Michel Barnier liderliğindeki Fransa hükümeti bütçe anlaşmazlığı nedeniyle çökme riskiyle karşı karşıya.
Pazartesi günü Marine Le Pen’in partisi Ulusal Birlik (RN), Başbakan Barnier’in gelecek yılın bütçesine ilişkin tüm taleplerini kabul etmemesinin ardından Fransız hükümetini devirmek için bugün (4 Aralık) verilecek gensoru önergesini destekleyeceğini söyledi.
Fransa Başbakanı pazartesi günü Ulusal Meclis’te yaptığı açıklamada sosyal güvenlik yasa tasarısının oylama yapılmadan kabul edilmesine olanak tanıyan ama güvensizlik önergelerine kapı açan anayasal bir mekanizmayı kullanacağını açıkladı.
Bu açıklamanın hemen ardından RN, hükümetin gensoru ile düşürülmesini destekleyeceğini açıkladı. Le Pen’in partisi parlamentonun alt kanadında en büyük parti olduğu için, onun desteği Barnier’in mevcut durumda görevden alınmasını muhtemel kılıyor.
Muhalefet gruplarının pazartesi günü gensoru önergelerini sunmalarının ardından parlamentonun tartışmaya başlaması için 48 saat geçmesi gerekiyordu.
Fransa’da gensoru ile reddedilen yasa tasarıları teknik olarak iptal edilmiş sayılmıyor fakat geçici bir hükümetin bunları parlamentodan geçirme ya da yasal tedbirlerle uygulamaya koyma konusunda çok az meşruiyeti var. Zayıflamış bir hükümetin bunları nasıl uygulayacağını ve bu tür manevraları kullanmanın daha sonraki etkilerini tahmin etmek zor.
Bütçenin geçmemesi durumunda 1 Ocak’ta tamamen kapanmayı önlemek için mevcut hükümler var. Yine de bütçe kabul edilmezse ne yapılacağına dair bir “kullanım kılavuzu” olmadığı belirtiliyor.
Macron’dan darbe girişimi: Hükümeti Halk Cephesi’ne vermedi
Bütçeyi yeni yıla taşıyacak “özel yasa” krizi daha da derinleştirebilir
Bununla birlikte, ocak ayında vergi toplamak üzere parlamentodan yetki almak için loi spéciale (özel yasa) olarak bilinen acil bir yasa tasarısının varlığı sayesinde Amerikan tarzı bir federal kamu hizmetlerinin kapanma riski sıfıra yakın.
“Özel yasa” hükümetin bir önceki yılın bütçesini birkaç aylığına yeni yıla taşımasına izin veriyor.
Bununla birlikte prosedür, sadece hükümetin kamu hizmetlerini sağlamaya devam etmek için hayati olduğunu düşündüğü asgari harcamaya ve 2024 bütçesinde oylanandan daha fazlasına izin verilmesini gerektiriyor. Yoruma bağlı olarak bu, özellikle harcamaların artacağı savunma gibi alanlarda ciddi kemer sıkmaya yol açabilir.
Belirsizliğe ek olarak, 2001 yılında kabul edilen şekliyle loi spéciale daha önce hiç kullanılmadı. Benzer tedbirler 1962 ve 1979’da çok farklı koşullarda uygulanmıştı ama bunlarda hükümetin çökme ihtimali mevcut değildi.
Gensoru önergesi kabul edilirse, Barnier hükümeti Macron yeni bir başbakan atayana ya da Barnier’i yeniden atayana kadar bütçe için yeni bir girişimde bulunmak üzere geçici olarak görev yapacak.
Fakat Ulusal Meclis’te birbirine şiddetle karşıt üç bloğu kapsayan bir çoğunluğa hükmedebilecek belirgin bir aday yok. Macron, seçimlerden zaferle çıkan solcu Yeni Halk Cephesi’nin (NFP) adayına hükümet kurma şansını vermeyerek tüm teamülleri altüst etmişti.
İkinci bir seçenek parlamentodaki güç dengesini değiştirmek için yeni meclis seçimleri olabilir, fakat Macron bunu son oylamadan bir yıl sonra, 2025 yazına kadar yapamaz.
Fransa’da yeni hükümet üyeleri: Çokça macronizm, biraz lepenizm
Macron’dan vekillere: Hükümeti devirmeyin
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransız milletvekillerine “kişisel hırslarını bir kenara bırakarak” hükümeti düşürecek ve ülkeyi siyasi kargaşaya sürükleyecek bir oylamayı reddetmeleri çağrısında bulundu.
Macron salı günü Suudi Arabistan ziyareti sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bugün siyasetçilerin kendilerine sormaları gereken tek soru, ülkeye ve Fransız halkına nasıl faydalı olabilecekleridir. Kendi hırslarına ya da kendi çıkarlarına nasıl faydalı olabilecekleri değil,” dedi.
Cumhurbaşkanı Riyad’da yaptığı açıklamada Le Pen’in partisinin güvensizlik önergesini desteklemesinin “dayanılmaz bir sinizm oylaması olacağını” söyledi ve “önergeye oy vereceklerine inanamadığını” kaydetti.
Barnier de güvensizlik önergesinin geçmeme ihtimalinden söz etti. Başbakan salı günü Fransız televizyonunda yaptığı açıklamada, “Bir sorumluluk refleksinin ortaya çıkmasının mümkün olduğunu düşünüyorum. Ülkenin yüksek menfaatinin, ortak yararın, ulusal çıkarın bir anlamı olduğunu düşünüyorum,” ifadelerini kullandı.
Fransa’da “Macro-Lepenizm” dönemi başladı
Le Pen, Macron’u istifaya davet ediyor
Siyasi istikrarı yeniden tesis etmenin açık bir yolu olmadığından, muhalefet partileri Le Pen’in pazartesi günü üçüncü bir seçenek olarak tanımladığı istifa çağrısında bulundu.
Le Pen, “Ciddi bir siyasi kriz olduğunda anayasamız açıktır. Bu cumhurbaşkanının kararı ve sorumluluğudur,” dedi.
Marine Le Pen, Michel Barnier’i başbakanlıktan düşürmek için verilen gensoruyu desteklemesinin ardından, gensoru önergesinin “bir koalisyon ya da siyasi anlaşma olmadığını” söyledi.
Le Pen daha önce de güvensizlik önergesini desteklemenin Fransız halkını “tehlikeli, adaletsiz ve cezalandırıcı bir bütçeden” korumanın tek anayasal yolu olduğunu söylemişti.
Salı günü X’te konuşan Le Pen, “Açık olalım: gensoru önergesi bir koalisyon ya da siyasi bir anlaşma değildir, Hükümet tarafından önerilen politika ve bütçe tercihlerinin reddedilmesinin ifadesinden başka bir şey değildir,” dedi.
Macron’un yeni başbakanı Barnier: Le Pen’in ideolojisine saygı duyuyorum
Boyun Eğmeyen Fransa da hükümeti devirmek istiyor
Le Pen ve partisi RN’nin yanı sıra solcu Yeni Halk Cephesi’ni oluşturan partiler de Barnier hükümetini devirmek istiyor.
Boyun Eğmeyen Fransa’nın (LFI) önde gelen isimlerinden ve ulusal meclisin finans komitesi başkanı Éric Coquerel, Barnier’in güven oylamasını kaybetmesi halinde solun birleşerek Yeni Halk Cephesi (NFP) hükümetini desteklemesinin tek geçerli seçenek olduğunu söyledi.
Le Figaro’ya göre, Sosyalistleri olası bir NFP seçeneğini desteklemeye çağıran Coquerel, Ulusal Meclis’te basına verdiği demeçte, “Eğer sol bir hükümetin kurulma şansının olmasını istiyorsak, hepimiz aynı çiviye vurmalıyız. Bizi birleştirebilecek tek şey, Yeni Halk Cephesi’nin programını taşıyacak bir hükümet talep etmeye devam etmektir,” dedi.
Fakat Macron görevinden ayrılmaya zorlanamıyor ve anketlere göre Le Pen’in önde gittiği bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimi 2027’de yapılacak.
Le Pen bütçe anlaşmazlığı nedeniyle Fransız hükümetini düşürmekle tehdit etti
Yatırımcılar Fransız varlıklarından çıkıyor
Tehlikeli siyasi durum yatırımcıları Fransız varlıklarını satmaya yöneltti. Bu durum, 10 yıllık borçlanmanın getiri primini Avro krizinden bu yana görülmemiş seviyelere çıkardı.
Fransız tahvilleri ve hisse senetleri, Le Pen’in partisinin güvensizlik oylamasını destekleyeceklerini açıklamasının ardından pazartesi öğleden sonra yeniden satış baskısı altına girdi.
10 yıllık Fransız ve Alman tahvilleri arasındaki fark gün içinde sekiz baz puan artarak 89 baz puana ulaştı, 2012’den bu yana en yüksek seviyeye yaklaştı ve Haziran ayından bu yana en büyük genişleme hareketine doğru ilerledi.
CAC 40 Endeksi %0,4 daha düşük işlem görürken, avro %1’den fazla değer kaybetti.
Fransa’da hükümet müzakereleri: Boyun Eğmeyen Fransa dışlanıyor
Yunanistan türü bir kriz kapıda mı?
Bloomberg‘e göre siyasi kaos, tahvil yatırımcılarının Fransa’nın kamu borcunu emsallerine göre “cezalandırmasına” yol açarak geçen hafta borçlanma maliyetlerini Yunanistan’ınkine yaklaştırdı ve Barnier’in iktidardan uzaklaştırılması halinde mali piyasalarda bir “fırtına” yaşanacağı uyarısında bulunmasına neden oldu.
Yatırımcılar aylardır Fransa’nın siyasi zorluklarından endişe duyarken, hükümet de bütçe açığını azaltacak önlemler almaya çalışıyor.
Barnier hükümeti tarafından sunulan bütçe tasarısı 60 milyar avro vergi artışı ve harcama kesintisi içeriyor ve bu yıl %6,1 olarak tahmin edilen bütçe açığının 2025 yılında ekonomik hasılanın %5’ine düşürülmesini hedefliyordu.
Mevcut maliye bakanı Antoine Armand salı günü erken saatlerde yaptığı açıklamada geçici bütçenin gündeme gelmesi halinde milyonlarca hanenin vergilerini artıracağı ve güvenlik ve tarım gibi bazı öncelikler için planlanan harcama artışlarını engelleyeceği uyarısında bulundu.
Politico‘ya göre Fransa’daki siyasi çalkantı, Avrupa’nın eski kötü günlere, devlet borç krizlerine dönmek üzere olabileceği spekülasyonlarına yol açtı. Avrupa Merkez Bankası (AMB) bile bu olasılığı kabul ediyor.
AMB, Fransa’ya müdahale edebilir
AMB’nin, Fransa’nın borçlanma maliyetlerini düşük tutmak için en yeni kriz aracını (“İletim Koruma Aracı” ya da TPI) devreye sokup sokmayacağı belli değil. Banka, bunun için gerekli koşullar ın henüz mevcut olmadığını düşünüyor.
AMB, finansal piyasaların 2008’den bu yana ilk büyük para politikası sıkılaştırma döngüsünün baskısı altında Avro bölgesinin dağılacağı yönünde spekülasyon yapma riskini önlemek için 2022’de TPI’yı oluşturmuştu.
Bu araç, AMB’nin belirli koşullar altında borçlanma maliyetlerini kontrol altında tutmak için üye devletlerin devlet tahvillerini satın almasına ve böylece Avro bölgesinin bölge genelinde keskin bir şekilde değişen kredi ve mevduat oranlarına sahip olmamasını sağlamasına olanak tanıyor. Bu hedef, para politikasının düzgün ya da eşit bir şekilde aktarılması olarak adlandırılıyor.
TPI’ın oluşturulduğu dönemde, gösterge 10 yıllık İtalyan tahvillerine uygulanan risk primi ya da ‘spread’ -yani yatırımcıların Almanya gibi daha güvenli bir kredi yerine İtalyan tahvili tutmak için talep ettikleri ekstra getiri- yüzde 2 puanın üzerine çıkmıştı. Buna rağmen AMB müdahale etmekten kaçındı.