Bizi Takip Edin

RUSYA

Putin: İstanbul’da her konuda anlaşmıştık, görüşmeyi Ukrayna reddetti

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün belediye başkanlarıyla düzenlediği toplantıda Ukrayna ihtilafının gidişatı ve 2022’nin mart ayında İstanbul’da düzenlenen ve başarısızlıkla sonuçlanan müzakerelere ilişkin değerlendirmede bulundu.

Ukrayna’nın kuruluşu itibariyle tarafsız bir devlet olduğunu ve bunun Bağımsızlık Deklarasyonu’nda da ifade edildiğine vurgu yapan Putin, “Yakın zamanda Çek Cumhuriyeti devlet başkanı çok açık, çok önemli bir şey söyledi, kamuoyu önünde, tam olarak birkaç gün önce: ‘Ukrayna’da savaş,’ dedi, ’2022 şubatında değil 2008 yazında başladı, karar alındığında…’ Bizim medya da verdi, değil mi? Yine de tekrar ediyorum: ‘Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO üyeliği için kapıları açma kararı verildiğinde başladı.’ Hatırlatırım: Ukrayna bağımsızlığını Bağımsızlık Deklarasyonu temelinde aldı. Orada da Ukrayna’nın tarafsız bir devlet olduğu yazılıydı. 2008 kararı doğu Avrupa’daki durumu Rusya’nın güvenliğinin temini açısından kökünden değiştirdi,” dedi.

2014’te Donetsk ve Lugansk’ın Kiev’den tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etmesi ve Ukrayna ordusunun Donbass’ı hedef alan saldırılarına değinen Putin, şunları söyledi:

“Ayrıca 2014’te devlet darbesi ve Ukrayna’daki Rusların sıfatsız bir millet olduğunun ilanı var. Bunu, şu anda Letonya’da ve diğer Baltık cumhuriyetlerinde olup bitenleri geçersiz kılan ve hatta bunlara yol açan bir dizi başka karar takip etti: Rusları hattın öbür tarafına atarlarken. Biliyorsunuz, bunlar ülkemizin güvenliğine doğrudan etki eden çok ciddi şeyler. Ve 2014’te devlet darbesinden sonra Donbass’ta askeri harekâtlar başladı, bunlar da sıcak savaşı tetikledi. Bütün bunlar, bugün yaşadığımız trajediye yol açtı. Bugün olanlar, toplumumuzun kenetlenmesidir, sadece tarımda değil sanayide de ekonomimizin tahkimidir, silahlı kuvvetlerin potansiyelinin büyümesidir; bu, düşman için tamamen beklenmedik bir şey. Tamamen, hiç beklenmedik. Bitişik bölgelerde ne oluyor? İnsanlar dışarıdan bakıp soruyorlar: ‘Kievli yetkililer bu yaptıklarını neden yapıyorlar: sivil şehirleri, yerleşim yerlerini ateş altına alıyorlar, meydanları vuruyorlar, bunun askeri anlamı ne?’ Yok, sıfır. Peki neden yapıyorlar? Cevabı var.

Birincisi, Rusya en önemli hedeflerinden birini: Ukrayna’nın demilitarizasyonunu yerine getirme hedefiyle Ukrayna topraklarının derinlerinde askeri altyapıya ve savunma sanayisi kompleksi işletmelerine uzun menzilli hassas silahlarla noktasal vuruşlar yaparken kendi halkına ve parayı, silahı, mühimmatı veren sponsorlarına, Rusya’nın eylemlerine cevap verebilir durumda olduklarını göstermek. Yani kendileri de bir şeyler yapabildiklerini göstermeye çalışıyorlar. Ama askeri görevleri yerine getirmek yerine barbarca bir yöntemle faaliyet gösteriyorlar; sivil yerleşim yerlerine darbeler vuruyorlar, üstelik seçilmiş silahlarla değil çok namlulu sistemlerle meydanları vuruyor ve insanları boğazlıyorlar.

İkinci görev. Görüşmeleri reddettikten sonra… Görüşmeleri reddettiler, hatırlatırım, c. Size söylüyorum bunu, belediye idarelerinin temsilcilerine, Rusya’nın bütün yurttaşları da bilmeli elmette, ama siz doğrudan insanlarla çalışıyorsunuz. Her konuda anlaşmıştık. Dahası, Ukrayna tarafının müzakere heyetinin imzasını bile koymuştu bunların altına. İmza duruyor, belgesi bizde. Yalnız bize şöyle diyorlardı: Rusya’nın bu meseleleri barışçıl yoldan çözme yoluna gerçekten niyetli olduğunu gösterecek bir takım işaretler gerek, birlikleri Kiev’den çıkarmak gerek. Ertesi gün bütün mutabakatları çöpe attılar. Şimdi de kamuoyu karşısında dediler ki, üstelik bu görüşme grubunun başı da söyledi, ve kendisi hükümet partisinin parlamentodaki yöneticisi, dedi ki: ‘Evet, biz hazırdık. Ama kaçırdık, çünkü Britanya’nın o zamanki başbakanı Johnson geldi ve bisi bu mutabakatları hayata geçirmememiz için ikna etti.’ Budalalar, değil mi? Doğruca söyledi: ‘Eğer bunu kabul etseydik her şey çoktan, altı ay önce bitmiş olurdu.’ Bütün bunlar, bu kişilerin kendi başlarına insanlar olmadıklarını tekrar vurguluyor. Bu herkes için anlaşılır, bütün dünya için açık. Ama hepsi bu değil. Elbette, bu türden saldırıların başlıca amaçlarından biri kendi nüfusunun ve sponsorlarının dikkatini sözümona karşı taarruzun tam iflasından kaçırmak; tam ve kesin iflasından. Bu görüşme sürecine gelince; geçen bir buçuk yılda hayata geçirdiğimiz kazanımlardan bizi vazgeçirme girişimi. Bu mümkün değil. Herkes biliyor ki bu mümkün değil; onlar, Ukrayna’daki yönetici çevreler de bunu anlıyor, batılı elitler de bunu anlıyor. Herkes anlıyor; batıda ve Ukrayna’da konuştukları sözümona barış formülleri, Ukrayna başkanının Rusya ile görüşmeler yürütülmesini yasaklama kararnamesinin uygulanmasının devamı. İşte bu. Görüşme sürecini engellemek için ihtiyaçlar. İstemezlerse istemesinler. Öyleyse bugün devam etmekte olan daha da devam edecek, bugün olan yani; yalnız şu anda, bu da tamamen açık, sadece karşı taarruz çökmüş değil, inisiyatif de tamamen Rusya silahlı kuvvetlerinin elinde. Eğer böyle devam ederse Ukrayna’nın devletliliği de düzeltilemez, çok ciddi bir darbe alabilir. Ama bu onların sorumluluk alanı. Bu o zaman onların siyasetinin, onların yönetiminin sonucu olacak.”

Bununla birlikte Ukrayna ile barış ya da ateşkes ihtimallerine dair değerlendirmede bulunan Putin, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in Rusya ile görüşmeler yürütülmesini yasaklama kararnamesine dikkat çekti.

Putin, “İstemezlerse istemesinler. Öyleyse bugün devam etmekte olan daha da devam edecek, bugün olan yani; yalnız şu anda, bu da tamamen açık, sadece karşı taarruz çökmüş değil, inisiyatif de tamamen Rusya Silahlı Kuvvetlerinin elinde. Eğer böyle devam ederse Ukrayna’nın devletliliği de düzeltilemez, çok ciddi bir darbe alabilir. Ama bu onların sorumluluk alanı. Bu o zaman onların siyasetinin, onların yönetiminin sonucu olacak,” ifadelerini kullandı.

RUSYA

Gazprom, yıllık çevre raporunu yayımlamayı durduruyor

Yayınlanma

Rus enerji devi Gazprom, yıllık çevre raporunu yayımlamama kararı aldı. Şirket, 17 Mart’ta alınan yönetim kurulu kararıyla, çevre politikası ve çevresel sorumluluk mekanizmalarına ilişkin düzenlemelerdeki raporla ilgili maddeleri çıkardı.

Rus enerji şirketi Gazprom, yıllık çevre raporunu yayımlamama kararı aldı.

Şirketin internet sitesinde yer alan açıklamaya göre, bu karar 17 Mart’taki yönetim kurulu toplantısında alındı.

Yönetim kurulu, şirketin bilgi açıklama yönetmeliğinden ve “Gazprom ve bağlı ortaklıklarının çevre politikası, çevresel sorumluluk mekanizmalarının gönüllü olarak uygulanması usulü” hakkındaki kararlardan, yıllık çevre raporunun (çevre koruma raporu) hazırlanması ve hissedarlara sunulmasıyla ilgili maddeleri çıkardı.

TASS‘ın haberine göre, şirket, grup şirketlerinin sosyal faaliyet raporunu yayımlamaya devam edecek.

Bu belge, Gazprom’un sürdürülebilir kalkınma alanındaki politikasını, bu alandaki temel hedeflerini ve raporlama döneminde elde edilen sonuçları, Rusya’nın sosyo-ekonomik kalkınmasına katkısıyla ilgili bilgileri açıklayarak gösteriyor.

Hafta başında Gazprom’un Rusya Muhasebe Standartları’na (RMS) göre 2024 yılı net zararının 1,08 trilyon ruble olduğu açıklandı.

Aynı zamanda, şirketin geçen yılki geliri yüzde 11,3 artarak 6,257 trilyon rubleye yükseldi.

Gazprom’un enformasyon dairesi, Vedomosti‘ye yaptığı açıklamada, zararın ana nedenlerinin Gazprom Neft hisselerinin değerindeki 852 milyar rublelik düşüş ve 1 Ocak 2025’ten itibaren vergi oranının yüzde 25’e yükselmesi nedeniyle ertelenmiş gelir vergisi giderlerindeki 444 milyar rublelik artış olduğunu belirtti.

Okumaya Devam Et

RUSYA

Putin’den Batılı şirketlere uyarı: Geri dönüşler kolay olmayacak

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkeden ayrılan yabancı şirketlerin Rusya’daki varlıkları indirimli fiyattan geri almasını yasakladı. Putin, Rus şirketlerinin çıkarlarının öncelikli olduğunu vurgulayarak, geri dönmek isteyen yabancı şirketlerin durumunun dikkatlice inceleneceğini belirtti. Hükümetin, yabancı şirketlerin geri dönüşüne yönelik tek tip bir yaklaşım geliştirmesi bekleniyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkeden ayrılan yabancı şirketlerin Rusya’daki varlıkları indirimli satış fiyatından geri almasını yasakladı.

Putin, Batılı şirketlerin geri dönüş prosedürlerinin geliştirilmesi talimatını verdi.

Ukrayna krizi için barışçıl çözüm yolları arayışında Rusya-ABD temaslarının yeniden başlaması, yaptırımların hafifletilmesi ve yabancı şirketlerin Rusya’ya dönüşüne dair spekülasyonları artırdı.

Putin, geçtiğimiz hafta bazı yabancı şirketlerin Rusya pazarına dönüşü konusunda kapalı kapılar ardında görüşmeler yürüttüklerini açıklamıştı.

2022’de Ukrayna’daki çatışmanın başlamasının ardından McDonald’s’tan Mercedes-Benz’e kadar binden fazla şirket Rusya pazarını terk etti.

Bu şirketler, Rusya’daki varlıklarını sattı, yönetime devretti veya varlıklarından vazgeçti.

Bazıları geri satın alma opsiyonuyla ayrılırken, bazıları da işletmelerini kayyum atanmasının ardından yerli yatırımcılara satmak zorunda kaldı.

Putin, Rusya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği üyelerine yaptığı konuşmada, bazı yabancı şirketlerin Rusya’ya dönme arzusunu bildiğini ve rakiplerin geri dönüşünde Rus işletmelerinin çıkarlarını koruma taahhüdünü yineledi.

Putin, “Rus şirketlerinin, işletmelerinin ve çalışanlarının çıkarları bizim için her zaman öncelikli olacaktır. Yabancı işletmelerin pazarımıza dönüşü konusunu bu bakış açısıyla değerlendireceğiz,” dedi.

Yabancı işletmeleri, personeli ve teknolojiyi koruyan ve yönetimi Rusya’ya devredenler ile faaliyetleri sabote eden ve büyük indirimlerle çıkanlar olarak ikiye ayırdı.

Putin, ilk gruba geri dönmek istemeleri hâlinde saygıyla yaklaşacaklarını söyledi.

Putin, “Ancak kapıyı çarparak çıkan, Rus segmentini genellikle büyük bir indirimle satmak isteyen başka şirketler de vardı. Ya da daha kötüsü, faaliyetleri sabote etmeye başladılar ve böylece Rus müşterilerinin, tedarikçilerinin ve yüklenicilerinin tüm gruplarını savunmasız bir duruma soktular. Bu şirketleri iyi biliyoruz. Onlara kayyum atamak zorunda kaldık. Fakat rüzgarın değişmesi ihtimaline karşı, kendilerine bir açık kapı bıraktılar; işi geri satın alma hakkını saklı tuttular, bir opsiyon öngördüler,” ifadelerini kullandı.

Rusya Devlet Başkanı, hükümete durumu dikkatle izlemesi ve bu tür anlaşmaların, sahiplerinin Rusya’daki işi çok ucuza satıp kaderine terk etmesi ve şimdi de aynı mütevazı parayla varlığı geri almak istemesi şeklinde sonuçlanmaması talimatını verdi.

Putin, “Böyle olmamalı, böyle olmaz. Piyasanın durumu halihazırda farklı, şirketler güçlendi, sermayelerini artırdılar ve artık farklı bir değere sahipler. Bu nedenle, her anlaşma ayrı ve dikkatli bir şekilde incelenmeyi gerektirecektir,” ifadesini kullandı.

Geri dönenler için imtiyaz olmayacağını yineleyen Putin, “Aynı zamanda Rusya açık bir ülke olmaya devam ediyor. Geri dönmek isteyenler, lütfen yasal çerçevemiz içinde geri dönsünler,” değerlendirmesini yaptı.

Başbakan Yardımcısı Denis Manturov ise dün hükümetin Batılı şirketlerin geri dönüşü ihtimaline karşı önleyici bir yaklaşım geliştirmesi gerektiğini söyledi.

Manturov’a göre yetkililer, yabancı ortakların geri dönüşü hâlinde onları cezbetme ilkelerini değiştirmeyi ve ortak girişimlerdeki kontrolün Rus yararlanıcılar tarafından güvence altına alınmasını öneriyor.

Okumaya Devam Et

RUSYA

Putin: Yaptırımlar ekonomide olumlu yapısal değişiklikleri tetikledi

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Sanayici ve Girişimciler Birliği’nin (RSPP) yıllık kongresine katılarak, iş dünyası ve devlet arasındaki işbirliğinin önemine dikkat çekti. Putin, yaptırımların Rus ekonomisinde olumlu yapısal değişikliklere yol açtığını ve Rus şirketlerinin bu zorlu koşullarda çalışmayı öğrendiğini belirtti. Devlet Başkanı, iş dünyasının sorunlarını doğrudan dile getirmesinin ve hükümetle işbirliği içinde çözüm aramasının önemli olduğunu ifade etti

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 18 Mart’ta Rusya Sanayici ve Girişimciler Birliği’nin (RSPP) yıllık kongresine katıldı. Kongrenin gündeminde iş dünyası ile devlet arasındaki işbirliğinin kilit alanları ve ulusal kalkınma hedeflerine ulaşılmasına yönelik girişimler yer aldı.

Kongreye, ülkenin dört bir yanından büyük, küçük ve orta ölçekli işletmelerin temsilcileri, bakanlık ve kurumların yetkilileri ile Rusya ekonomisi için kilit öneme sahip siyasi figürler dahil olmak üzere yaklaşık 1300 kişi katıldı.

Kongrede yaptığı konuşmada Putin, “Gerçekten de Rusya Anayasası’na göre Devlet Başkanı’nın yetkileri geniştir. Fakat anayasal yetkiler olmaksızın da yaptığınız işin önemi kalıcıdır, zira arkanızda binlerce kişilik ekipler, milyonlarca insanın sosyal ve maddi refahı var,” dedi.

Putin, özelleştirme ile ilgili konuların sürekli tartışıldığını ve bunun doğru olduğunu belirterek, “Aleksandr Nikolayeviç, dürüst alıcıların çıkarlarının korunması ve özelleştirmeyle ilgili her şeyden bahsetti. Bunu daha önce yüzlerce kez tartıştık ve doğru olan da bu: Nihai bir çözüme ulaşana kadar tartışmalıyız,” diye konuştu.

RSPP’nin önde gelen Rus şirketlerini bir araya getiren bir kuruluş olduğunu vurgulayan Putin, bu şirketlerin küresel ölçekte pazar liderleri olduğunu söyleyen Putin, “RSPP üyelerine, ekonomimizi ve egemenliğimizi güçlendiren, ülkedeki yatırım ve iş ortamını daha konforlu hale getiren önlemlerin hazırlanmasına aktif katılımları için teşekkür etmek istiyorum,” ifadelerini kullandı.

Şohin’in belirttiği bazı sorulara yanıt vermeyi umduğunu ifade eden Putin, RSPP yönetimi ile kapalı bir toplantı yapma fırsatı bulacaklarını ve bazı konuları açıkça konuşabileceklerini kaydetti.

Devlet Başkanı, “Burada, reel sektörün yasal çerçevesinin iyileştirilmesi, gereksiz engellerin kaldırılması ve genel olarak iş dünyası için düzenleyici ortamın iyileştirilmesi de dahil olmak üzere sahiden pek çok konu var. Ne yazık ki, aksamalar olmadan karmaşık, çok yönlü bir işbirliğinden bahsediyoruz,” diye konuştu.

Bunun yanı sıra Putin, iş dünyasının sorunlu alanları doğrudan belirtmesinin doğru olduğunu ve hükümet yetkililerinin bu sorunları çözmek için iş dünyası ile işbirliği yapacağına emin olduğunu söyledi.

Rusya lideri, “Son yıllarda Rus iş dünyasının ciddi zorluklarla karşılaştığını belirtmek isterim. Bunlar arasında, her şeyden önce, uluslararası ödemeler ve dış pazarlardaki operasyonlara getirilen kısıtlamalar gibi güçlü yaptırım baskıları yer alıyor. Bu ve diğer eylemler, dünya ekonomisinde ticaret ve yatırım özgürlüğünü baltalıyor,” dedi.

Ayrıca Rus işletmelerinin yaptırımlar altında çalışmayı öğrendiğini ve bunlara uyum sağladığını belirten Putin, “Yaptırımlar, finans ve teknoloji sektörleri de dahil olmak üzere ekonomimizde olumlu yapısal değişiklikler için bir tür ek katalizör haline geldi,” ifadelerini kullandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English