Bizi Takip Edin

Avrupa

Meloni’nin Arnavutluk ile yaptığı göç anlaşmasına bir engel daha

Yayınlanma

Roma’daki bir mahkemenin göçmenlerin İtalya’ya geri gönderilmesine hükmetmesinin ardından İtalya-Arnavutluk göçmen anlaşması bir kez daha duvara tosladı.

Pazartesi günü İtalyan Donanması 49 göçmeni denizde kurtarmış ve İtalya-Arnavutluk göçmen protokolü kapsamında Arnavutluk’un Şingin limanına nakletmişti.

Cuma akşamı Roma Temyiz Mahkemesi göçmenlerin gözaltında tutulmalarını onaylamayı reddedince, kalan 46 göçmenin tamamı cumartesi günü İtalya’ya geri gönderildi. Altı göçmen Arnavutluk’a vardıktan sonra reşit olmadıkları ya da sağlık durumları kötü olduğu için İtalya’ya geri gönderilmişti.

Arnavutluk’a varışlara nezaret etmek için buraya seyahat eden Demokrat Parti milletvekillerine göre, göçmenleri tıbbi değerlendirmelere dayalı ön taramadan sorumlu BM’ye bağlı Uluslararası Göç Örgütü (IOM) bu kez dikkat çekici bir şekilde yoktu.

Mahkeme, ekim ayında bir alt mahkemenin davayı nihai karar için 25 Şubat’ta AB Adalet Divanına havale eden kararının ardından geldi.

AB düzeyinde beklenen darbe

İtalyan yargıçlar, göçmenlerin Arnavutluk’a gönderilmesinin, üye devletlerin bir ülkenin güvenliğini bir bütün olarak değerlendirmesi gerektiğine dair bir AB mahkemesi kararına aykırı olduğuna hükmetmişti.

Cuma günkü karar, ilk günden bu yana defalarca engellerle karşılaşan İtalya-Arnavutluk anlaşmasına vurulan bir dizi darbenin ortasında geldi. Yargıdaki aksaklıkların ardından hükümet 11 Ocak’ta bir kez daha geri adım atmıştı.

Anlaşma uygulamaya konulduğundan bu yana Arnavutluk’a nakledilen tek bir göçmenin bile tutukluluğu teyit edilmedi; hepsi İtalya’ya geri gönderildi.

İnşaat, personel yönetimi, seyahat, harcırahlar, polis lojmanları ve yeni hakimlerin işe alınmasının tahmini beş yıllık maliyeti 653,5 milyon avro.

Meloni-yargı kavgası büyüyor

Yargıçların kararları, UCM tarafından suçlanan Libyalı savaş lordu Almasri’yi geçen hafta ülkesine geri gönderdiği için hakkında soruşturma açılan hükümet içindeki hoşnutsuzluğu körüklüyor.

Başbakan Giorgia Meloni, Adalet Bakanı Carlo Nordio, İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi şu anda soruşturma altındalar.

Kararı “ulusa zarar” olarak nitelendiren Meloni, “Bazı yargıçlar yönetmek istiyorlarsa, seçimlere katılmalı ve yönetmelidirler,” dedi.

Meloni, Arnavutluk Protokolünü defalarca savunmuş ve işlerlik kazanana kadar bu protokol için bastırmaya devam edeceğini ısrarla vurgulamıştı.

İtalyan medyasına göre, hükümet kaynakları son gelişmeler karşısında “şaşırdıklarını” belirterek, “Avrupa Adalet Divanının kararını beklemeye gerek olmadığını” savundu.

İktidardaki çoğunluk üyeleri yargıyı siyasi tarafgirlikle suçlamaya devam ederken, muhalefet de bu girişimi kamu parasının israfı ve siyasi bir başarısızlık olarak nitelendirdi.

Demokrat Parti lideri Elly Schlein, “Hükümetin Avrupa yasalarına ve mahkeme kararlarına uymayı reddetmesi, vergi mükelleflerinin parasının olağanüstü bir şekilde israf edilmesine yol açıyor,” dedi.

Schlein, partisinin “şimdiden bir milyar avroyu aştığını” tahmin ettiği operasyon için devletin yaptığı harcamaların tam bir muhasebesini talep etti.

Yeşiller ve Sol İttifak lideri Nicola Fratoianni sonucun “kaçınılmaz” olduğunu söyledi ve “Meloni bu olayı kendini kurban olarak göstermek ya da suçu yargıya atmak için kullanmamalı” uyarısında bulundu.

Avrupa

Madrid’de on binlerce kişi Başbakan Sanchez’in istifasını istedi

Yayınlanma

İspanya’da muhalefetteki Halk Partisi’nin çağrısıyla on binlerce kişi, Başbakan Pedro Sanchez hükümetini yolsuzlukla suçlayarak protesto etti. Madrid’de toplanan kalabalık, Sanchez’in istifasını talep ederken, Halk Partisi lideri Alberto Núñez Feijóo hükümeti ‘mafyavari uygulamalarla’ itham ederek erken seçim çağrısında bulundu.

İspanya’da muhalefetteki Halk Partisi’nin (PP) çağrısıyla on binlerce kişi, Başbakan Pedro Sanchez liderliğindeki sosyalist hükümeti yolsuzlukla suçlayarak başkent Madrid’de protesto gösterisi düzenledi.

Göstericiler, Sanchez’in istifasını talep etti.

Başkentin merkezindeki Plaza de España meydanında toplanan kalabalık, İspanya bayrakları taşıyarak “Pedro Sanchez istifa!” sloganları attı.

Ses kaydı protestoları tetikledi

Halk Partisi, Sosyalist Parti üyesi Laire Díez’in, Başbakan Sanchez’in eşi, kardeşi ve eski başdanışmanına yönelik yolsuzluk şüphelerini araştıran bir polis birimine saldırdığını iddia eden ses kayıtlarının sızdırılmasının ardından gösteri çağrısı yapmıştı.

İddiaları reddeden Díez ise çarşamba günü basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bir kitap için araştırma yaptığını ve ne parti ne de Sanchez adına konuştuğunu belirtti.

Díez, bu açıklamasının ardından başbakanın liderliğindeki Sosyalist Parti üyeliğinden istifa ettiğini duyurdu.

Muhalefet liderinden ‘mafyavari uygulamalar’ suçlaması

Nisan 2022’de partisinin başına geçen Halk Partisi lideri Alberto Núñez Feijóo, hükümeti bu olayda “mafyavari uygulamalarda bulunmakla” suçladı.

Feijóo, Sanchez’in çok sayıda yolsuzluk skandalının “merkezinde” olduğunu savundu.

Gösteriye katılan Feijóo, “Bu hükümet her şeyi lekeledi: siyaseti, devlet kurumlarını ve güçler ayrılığını,” ifadelerini kullandı. Feijóo ayrıca Başbakan Sanchez’e erken seçim çağrısı yapması için baskıda bulundu.

Diğer yandan Başbakan Sanchez, yakın çevresine yönelik soruşturmaları, sağ kanadın hükümetini devirmek için yürüttüğü bir “karalama kampanyasının” parçası olarak nitelendirerek kınadı.

Sanchez, Haziran 2018’de, selefi olan Halk Partili Mariano Rajoy’u muhafazakar partiyi etkileyen bir yolsuzluk skandalı nedeniyle verilen güvensizlik oyuyla devirerek iktidara gelmişti.

İspanya’da bir sonraki genel seçimlerin 2027’de yapılması planlanıyor.

Okumaya Devam Et

Avrupa

Almanya’da milyoner sayısı %18 arttı

Yayınlanma

Federal İstatistik Ofisi’nin açıkladığı rakamlara göre, Almanya’da geliri en az bir milyon avro olan milyoner sayısı %18 artarak 34.500’e yükseldi.

Wiesbaden merkezli istatistikçiler, istatistiklerin mevcut olduğu en son dönem olan 2020 ve 2021 verilerini karşılaştırdı.

Yetkililere göre, zenginlerin sayısındaki artış, 2021’deki yüksek enflasyonla kısmen açıklanabilir. Enflasyon etkisi hesaba katılmadığında, milyonerlerin sayısı 2020’ye göre yine de %12 artmış oluyor.

Milyonerler ortalama 2,8 milyon avro kazandı. On kişiden altısı, gelirinin büyük bir kısmını ticari faaliyetlerden elde etti. Milyonerlerin %20’sinden biraz azı çalışırken, %15’i “serbest meslek” sahibi olarak nitelendiriliyor.

junge Welt’in aktardığına göre sendika bağlantılı Hans Böckler Vakfı (HBS) bu rakamlar hakkında endişelerini dile getirdi. HBS’nin Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü bilimsel direktörü Bettina Kohlrausch çarşamba günü AFP’ye verdiği demeçte, kriz dönemlerinde milyoner sayısındaki artışın yoksulların sayısındaki artışla dengelendiğini söyledi.

Kohlrausch, rakamların özellikle düşük ve orta gelirli birçok insanın Almanya’daki sosyal eşitsizlikle ilgili endişelerinin “haklı” olduğunu gösterdiğini ekledi.

Okumaya Devam Et

Avrupa

AB ulaştırma bakanları ‘uçuş iptalleri’ konusunda anlaşamıyor

Yayınlanma

AB ulaştırma bakanlarının yolcu hakları konusunda bir araya geldiği bugün, geciken uçuşlar için tazminat talep etme hakkı belirsizliğini koruyor.

Mevcut AB kurallarına göre, uçuşunuz üç saatten fazla gecikirse tazminat talebinde bulunabiliyorsunuz. Fakat, şu anda AB toplantılarına başkanlık eden Polonya, bu eşiği yükseltmek istiyor. Bu durumda, tazminat almaya hak kazanan gecikmeli uçuşların sayısı azalacak.

Dün dağıtılan AB içi bir uzlaşma metninde, tazminat için bekleme süresinin kısa uçuşlar için dört saate, uzun uçuşlar için altı saate çıkarılması ve çok kısa uçuşlar için özel bir üç saatlik eşik getirilmesi önerildi.

Polonyalıların argümanı, bunun havayolu şirketlerini, kendilerine daha ucuza gelen uçuşları iptal etme davranışından vazgeçmeye teşvik edeceği yönünde. Bir AB diplomatı, “Yolcular, tazminat alıp uçuşlarının iptal edilmesindense, gecikmeli de olsa varış noktalarına ulaşmayı tercih ediyor,” dedi.

Berlin ve Madrid, üç saatlik kuralı korumak istedikleri için engel çıkarıyorlar. BEUC gibi tüketici grupları da bu görüşe katılıyor. 

Fakat diplomatlar, İtalya ve İrlanda gibi düşük maliyetli havayolu şirketlerinin güçlü olduğu ülkelerin eşik değerinin yükseltilmesinden yana olduklarını belirttiler.

Değişiklikler müşterilerin cebine de yansıyabilir. Berlin, 300 avroluk sabit bir talep ücreti istiyor; ama Polonya’nın uzlaşma teklifinin en yüksek tutarı 500 avro olacak. Şu anda geri talep edilebilen maksimum tutar 600 avro.

2024 yılında uçuşların sadece %65’i zamanında varış noktasına ulaştı ve 2035 yılında gecikmelerin altı kat daha fazla olması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English