Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

İsrail Gazze’yi ikiye bölen yolu genişletiyor

Yayınlanma

Wall Street Journal’ın savunma yetkililerine dayandırdığı habere göre İsrail ordusu, askeri operasyonlarını kolaylaştırmak için Gazze’nin ortasından geçen bir yolu genişletiyor. Bu adım İsrail’in Gazze’de bir süre daha güvenlik kontrolünü sürdürme planlarının bir parçası olarak görülüyor.

Gazze şehrinin güneyinde, İsrail sınırından sahile kadar 8 kilometre uzanan koridor doğu-batı şeridi boyunca Gazze’yi ikiye bölüyor. Habere göre bu koridor sayesinde İsrail ordusu, askerlerinin çoğu çekildikten sonra bile güvenli bir güzergâhta hızlı bir şekilde hareket etmeye devam edebilecek. İsrail ordusu halihazırda Gazze’deki ana kuzey-güney yollarını kontrol ediyor.

Haberde İsrail ordusunun, nüfusun yoğun olduğu bölgelerden çekilmeyi ve Hamas’a karşı hedefe yönelik saldırılara odaklanmayı planladığı savaşın bir sonraki aşamasına hazırlık amacı taşıdığı belirtildi. Haberde “Yolun inşası ve genişletilmesi, İsrail ordusunun Gazze’nin İsrail sınırının hemen içinde Filistinlilerin girişinin yasaklanacağı yaklaşık 1 kilometrelik bir tampon bölge inşa ettiği sırada gerçekleşti” ifadelerine yer verildi.

ABD’li yetkililerin İsrail’i Gazze’nin sınırlarını değiştirmemesi ya da topraklarını bölmemesi konusunda defalarca uyardığına dikkat çekilen haberde “Bir tampon bölge oluşturulmasına karşı olduklarını açıkça dile getirdiler” denildi.

Haberde şu ifadeler yer aldı: Gazze’yi kalıcı olarak işgal etmek gibi bir niyetleri olmadığını ancak sınırları içinde belirsiz bir süre “güvenlik kontrolü” sağlamayı planladıklarını söyleyen İsrailli yetkililere göre, doğu-batı güzergahının İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonları tamamlanıncaya kadar kullanılması ve devriye gezilmesi amaçlanıyor ki bu aylar hatta yıllar sürebilir.

Analistlere göre genişletilen yol aynı zamanda Gazze boyunca etkili bir şekilde askerileştirilmiş bir kuşak oluşturabilir ve bu da savaşın ilk aylarında İsrail saldırıları nedeniyle güneye kaçan yaklaşık bir milyon Gazzelinin geri dönmesini engellemeye yardımcı olabilir. Askeri yetkililerden biri, militan saldırılarını önlemek için güzergahın İsrail askerleri tarafından korunacağını söyledi.

İsrailli yetkililer, en azından kuzeydeki askeri operasyonlar tamamlanıncaya ve Hamas tarafından 7 Ekim’de kaçırılan tahmini 130 rehine ve ölen İsraillilerin cenazelerinin iadesi için bir anlaşmaya varılıncaya kadar yerinden edilmiş Gazzelilerin geri dönmesine izin vermeyi düşünmediklerini söylediler.

İsrail Ordusu’ndan emekli bir albay olan Miri Eisin, İsrail’in doğu-batı koridorunu ne kadar süre kullanmayı planladığına ilişkin olarak “Buna uzun vadeli ancak geçici diyebilirim, kesinlikle 2024’ün sonuna kadar” dedi.

Cumartesi günü İsrail’in Kanal 14 televizyonunda yayınlanan görüntülere göre, İsrailli muharebe mühendisleri yolun kenarlarındaki evleri ve diğer yapıları yıkmayı planlıyor ve koridoru genişletmek ve ordu için daha kullanışlı hale getirmek için şimdiden yeni bir temel atıyor. Bir askeri sözcü haberle ilgili yorum yapmayı reddetti.

Colorado merkezli bir uydu şebeke işletmesi Maxar Technologies tarafından Wall Street Journal’a sağlanan Şubat ayına ait uydu fotoğraflarına göre Gazze’yi ikiye bölen yol, çiftliklerin ve az nüfuslu alanların arasından geçen dolambaçlı bir toprak yol gibi görünüyor. Fotoğraflara göre bu yol, biraz daha kuzeydeki mevcut asfalt doğu-batı yoluna paralellik gösteriyor.

İsrail’in eski ulusal güvenlik danışmanlarından Jacob Nagel, yolun kuzey Gazze ile yerleşim bölgesinin geri kalanı arasında net bir ayrım yaratacağını söyledi. Nagel yola bitişik bir duvar inşa edilmesinin pek olası olmadığını, ancak yolun kuzey-güney yönünde farklı geçiş noktalarına sahip olabileceğini ve bu noktaların korunacağını belirtti. Demokrasileri Savunma Vakfı’nda kıdemli bir araştırmacı olan Nagel, “Bence kuzey ve güney arasında ayrım yapmak çoğunlukla sembolik” dedi.

ORTADOĞU

Hamas’ın Batı Şeria lideri İsrail hapishanesinde öldürüldü

Yayınlanma

Hamas’ın Batı Şeria’daki lideri Mustafa Muhammed Ebu Ara, tutuklu bulunduğu İsrail hapishanesinde hayatını kaybetti. 7 Ekim’den bu yana İsrail hapishanelerinde işkence veya ihmal nedeniyle öldürülen tutuklu sayısının 19’a yükseldi.

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria’nın Tubas kentine bağlı Akaba beldesi sakinlerinden Ebu Arra’nın sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırıldığı belirtildi.

Rimon Hastanesinden Soroka Askeri Hastanesine sevk edilen Ebu Arra’nın yaşamını yitirdiği aktarılan açıklamada, evli ve 7 çocuk babası olan Ebu Arra’nın 1990 yılından bu yana birçok kez İsrail tarafından tutuklandığı kaydedildi.

Ebu Arra’nın İsrail hapishanelerinde toplam 12 yıl yattığı paylaşılan açıklamada, 63 yaşındaki Filistinlinin son olarak 30 Ekim 2023’te idari tutuklamaya tabi tutulduğu hatırlatıldı.

Açıklamada, “Ebu Ara’nın, tüm mahkumlar gibi, Gazze’ye yönelik imha savaşının başlamasından bu yana, İsrail hapishaneleri ve kamplarındaki mahkûm ölümlerinin başlıca nedenleri olan işkence, açlık ve tıbbi ihmal de dahil benzeri görülmemiş suçlar ve prosedürlerle karşı karşıya kaldığı” vurgulandı.

Ebu Arra’nın tutuklanmadan önce ciddi sağlık problemleri yaşadığı belirtilen açıklamada, “Ebu Arra, ilaçlarından mahrum edilerek ölüme terk edildi. Bu Filistin halkına karşı devam eden soykırım suçları kapsamında yapıldı” denildi.

Filistinlinin ölümünden İsrail hapishane idaresinin sorumlu tutulduğu açıklamada, İsrail hapishanelerinde tutulan 9 bin 700’ü aşkın Filistinlinin akıbetinden de hapishane idaresinin mesul olduğu kaydedildi.

Açıklamada, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail hapishanelerinde ölen Filistinlilerin sayısının 19’a çıktığı aktarıldı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Mısır, IMF incelemesi öncesi akaryakıt fiyatlarını %15 artırdı

Yayınlanma

Mısır, Aralık 2025’e kadar sübvansiyonları kademeli olarak kaldırma planının bir parçası olarak akaryakıt fiyatlarını artırdı. Bu hamle, vatandaşların hoşnutsuzluğuna yol açan elektrik kesintilerinin devam ettiği bir dönemde geldi.

Mısır 2022’den bu yana, verdiği kredilere karşılık Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) talep ettiği ekonomik bir “reform” programı uyguluyor. Bu program çerçevesinde para birimi dört kez devalüe edildi, gıda ve enerji sübvansiyonları önemli ölçüde azaltıldı, ancak bazıları hala yürürlükte.

The National’a konuşan mali analistler, akaryakıttaki fiyat artışlarının IMF’nin Mısır’a verdiği 820 milyon dolar tutarındaki kredinin üçüncü diliminin ödenmesi için temel bir şart olduğunu söyledi.

IMF, Mısır’ın gıda ve yakıt sübvansiyonlarının kaldırılması şartını yerine getirmesini beklerken reform programının üçüncü incelemesi 10 Temmuz’dan 29 Temmuz’a ertelendi.

IMF’nin mart ayında kredi programını 5 milyar dolar genişletmesinden bu yana hükümet akaryakıt fiyatlarına ikinci kez zam yaptı. Mısır, anlaşmanın bir parçası olarak yakıt sübvansiyonlarını azaltmayı taahhüt etmişti.

Nisan ayında IMF, Mısır’ın 2024/25 yıllarında yakıt sübvansiyonları için 331 milyar Mısır lirası (6,85 milyar dolar), 2025/26 yıllarında ise 245 milyar Mısır lirası harcayacağını tahmin etmişti.

The National’ın haberine göre hükümetin sübvansiyonları kaldırma çabaları, son yıllarda yaşam maliyetlerinin arttığını söyleyen vatandaşların direnişiyle karşılaştı. Günlük yaşamı sekteye uğratan ve Mısırlılar arasında öfkeye yol açan sürekli elektrik kesintileri durumu daha da kötüleştirdi.

Hükümet elektrik kesintilerini rekor tüketim ve teknik arızalara bağlıyor ancak pek çok vatandaş bu açıklamaları bahane olarak görüyor.

Bazı uzmanlar sübvansiyonların azaltılmasının uzun vadede elektrik sektöründe yeni yatırımlar için alan açacağını ve nihayetinde elektrik kesintilerini ortadan kaldıracağını söylüyor.

Ancak hükümet kısa vadede IMF’nin şartlarını yerine getirmek ve halkın hoşnutsuzluğunu yönetmek arasında tehlikeli bir yolda ilerlemek zorunda.

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, IMF kredilerini güvence altına almak için gerekli olsa da hükümet ile vatandaşlar arasındaki ilişkiyi daha da gerginleştirebilir.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Ateşkes müzakerelerine “Biden” rötarı

Yayınlanma

İsrail müzakere ekibi, Hamas ile ateşkes ve esir takası müzakereleri için bugün Doha’da yapılması planlanan görüşmeleri bir hafta sonraya erteledi.

Üst düzey bir İsrailli yetkili, gecikmenin nedeninin Başbakan Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki görüşmenin ertelenmesi olduğunu belirterek, Başbakan’ın nasıl ilerleneceğini değerlendirmek üzere ortaya çıkan anlaşmayı Biden’la görüşmeyi planladığını söyledi.

Kaynak ayrıca müzakere ekibinin toplantıdan sonra görüşmeler için yola çıkacağını söyledi, ancak tam zamanını belirtmedi. İsrail medyası heyetin ancak önümüzdeki hafta yola Doha’ya gidevileceğini bildirdi. Kaynak, gecikmeye rağmen müzakerecilerin Arap arabulucularla görüşmeleri uzaktan sürdürdüğünü vurguladı.

Hamas’ın elindeki rehinelerin aileleri, heyetin seyahatinin ertelendiği haberine öfke duyduklarını ifade ettiler.

Rehinelerden Matan Zangauker’in annesi Einav Zangauker, “Netanyahu Kongre önünde masadaki anlaşmayı kabul ettiğini açıklamak yerine, kişisel nedenlerle anlaşmanın ilerlemesini engelliyor” dedi.

Ayrıca aileler, İsrailli müzakere heyetiyle “acil toplantı” yapılmasını talep etti.

“Esir Aileleri Forumu” tarafından yapılan açıklamada müzakereler konusunda güven krizinin olduğuna işaret edildi. Açıklamada, “Başbakan (Binyamin Netanyahu) iki haftadır arabulucuların anlaşmanın uygulanmasına ilişkin taleplerine yanıt vermekten kaçınıyor” denildi.

Esir ailelerine müzakere sürecine dair sağlanan bilgilerin gerçekliği yansıtmadığı aktarılarak, “Bu ayak sürüme, sevdiklerimizi geri getirme şansının kasıtlı sabote edilmesidir. Müzakereleri etkili şekilde baltalıyor ve ciddi bir ahlaki başarısızlığa işaret ediyor” denilen açıklamada, esirlerin geri dönüşüne ilişkin “dürüst rapor” sunmanın güvenlik servislerinin sorumluluğunda olduğu vurgulandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English