Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

‘Frene bas’ diyen ABD’li büyükelçiye: Kendi işine bak

Yayınlanma

ABD-İSRAİL

ABD’nin İsrail Büyükelçisi Tom Nides, İsrail hükümetinin yargının yetkilerini kısıtlayan tartışmalı yargı düzenlemesine karşı Başbakan Binyamin Netanyahu’ya “frene basma” çağrısı yaptı. Netanyahu’nun Likud Partisi’nden bir bakan ABD elçisine, “Kendi işine bak” diye yanıt verdi.

“The Axe Files” adlı podcast yayınında David Axelrod’a konuşan ABD’nin İsrail Büyükelçisi Tom Nides, İsrail’de Netanyahu hükümetinin planladığı yargı düzenlemesine karşı ABD yönetiminin tutumu hakkında değerlendirmelerde bulundu. Nides, “Benim çocuklarıma söylediğim şeyi Başbakana (Binyamin Netanyahu) da söylüyoruz. Frene basın. Yavaşlayın, fikir birliğine varmaya çalışın, tarafları bir araya getirin” ifadelerini kullandı. ABD Büyükelçisi, “Benim Başbakana verdiğim mesaj buydu. Hem Başkan Biden hem de Bakan Blinken, demokratik değerler etrafında eklemlenmeyi tavsiye ediyor” diye konuştu.

‘İsrail ABD’yi kaybediyor’

Eski Başbakan ve yeni muhalefet lideri Yair Lapid de söz konusu tartışmaya ilişkin, “İsrail’in, ABD’yi kaybetmekte olduğunu” söyledi. Lapid, İsrail Kamu Yayın Kuruluşuna (KAN) yaptığı açıklamada, “Amerikalıların her zaman kendisiyle iletişimde olduğunu ve olanlardan korktuklarını” belirterek, “Ortaklığımız, paylaşılan demokratik değerlere dayanıyor ve bunlara bağlı kalmazsanız bu ortaklık sona erer” ifadelerini kullandı.

Diaspora bakanından sert yanıt

Öte yandan Büyükelçi Nides’ın açıklamalarına İsrail’de hükümet kanadından tepki geldi. Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nden Diaspora Bakanı Amichai Chikli, KAN’a yaptığı açıklamada, “Amerikan Büyükelçisine ‘kendisinin frene basmasını ve kendi işine bakmasını’ söylüyorum” ifadelerini kullandı. Chikli, “Bu ülkenin hakimi siz değilsiniz ki yargı reformu meselesine müdahale edebilesiniz. Sizinle dış politika ve güvenlik konularını görüşmekten mutluluk duyarız, ancak demokrasimize saygı gösterin” dedi.

Başbakan Netanyahu ise, Kudüs’te düzenlenen Amerikan Yahudi Örgütlerinin Başkanları’na seslendiği konferansta, Tom Nides’e atıfta bulunarak, “Tıpkı bizim onların demokratik kararlarına saygı duyduğumuz gibi, diğer demokrasiler de özgür insanların iradesine saygı duymalıdır” ifadelerini kullandı.

Yargı reformuna karşı Cumartesi günü Tel Aviv’de düzenlenen eylemde göstericiler, Ayalon karayolunu trafiğe kapattı. Foto: Mostafa Alkharou / AA

İsraillileri bölen tartışma: Yargı reformu

Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak’ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir yasa planladıklarını duyurmuştu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclise devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı. Ülkedeki en yüksek yargı merci olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Anayasa taslağı olarak kabul edilen “temel yasalara” aykırı olduğu gerekçesiyle Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisinin elinden alınacağını belirtmişti.
İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara, hükümetin yargı düzenlemesine karşı itirazlarını yazılı olarak iletmiş, kaygılarının “güçler ayrılığı, yargının bağımsızlığı ve bireysel hakların korunması”nın bozulması üzerinde toplandığını ifade etmişti.
İsrail’de on binlerce kişinin, başta Tel Aviv olmak üzere farklı kentlerde Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine ve sağ politikalarına karşı sürdürdüğü kitlesel protestolar 7 haftayı geride bıraktı.

DİPLOMASİ

BM yetkilisi: ‘Terörist’ etiketi gözden geçirilmeli, HTŞ’yi dışlamak mümkün değil

Yayınlanma

Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi, Suriye’de barışçıl bir geçiş arayışında olan uluslararası güçlerin, HTŞ’ye uygulanan “terörist” tanımlamasını kaldırmayı düşünmeleri gerektiğini söyledi.

BM’nin Suriye özel temsilcisi Geir Pedersen, Financial Times’a verdiği demeçte, Esad hükümetini sona erdiren saldırıya öncülük ettikten sonra Şam’a giren eski El Kaide uzantısı olan Heyet Tahrir el Şam’ı “dışlamanın mümkün olmadığını” söyledi.

Ancak ABD ve AB tarafından uygulanan ve HTŞ’ye yönelik seyahat yasakları ve mal varlıklarının dondurulmasını da içeren “terörist” tanımlamalarının kaldırılmasının, isyancıların sahadaki eylemlerine ve grubun yeni bir hükümette “kapsayıcı” olmaya istekli olup olmadığına bağlı olacağını söyledi.

Pedersen, “Eğer tüm Suriyelileri, tüm Suriyeli toplulukları kapsıyorsa, o zaman bu sorularla uğraşanların buna [tanımlamalara] bakmaya ve bunun gerçekten bir değişim olup olmadığını görmeye istekli olacaklarını düşünüyorum” dedi.

ABD’li yetkililer tüm Suriyeli gruplarla temas halinde olduklarını ve HTŞ liderlerini eylemlerine göre değerlendireceklerini söylediler.

“Onlarla uygun bir şekilde ve ABD’nin çıkarlarını göz önünde bulundurarak ilişki kurmaya niyetliyiz” diyen ABD’li bir yetkili, terörist tanımlamasının ABD’nin ‘ileride bakması gereken’ bir şey olduğunu da sözlerine ekledi.

‘HTŞ’yle muhatap olmayı dışlamamızın imkanı yok’

Pazartesi günü AB, dini azınlıkları koruyan “düzenli, barışçıl ve kapsayıcı bir geçiş” çağrısında bulundu ve Pedersen’in çabalarını desteklediğini ekledi. HTŞ’nin terörist olarak tanımlanmasının kaldırılmasına yönelik bir kararın AB’nin 27 üye ülkesi arasında oybirliğiyle alınması gerekiyor.

Alman Dışişleri Bakanlığı ayrıca Berlin’in HTŞ’ye yönelik tutumunun, grubun azınlıklara davranış biçimine göre belirleneceğini söyledi. Uzun süredir HTŞ’nin kontrolü altında olan İdlib’in “demokratik bir cennet” olmadığı, insanların “muhalif görüş [ve] davranışlar” nedeniyle hapsedildiği kaydedildi.

“Sahada yeni gerçekler var. Tabii işin içinde çok sayıda silahlı grup var ve HTŞ’nin de bunlardan önemli biri olduğu aşikar” diyen Pedersen, “HTŞ’yle muhatap olmayı dışlamamızın imkanı yok” ifadelerini kullandı. “Hiçbir grubu dışlamadığımızdan emin olmamız gerekiyor” diye ekledi.

Colani övgüsü

Suriye’nin İdlib gibi yönetilemeyeceğini belirten Pedersen, “Bence asıl soru, HTŞ’nin Suriye’yi HTŞ olarak yönetemeyeceğini anlayıp anlamadığıdır; bu, Afganistan’da Taliban’la gördüğünüz türden zorluklar yaratacaktır” dedi. Kamuoyunda konuşulanlara bakılırsa örgütün “temelde HTŞ’yi parçalayıp yeni bir oluşum yaratabileceğine” dair işaretler olduğunu da sözlerine ekledi.

Pedersen, “Muhalif gruplar ile Şam’daki mevcut düzen dediğimiz şey arasında bir anlayış olmasını sağlamak için ne yapabilirsek yapalım, [bu] son derece önemli ve biz de bunu yapmaya çalışıyoruz” dedi.

Şu ana kadar HTŞ lideri Colani’nin söylediklerinin “toplumlar için güven verici” olduğunu söyleyen Pedersen, “Ellerini uzatmaya çalıştılar” dedi.

ABD ve Britanya, HTŞ’yi “terör” listesinden çıkarmayı planlıyor

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Meloni, Élysée Sarayında Trump ve Musk ile bir araya geldi

Yayınlanma

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni cumartesi günü Paris’te Donald Trump ve Elon Musk ile özel görüşmelerde bulunarak Avrupa ve ABD arasındaki “uçurumun kapatılmasındaki potansiyel rolünün” altını çizdi.

Meloni’nin mesajı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Notre Dame Katedralinin yeniden açılışını kutlamak üzere dünya liderleri için verdiği akşam yemeğinin ardından geldi.

Meloni cumartesi gecesi geç saatlerde X’te yaptığı açıklamada, Élysée’de Trumo ve Musk ile diyalog için “hoş bir fırsat” yakaladığını söyledi.

Meloni’nin Trump ve Musk ile görüşmeleri etkinlik çerçevesinde gerçekleşti ve yeni ABD yönetimiyle güçlü bir ittifak kurma çabalarını yansıtıyor gibi görünüyor.

Partisi içinde ve analistler arasında Meloni, özellikle Fransa ve Almanya’daki gergin siyasi dinamikler göz önüne alındığında, Trump’ın Avrupa Birliği ile ilişki kurması için doğal bir kanal olarak görülüyor.

The Economist, bu hafta yayınladığı bir haberde Meloni’nin, “uzun süredir hayranlık duyduğu” eski başkanla olan yakın ilişkisi sayesinde Trump ile AB arasındaki boşluğu doldurmada kilit bir rol oynayabileceğine işaret etti.

Meloni’nin Musk ile olan ilişkisi de dikkat çekici. Geçen yıl partisi Fratelli d’Italia’nın (İtalya’nın Kardeşleri) konferansına katıldı ve eylül ayında kendisine Atlantik Konseyinin 2024 Küresel Vatandaş Ödülünü takdim etmişti. Musk, başbakan olarak Meloni’nin liderliğini övmüş, rekor iktisadi büyüme ve istihdama atıfta bulunmuştu.

Öte yandan Musk’ın İtalya’daki yakın çalışma arkadaşlarından Andrea Stroppa, ertesi gün X’te yaptığı bir paylaşımla görüşmeye ilişkin basında çıkan söylentiler reddetti.

Stroppa, “Dün Başkan Meloni, Başkan Trump ve Elon Musk ile bir araya geldi. Basında mantıksız teoriler okumayı bekleyin; hiçbir şey bilmiyorlar,” diye yazdı.

Stroppa bu görüşmenin, Prens William ile yapılan görüşmeyle birlikte, Trump’ın ekibi tarafından kamuoyuna açıklanan resmi gündemindeki tek görüşme olduğunu vurguladı.

Stroppa, “İtalya, en büyük ikinci ticaret ortağımız olan ABD ile bağlarını güçlendirmek için eşsiz bir fırsata sahip. İtalya’da bazılarının kendisini boykot etme girişimlerine rağmen Elon ile kurduğumuz karşılıklı saygı ilişkisi ülkemize yeni ufuklar açıyor,” dedi.

Stroppa sözlerini geleceğe yönelik iyimser bir bakış açısıyla tamamlayarak, “Bir İtalyan olarak önümüzdeki aylarda daha da genişleyecek olan bu güçlü ilişkinin kurulmasına katkıda bulunmaktan gurur duyuyorum,” ifadelerini kullandı.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Çin’den Suriye’de ‘siyasi çözüm’ çağrısı

Yayınlanma

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın iktidarının sona erdiği ve yeni bir hükümetin kurulmak üzere olduğu, Çin’in Suriye’deki mevcut durumu nasıl gördüğü ve yeni hükümetle temas kurup kurmayacağı yönündeki bir soruya cevaben, Çin’in Suriye’deki gelişmeleri yakından takip ettiğini ve ilgili tüm tarafların Suriye halkının çıkarları doğrultusunda hareket etmesini ve Suriye’de istikrarın bir an önce yeniden sağlanması için hızla siyasi bir çözüm bulmasını umduğunu söyledi.

Çin’in Suriye’nin geleceğini nasıl gördüğüne ilişkin bir soruyu yanıtlayan Mao, Suriye’nin geleceği ve kaderinin Suriye halkının kendisi tarafından belirlenmesi gerektiğini söyledi. Mao, “ilgili tüm tarafların, Suriye halkının uzun vadeli ve temel çıkarlarına yönelik sorumluluk duygusuyla, istikrar ve düzeni yeniden tesis etmek için hızlı bir şekilde siyasi bir çözüm bulabileceğini umuyoruz” dedi.

Çin’den Suriye’de ‘istikrar’ açıklaması

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English