Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Güney Kıbrıs, Rus milyarderlerin vatandaşlıklarını iptal etti

Yayınlanma

Güney Kıbrıs hükümeti, aralarında Forbes listesinde yer alan yedi Rus milyarderin de bulunduğu toplam 86 yabancının vatandaşlığını iptal etti. İptal kararı, çoğunluğu AB yaptırımları altında bulunan ve “altın pasaport” programı kapsamında vatandaşlık alan kişileri kapsıyor.

Güney Kıbrıs yönetimi, Forbes listesinde yer alan yedi Rus milyarderin ve aile üyelerinin vatandaşlıklarını iptal ettiğini açıkladı.

Söz konusu milyarderler arasında Alfa Group hissedarı Aleksey Kuzmiçev (6,6 milyar dolar), Mercury Group sahibi İgor Kesayev (5,5 milyar dolar), Safmar Group kurucusu Mihail Gutseriyev (3,7 milyar dolar), Rusal kurucuları Oleg Deripaska (2,8 milyar dolar), Rusagro başkanı Vadim Moşkoviç (2,7 milyar dolar), Şeremetyevo Havalimanı’nın eski yönetim kurulu başkanı Aleksandr Ponomarenko (2 milyar dolar) ve Fix Price zincirinin ortak sahibi Sergey Lomakin’in (1,7 milyar dolar) “altın pasaportları” bulunuyor.

Yetkililerin aldığı karar, toplamda 86 yabancı vatandaşı etkiledi. İsimlerin büyük çoğunluğu yerel basın organı Politis tarafından kamuoyuna duyuruldu.

İptal edilen pasaportların sahiplerinin çoğunluğunu Ruslar oluştururken, listede Çinli vatandaşlar ile Arap ve Orta Doğu ülkelerinden kişiler de yer alıyor.

Ayrıca, 4 milyar dolarlık zimmete geçirme suçlamasıyla karşı karşıya olan Malezyalı finans uzmanı Joe Low ve Kiev yönetimi tarafından dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamalarıyla tutuklanan Ukraynalı milyarder İgor Kolomoyskiy de listede bulunuyor.

Vatandaşlık iptallerinin temel gerekçeleri arasında yanlış bilgi beyanı, sabıka kaydı ve vatandaşlığa kabul şartlarının ihlali gösteriliyor. Kara listeye alınan yatırımcıların dosyaları Güney Kıbrıs polisi tarafından detaylı şekilde incelenecek.

Ruslar yaptırımlar nedeniyle Güney Kıbrıs’tan Kuzey’e taşınmaya başladı

2022 yılının nisan ayında Güney Kıbrıs makamlarının Gutseriyev, Ponomarenko, Moşkoviç ve Kuzmiçev’in “altın pasaportlarını” iptal etme kararı aldığı biliniyordu. Aynı yılın yaz aylarında Kesayev için de benzer bir karar alındığı açıklandı. Lomakin dışındaki tüm milyarderler halen Avrupa Birliği yaptırımları kapsamında bulunuyor.

Gutseriyev’e yönelik yaptırımlar, 2021 yılında Belarus’taki seçimlerde yaşanan usulsüzlük iddialarının ardından başlayan protestolar sonrasında uygulanmaya başlandı.

Diğer beş milyarder ise Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesi sonrasında AB’nin kara listesine alındı. Ponomarenko, 28 Şubat 2022’de “Kırım’ın lideri Sergey Aksyonov ile yakın ilişkileri” gerekçesiyle yaptırım listesine eklendi. Milyarder, Mayıs 2016’da Güney Kıbrıs vatandaşlığına kabul edilmişti.

Moşkoviç’e yönelik yaptırımlar mart ayı başında yürürlüğe girdi. AB, bu kararın gerekçelerinden biri olarak iş insanının Ukrayna’ya askeri müdahalesinden Devlet Başkanı Vladimir Putin ile düzenlenen bir toplantıya katılmasını gösterdi. Moşkoviç, Şubat 2017’de Güney Kıbrıs’ın “altın pasaportuna” sahip olmuştu.

Kuzmiçev, 15 Mart tarihinde AB yaptırımlarına tabi tutuldu. Brüksel, kendisini “Rusya’daki en etkili kişilerden biri” olarak nitelendirdi. İş insanı, Şubat 2019’da Güney Kıbrıs vatandaşlığını elde etmişti.

Deripaska, 8 Nisan’da AB’nin kara listesine dahil edildi. Brüksel, iş insanının Rusya ordusuna silah ve teçhizat sağlayan bir şirketi de bünyesinde bulunduran Russian Machines adlı sanayi holdingin sahibi olduğuna dikkat çekti. Deripaska, 2017 yılında Güney Kıbrıs pasaportu almıştı.

Kesayev’e yönelik yaptırımlar ise Monolit Vakfı’nın Rusya hükümetiyle olan bağlantıları olduğu gerekçesiyle uygulandı. İş insanı, Mayıs 2012’de Güney Kıbrıs vatandaşı olmuştu.

“Altın pasaport” programı, Güney Kıbrıs’ta adanın ekonomik krizden çıkmasına destek olmak amacıyla 2013 yılında uygulamaya konulmuştu. Program kapsamında vatandaşlık, ada ülkesindeki gayrimenkullere en az 2 milyon avro yatırım yapılması karşılığında veriliyordu. Yatırımcıların aile bireyleri de ek ücret ödeyerek pasaport alabiliyordu.

Program, 2020 yılında Avrupa Birliği’nin talebi üzerine sonlandırıldı ve ülke yönetimi katılımcıları denetlemeye başladı. Yapılan incelemeler sonucunda, 2007-2020 yılları arasında verilen 6 bin 779 pasaportun yarısından fazlasının belirlenen kriterleri karşılamayan kişilere verildiği tespit edildi.

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri müdahalesinin ardından AB, birliğe üye olan veya üyelik hedefleyen tüm ülkelerden yatırım karşılığı pasaport veya oturma izni verme uygulamasını durdurmalarını ve yaptırıma tabi kişilerin vatandaşlıklarını iptal etmelerini talep etti.

Güney Kıbrıs bankaları, yaptırımlar sonrası Rus müşterilerinin yarısını kaybetti

DİPLOMASİ

Zelenskiy’in danışmanı: Rusya, yeterince bedel ödemedi

Yayınlanma

Ukrayna lideri Zelenskiy’in danışmanı Podolyak, Rusya’nın başlattığı savaş için yeterince bedel ödemediğini savunarak, ABD’de Donald Trump’ın iktidara gelmesinin ardından barış görüşmelerine başlama niyetinde olmadığını açıkladı.

Ukrayna, Donald Trump’ın ABD’de göreve gelmesinin ardından Rusya ile barış müzakerelerine başlamayı düşünmediğini açıkladı. Ukrayna Devlet Başkanlığı İdaresi Danışmanı Mihail Podolyak, Moskova’nın “başlattığı savaş için yeterince yüksek bir bedel ödemediğini” belirtti.

Podolyak, BBC’ye yaptığı açıklamada, “Müzakereler hakkında çok şey söyleniyor ancak bu bir yanılsama. Hiçbir müzakere süreci olamaz çünkü Rusya, bu savaş için yeterince yüksek bir bedel ödemeye zorlanmadı,” dedi.

Podolyak, ABD’den alınacak güvenlik garantilerinin savaşın sona ermesi için vazgeçilmez bir koşul olduğunu vurguladı.

Yetkili, 1994 tarihli Budapeşte Muhtırası ile 2014-2015 yıllarındaki Donbass’taki savaşı sona erdirmeyi amaçlayan Minsk Anlaşmalarının etkisiz kaldığını belirtti.

Bu belgelerin askeri caydırıcılık içermediğini söyleyen Podolyak, “Rusya, bir saldırıya giriştiği anda karşılık olarak önemli sayıda darbe alacağını anlamalıdır,” ifadelerini kullandı.

20 Ocak’ta göreve başlaması planlanan ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, daha önce Ukrayna’daki savaşı hızlı bir şekilde sona erdireceğini defalarca dile getirmişti. Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmeyi dört gözle beklediğini ve bu savaşın nasıl sona erdirilebileceğini tartışmak istediğini ifade etmişti.

Putin ise Trump ile görüşmeye, Kiev ile müzakerelere ve uzlaşmalara açık olduğunu dile getirmişti. Haziran ayında, ateşkes ve barış müzakerelerinin başlaması için Ukrayna’nın Donetsk, Lugansk, Zaporojye ve Herson oblastlarından askerlerini çekmesi, NATO üyeliğinden vazgeçmesi ve nükleersiz statüsünü teyit etmesi gerektiğini şart koşmuştu.

Ayrıca Batılı ülkelerin, Rusya’ya uygulanan yaptırımları kaldırmasını ve Kırım ile dört bölgenin ilhakını tanımasını talep etmişti. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise, bu talepleri “yeni bir ültimatom” olarak nitelendirmiş ve reddetmişti.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Bloomberg: Britanya sağı, Trump’ın ekibini Musk konusunda uyardı

Yayınlanma

Birleşik Krallık sağının önde gelen siyasetçileri Donald Trump’ın müttefikleriyle özel olarak temasa geçerek, milyarder Elon Musk’ın hapisten çıkarılması çağrısında bulunduğu İngiliz “aşırı sağcı” aktivist Tommy Robinson’ı desteklememeleri için ABD’nin seçilmiş başkanının ekibine çağrıda bulundu.

Birleşik Krallık’taki Muhafazakârlar ile Reform UK’in görüşlerine aşina olan ve isimlerinin açıklanmasını istemeyen kişilerin Bloomberg’e aktardığına göre, Trump ile bağlantıları olan ve Brexit’i destekleyen bazı önde gelen siyasetçiler, Cumhuriyetçi dostlarını Musk’ın Robinson’u desteklemesinin “çok ileri bir adım” olduğunu söyleyerek uyardılar.

Trump’ın yeni yönetiminde kilit bir rol oynaması beklenen Musk, 2025 yılına sosyal medya platformu X’te, gerçek adı Stephen Yaxley-Lennon olan Robinson’ın, geçen yıl mahkemeye saygısızlıktan suçlu bulunmasının ardından cezasını çektiği hapishaneden serbest bırakılması gerektiğini belirten bir dizi paylaşımla başladı.

Görüşmelerin amacının, bir dizi sabıkası bulunan göçmen karşıtı aktivist Robinson’un, Muhafazakârlar ve Reform UK lideri Nigel Farage gibi daha ana akım İngiliz sağcıları tarafından neden desteklenmediği konusunda üst düzey Cumhuriyetçilere ek bilgi sağlamak olduğu belirtildi.

Trump’ın kişisel dostu olan ve siyasi kariyerini göçmen karşıtlığı üzerine kuran Farage, kendisini İngiliz sağının “kabul edilebilir yüzü” olarak göstermeye çalışmış ve Robinson ile arasına defalarca mesafe koymuştu.

2018’de eski partisi UKIP’ten, parti siyaseti için “tamamen uygunsuz” olarak kınadığı Robinson’u destekleme “takıntısı” olduğunu söyleyerek istifa etmişti.

Robinson, Suriyeli bir mülteciyle ilgili yanlış çıkan iddiaları tekrarlayarak mahkeme kararını ihlal ettiğini kabul ettikten sonra şu anda hapiste. Daha önce de ipotek dolandırıcılığından saldırıya ve başka bir kişinin pasaportuyla ABD’ye seyahat etmeye kadar bir dizi başka suçtan hüküm giymişti.

Musk’ın da defalarca desteklediği Farage’ın Robinson’la ilişkilendirilmesinin bir faydası olmayacağını söyleyen İngiliz siyasetçiler, ABD’li mevkidaşlarına bu konuda bilgi verdi.

Reform UK lideri temmuz ayında nihayet sekizinci denemesinde Avam Kamarasına girmeyi başarmıştı.

Yeni İşçi Partisi hükümetini eleştiren Musk, daha önce de yeni bir seçim çağrısında bulunarak İngilizleri Reform UK’i desteklemeye çağırmıştı.

Bu hafta Musk, İngiliz kasabalarında yaşanan ve hüküm giyenlerin çoğunun Pakistan kökenli olduğu çocuklara yönelik cinsel istismar skandalıyla ilgili bir dizi paylaşımda bulundu ve İşçi Partili bir bakanın hükümetin konuyu ele alış biçimi nedeniyle hapse atılması gerektiğini ifade etti.

Fakat İngiliz sağcıları ile Cumhuriyetçi bağlantıları arasındaki görüşmeler, Musk’ın paylaşımının sadece Starmer için bir baş ağrısı haline gelmediğini gösteriyor.

Musk’ın çocuk tacizi skandalıyla ilgili söylediklerinin ve İşçi Partisi hükümetine yönelik daha geniş kapsamlı eleştirilerinin İngiliz sağındaki pek çok kişi tarafından sempatiyle karşılandığı fakat Robinson’ı desteklemesinin kabul edilemez olduğu söyleniyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Zelenskiy: Trump Putin’i durdurabilecek kapasitede

Yayınlanma

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy 2 Ocak Perşembe günü yaptığı açıklamada ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın Rusya ile 34 aydır devam eden savaşın sonucunu belirleyebileceğini ve Kremlin lideri Vladimir Putin’i durdurmaya yardımcı olabileceğini söyledi.

Ukrayna’nın doğusunda Rusya güçlerinin ilerleyişiyle karşı karşıya olan Zelenskiy, Ukrayna televizyonuna verdiği mülakatta Trump’ın kendisine bu ayki başkanlık yemin töreninden sonra Washington’u ilk ziyaret edenlerden biri olacağını söylediğini belirtti.

Zelenskiy ayrıca önceliğin yeni yılın başlarında cephe hattını istikrara kavuşturmak olduğunu söyledi. Putin’in müzakerelerden korktuğunu ileri süren Ukraynalı lider, bunun Rusya için bir yenilgi anlamına geleceğini savundu.

Zelenskiy, “Trump belirleyici olabilir. Bizim için en önemli şey bu,” dedi. Trump’ın “gerçekten de nitelikleri olduğunu” savunan Ukraynalı, “Bu savaşta belirleyici olabilir. Putin’i durdurabilir ya da daha adil bir ifadeyle Putin’i durdurmamıza yardımcı olabilir. Bunu yapabilecek durumda,” ifadelerini kullandı.

Ukraynalı lider, “ABD’siz güvenlik garantilerinin” olamayacağını savundu

Zelenskiy, Ukrayna için adil bir barışın sağlanmasının müttefiklerinden sağlam güvenlik garantileri almak, Avrupa Birliği’ne katılmak ve Moskova tarafından reddedilen NATO ittifakına katılma daveti almak anlamına geldiğini söyledi.

Zelenskiy, “Doğal olarak, ABD’nin olmadığı her türlü güvenlik garantisi Ukrayna için zayıf güvenlik garantileridir,” dedi.

Ukraynalı lider, ABD’nin herhangi bir çözüm planında Ukrayna’nın görüşlerinin dikkate alındığından emin olmak istediğini söyledi.

Zelenskiy, “Başka türlü olamaz. Biz Ukrayna’yız ve bu bizim bağımsızlığımız, toprağımız ve geleceğimiz,” dedi ve Trump yönetiminin Rusya ile hızlı bir temas kurmasını umduğunu da belirtti.

Zelenskiy, yakın zamanda seçim yapılmayacağını söyledi

Rus güçlerinin Şubat 2022’de başlayan savaştan bu yana en hızlı ilerleyişinin yaşandığı bir dönemde Zelenskiy cephede istikrarın sağlanmasının kritik önemde olduğunu söyledi.

Zelenskiy, “Yorgun düşen askerlerimiz üzerinde baskı kuruyorlar ve bu bir gerçek. En azından ocak ayında cepheyi istikrara kavuşturmak için her şeyi yapacağız,” dedi.

2019’da seçilen Zelenskiy, savaş zamanı olağanüstü hal devam ettiği sürece yeni seçimlerin yapılamayacağını tekrarladı, fakat “koşullar elverdiğinde” yeniden aday olmayı düşüneceğini söyledi.

Ukraynalı lider, “Bu savaşın nasıl biteceğini bilmiyorum. Eğer yapabileceğimden daha fazlasını yapabilirsem, o zaman muhtemelen böyle bir karara (yeni bir dönem arayışına) daha olumlu bakacağım. Şimdilik bu benim için bir hedef değil,” dedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English