Bizi Takip Edin

ASYA

Kopuşun yılı: 2024’te KDHC’de neler oldu?

Yayınlanma

Geride bıraktığımız 2024 yılı, dünya genelinde siyasi ve ekonomik dengelerin hızla değiştiği ve uluslararası ilişkilerde gerilimlerin tırmandığı bir yıl oldu. Bu dalgalanmalardan en çok etkilenen bölgelerden biri de Kore Yarımadası oldu. 

Kore Yarımadası’ndaki gelişmelerden bahsedildiğindeyse, basında çoğunlukla Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC) ve lideri Kim Jong-un’la ilgili kimi yanlış kimi abartı, kimiyse politik motivasyonlu manipülatif içerikler öne çıkıyor. 

1950-1953 yılları arasında yaşanan savaş, imzalanan ateşkes anlaşması ve teknik olarak 74 yıldır devam eden bir savaş hali… Kuzey Kore’de yaşananları ve Pyongyang yönetiminin adımlarını gerçekten anlamak için, konuya bu savaş hali zemininden bakmak şart. Yarımada’da yaşanan ve Yarımada’yı ilgilendiren her güncel gelişmenin kökeni, bir türlü imzalanamayan bir barış anlaşmasında bulunuyor.

Ancak, Kuzey Kore’yle ilgili yayınlanan ve çoğunluğu bir magazin haber dilini çağrıştıran bu aktarımlar, bölgenin dünyayı da etkileme potansiyeli bulunan en büyük gerçekliğini arka plana itiyor: Savaş.

2024 yılı ise, sürekli hatırlanan bu savaş ihtimaline en çok yaklaşılan yıllardan biri oldu.

Peki, 2024’te KDHC’de neler yaşandı? İşte Kuzey cephesinde, geride bıraktığımız yılın öne çıkan olayları:


Ocak – Çin ile dostluk, Güney’e ‘baş düşman’ tanımlaması

Çin lideri Şi Cinping ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, birbirlerine gönderdikleri yeni yıl tebrik mesajlarında, 2024’ü iki ülke arasında ‘dostluk yılı’ ilan ettiklerini duyurdu.

Aynı ay içerisinde Kim Jong-un, komutanlarına, askeri çatışmayı seçmeleri halinde “ABD ve Güney Kore’yi yok etmek için en güçlü araçların seferber edilmesi” talimatı verdi. Kore İşçi Partisi genel merkezinde üst düzey askeri liderlerle düzenlenen toplantıda konuşan Kim, ülkenin kendisini korumak için ‘kılıcını keskinleştirmesini gerektirdiğini’ kaydetti.

2024’ü ‘kopuş yılına’ çeviren bir diğer önemli olay ise, Kim’in Yüksek Halk Meclisi (SPA) toplantısında Güney Kore’nin ‘değişmez baş düşman’ olarak tanımlanması için anayasanın yeniden yazılması çağrısında bulunması oldu. Pyongyang, Kore’de iki tarafın da yararına olacak bir barışa dair umutlarının kalmadığını, Kim’in Ocak ayındaki bu çağrısıyla ilk defa en yüksek perdeden duyurmuş oldu.

Şubat – Rusya’ya mühimmat iddiaları, milli marş değişikliği

Kim Jong-un, ülkesinin savunma bakanlığına yaptığı ziyarette, Güney kore ile ‘Diyalog ve diplomatik ilişki kurmanın anlamsız olduğunu’ ve ‘ülkesinin çöküşünü isteyen Güney Koreli kuklalarla gerçekçi olmayan diyalog ve işbirliğinden kurtulduklarını’ açıkladı. 

Kopmakta olan ilişkileri gösteren bir diğer olay ise, Kore milli marşında yapılan değişiklik oldu. Marşta Kore Yarımadası’nın tamamını ifade eden “Üç bin ri’lik güzel vatanım” ifadesi, “Dünyadaki güzel vatanım” ifadeleriyle değiştirildi.

Şubat ayı ayrıca, daha sonra ‘Kuzey Koreli askerler Rus ordusunda savaşıyor’ tartışmalarının zeminini oluşturacak ilk iddialardan birinin ortaya atıldığı ay oldu. Güney Kore Savunma Bakanı Shin Won-sik, gazetecilere yaptığı açıklamada Kuzey Kore’nin temmuz ayından bu yana Rusya’ya 6 bin 700 konteyner dolusu mühimmat gönderdiğini iddia etti.

Mart – ABD ve Güney Kore tatbikatına sert yanıt, Japonya’ya ret

Pyongyan, ABD ile Güney Kore’nin 4 Mart’ta başlattığı ‘Özgürlük Kalkanı’ tatbikatına ‘savaş hazırlıkları’ ile yanıt verdi. Kim Jong-un, ülkedeki bir askeri eğitim üssüne yaptığı ziyarette ‘düşmanların savaşın fitilini ateşlemeye yönelik en ufak girişimlerini kontrol altına almak için’ tatbikatları artırma talimatı verdi, Güney Kore ile ABD’nin ‘ağır bir bedel ödeyeceklerini’ söyledi.

Kim Jong-un’un kız kardeşi, Kore İşçi Partisi Merkez Komitesi başkan yardımcısı Kim Yo-jong ise, Japonya Başbakanı Fumio Kişida’nın Kuzey Kore lideri Kim ile görüşme talep ettiğini duyurarak, “Japonya gerçekten ikili ilişkileri geliştirmek ve Kuzey Kore’nin yakın komşusu olarak bölgesel barış ve istikrarın sağlanmasına katkıda bulunmak istiyorsa, genel çıkarlarına uygun stratejik seçenek için siyasi bir karar vermesi gerekir” açıklamasında bulundu.

Nisan – Karşı saldırı tatbikatı, diplomasi atağı, Rus heyetle görüşme

Silah denemelerine ve atış tatbikatlarına sürekli devam eden Pyongyang, bu sefer bir ilk olarak, süper büyük çoklu roketatarların kullanıldığı bir nükleer karşı saldırı tatbikatı gerçekleştirdiğini duyurdu. ‘Nükleer tetik sistemi’ denen bu sistemle ilgili konuşan Kim, kullanılan çoklu roketatarların ‘keskin nişancı tüfeği’ kadar isabetli olduğunu söyledi.

Nisan ayında ayrıca, üst düzey bir ekonomik heyet, 2020 yılından bu yana bilinen ilk görüşmeler için İran’a gönderildi. 

Öte yandan, Rusya Dış İstihbarat Teşkilatı Direktörü Sergeiy Narışkin liderliğindeki bir Rus heyetin Mart ayında başlayan ziyareti, Nisanda sona erdi. Narışkin liderliğindeki heyet, Kuzey Kore Devlet Güvenlik Bakanı Lee Chang-de ile görüştü, taraflar Rusya ve Çin’i çevreleyen tehditleri ele aldı.

Mayıs – Güney propagandasına karşı çöp balonları

Mayıs ayının en büyük gündemi ise, Pyongyang’ın Güney’e gönderdiği içi çöp dolu balonlar oldu. Kuzey Kore yönetimi, bu hamleyi, Güney’in Kuzey’e yönelik dev hoparlörler de dahil olmak üzere uzun süreli propaganda çalışmalarına karşılık olarak yaptığını açıkladı.

Haziran – Rusya ile ilişkilerde yeni adım: Putin Kore’de

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Haziran ayında, 24 yıl sonra ilk kez Kuzey Kore’nin başkenti Pyongyang’ı ziyaret etti. Ziyarette iki ülke arasında imzalanan Kapsamlı Stratejik Ortalık Anlaşması’nda, Rusya ve Kuzey Kore’nin savaş durumunda acil askeri yardım sağlamak için mevcut tüm araçları kullanacağı teyit edildi.

Temmuz – ‘Rusya’ya heyet gitti’ iddiası, sel felaketinde yetkililere eleştiri

Reuters, Rusya ile imzalanan ‘Kapsamlı Stratejik Ortaklık’ anlaşması kapsamında, Kuzey Kore’nin Kim II Sung Askeri Üniversitesi Başkanı Kim Geum-chol başkanlığındaki bir askerî eğitim heyetinin Rusya’ya gittiğini iddia etti. 

Temmuz ayında ülkenin kuzeybatısında yaşanan sel felaketinde, Kore lideri Kim, kurtarma çalışmalarına bizzat katıldı, üst düzey yetkilileri sorumsuz davranmakla eleştirdi.

Ağustos – Turizm ayı, viral olan selfie

Ağustos ayının en dikkat çeken gelişmesi, Kore’nin Kovid-19 salgını nedeniyle 5 yıldır turizme kapalı tuttuğu sınır kapılarını bir şehir için yeniden açtığını duyurması oldu. Çin merkezli en az 2 tur şirketi, turistlerin yakında Samjiyon kentini ziyaret edebileceklerini duyurdu.

Öte yandan, Güney Koreli masa tenisi karma çiftler oyuncuları Lim Jong-hoon ve Shin Yu-bin ile Kuzey Koreli Kim Kum-yong ve Ri Jong-sik’in Paris’te düzenlenen Yaz Olimpiyatları’nda bronz ve gümüş madalyalarını aldıktan sonra birlikte selfie çektirmeleri dünya gündemine oturdu. Batı medyası daha sonra, Kuzey Koreli oyuncuların ‘soruşturulduğunu’ söylese de, bu konuda herhangi bir kanıt hiçbir zaman sunulmadı.

Bu ayın askeri gelişmesi ise, Kore ordusunun Güney sınırına yeni ek balistik füze sistemleri yerleştirmesi oldu.

Eylül – Uranyum zenginleştirme tesisi

Eylül ayında ise, gündem, Kuzey Kore tarafından ilk kez servis edilen uranyum zenginleştirme tesisinin fotoğraflarıydı. Kore medyası, bu ziyaretle ilgili olarak, Kim’in ülkesinin nükleer alandaki ‘mükemmel teknik gücü’ ile ilgili sürekli olarak ‘büyük memnuniyet duyduğuna yönelik ifadelerini’ aktardı.

Ekim – Savaş hazırlıkları

Ekim ayı, Kore ilişkilerinde gerilimin arttığı bir ay oldu. Pentagon, Kuzey Kore’nin, Rusya’ya takviye olarak yaklaşık 10 bin asker gönderdiğine inandıklarını açıklayarak, Ukrayna’da Kore askerleri tartışmasını en üst düzeyden yeniden gündeme soktu. 

Kore Dışişleri Bakanlığı, 11 Ekim’de yayınladığı bir bildiride Seul yönetiminin ‘kışkırtmalarda kırmızı çizgiyi aştığını’, 3 ve 9 Ekim tarihlerinde insansız hava araçlarıyla sızma yaparak başkent Pyongyang’ın orta kesimine çok sayıda ‘karalama bildirisi’ dağıttığını açıkladı.

Ayın 17’sinde ise, Kore Savunma Bakanlığı Sözcüsü, Kore İşçi Partisi Merkez Askeri Komisyonu’nun talimatıyla, ülkenin Güneyinde bulunan iki bölgede yolların patlatılarak Güney Kore arasındaki bağlantı yollarının tamamen kesildiğini açıkladı.

Kasım – Rusya ile ekonomik anlaşma

Kuzey Kore askerlerinin Rusya’da savaştığı iddiası Ukrayna tarafından da dile getirilirken, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Kuzey Kore askerlerinin Rusya’nın Kursk bölgesinde ilk çatışmalarına girdiklerine dair haberleri “doğrulayamayacağını” bildirdi. Rusya’da Kuzey Kore askerlerinin olup olmadığı konusu hala belirsizliğini koruyor. 

Güney Kore ordusu ise, Kuzey Kore’nin ABD anakarasını vurmak üzere tasarlanmış yeni bir kıtalararası balistik füze denemesine karşılık olarak ABD’nin Pazar günü Japonya ile gerçekleştirilen üçlü bir tatbikatta uzun menzilli bir bombardıman uçağı uçurduğunu açıkladı. Bu adım, Pyongyang’ın sert tepkisiyle karşılandı.

Pyongyang’ın Kremlin’le imzaladığı askeri anlaşmayı ise, iki ülke arasında imzalanan ve turizmi artırmak da dahil olmak üzere ekonomik işbirliğini geliştirmeyi hedefleyen yeni bir ekonomik anlaşma takip etti.

Aralık – Rusya’yla anlaşma yürürlüğe girdi

20024’ün son ayındaysa, Rusya Dışişleri Bakanlığı, Rusya ve Kuzey Kore arasında haziranda imzalanan kapsamlı stratejik ortaklık anlaşmasının yürürlüğe girdiğini açıkladı.

Öte yandan, Batı medyası, Ukrayna’daki Kuzey Kore askerlerine ilişkin ‘Fırtına Kolordusu’ ve benzeri yayınlarını artırdı. Rusya da Kuzey Kore de, Ukrayna’daki Kuzey Kore askerleri konusunda henüz resmi bir açıklama yapmadı. 

ASYA

Xi, Jack Ma ve diğer Çinli iş liderlerinin katılacağı sempozyuma başkanlık edecek

Yayınlanma

Toplantı hakkında bilgi sahibi üç kişi Reuters’a, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in önümüzdeki hafta özel sektör duyarlılığını artırmak için aralarında Alibaba kurucu ortağı Jack Ma’nın da bulunduğu ülkenin iş dünyası liderlerinin katılacağı bir sempozyuma başkanlık etmeyi planladığını söyledi.

Xi, özel sektörle ilgili sempozyumlara nadiren başkanlık ediyor ve bu etkinlik, Başkan Donald Trump yönetimindeki ABD ile tırmanan gerilimden iç ekonomideki büyümenin yavaşlamasına kadar Çin’in iş dünyasının karşı karşıya olduğu zorlukların ortasında “güven verme” amacı taşıyor.

İki kaynak, girişimcilerin çoğunun teknoloji sektöründen olacağını ve Xi’nin onları Çin-ABD teknoloji savaşının yoğunlaştığı bir ortamda işlerini yurtiçinde ve yurtdışında büyütmeye teşvik etmesinin beklendiğini söyledi.

Reuters’a göre sempozyum muhtemelen pazartesi günü gerçekleştirilecek.

İki kaynak, teknoloji devi Tencent’in CEO’su Pony Ma’nın da sempozyuma katılacağını söyledi. Bir kaynak, akıllı telefon ve elektrikli araç üreticisi Xiaomi’nin CEO’su Lei Jun’un yanı sıra robotik şirketi Yushu Technology’nin kurucusu Wang Xingxing’in de katılmasının muhtemel olduğunu söyledi.

İki kaynağa göre bir Huawei Technologies yöneticisinin de katılması bekleniyor.

Bloomberg News, DeepSeek kurucusu Liang Wenfeng’in de katılacağını bildirdi. Yapay zeka girişimi, Batılı rakiplerinin çok altında bir maliyetle geliştirdiğini söylediği modellerle teknoloji dünyasını sarsmıştı.

DeepSeek’in kurucusu Liang’ın katılımı, start-up’ın küresel yapay zeka endüstrisinde yeni keşfedilen statüsünü daha da parlatacak. Geçtiğimiz ay Başbakan Li Qiang’ın ev sahipliğinde düzenlenen bir sempozyumda bir konuşma yapmıştı.

Xi uzun zamandır Çin’in yarı iletkenlerde kendi kendine yeterliliğe ulaşması gerektiğini vurguluyor ve ülkenin ekonomik kalkınmayı yönlendirmek için yapay zekayı kullanmasını istiyor. Washington çipler üzerinde uyguladığı ihracat kontrolleri ile bu çabayı engellemeye çalışıyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Alibaba, Apple’ın Çin’deki yapay zeka ortağı olacağını açıkladı

Yayınlanma

Alibaba’nın başkanı, Apple’ın Çin’de satılan yapay zeka özellikli iPhone modelleri için teknoloji sağlayacağını söyledi ve Çinli grubun hisselerinde bir ralliyi körükleyen yüksek profilli ortaklık raporlarını doğruladı.

Joe Tsai perşembe günü Dubai’de düzenlenen bir konferansta “Apple çok seçici davrandı. Çin’de bir dizi şirketle görüştüler ve sonunda bizimle iş yapmayı seçtiler,” dedi.

“Telefonlarını güçlendirmek için yapay zekamızı kullanmak istiyorlar, bu nedenle Apple gibi büyük bir şirketle iş yapabildiğimiz için çok şanslıyız ve son derece onurluyuz” dedi.

Amerikalı şirket, tüketicilerin eski modellerde çalışmayacak güçlü yeni özelliklere erişmek için akıllı telefonlarını yükseltecekleri iddiasıyla yapay zeka konusunda kendini yeniden keşfetmek için çalışıyor.

Ancak Apple, halka sunulan herhangi bir büyük dil modelinin yetkililer tarafından titiz bir test ve onay sürecinden geçmesi gereken Çin’de bu tür yetenekleri kullanıma sunma konusunda büyük engellerle karşılaştı.

Geçtiğimiz yıl Financial Times’a konuşan üst düzey bir Çinli düzenleyici, Apple’ın onay sürecini daha kolay atlatabilmesi için Çinli bir şirketle ortaklık kurması gerektiğini belirtmişti. Konuya aşina olan kişilere göre Apple, Baidu, ByteDance, Moonshot, Zhipu ve Tencent dahil olmak üzere Çin’in önde gelen yapay zeka oyuncularının birçoğuyla modelleri test etti ve ortaklıkları görüştü. DeepSeek’in modellerinin de test edildiği belirtildi.

Çin’in siber güvenlik gözlemcisi şimdiye kadar 300’den fazla yerli yapay zeka modelini kullanım için onayladı. Tsai, Apple’ın Çin dışındaki diğer şirketlerle yapay zeka ortaklıkları yapabildiğini, ancak Çin içinde, düzenleyici konular ve bunun gibi şeyler nedeniyle, yapay zeka geliştiren Çinli şirketlerle çalışmaları gerektiğini söyledi. “Gelecekte iş yaptığınız her yerde durumun böyle olacağını düşünüyorum; cihazlarınıza güç veren yerelleştirilmiş bir yapay zekaya sahip olmak isteyebilirsiniz” diye ekledi.

Apple Çin’de yeniden ivme yakalamaya çalışıyor

Apple’ın Çinli rakipleri, akıllı telefonlarda yapay zeka özelliklerini güçlü bir şekilde kullanıma sunarak iPhone üreticisini dezavantajlı duruma düşürdü.

Apple’ın Çin’deki işleri, devlet çalışanlarının büyük bir kısmının telefonlarını terk etmesine neden olan artan jeopolitik gerilimlerden de etkilendi.

Apple’ın en son mali çeyreğinde, kilit pazardaki satışlar bir önceki yıla göre yüzde 11 düşerek 18,5 milyar dolara ya da toplam gelirin yüzde 15’ine geriledi.

Alibaba’nın Hong Kong’da işlem gören hisseleri bu yılın başından itibaren yüzde 40’tan fazla yükseldi. Bu yılın başlarında yetenekleri ve düşük geliştirme maliyetleriyle küresel piyasaları şaşkına çeviren DeepSeek’in en yeni modelinin piyasaya sürülmesinin ardından yapay zeka modeli Qwen 2.5’in yeni bir sürümünü yayınlamasıyla ilk kez değer kazandı.  Alibaba yorum yapmayı reddetti. Apple ise yorum talebine hemen yanıt vermedi.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin’in açık kaynaklı yapay zekâsı Goku, OpenAI ve ABD’ye meydan okuyor

Yayınlanma

Çinli teknoloji şirketi ByteDance, görüntü ve video oluşturabilen gelişmiş yapay zekâ modeli Goku’yu piyasaya sürdü. Bu gelişme, OpenAI’ye ve ABD’nin yapay zekâ teknolojisindeki liderlik hevesine meydan okuyor.

Sam Altman için eğlenceli günler sona erdi; önce Elon Musk’ın düşmanca teklifi, şimdi de Goku. ByteDance, görüntü ve video üretimi için gelişmiş bir yapay zekâ modeli olan Goku’yu piyasaya sürdü.

Bu, OpenAI ve ABD gibi yapay zekâ teknolojisine erişimi güvence altına almayı amaçlayan hükümetler için yeni bir meydan okuma anlamına geliyor.

Fakat bu durum, işletmelerin “değer yaratma” bariyerini de düşürüyor.

Goku, metin istemlerinden yüksek kaliteli görseller üretiyor. Model, bilgi akışını iyileştirerek görüntü ve videoları daha akıcı ve doğru bir şekilde oluşturan bir yapay zekâ modeli türü olan doğrusal akış dönüştürücülerini kullanıyor.

Açık kaynak modeller yükselişte

Goku, Llama ve DeepSeek gibi açık kaynaklı bir yapay zekâ modeli. Bu, dünya çapındaki birçok işletme ve yeni girişim için iyi haberken, OpenAI için kötü bir haber. Zira en iyi modele sahip olmanın uzun vadeli başarıyı garanti etmediği açıkça görülüyor.

Bu durum, model “düzenlemesinin” ABD’nin öngördüğü gibi işlemeyeceği beklentisini de güçlendiriyor.

Goku, kendisinden önceki diğer modeller gibi, üretim maliyetini düşürüyor.

Goku ve Sora gibi modeller, yaratıcı içerikler oluşturabiliyor. Fakat asıl değer, işletmelerin yapay zekâ tarafından üretilen video, metin ve görüntüleri nasıl entegre edip kullandıklarında yatıyor.

Öte yandan Goku’nun yükselişi, ABD’nin yapay zekâ alanındaki hakimiyetinin artık garanti olmadığını gösteriyor.

Çinli şirketler hızla ilerliyor, yapay zekâ okuryazarlığına ve uygulamalarına önem veriyor.

Bir zamanlar rakipsiz olan OpenAI, artık şiddetli bir rekabetle karşı karşıya. En iyi yapay zekâ modeline sahip olmak artık yeterli değil.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English