Bizi Takip Edin

Amerika

Milei Davos’ta ‘batılı değerler’ için konuştu, JPMorgan’dan övgü aldı

Yayınlanma

Arjantin’in liberteryen Devlet Başkanı Javier Milei, Davos’ta katıldığı Dünya Ekonomik Forumu’nda (WEF) yaptığı konuşmada, batılı liderleri ‘batının değerlerini’ terk etmekle suçladı.

Milei, “Size batı dünyasının tehlikede olduğunu söylemek için buradayım çünkü batının değerlerini savunması gerekenler, amansız bir şekilde sosyalizme ve dolayısıyla yoksulluğa yol açan bir dünya vizyonu tarafından ayartıldılar,” dedi.

Uluslararası örgütlerin ‘kolektivizm, radikal feminizm ve zalimce bir çevre gündemi’ tarafından etki altına alındığını ileri süren Arjantinli lider, “Arjantin örneği, ne kadar zengin olursanız olun ya da doğal kaynak açısından ne kadar sahip olursanız olun, piyasaların serbest işleyişini engelleyen önlemler alınırsa mümkün olan tek kaderin yoksulluk olacağının ampirik bir kanıtıdır,” dedi.

‘Sosyalizm yoksulluk yaratır’

Milei konuşmasında, “Sosyalizm yoksulluk yaratan bir olgudur,” dedi ve batının sosyalizmin yayılması ‘tehlikesiyle’ karşı karşıya olduğu konusunda uyardı.

Arjantin lideri, “Serbest teşebbüs kapitalizmi, açlığı ve yoksulluğu sona erdirmek için elimizdeki tek araçtır,” iddiasında bulundu.

Ticari jetle İsviçre’ye giden Milei, ‘2030 sosyalist gündeminin kirlettiği bir foruma özgürlük fikrini yerleştirmek’ için Davos toplantısına katıldığını söylemişti.

JPMorgan Başkanı: Milei 80 yıllık bozulmaya son verebilir

Konuşma öncesinde, JPMorgan başkanı ve COO’su Daniel Pinto, Arjantin’in yeni hükümetinin ‘ülke için yeni bir başlangıç yaratabileceğini ve 80 yıllık ekonomik bozulmaya son verebileceğini’ söyledi.

Pinto’ya göre, Milei’nin planları ‘nüfusun [kemer sıkma] acısını çekmeye istekli olmasını gerektirdiğinden’ önümüzdeki ‘zor bir yıl’ konusunda uyardı.

Financial Times, büyük bir Avrupalı şirketin başkanının, Milei’nin konuşmasından ‘etkilenmiş’ olarak salondan çıktığını aktardı.

Milei’nin ekonomi politikaları, teknik personeli geçen hafta Arjantin’e fon ödenmesini onaylayan ve genel müdür yardımcısı Gita Gopinath’ın yeni yönetimin ‘ekonomide var olan bazı yanlış politikaları düzeltmek için cesurca hareket ettiğini’ söyleyen IMF’den de ilk desteği aldı.

IMF Başkanı ile ‘olumlu bir görüşme’

Karar, IMF’nin yönetim kurulu tarafından onaylanmayı bekliyor. Milei, konuşmasının ardından çarşamba günü IMF Başkanı Kristalina Georgieva ile bir araya geldi.

Georgieva, Milei ile Güney Amerika ülkesinin derin ekonomik krizine ve 44 milyar dolarlık IMF programına odaklanan ‘olumlu bir görüşme’ yaptığını söyledi.

Georgieva, insanların beşte ikisi yoksulluk içinde yaşarken bile %200’ün üzerindeki enflasyonu düşürmek için sert bir kemer sıkma paketini zorlayan sağcı liderle görüştükten sonra X’te, “Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei ile çok iyi bir görüşme,” diye yazdı.

IMF lideri, “Arjantin’in derin ekonomik ve sosyal zorlukları ve enflasyonu düşürmek, özel sektör liderliğindeki büyümeyi teşvik etmek ve en savunmasız insanlara yardım etmek için kıt kamu parasını kullanmak için atılan kararlı adımlar hakkında konuştuk,” ifadelerini kullandı.

Arjantin ile ilgili bir Davos brifinginden Reuters’ın aktardığına göre, ülkenin IMF ile ilişkisi ‘çok iyi’ ve hükümet, fonun talep ettiğini aşan zorlu bir ekonomik planda hedeflere ulaşacağından emin.

Milei”nin ofisinden yapılan açıklamada, başkanın öncesinde Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı David Cameron ile bir araya geldiği ve ‘ticari bağların derinleştirilmesi, IMF’de Arjantin’e verecekleri destek ve Arjantin’deki İngiliz yatırımlarının nasıl teşvik edileceğinin’ tartışıldığı belirtildi.

Amerika

TSMC ABD’de ‘bağımsız’ çip merkezi kuracağını açıkladı

Yayınlanma

Taiwan Semiconductor Manufacturing Co. (TSMC) ABD’nin “bağımsız” bir çip kümesi oluşturmasına yardımcı olmak için dünyanın en ileri yarı iletkenlerinin %30’unu Arizona’da üretmeyi planlıyor, ancak diğer çip üreticileriyle ortak girişimler kurmak veya teknoloji paylaşmak için görüşmelerde bulunmadığını söyledi.

TSMC Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su C.C. Wei perşembe günü yaptığı açıklamada şirketinin “diğer şirketlerle herhangi bir ortak girişim, teknoloji lisansı veya teknoloji transferi ve paylaşımı konusunda herhangi bir görüşme yapmadığını” belirterek, ABD’li çip üreticisinin üretimini artırmak için Intel ile ortaklık söylentilerine ilişkin piyasa endişelerini ele aldı.

Wei, TSMC’nin Arizona’daki ikinci ve üçüncü çip tesislerinin inşasını hızlandıracağını söyleyerek, ikinci tesisin üretim zaman çizelgesinin orijinal 2028 hedefinden “en az birkaç çeyrek” yukarı çekilebileceğini de sözlerine ekledi. Üçüncü tesisin inşaatına bu yıl içinde başlanması planlanıyor, ancak işgücü sıkıntısı ve izin alma ihtiyacı nedeniyle genel zaman çizelgesi belirsizliğini koruyor.

Wei, TSMC’nin şu anda piyasada bulunan en gelişmiş 2 nanometre çiplerinin yaklaşık %30’unu ABD’de üreteceğini ve Arizona tesisinin müşterilerin talepleri doğrultusunda bir ABD yarı iletken kümesi olarak “bağımsız bir şekilde faaliyet göstermesine” yardımcı olmak için daha fazla mühendis tahsis etmeyi hedeflediğini de sözlerine ekledi.

Bu arada Wei, Trump yönetiminin “karşılıklı” gümrük tarifeleri konusundaki son belirsizlikler nedeniyle müşterilerin davranışlarında “herhangi bir değişiklik” olmadığını söyledi, ancak önümüzdeki potansiyel belirsizlik ve riskler konusunda uyardı. Çip üreticisinin piyasa talebini yakından izleyip değerlendireceğini ve ihtiyatlı davranacağını söyledi.

Yapay zeka bilişim çiplerine olan talebin çok güçlü olmaya devam ettiğini söyledi: “Çin dışında, özellikle ABD’de yapay zeka [çiplerine] olan talep hala çok güçlü, bu nedenle bu yıl yapay zeka gelirimizi iki katına çıkaracağımıza eminiz.”

TSMC 2025 yılı için sermaye harcama bütçesini değiştirmeyerek 38 milyar ila 42 milyar dolar arasında tuttu ve sektörün ortalama büyüme tahminlerinden daha iyi olan bu yıl dolar bazında %20 aralığında gelir artışı tahminini korudu.

Ocak-Mart çeyreğinde şirketin net kârı bir önceki yıla göre %60,3 artarak 361,56 milyar Yeni Tayvan dolarına (10,9 milyar $) ulaşırken, gelirleri %41,6 artışla 839,25 milyar NT$’a yükseldi.

Pazar bazında Çin, 2019’daki %20’lik zirve seviyesinden bu çeyrekte gelirinin sadece %7’sini oluşturdu. 2024 yılı için bu rakam %11’di.

TSMC, mevcut çeyrek için gelirinin yıllık %38 artışla 28,4 milyar NT$ ile 29,2 milyar NT$ arasında, orta noktada ve piyasanın konsensüs tahmininin üzerinde gerçekleşeceğini tahmin ediyor.

TSMC’nin en büyük müşterilerinden ikisi olan Nvidia ve AMD, Washington’ın Çin’e indirgenmiş yapay zeka çipleri gönderme kurallarını sıkılaştırmasının ardından sırasıyla yaklaşık 5,5 milyar dolar ve 800 milyon dolar gelir kaybı yaşadı. TSMC’nin önemli bir ekipman tedarikçisi olan ASML, Trump’ın gümrük vergilerinin çip endüstrisini daha da rahatsız edebileceği konusunda uyardı.

Nikkei Asia‘nın haberine göre TSMC, ABD ihracat kontrollerine uyma konusunda son derece dikkatli davranarak Çin’in çip endüstrisinde beklenenden daha büyük aksaklıklara yol açtı. Şirket ayrıca, Trump yönetiminin yüksek gümrük vergileri tehdidinin ortasında, en büyük denizaşırı taahhüdü olan Arizona’da 100 milyar dolarlık ek yatırım sözü verdi.

Bu arada analistler, teknoloji sektörünün son iki yıldır en önemli büyüme motoru olan yapay zeka bilişim talebinin, daha sıkı ihracat kontrolleri, rekabet baskısı ve yüksek gümrük vergileri nedeniyle tüketici elektroniği talebindeki potansiyel yavaşlama nedeniyle duraksayabileceği uyarısında bulunuyor.

JPMorgan Chase genel müdürü Gokul Hariharan bir araştırma notunda, “Yavaşlayan ABD ve Çin tüketim talebinden kaynaklanan talep etkisi, 2025 ve 2026’nın ikinci yarısında muhtemelen hala bir risk” dedi.

Nvidia, ABD’nin Çin’e çip satışını kısıtlaması nedeniyle 5,5 milyar dolarlık darbe alacak

Okumaya Devam Et

Amerika

Beyaz Saray-Harvard kavgası büyüyor

Yayınlanma

Trump yönetiminin Harvard Üniversitesi’ne sağlanan 2,2 milyar dolarlık federal fonu dondurma planı ve IRS’ten üniversitenin vergiden muaf statüsünü iptal etmeye başlamasını talep etmesi gerilimi artırdı.

Bu hamleler, Harvard’ın Beyaz Saray’ın DEI (çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık) programlarını kaldırması ve akademik işe alım, öğretim ve kabul süreçlerini elden geçirmesi yönündeki kapsamlı taleplerini kabul etmeyi reddetmesinin ardından geldi.

Trump yönetimi, bu değişiklikleri “kampüsteki antisemitizm ile hesaplaşma” amacıyla istediğini ileri sürüyor.

Washington Post’ta (WP) yer alan habere göre Trump yönetimi yetkilileri kamuoyuna Harvard’ın öğrencilerin “medeni haklarını ihlal ettiğini” söylemiş ve medeni hakları ihlal ettiği tespit edilen okulların federal fonlardan yararlanamayacağını belirten federal yasa olan Başlık VI’dan bahsetmişlerdi.

Yönetimin 11 Nisan’da okula gönderdiği mektuba göre Harvard, Yahudi ve İsrail yanlısı öğrencileri güvende tutmuyor ve kampüste antisemitizme izin veriyordu.

Mektupta ayrıca, üniversitenin DEI programlarının ayakta kalamayacağı belirtilmişti.

Yönetimin hamlesi, hükümetin ihlalleri belirlemesi ve listelemesi, bir duruşma sunması, Kongre’yi bilgilendirmesi ve ardından cezaları uygulamadan önce 30 gün beklemesi gerektiğini söyleyen gereklilikleri görmezden geldi.

Finansmanın dondurulması, Harvard’ın alacağı toplam 9 milyar doların büyük bir kısmını oluşturan araştırma hibelerini hedef alıyor; federal fonların geçen yıl üniversitenin işletme bütçesinin %16’sını karşıladığı düşünüldüğünde bu büyük bir nakit kaynağı.

Bu arada, vergiden muaf olmak üniversiteyi kazançları üzerinden vergi ödemekten kurtarıyor ve bağışçıların bağışları için indirim almalarını sağlıyor.

Ayrıca Harvard, 2023 yılı itibariyle 18.700’den fazla çalışanı ile Massachusetts eyaletinin en büyük dördüncü işvereni konumunda.

Eğitim Bakanlığı, dondurma kararının Harvard’ın eğitim hastanelerini etkilemediğini söylüyor. Fakat Harvard Crimson’ın haberine göre, tıbbi hastalıklar ve insan organ çipleri gibi biyoteknoloji alanındaki gelişmeler üzerinde çalışan Harvard’a bağlı bazı araştırmacılara, dondurma kararından kısa bir süre sonra iş durdurma emirleri gönderildi.

Uzmanlar, üniversite araştırma sisteminin ABD inovasyon hattının temel taşı ve ekonomik büyümenin hayati bir itici gücü olduğunu, çünkü kampüs biliminin genellikle ticari ve ulusal savunma uygulamalarına sahip olduğunu vurguluyor.

Harvard dünyanın en zengin üniversitesi ve vakfı yaklaşık 53 milyar dolara hükmediyor. Bağış fonlarının yaklaşık %70’i bağışçılar tarafından belirli programlar için ayrılmış durumda ve yasal olarak ilgisiz amaçlar için kullanılamıyor.

Fakat geri kalan %20’ye sınır yok ve bütçe açıklarını kapatabilir. Eğer Trump yönetimi Harvard’ın vergi muafiyetini kaldırmayı başarırsa okul bu bağış ve büyük gayrimenkul varlıkları için vergi borcu altına girebilir. Öte yandan bu hukuki sürecin yıllarca süreceği tahmin ediliyor.

Beyaz Saray’ın bazı taleplerini karşılamayı kabul eden Columbia’nın yanı sıra aralarında Northwestern, UPenn ve Cornell’in de bulunduğu diğer bazı prestijli üniversitelerin federal fonları yakın zamanda askıya alındı ve bu durum araştırma ve öğrenci mali yardımlarını sekteye uğrattı.

Okumaya Devam Et

Amerika

Trump’tan Fed Başkanı Powell’a faizleri indirme çağrısı

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump, faiz oranlarını düşürmediği için Amerikan merkez bankası Federal Rezerv’e (Fed) ateş püskürdü ve Fed Başkanı Jay Powell’ın “görevine son verilmesinin daha hızlı olamayacağını” söyleyerek Beyaz Saray’ın merkez bankası üzerindeki baskısını artırdı.

Perşembe günü erken saatlerde Truth Social’da yayınlanan mesaj, Fed Başkanı Jerome Powell’ın yönetimin ticaret savaşının enflasyonda geçici bir artışa yol açmasının “kuvvetle muhtemel” olduğu ve bunun daha uzun süreli etkileri olabileceği uyarısında bulunmasından bir gün sonra geldi. Powell’ın açıklamaları üzerine piyasalar çöktü.

Trump mesajında, “Her zaman ÇOK GEÇ VE YANLIŞ olan Fed’den Jerome Powell, dün bir başka ve tipik, tam bir ‘keşmekeş’ olan bir rapor yayınladı!” diye yazdı.

Başkan, faiz oranlarına atıfta bulunarak, “Onları kesinlikle şimdi düşürmeli. Powell’ın görevine son verilmesi daha hızlı olamazdı!” dedi.

Trump daha önce de defalarca Fed’e faizleri düşürmesi çağrısında bulundu ve Powell’ın Fed lideri olarak devam etmesini istemediğinin sinyallerini verdi.

⁠⁠Powell: Gümrük tarifeleri Fed’in istihdam ve enflasyon hedeflerini riske atıyor

İlk döneminde Trump’ın avukatları Başkanın Fed başkanını sebepsiz yere görevden alamayacağı sonucuna varmış olsa da, bir federal mahkeme kısa süre önce Trump’a diğer iki bağımsız kurumun liderlerini görevden alma çabalarında kısmi bir zafer kazandırdı.

Merkez bankacıları gümrük tarifelerinin muhtemelen yıllardır mücadele ettikleri türden bir enflasyonu yeniden ateşleyeceğini tahmin ederken, Trump son birkaç haftadır Powell’a yükleniyor.

Powell’ın başkanlık süresi 2026 yılında sona eriyor ve kendisi defalarca bu süreyi tamamlamayı planladığını söyledi.

Powell çarşamba günü yaptığı açıklamada yönetimin ticaret, göçmenlik, mali konular ve düzenlemelerle ilgili politikalarının birçoğunun hâlâ gelişmekte olduğunu söyledi fakat daha yüksek enflasyon ve daha yavaş büyümenin, merkez bankacılarını “istikrarlı fiyatlar ve müreffeh bir iş piyasası” hedeflerinden daha da uzaklaştıracağını savundu.

Trumpizmin iktisadi aklı – 2: Scott Bessent, Amerikan rüyası ve özel güzeldir

Örneğin Powell’a göre ticaret savaşından kaynaklanan tedarik zinciri tıkanıklıkları, bir kerelik bir artıştan daha uzun süren fiyat artışlarına yol açabilir.

Powell, “Muhtemelen bu yılın geri kalanında bu hedeflerden uzaklaşacağımızı ya da en azından herhangi bir ilerleme kaydetmeyeceğimizi düşünüyorum,” dedi.

Powell ayrıca Fed faiz oranlarını belirlerken, iki görevinin (istikrarlı fiyatlar ve maksimum istihdam) birbiriyle “gerilim içinde” olabileceğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English