Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Pentagon, Ukrayna’ya uzun menzilli seyir füzesi göndermeyi önerdi

Yayınlanma

ABD’nin Avrupa’daki kuvvetler komutanı, Ukrayna’ya daha önce verilmemiş uzun menzilli füzeler ve NATO iletişim sistemlerini içeren yeni bir silah paketi önerdi.

ABD’nin Avrupa’daki kuvvetlerinin başkomutanı Orgeneral Christopher Cavoli, Ukrayna’ya Rusya’ya karşı destek olabilecek yeni silah sistemlerinin bir listesini Kongre’ye sundu.

Listede, daha önce teslim edilmemiş füzeler ve NATO tarafından kullanılan güvenli bir iletişim ağı da yer alıyor.

CNN‘in, generalin raporuna aşina olan kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Cavoli’nin önerdiği sistemler arasında uzun menzilli Müşterek Havadan Karaya Standoff Füzeleri (JASSM) ve Washington ile ittifakın hava savunma kontrol sistemleri arasında kesintisiz iletişim sağlamak için kullandığı Link 16 sistemi bulunuyor.

Washington, bugüne kadar Kiev’e bu tür silahları tedarik etmemişti. Konuya vakıf bir başka kaynak, Ukrayna’nın her iki sistemi de defalarca talep ettiğini belirtti.

Kanalın kaynakları, Amerikalı yetkililerin daha önce gizli teknolojilerinin Rus ordusunun eline geçebileceği endişesini dile getirdiklerini açıklıyor. Bu sebeple Washington, Kiev’e Link 16 iletişim sistemini vermekten kaçınmıştı.

Aynı kaynak, savaş uçaklarından fırlatılan JASSM füzelerinin, belirli bir hava üstünlüğü seviyesine ulaşılmadığı takdirde Ukraynalılar için etkisiz kalabileceğini de sözlerine ekledi.

İsimlerinin açıklanmamasını isteyen Amerikalı yetkililer, ülkelerinin Kiev’in Rus işgaline direnmesini sağlamak için Ukrayna’ya ihtiyacı olan her şeyi verdiğini ifade etti.

Geçen haftalarda The Washington Post gazetesi, Ukrayna’nın ABD’yi Rusya topraklarının derinliklerine yönelik saldırılar için sağlanan silahların kullanımı üzerindeki kısıtlamaları kaldırmaya ikna edemediğini yazmıştı.

Gazetenin kaynaklarına göre, Beyaz Saray ve Pentagon, Kiev’den bu tür saldırıların savaşın sonucu üzerinde önemli bir etkisi olacağını doğrulayacak somut bir argüman duymadı.

Amerikalı yetkililer, Kırım’daki hedefleri vurmanın daha etkili bir strateji olduğu konusunda ısrarcı olmaya devam ediyor.

Kaynaklar ayrıca, Ukrayna’nın ATACMS füzeleri ve benzer mühimmat stoklarının son derece sınırlı olduğuna dikkat çekiyor. Görüşülen yetkililer, Rusya topraklarının tamamına yönelik saldırılara izin verilse bile bunun cephede önemli değişikliklere yol açmayacağını, sadece Ukrayna ordusunun stoklarını birkaç hafta, hatta gün içinde tüketeceğini belirtiyor.

Yetkililerden biri, Kiev’in Rusya Federasyonu’nun derinliklerine saldırı talebinin öncekilerden farklı olduğunu, zira Moskova’nın gerilimi tırmandırma riskini artırdığını vurguladı.

Ancak bazı Avrupa ülkeleri ABD’nin tutumuna katılmıyor. The Washington Post‘a göre Avrupa, Washington’un argümanlarının hem teknik hem de taktik açıdan savunulamaz olduğunu düşünüyor.

Gazeteye konuşan Avrupalı yetkililerden biri, NATO’nun askeri doktrininin düşman hatlarının gerisinde uzun menzilli saldırılar yapılmasını öngördüğünü hatırlattı.

Yetkili, kısıtlamaların kaldırılmasının Ukrayna’nın zaferi için belirleyici olmasa da Rus lojistiğini bozabileceğini ve komuta merkezleri ile silah depolarını vurabileceğini de sözlerine ekledi.

DİPLOMASİ

G7 bildirisinin hedefinde İran var

Yayınlanma

Reuters tarafından görülen nihai taslak bildiriye göre, önde gelen Batılı devletlerin dışişleri bakanları perşembe günü İran’ın “keyfi gözaltı ve yabancı suikast girişimlerini giderek artan bir şekilde baskı aracı olarak kullanmasının yarattığı tehdit” konusunda uyarıda bulundu.

ABD, Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya ve Kanada’dan oluşan G7 ülkeleri yaptıkları açıklamada Tahran’ın “Orta Doğu’daki istikrarsızlığın başlıca kaynağı” olduğunu iddia ederek ülkenin nükleer programı konusunda diplomasiyi yeniden başlatmaya çağırdı.

Taslak bildiride, Filistin sorununa iki devletli çözümün de bahsi geçmedi ve metnin daha önceki taslaklarında bunun önemini vurgulayan dil terk edildi.

Üyeler bunun yerine “Filistin halkı için siyasi bir ufkun” gerekliliğini vurguladı ve Gazze’ye “engelsiz insani yardımın” yeniden başlaması ve kalıcı bir ateşkes için desteklerini yeniden teyit etti.

Diplomatlar tarafından onaylanan nihai taslağın cuma günü ilerleyen saatlerde bakanlar tarafından da kabul edilmesi bekleniyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

NATO Genel Sekreteri Rutte: Savaş sonrası Rusya ile ilişkiler yeniden kurulmalı

Yayınlanma

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki savaş sona erdikten sonra Rusya ile ilişkilerin normalleştirilmesi gerektiğini belirtti. Rutte, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’ya verdiği desteği azaltmasına rağmen transatlantik ittifakı bir arada tutmaya çalışırken, Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarını artırması ve askeri konumlarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki çatışmalar sona erdikten sonra Rusya ile ilişkilerin zamanla normalleştirilmesi gerektiğini söyledi.

Rutte, Bloomberg TV‘de Annmarie Hordern’e verdiği mülakatta, “Savaş Avrupa için bir şekilde durmuş olursa, adım adım, ABD için de adım adım Rusya ile normal ilişkileri yeniden kurmak normal olur,” dedi.

Ancak Rutte, henüz o noktada olmadıklarını ve Rusya’nın müzakereleri ciddiye almasını sağlamak için üzerlerindeki baskıyı sürdürmeleri gerektiğini ifade etti.

Son haftalarda yoğun bir diplomasi yürüten Rutte, Başkan Donald Trump’ın Ukrayna’ya verdiği desteği azaltması ve ABD’nin Avrupa’daki geleneksel güvenlik rolünden çekileceğine işaret etmesiyle ittifakı bir arada tutmaya çalışıyor.

Bu sürpriz hamle, Avrupa ülkelerini savunma harcamalarını artırmaya ve askeri konumlarını yeniden düşünmeye sevk etti.

Rutte, perşembe günü Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi ve ikili, Ukrayna’da ABD’nin arabuluculuğunda potansiyel bir ateşkesi görüştü. Avrupa’nın müzakerelerde büyük ölçüde dışlanması, kıtadaki pek çok lideri rahatsız etti.

Devam eden görüşmeler hakkında konuşan Rutte, “Amerikan yönetimi ve elbette Ukraynalılarla ciddi görüşmelere girmeye hazır olduklarından emin olmak için üzerlerindeki baskıyı sürdürmeliyiz,” ifadesini kullandı.

Rutte’nin en büyük görevi, Trump’ın üyelerin savunmaya yeterince harcama yapmayarak Washington’ı istismar ettiği yönündeki yaygın eleştirileri arasında ABD’nin Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’ne (NATO) bağlılığını sürdürmesini sağlamak.

Trump daha önce ABD’yi askeri ittifaktan çekmekle tehdit etmişti.

Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin Oval Ofis’teki televizyonda yayınlanan tartışmasının ardından Rutte, ABD’nin Ukrayna için yaptığı her şeyi överken, Ukraynalı lidere ilişkileri düzeltme çağrısında bulundu.

NATO, haziran ayındaki bir sonraki zirvede üyelerinin savunma harcamaları hedefini en az yüzde 3’e çıkarmaya çalışacak.

Trump, müttefiklerin yüzde 5 harcama yapmasını talep etti; bu, yaygın olarak gerçekçi olmayan ve ABD’nin bile karşılamadığı bir hedef.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

İtalya, Ukrayna konusunda Trump ile ortak zemin arıyor

Yayınlanma

İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto perşembe günü yaptığı açıklamada, Başbakan Giorgia Meloni’nin partisinin Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Çarşamba günü Ukrayna ile ilgili olarak aldığı kararı desteklemediğini belirterek “Amerikalılara karşı olan bir şeye oy vermeyeceklerini” söyledi.

AP’deki Avrupa Muhafazakârları ve Reformistleri (ECR) grubunda bulunan Meloni’nin partisi Fratelli d’Italia (İtalya’nın Kardeşleri – FdI)) ilk kez Ukrayna’ya “tereddütsüz ve koşulsuz” desteği teyiteden bir karar tasarısını desteklemekten kaçındı.

ECR Eş Başkanı Nicola Procaccini, kararın olası bir ateşkes görüşmeleri de dahil olmak üzere son dönemdeki diplomatik değişimleri yansıtmadığını gerekçe göstererek oylamayı ertelemeye çalışmıştı.

Nihayetinde FdI, modası geçmiş bir kararı desteklemenin “Ukrayna’ya yardım etmek yerine ABD’ye karşı nefreti körükleyeceğini” savunarak çekimser kaldı.

Bu hamle Meloni’nin bir yandan Ukrayna’yı desteklerken diğer yandan ABD ile bağlarını korumak gibi hassas bir dengeyi gözettiğinin altını çiziyor.

Meloni, cumartesi günü Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer tarafından düzenlenecek zirveye katılıp katılmayacağına henüz karar vermedi.

Partisi içindeki kaynaklar, zirvenin Kiev’deki savunma operasyonları için Ukrayna’ya “gönüllü” ordular gönderilmesine odaklanması halinde İtalya’nın katılmayacağını, zira ülkenin yalnızca BM barış gücü yetkisi altındaki operasyonları destekleyeceğini öne sürüyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English