Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

“İran adına casusluk” suçlamasıyla 7 İsrail vatandaşı tutuklandı

Yayınlanma

Şüpheliler, İsrail üsleri ve tesisleri hakkında fotoğraf çekmek ve bilgi toplamakla suçlanıyor.

İsrail polisi ve iç istihbarat teşkilatı Şin Bet, İran için casusluk yapan, askeri üsler hakkında bilgi sağlayan ve bireyleri gözetleyen İsrail vatandaşlarından oluşan bir şebekeyi çökerttiğini duyurdu. Yapılan operasyonlarda yedi İsrail vatandaşının İsrail ordusuna ait üsler ve enerji altyapısı hakkında hassas bilgiler topladıkları gerekçesiyle tutuklandığı açıklandı. Söz konusu şebekenin yaklaşık iki yıldır aktif olduğunu iddia ediliyor.

İsrail basınında yer alan haberlere göre şüpheliler, aralarında Tel Aviv’deki Kirya olarak bilinen savunma karargâhı ile Nevatim ve Ramat David hava üslerinin de bulunduğu İsrail üs ve tesislerinin fotoğraflarını çekmek ve bunlar hakkında bilgi toplamakla suçlanıyor. Nevatim üssü bu yıl İran’ın iki füze saldırısına hedef olmuş, Ramat David ise Hizbullah tarafından hedef alınmıştı. İsrailli savcılara göre “Bu son yıllarda soruşturulan en ciddi güvenlik vakalarından biri.” Polis, grubun iki yıl boyunca 600 görev gerçekleştirdiğini söyledi.

Aralarında iki çocuğun da bulunduğu iddia edilen şebekeye ilişkin haberler, eylül ayında İran için casusluk yapmakla suçlanan İsrailli bir iş adamının tutuklanmasının ardından geldi. Hakkındaki iddialara göre bu kişi, İsrail Başbakan Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant ya da Şin Bet Başkanı Ronen Bar’a suikast düzenlenmesi olasılığını görüşmek üzere iki kez İran’a gitmişti.

Tutuklanan kişilerin Hayfa bölgesinde yaşayan ve bazıları akraba olan Azerbaycanlı Yahudi göçmenler olduğunu ve bir ay kadar önce tutuklandıkları ve savaş zamanında düşmana yardım etmekle suçlanmalarının beklendiği iddia ediliyor.

Haaretz’e göre şüphelilerin Rus aracılardan yüz binlerce dolar nakit transferi ve kripto para aldıkları iddia ediliyor. Şüphelilerden üçünün İsrail’in güneyindeki hassas bölgelerin fotoğraflarını çektikleri sırada yakalandığı ve polisin bu kişilerin elinde düzinelerce belge ele geçirdiği ileri sürülüyor. Yapılan açıklamada, “Soruşturmalar, şüphelilerin iki yılı aşan bir süre boyunca ‘Alkhan’ ve ‘Orkhan’ olarak bilinen iki İranlı istihbarat ajanının yönetimi altında çok sayıda güvenlik görevi yürüttüğünü ortaya çıkardı” denildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi: “Şebeke üyeleri sağladıkları istihbaratın ulusal güvenliği tehlikeye attığının ve düşmana füze saldırılarında yardımcı olabileceğinin farkındaydı. Şebeke, hava kuvvetleri ve donanma tesislerinde, limanlarda, Demir Kubbe sisteminin bulunduğu yerlerde ve Hadera elektrik santrali gibi enerji altyapısına odaklanarak ülke çapında kapsamlı keşif görevleri yürüttü.”

“Operasyon stratejik alanların fotoğraflanmasını ve belgelenmesini içeriyordu ve toplanan veriler İranlı ajanlara aktarılıyordu. Şebeke üyeleri İran’ın rehberliğinde bu görevler için özel olarak tedarik edilmiş gelişmiş ekipmanlar kullandılar.”

Son tutuklamalar İsrail’in İran, Gazze ve Hizbullah’ı hedef alan gelişmiş istihbarat operasyonlarının tek yönlü olmadığını, İran ve vekillerinin İsrail’de de operasyonlar yürüttüğünü gösteriyor. İsrail devlet savcısı henüz açıklanmayan başka vakaların da soruşturma altında olabileceğini belirtti.

ORTADOĞU

İsrail askerleri, işgali protesto eden sivillere ateş açtı

Yayınlanma

İsrail ordusu, Suriye’nin Kuneytra ilinin Süveyse köyünde işgali protesto eden sivillere ateş açtı. İsrail, Suriye’de bugüne kadar tek kurşun sıkmadan ilerlerken ses çıkarmayan Şam’ın yeni yöneticisi HTŞ’nin 3 Suriyelinin yaralandığı saldırı sonrası ne yapacağı merak konusu.

Suriye’de 27 Kasım’da şiddetlenen çatışmaların ardından, 8 Aralık’ta 61 yıllık Baas yönetiminin çökmesiyle eş zamanlı, İsrail ordusunun ülkeye saldırıları arttı. Suriye ordusundan kalan askeri altyapı ve imkanları imha etmeye başlayan İsrail ordusu, Suriye toprağı Golan Tepeleri’ndeki işgalini genişletti. Golan Tepeleri civarındaki tampon bölgeye giren İsrail ordusu, işgali daha ileriye taşıyarak başkent Şam’ın 25 kilometre yakınlarına kadar sokuldu.

Şam’da yönetimi devralan HTŞ liderliğindeki örgütlerin İsrail işgaline sessiz kaldığı gözlenirken İsrail işgalini protesto eden Kuneytra’nın Süveyse​​​​​​​ köyündeki bölge sakinlerine ateş açıldı. AA’nın haberinde “Protesto sırasında İsrail askerleri, mevzilendikleri bölgelerden kalabalığın üzerine ateş açtı. İsrail ordusunun saldırısında 3 sivil yaralandı” ifadeleri kullanıldı.

İsrail, Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni 1967’den bu yana işgal altında tutuyor. İsrail ile Suriye arasında 1974’te imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması ile tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Taiz’de şiddetli çatışma: Husilerden ABD’ye tehdit

Yayınlanma

ABD ve İsrail Husilere karşı kapsamlı harekât başlatmaya hazırlanırken BAE ve Suudi Arabistan’ın desteklediği “Arap koalisyonu”nun Yemen’in güneybatısındaki Taiz kentinde Husiler karşı başlattığı operasyon sonrası ağır silahlarında da kullanıldığı şiddetli çatışmalar yaşanıyor.

Arap koalisyonunun ordusuna bağlı Taiz Askeri Birliğinden yapılan açıklamada, kent merkezinin kuzeybatısındaki hava savunma cephesindeki ordu güçlerine ait bir mevziye saldırı sırasında Husi unsurlardan 8 kişinin öldüğü belirtildi.

Husilerin saflarında ayrıca 15 kişinin yaralandığı aktarılan açıklamada, ordu birliklerindeki kayıplara ilişkin ise bilgi verilmedi.

Ordu dün yaptığı açıklamada, aynı cephede Husilerin saldırısının püskürtüldüğünü iddia etmişti.

Taiz kenti, aralarında Aden olmak üzere güneydeki illere bağlayan ana yol güzergahında olduğu için stratejik öneme sahip.

Husiler, Eylül 2014’ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde bulunduruyor. Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri ise Mart 2015’ten itibaren Husilere karşı Yemen hükümetine destek veriyor.

Hizbullah’ın ateşkes ilanıyla savaştan çekilmesi, Suriye’de Esad yönetiminin devrilmesi ve Iraklı milis kuvvetlerin İsrail’e yönelik saldırıları sonlandırma kararı sonrası Husiler Gazze’deki katliamlarını durdurmak için İsrail’e saldırı düzenleyen tek güç olarak kalmıştı. Bu kapsamda hem İsrail hem ABD, zaman zaman hedef aldığı Husilere kapsamlı operasyona hazırlanıyor.

“ABD varlıklarını hedef alacağız”

Husiler, Yemen’e yönelik saldırıların devam etmesi halinde Orta Doğu’daki ABD hedeflerini “kırmızı çizgileri gözetmeksizin” hedef alacaklarını duyurdu.

Husilerin Yüksek Siyasi Konseyi Üyesi Muhammed Ali el-Husi, X hesabında yayınladığı videoda, konuya ilişkin açıklamada bulundu. Husi, “Amerikalıları Yemen’i hedef almamaları konusunda uyarıyoruz, aksi takdirde Orta Doğu’daki Amerikan çıkarlarına (hedeflerine) hiçbir kırmızı çizgiyi gözetmeksizin saldıracağız” dedi.

Husi, “Ya İsrail’in Gazze’ye ve Yemen’e yönelik saldırıları duracak ya da ‘mesajımızı iletebilecek’ hassas Amerikan hedeflerini hedef alacağız” ifadesini kullandı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

HTŞ’nin dışişleri bakanı ilk açıklamasında İran’ı uyardı

Yayınlanma

Esaad Hasan Seybani

İran dini lideri Hamaney’in “Suriyeli gençlerin kaybedecek bir şeyleri kalmadı. Suriye’de güçlü bir hareketin ortaya çıkacağını öngörüyoruz” açıklamasına HTŞ’nin liderliğinde Şam’da kurulan yeni hükümetten tepki geldi. Suriye geçici hükümetinin Dışişleri Bakanı Esaad Hasan Şeybani, göreve geldikten sonra yaptığı ilk paylaşımında “İran, Suriye halkının iradesine, ülkenin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duymalı” dedi.

Şeybani, X hesabındaki paylaşımında, İran’ı, Suriye halkının iradesine, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duymaya davet etti. Şeybani, “İran, Suriye halkının iradesine, ülkenin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duymalı. İran’ı, Suriye’de kaos yaymaktan kaçınmaları yönünde uyarıyor ve son açıklamaların sonuçlarından sorumlu tutuyoruz” ifadelerini kullandı.

İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Tahran’da yaptığı bir açıklamada “Suriye’de isyancı bir grup yabancı güçlerin planlaması ve yardımıyla Suriye devletinin kendi içindeki zayıflıkları kullanarak bu ülkeyi karışıklığa sürükledi” demişti. Hizbullah’ın, Lübnan iç savaşında ortaya çıktığını aktaran Hamaney, benzer bir durumun Suriye’de de yaşanabileceğini belirterek “Suriye’de güçlü ve onurlu bir hareketin ortaya çıkacağını öngörüyoruz. Çünkü bugün Suriyeli gençlerin kaybedecek bir şeyleri kalmadı. Okulları, üniversiteleri, evleri ve sokakları güvende değil. Bu yüzden kararlılıkla harekete geçip güvensizliğin mimarlarına karşı durarak onlara galip gelmeliler” ifadelerini kullanmıştı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English