Bizi Takip Edin

AVRUPA

Fransa’da Ulusal Birlik, Halk Cephesi’ne karşı: Bardella başbakanlığa hazırlanıyor

Yayınlanma

Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un erken Ulusal Meclis çağrısı yapmasının ardından, Marine Le Pen’in partisi Ulusal Birlik’in (RN) iktidar yürüyüşü başlamış görünüyor.

Son anketlere göre RN %35 civarında oy oranı ile birinci parti olarak görünürken, sol partilerin oluşturduğu Yeni Halk Cephesi (NFP) ikinci sırada yer alıyor. Üçüncü sırada Macron’un ittifakı ENS (%20), dördüncü sırada ise %7 civarında oyla muhafazakâr Les Républicains (LR) bulunuyor.

Kamu borcu GSYİH’nin %110’u düzeyinde olan ve mevcut hükümetin geçen yıl %5,5 oranında bütçe açığı verdiği Fransa’da ekonomi ve finansal istikrar hızla seçim gündeminin ortasına yerleşti. Bazı kredi derecelendirme kuruluşları ülkenin borç notunu düşürdü.

Avro bölgesinin ikinci büyük ekonomisindeki siyasi belirsizlik piyasaları tedirgin ederken, RN yetkilileri Fransa’nın bütçe açığını 2027 yılına kadar GSYİH’nin %3’üne, yani AB kurallarının belirlediği seviyeye çekmeyi hedeflediklerini söylediler. 

Pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında RN’nin ekonomi, dış politika ve göç konularındaki programını özetleyen Başkan Jordan Bardella, “Ülkeyi makul bütçelere geri döndürmek niyetindeyiz,” dedi ve Macron yönetimini suçlayarak, ülkenin “bozulan kamu maliyesini” onarmayı amaçladıklarını söyledi.

Bardella’dan ihtiyatlı iktisadi adımlar

RN lideri Marine Le Pen’in sağ kolu sayılan Bardella, başbakan olması halinde, sonbaharda 2025 bütçesinin hazırlanmasında hangi tedbirlerin alınacağına karar vermeden önce kamu maliyesini denetleyerek ihtiyatlı davranacağını söyledi.

Partinin en son 2022 başkanlık seçimlerinden önce ortaya konan ekonomik planlarını sulandırdığı yönündeki iddiaları reddeden Bardella, partisinin yakıt ve enerji KDV’lerindeki indirimin yarattığı bütçe açığını telafi etmek için halihazırda önlemler belirlediğini söyledi. Bunlar arasında deniz taşımacılığı şirketlerine yönelik bir vergi deliğini kapatarak 1,2 milyar avro toplamak, Fransa’nın AB bütçesine katkısını 2 milyar avro azaltmak ve 3 milyar avro toplamak için enerji şirketlerinin fazla kârlarını vergilendirmek de yer alıyor.

Bardella, RN’nin ayrıca Macron’un geçen yıl kabul ettiği ve emeklilik yaşını 62’den 64’e çıkaran dönüm noktası niteliğindeki emeklilik reformunu da “prensipte” yürürlükten kaldıracağını söyledi.

Financial Times’a (FT) göre Macron’unkine benzer vaatlerde bulunan Bardella, Fransa’nın sanayi temelini güçlendirecek, istihdamı artıracak ve bürokrasiyi azaltacak önlemlerden bahsetti.

Bardella, “Fransa’yı yeniden bir üretim ülkesi haline getirmeliyiz,” dedi.

RN Rusya’ya karşı sertleşiyor ama “kırmızı çizgileri” var

Bardella ayrıca, Le Pen’in daha önce Rusya karşıtı yaptırımlara ve Ukrayna savaşına ihtiyatla yaklaşmasına rağmen, RN hükümetinin Rusya’ya karşı yumuşak olmayacağı konusunda güvence vermeye çalıştı.

Bardella, “Rusya’yı hem Fransa hem de Avrupa için çok boyutlu bir tehdit olarak görüyorum,” dedi.

Bununla birlikte Ukrayna’ya yardım konusunda Bardella, Macron’un mevcut yaklaşımından farklı “kırmızı çizgileri” olacağının sinyalini verdi.

RN lideri, Ukrayna’ya herhangi bir Fransız askeri gönderilmesini ve Rusya içindeki hedefleri vurabilecek uzun menzilli füzeler ya da diğer askeri teçhizatın sağlanmasını reddetti.

Bardella’nın açıkladığı seçim manifestosunda RN, Fransa’nın nükleer kapasitesinin “Avrupalılaştırılmasına” da itiraz ediyor ve Fransız nükleerlerinin “Fransa’ya ait olduğunun” altını çiziyor. Daha önce Macron, Fransız nükleer gücünün tüm Avrupa için kullanılabileceğini söylemişti.

RN ayrıca Avrupa ülkelerinin silah alımlarında Avrupa ürünlerinin tercih edilmesini sağlamak istiyor. Bu, partinin kamu alımlarında Fransız tercihini öne çıkaran önceki politikalarından küçük bir değişiklik anlamına geliyor.

“Filistin’i tanımak terörü tanımak demek”

Ayrıca Bardella, 7 Ekim’de başlayan Aksa Tufanı operasyonunun ardından, Filistin devletini tanımanın “terörizmi tanımak anlamına geleceğini” söyledi.

Bardella düzenlediği basın toplantısında, “Bunun bir ufuk olarak kalmaması gerektiğini söylemiyorum, fakat konuştuğumuz gibi bir Filistin devletini tanımak terörizmi tanımak anlamına gelecektir,” iddiasında bulundu.

RN lideri Hamas’ı kastederek, “Bu, tüzüğünde İsrail Devleti’nin yok edilmesini öngören bir örgüte siyasi meşruiyet kazandıracaktır,” dedi.

Bardella’dan göç karşıtı manifesto

Bardella ayrıca, Fransa’da doğuştan gelen vatandaşlık hakkı olan “droit du sol”u kaldıracağını ve Schengen bölgesini erken seçimlerden sonra sadece AB vatandaşlarıyla sınırlandıracağını açıkladı.

Bardella göçü, satın alma gücü ve güvenlikten sonra “üçüncü büyük acil durum” olarak tanımladı.

Bardella özellikle “göçün daha iyi kontrol edilmesi” ve “droit du sol”un kaldırılması çağrısında bulundu.

RN lideri, “Fransız vatandaşlığının otomatik olarak kazanılması, sekiz milyar insanın yaşadığı bir dünyada, entegre ve asimile olma konusundaki yetersizliğimizin günlük kanıtlarının topraklarımızda çoğaldığı bir zamanda artık doğru değildir,” dedi.

Droit du sol yasası, Fransa’da yabancı bir anne babadan doğan her çocuğun, 11 yaşından itibaren en az beş yıl ya da hayatının büyük bir bölümünde Fransa’da yaşamış olması koşuluyla, 18 yaşında otomatik olarak Fransız vatandaşlığına geçmesine izin veriyordu.

Fakat Ocak 2024’te kabul edilen göç yasası, Fransız vatandaşlığı hakkını düzenleyen koşulları sıkılaştırarak otomatik niteliğini ortadan kaldırdı. Fransa’da yabancı bir anne babadan doğan bir çocuğun Fransız vatandaşlığına başvurabilmesi için artık 16-18 yaşları arasında bir prosedür başlatması gerekiyor.

RN’nin yaz aylarında sunmak istediği “acil durum yasası” bu hakkı ortadan kaldırmayı ve devlet tıbbi yardımının (AME) yerine Acil Hayati Yardım (AUV) için bir fon oluşturulmasını öneriyor.

Patron örgütleri Le Pen ile ilişki kuruyor

Öte yandan Financial Times’ta yer alan bir habere göre Fransa’nın şirket patronları, erken parlamento seçimlerinde RN’ye rakip Halk Cephesi’nin radikal vergi ve bütçe harcaması gündeminden endişe ederek RN ile temas kurmak için yarışıyor.

FT’ye konuşan dört üst düzey yönetici ve bankacı, anketlere göre Le Pen ile yarışan en güçlü blok olan solun, iş dünyası için RN’nin vergi indirimleri ve göçmen karşıtı politikalarından bile daha kötü olacağını söyledi.

Fransa’nın ana borsa endeksi Cac 40’taki şirketlerden birinin lideri, 30 Haziran ve 7 Temmuz’da yapılacak iki turlu oylama öncesinde diğer grupların önünde yer alan Le Pen’in partisi için, “RN’nin ekonomi politikaları daha çok iş dünyasının doğru yönde ilerlemesine yardımcı olabileceğini düşündüğü boş bir levha,” dedi ve “solun katı anti-kapitalist gündemini yumuşatmasının pek olası olmadığını” ekledi.

Fransa’daki bir başka büyük patron ve yatırımcı da, “İki hafta önce bana iş dünyasının RN’yi destekleyeceğini ve [Cumhurbaşkanı Emmanuel] Macron’u saymayacağını söyleseydiniz, buna inanmazdım,” diye konuştu.

Paris’teki yatırım bankacıları ve yöneticiler, RN’nin salt çoğunluğu kazanması halinde başbakan olması beklenen Bardella’nın son aylarda kapalı kapılar ardında yapılan toplantılarda iş dünyası liderlerine “kur yapmaya” başladığını söyledi.

Ekonomi politikası üzerine çalışan RN milletvekili Jean-Philippe Tanguy, partinin planlarını anlamak isteyen lobiciler, yatırımcılar ve şirketlerden telefonlar aldığını söyledi. 

Tanguy, “Onlara RN’nin bütçe açıkları konusunda çizgiyi koruyacağını ve inandırıcı bir plan sunacağını söyledik. Piyasalar bize karşı sert olacak, bu yüzden bunu yapmaktan başka seçeneğimiz yok,” dedi.

Le Pen de iş dünyasına güven vermeye çalıştı ve pazar günü Le Figaro’ya verdiği demeçte, “Finansal piyasalar Ulusal Birlik’in projesini gerçekten anlamıyor. Projemizin sadece karikatürünü duydular. Projemizi okuduklarında ise oldukça makul buluyorlar,” iddiasında bulundu.

Halk Cephesi, emeklilik reformunu geri almayı vaat ediyor

Aralarında Boyun Eğmeyen Fransa (LFI), Sosyalist Parti (PS) ve Fransız Komünist Partisi’nin (PCF) de bulunduğu partilerin kurduğu Yeni Halk Cephesi (NFP) ise Macron’un emeklilik reformunu geri almayı ve zenginleri vergilendirmeyi planlıyor.

Sosyalist Parti Başkanı Olivier Faure, “Bu programı, en çok ödeme gücü olanların cebine girerek finanse edeceğiz,” dedi.

NFP’nin programında Macron’un emeklilik reformlarının iptal edilmesi, kamu sektörü maaşlarının ve sosyal yardımların artırılması, asgari ücretin %14 yükseltilmesi ve temel gıda maddeleri ile enerji fiyatlarının dondurulması yer alıyor.

NFP, varlık vergisini yeniden getirerek, daha iyi durumda olanlar için birçok vergi indirimini iptal etmeyi ve en yüksek gelirliler için gelir vergisini yükseltmeyi vaat ediyor. 

Patronlar ise bu tür fikirlere tepkili. “Solun ekonomik programı kesinlikle kabul edilemez ve Fransa’nın kapitalist sistemden ayrılması anlamına gelir,” diyen yüksek profilli bir girişimci Bardella’nın güven verici göründüğünü ama “aşırı sağın sadece ekonomi için değil demokrasi için de bir tehdit oluşturduğunu” öne sürdü.

Öte yandan Centerview Partners’da kamu borcu danışmanlığı konusunda uzmanlaşmış bir yatırım bankacısı olan Matthieu Pigasse, “Avrupa şüphecisi” RN uzun süredir bunları eleştirse de Fransız ekonomisinin “avro ve AB’nin kendisi tarafından korunduğunu” savundu.

Pigasse, L’Express dergisine verdiği demeçte, “Tarihsel bir ironi olarak, avro [ekonomik etkiyi] soldan ya da aşırı sağdan bağışık hale getirecektir,” dedi.

İş dünyası temsilcileri “netleşme” istiyor

20 Haziran Perşembe günü iş dünyası örgütleri Mouvement des Entreprises de France (Medef), Confédération des Petites et Moyennes Entreprises (CPME), Union des Entreprises de Proximité (U2P) ve Mouvement des Entreprises de Taille Intermédiaire (METI), parlamento seçimlerinde yarışan siyasi partilerin temsilcilerini Paris’e davet etti.

Gündemde ücret artışları, vergi baskısı, kamu harcamalarının durumu, emeklilik reformu, konut politikası ve enerji politikası vardı.

Özellikle NFP ile RN’nin konuşmaları merak ediliyordu

Örneğin NFP, KOBİ’lere yönelik vergi çerçevesine dokunmadan, özel servet ve çok uluslu şirketler üzerinde ek bir vergi çabası görmek istiyor.

RN’den Jordan Bardella ise üretim vergilerinin çok yüksek olduğuna inanıyor ve şirketlerin katma değerine dayalı kurumlar vergisini kaldırırken fazla mesaiyi vergiden muaf tutmak istiyor.

Medef Başkanı Patrick Martin, Le Figaro’ya verdiği bir mülakatta, Medef’in mevcut bağlamda hem NFP hem de RN tarafından verilen sözlerin “tehlikelerine” dikkat çekmek istediğini açıkça belirtti.

Martin, “Kamu maliyesinin büyük bir baskı altında olduğu, uluslararası rekabetin güçlü olduğu ve ekonominin durgun olduğu bir dönemde bazı ekonomik tedbirler konusunda çok endişeliyiz. Tehlikeli maceralara atılmak için en kötü zaman: ülke zaten yeterince kırılgan,” dedi.

Le Figaro’ya verdiği demeçte, “Tekrar ediyorum, RN programı Fransız ekonomisi, büyümesi ve istihdamı için tehlikelidir ve Yeni Halk Cephesi’nin programı da en az onun kadar tehlikelidir, hatta daha da tehlikelidir,” ifadelerini kullandı.

AVRUPA

İtalya’nın Kardeşleri ile Hukuk ve Adalet anlaştı

Yayınlanma

Polonya Basın Ajansı’nın (PAP) bildirdiğine göre Polonya’nın muhafazakâr Hukuk ve Adalet (PiS) partisi, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin Fratelli d’Italia (İtalya’nın Kardeşleri – FdI) partisi ile Avrupa Parlamentosu’ndaki (AP) siyasi ailesi olan Avrupa Muhafazakârları ve Reformistleri Grubu (ECR) içindeki görevlerin paylaşımı konusunda anlaşmaya vardı.

PiS ve FdI, sırasıyla 20 ve 24 AP üyesi ile milli-muhafazakâr ECR grubunun en büyük iki ulusal partisi konumunda.

Yeni üyelerin katılımıyla ECR kısa bir süre önce Avrupa Parlamentosu’nun en büyük üçüncü grubu haline gelmişti.

Tahminler, üye partilerden herhangi birini, özellikle de PiS kadar büyük bir partiyi kaybetmemesi koşuluyla, bu durumun devam edeceğini gösteriyor.

Fakat düne kadar PiS’in ECR’nin bir parçası olarak kalması hiçbir şekilde kesin değildi.

Perşembe günü basında çıkan haberlerde, partinin Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın Fidesz’i tarafından, eski Çekya başbakanı Andrej Babiš’in ANO hareketi ve Jansa’nın Slovenya Demokratik Partisi’nin (SDS) de yer alacağı yeni bir gruba katılmaya ikna edildiği öne sürüldü.

PiS, Le Pen ve Orban’ı da istemiş

PAP, PiS’in FdI ile uzlaşmaya vardığını ve gruptaki liderlik pozisyonlarını kendi aralarında paylaşarak uzlaşmanın yolunu açtığını bildirdi.

Grup resmi olarak oluşturulacak ve yeni başkan, son tarihten bir gün önce, önümüzdeki salı günü (3 Temmuz) seçilecek.

Euractiv’e konuşan çeşitli kaynaklar, çarşamba günü grubun oluşumuna ilişkin görüşmelerin önce kesintiye uğradığını ve ileri bir saate ertelendiğini, ardından da Polonya heyetinin boykotu nedeniyle iptal edildiğini söyledi.

PiS heyeti çarşamba günü (26 Haziran) toplantıya katılmış fakat ulusal partiler arasındaki gerginlik nedeniyle görüşmeler yapılamamıştı. Ayrıca PiS üyeleri liderlik pozisyonlarına kimin atanacağı konusunda da kendi içlerinde bölünmüş durumdaydı.

PiS, diğer hususların yanı sıra Fidesz ve Marine Le Pen’in Fransız Ulusal Birlik’inin ECR’ye kabul edilmesini talep etti.

“Meloni’nin dışlanması PiS’e cesaret verdi”

Toplantıya devam edilmemiş olsa da PiS nihayetinde FdI ile uzlaşmayı başardı ve Polonya grubun iki başkan yardımcılığı pozisyonundan birini aldı ve grubun genel sekreterliği de dahil olmak üzere halihazırda sahip olduğu diğer bazı pozisyonları korudu.

Fidesz’in üyeliği şu an için söz konusu değil ancak kaynaklar gelecekte bu konunun tekrar gündeme gelebileceğini söylüyor.

Euractiv Polonya’nın ulaştığı PiS, PAP’ın haberlerini ne doğruladı ne de yalanladı.

Bu arada İtalyan delegasyonu PAP’a yaptığı açıklamada PiS’in taleplerinin en başından beri grubun genişlemesiyle ilgili olmadığını, sadece Avrupa Konseyi’nin AB’nin üst düzey görevlerini müzakere ederken Meloni’yi dışlamasından cesaret alarak Polonya’nın gruptaki konumunu güçlendirmeye yönelik bir girişim olduğuna inandığını söyledi.

İtalyan bir AP üyesi, “Polonya delegasyonu Meloni’nin yenilgisinden bir şeyler kazanabileceğine karar verdi. Bu onun mezarı üzerinde bir dans,” dedi.

Yeni bir sağ AP grubu ihtimali artıyor

Öte yandan ANO hareketinin lideri, eski başbakan Andrej Babiš, geçen hafta Liberallerin saflarından ayrılan partisinin Avrupa Parlamentosu’nda yeni bir grup kuracağını söyledi fakat partinin kiminle işbirliği yapacağı henüz belli değil.

Babiš, 27 Haziran Perşembe günü Instagram hesabından yaptığı açıklamada, “Avrupa Parlamentosu’nda göçe karşı ve Yeşil Mutabakat’ta bir değişiklik için yeni bir grup kuracağız. Yakında daha fazlasını öğreneceksiniz,” dedi.
ANO hareketi geçen hafta liberal Renew grubundan ve ALDE partisinden ayrıldığını duyurmuş, Babiš ise hareketinin artık bu gruplarda kendi gündemini sürdüremeyeceğini savunmuştu.

Brüksel’de basına yansıyan haberlere göre Babiš, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın Fidesz partisi, Slovenya’nın SDS partisi ve Polonya’nın PiS partisi ile güçlerini birleştirebilir, ancak bunların hiçbiri doğrulanmadı.
ANO’ya yakın kaynaklar geçtiğimiz günlerde yeni grupta Marine Le Pen’in RN ya da Geert Wilders’in Hollanda Özgürlük Partisi’nin yer alacağını öne sürmüştü.

Fakat her iki parti de halen AP2de sağcı Kimlik ve Demokrasi (ID) fraksiyonunun bir parçası ve bu iki partinin ilgilenip ilgilenmeyeceği şimdilik belirsiz.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Zelenskiy’in eski yardımcısı Kirill Timoşenko’ya yolsuzluk baskını

Yayınlanma

Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu (NABU) görevlileri, Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in eski yardımcısı, Savunma Bakan danışmanı ve Büyük İnşaat Projesi eski sorumlusu Kirill Timoşenko’nun evinde arama yaptı.

Ukrayinska Pravda gazetesinin haberine göre yayımlanan fotoğraflarda Timoşenko’nun NABU dedektifleri tarafından bir araca bindirildiği görüldü.

Telegram kanalından açıklamada bulunan NABU, Timoşenko’nun henüz gözaltına alınmadığını ve soruşturmanın devam ettiğini belirtti.

Daha sonra Timoşenko’nun kendisi de evinin arandığını doğruladı, ancak bunların ‘kendisinin hiçbir ilgisinin olmadığı bir davayla ilgili’ olduğunu belirtti.

Timoşenko, “Kanun uygulayıcıların sunduğu tüm gereklilikleri yerine getirdim, bana karşı hiçbir suçlama yok,” ifadesini kullandı.

‘Büyük İnşaat’, Zelenskiy yönetimi tarafından 2020 yılında başlatılan bir projeydi. Amacı sosyal, ulaşım ve spor altyapısını geliştirmekti. Zelenskiy, daha sonra beş yıl içinde 25 bin kilometrelik yolu yenileme ve düzinelerce inşaat projesini tamamlama sözü vermişti.

Timoşenko, devlet başkan yardımcısı olarak görev yaparken (Mayıs 2019’dan Ocak 2023’e kadar) projeye nezaret etti.

Fakat ‘Büyük İnşaat’, kartelcilik, şişirilmiş fiyatlar ve ihalelerin yerli şirketler yerine yabancı şirketlere verilmesi nedeniyle defalarca eleştirildi. Eski Maliye Bakanı İgor Umanskiy, Rusya’nın askeri müdahalesinin başlamasından önce bile proje bütçesinin yaklaşık yüzde 40’ının zimmete geçirildiğini söylemişti.

Ukrayinska Pravda, Timoşenko’nun evindeki aramalardan önce basın mensuplarının devlete ait enerji şirketi Naftogaz’ın eski başkanı ve eski Yerel İdareler Kalkınma Bakanı Aleksey Çernişev’in aranması yönünde emir alan NABU’nun, büro başkanı Semyon Krivonos’un kararıyla aramayı gerçekleştirmediğine dair bir soruşturma yürüttüğünü kaydetti.

Daha önce Krivonos, NABU’ya olası sızıntılarla ilgili soruşturmanın bir parçası olarak sorgulanması gereken Verhovna Rada’nın yolsuzlukla mücadele komisyonu toplantısına katılmamıştı.

Strana‘nın haberine göre dava mayıs ayından bu yana devam ediyor ve Büyük İnşaat projesindeki yolsuzlukla alakalı. Daha sonra NABU’nun üst düzey çalışanlarının yolsuzluk soruşturmasında şüphelilere bilgi aktardığı ve onları yaklaşan aramalar konusunda uyardığı ortaya çıktı.

Sızıntı iddiaları, müfettişlerin soruşturma altındaki işadamı Yuriy Golik’e ait bir telefonu ele geçirmelerinin ardından ortaya çıktı.

Strana, NABU’ya yönelik saldırının Ukrayna’nın iki ana yolsuzlukla mücadele yapısı olan NABU ile Yolsuzlukla Mücadele Kovuşturma Teşkilatı (SAP) arasındaki çatışmayla alakalı olduğunu kaydetti.

Gazeteye göre, mevcut NABU yönetimi, ‘Batı’nın himayesindeki’ bir dizi yetkiliyi görevden almış, bu da SAP yönetimini ve Batı yanlılarını kızdırmıştı.

Ukrayna ordusunda dev yolsuzluk: Rusya ordusu neden bu kadar hızlı ilerliyor?

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Meloni, partisinin gençlik kollarına ait video nedeniyle zorda

Yayınlanma

İtalya’da Başbakan Giorgia Meloni’nin partisi Fratelli d’Italia’nın (İtalya’nın Kardeşleri – FdI), partinin gençlik grubu üyelerinin toplantılarında faşist diktatör Benito Mussolini’yi ve sağcı bazı tartışmalı isimleri övdüklerini ortaya çıkaran bir soruşturma üzerine haftalar süren sessizliğinin ardından, Senato Başkanı Ignazio La Russa eylemlerini kınarken, Meloni henüz bir yorum yapmadı.

Senato Başkanı ve FdI’nın kurucularından La Russa, Facebook’ta yaptığı paylaşımda her türlü ırkçılık ve antisemitizmi “kesin bir dille kınadığını” ifade etti ve olayların partinin değerlerine aykırı olduğunu ekledi.

İtalyan medya kuruluşu Fanpage, FdI gençlik kanadına yönelik bir soruşturma başlatmış ve Roma selamı veren, Mussolini’yi öven ve faşist sloganlar atan gençlerin gizli çekilmiş görüntülerini ortaya çıkarmıştı.

La Russa’nın açıklaması, soruşturmanın ikinci bölümünde Gioventù Nazionale’nin (Milliyetçi Gençlik) üst düzey bir liderinin gizli bir kamerada FdI Senatörü ve Roma Yahudi Cemaati eski sözcüsü Ester Mieli hakkında antisemitik ifadeler kullanırken yakalanmasının ardından geldi.

La Russa, “Gioventù Nazionale’nin bazı üyelerinin kabul edilemez sözlerinin kurbanı olan Senatör ve dostum Ester Mieli’ye en içten ve sevgi dolu dayanışma duygularımı iletiyorum,” diye yazdı.

FdI tutumunu değiştirdi

Çarşamba günü, FdI’nın örgütlenme sorumlusu Giovanni Donzelli’den de bir ton değişikliği geldi.

Donzelli ilk başta, “Solcu militan basının önyargılı soruşturmalarına itibar etmiyorum. Fratelli d’Italia’yı aşırılık yanlısı ve nostaljik bir hareket olarak gösterme çabası acınası bir durumdur,” demişti.

Fakat akşam saatlerinde, soruşturmanın ikinci bölümünün tamamlanmasının ardından U dönüşü yapıldı, hatta disiplin tedbirleri alınacağı duyuruldu.

Donzelli, “Tekrar ediyoruz: Fratelli d’Italia’da ırkçılara, aşırılık yanlılarına ve antisemitlere yer yoktur. Bugün yayınlanan videolarda yer alan ifadeler, kaydedilme ve ifşa edilme şekline rağmen, kabul edilemez ve siyasi hareketimizin değerleriyle bağdaşmamaktadır… Fratelli d’Italia sorumlulara karşı büyük bir kararlılıkla hareket edecektir,” dedi.

Meloni’den açıklama bekleniyor

Muhalefet, Giorgia Meloni’den Fanpage soruşturması hakkında yorum yapmasını talep etmeye devam ediyor.

Birçok kişi ayrıca, kendileri dışındaki tüm kanal ve gazetelerde yer aldığı üzere, kamu yayıncısı Rai’nin soruşturmayı yayınlamasını talep ediyor.

Buna cevaben, çeşitli dernek ve partiler çarşamba akşamı Rai’nin Torino’daki merkezinin önünde, kısa bir süre önce ulusal kamu yayıncısının soruşturmaya yer vermemesinden şikayet eden RaiNews24’ün yayın komitesiyle dayanışma amacıyla bir gösterim düzenledi.

“Rai’de göremiyorsak, Rai’de izleyelim” sloganıyla yola çıkan girişim, soruşturmanın ikinci bölümünü büyük bir ekranda yayınladı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English