın, yani karbon nötrlüğüne ulaşmanın pek çok yolu var,” dedi.
Toyoda, insanların elektrikli araçlarla ilgili olarak ‘nihayet gerçeği gördüklerini’ de söyledi. Japon otomotiv devine göre alternatif yöntemlerden biri, Toyota’nın elektrikli araç satışlarında uzun zamandır önemli bir paya sahip olan hibrit ve plug-in hibrit modeller.
EV sektörü beklendiği gibi büyümüyor
Bu ayın başlarında California Üniversitesi’nden araştırmacılar, ‘Cambridge MA, San Francisco CA ve Seattle WA gibi zengin sol eğilimli şehirlere sahip bölgelerin, elektrikli araçların benimsenmesindeki tüm ulusal artışı yönlendirmede orantısız bir şekilde büyük bir rol oynadığını’ ileri süren bir çalışma yayınladı.
Araştırmacıların ‘sol’ saydığı bölgelerden kasıt, Demokratlara oy veren eyaletler ve kentler olmaları.
Yazarlar, “Sonuçlar, siyasi ideoloji ile ABD’de elektrikli araçların benimsenmesi arasında güçlü ve kalıcı bir korelasyon olduğuna işaret etmektedir,” diyor ve araştırmanın odaklandığı periyotta (2012-2022) yeni elektrikli araların nispeten kentli, yüksek gelirli ve Demokrat eğilimli ilçelere gittiğini gösteriyor.
Araştırmacılara göre sonuçlar, ABD’de elektrikli araçların benimsenmesinde yüksek seviyelere ulaşmanın daha önce düşünüldüğünden daha zor olabileceğini gösteriyor.
ABD’de elektrikli araç pazarının önemli ölçüde genişlemesi için yeterince zaman geçtiğine işaret eden araştırmacılar, buna rağmen ‘siyasi ideoloji’ ile elektrikli araçların benimsenmesi arasında güçlü ve kalıcı bir korelasyon bulduklarını söylüyor ve “Genel olarak, ABD elektrikli araç pazarının siyasi yelpazede genişlediğine dair bir kanıt bulamıyoruz,” diyor.