Bizi Takip Edin

RUSYA

Rusya’ya uygulanan petrol yaptırımları dünya ekonomisini nasıl etkiliyor?

Yayınlanma

Le Monde’a göre, Batı’nın Rus petrolüne yönelik yaptırımları sıkılaştırma kararı, küresel ekonomiye zarar verme riski taşıyor. Uzmanlar, fiyat artışlarının özellikle yoksul ülkeler üzerinde derin etkiler yaratacağını ve küresel Güney’in Rusya ile işbirliğini artırabileceğini belirtiyor.

Le Monde, Batı’nın Rus petrolüne yönelik yaptırımlarının güçlendirilmesinin küresel ekonomi için bir risk taşıdığını bildirdi.

Gazete, Ukrayna’daki çatışmaların başlangıcından itibaren Moskova’ya uygulanan yaptırımların etkinliğinde azalma olduğuna ve Rusya Federasyonu’ndan gelen petrol fiyatlarının bu durumu yansıttığına dikkat çekiyor.

Amerikalı ekonomist Catherine Wolfram, “Petrol fiyatlarının yükselmesi, en yoksul ülkeleri orantısız biçimde etkileyerek insani bir kriz yaratacaktır,” ifadelerini kullandı.

Wolfram’a göre bu durum, küresel Güney’in Rusya ile daha fazla iş birliğine yönelmesine neden olabilir.

ClearView Energy Partners CEO’su Kevin Book ise petrol taşımacılığı sigortalarının çoğunlukla Batı merkezli olmasının kısıtlayıcı önlemleri etkili kılabileceğini belirtti, ancak şu anda durumun bu şekilde işlemediğini ekledi.

Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesinden bu yana Avrupa Birliği (AB), Rusya’ya yönelik 14 yaptırım paketi kabul etti.

Söz konusu yaptırımlar, enerji, yüksek teknoloji, havacılık, bankacılık ve otomotiv sektörleri dahil olmak üzere geniş bir alanı kapsıyor. Moskova, bu yaptırımların uluslararası hukuku ihlal ettiğini defalarca vurguladı.

Ekim ayında AB Konseyi, Rusya’ya yönelik yaptırımları bir yıl süreyle, 9 Ekim 2025 tarihine kadar uzatma kararı aldı.

Konseyin kararı, Rus varlıklarının dondurulmasını ve bazı gerçek ve tüzel kişilere yönelik yaptırımların devamını da içeriyor.

Hedefte ‘gölge filo’ var: ABD, Rusya’nın petrol endüstrisine yeni yaptırımlar getirecek

RUSYA

Rusya, ‘Alman senaryosuna’ karşı

Yayınlanma

Rusya, Ukrayna’nın NATO üyeliğine, özellikle de ülkenin bir kısmının üyeliği içeren “Alman senaryosuna” karşı çıkarken, bu önerinin çatışmayı daha da tırmandıracağını savundu.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Özel Temsilcisi Rodion Miroşnik, Moskova’nın, Ukrayna’nın NATO’ya katılımını içeren ve Kiev’in Rusya’nın kontrolündeki topraklardan feragat edeceği “Alman senaryosuna” karşı olduğunu belirtti.

İzvestiya gazetesine mülakat veren Miroşnik, “Ukrayna’nın herhangi bir kısmının NATO’ya katılması kesinlikle kabul edilemez ve bu durum yalnızca çatışmayı daha da tırmandırmaya yönelik bir girişim olarak değerlendirilebilir. NATO’nun Doğu Avrupa’ya doğru genişlemesi, halihazırda Ukrayna’daki mevcut krize yol açtı; dolayısıyla bu yöndeki adımlar çözüm değil, gerilimi artırıcı bir unsur olarak görülmelidir,” dedi.

Yetkili, “Alman senaryosu, İkinci Dünya Savaşı sonrası Almanya’nın durumuna benzetilerek, Ukrayna’nın bir bölümünün NATO’ya katılmasını öneriyor. Savaştan sonra, Almanya’nın batı bölgesi (Federal Almanya Cumhuriyeti) NATO’ya katılırken, doğu kısmı (Demokratik Almanya Cumhuriyeti) SSCB’nin etki alanına girerek Varşova Paktı’nın üyesi olmuştu,” anımsatmasını yaptı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, geçtiğimiz temmuz ayında yaptığı açıklamada, ülkenin NATO üyeliği konusunda toprak kaybetmeden ilerleyip ilerleyemeyeceğine yalnızca Ukrayna halkının karar verebileceğini söylemişti.

Zelenskiy, “Eğer bize Alman modeli ya da başka bir model, Kore modeli gibi teklifler sunuluyorsa, bu tekliflerin amacını, kim tarafından ve hangi koşullarla yapıldığını anlamalıyız. Bu tür kararlar Ukrayna halkının genel görüşünü dikkate almalı, sadece benim düşüncemi değil,” ifadelerini kullanmıştı.

Financial Times, Batılı müttefiklerin bu sonbaharda “Alman senaryosunu” ciddi şekilde değerlendirmeye başladığını bildirdi.

Eski NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ise Kiev’in NATO üyeliği karşılığında bazı topraklardan feragat edebileceğini açıkça ifade etti.

Stoltenberg, “Niyet varsa, her zaman bir çözüm bulunabilir. Bu durumda, NATO’nun kolektif savunma ilkesi olan 5. Maddeyi belirleyen sınır çizgisine ihtiyaç duyulacaktır. Ukrayna’nın bu sınıra kadar olan toprakları kontrol etmesi gerekir; bu çizgi ise uluslararası tanınan sınırlarla örtüşmek zorunda olmayabilir,” diye ekledi.

Financial Times gazetesinin kaynakları, “toprak karşılığında NATO” fikrinin hem Rusya’nın NATO üyeliğine kesinlikle karşı olan tavrı hem de ABD ve diğer NATO ülkelerinin bu öneriye hazır olup olmaması nedeniyle uygulamada zorluklar barındırdığını belirtti.

Haziran ayında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kiev ile barış görüşmelerinin başlaması için NATO üyeliğinden vazgeçme ve Ukrayna ordusunun Luhansk, Donetsk, Zaporojye ve Herson oblastlarından çekilmesi gibi şartlar öne sürdü. Zelenskiy ise bu talepleri bir “ültimatom” olarak nitelendirerek reddetti.

Le Monde: ABD, Ukrayna’nın NATO’ya katılımına artık karşı değil

Okumaya Devam Et

RUSYA

Milyarder Roman Avdeyev Rusya’daki tüm varlıklarını sattı

Yayınlanma

Rus milyarder Roman Avdeyev, tüm Rusya varlıklarını ortağı Sergey Sudarikov’un şirketlerine satarak ülkedeki iş projelerinden tamamen ayrıldığını duyurdu.

Rus milyarder Roman Avdeyev, Rusya’daki tüm varlıklarını satarak, Rossium şirketindeki hisselerini iş ortağı Sergey Sudarikov’un yapılarına devretti.

Avdeyev, Facebook hesabından yaptığı paylaşımda, “Hayatımda önemli bir dönemi sizlerle paylaşmak istiyorum: Bugün, Rossium’daki hissemi Sergey Sudarikov’un şirketlerine devretme anlaşmasını tamamladık. Bu işlemle birlikte Rusya’da herhangi bir varlığım ya da iş projem kalmadı,” diye yazdı.

Avdeyev’in açıklamasına göre, bu satış, 2019 yılında Sudarikov’un Region grubuyla başlattıkları ve varlıkları birleştirmeye dayanan çok yıllı ortaklık sürecinin doğal bir tamamlanışı niteliğindeydi.

2006 yılında Avdeyev tarafından kurulan Rossium’un en önemli varlıkları arasında, Rusya’nın en büyük 10 bankasından biri olan Moscow Credit Bank ile ekim ayında geliştirici Sminex’e satılan Moskova oblastındaki önde gelen konut geliştiricilerinden İngrad bulunuyor.

Rossium bünyesinde ayrıca Yugoriya Sigorta Şirketi, NPF Evolution ve varlık yönetimi şirketi Region gibi önde gelen finansal varlıklar yer alıyor.

Avdeyev, “Bu karar, çocuklarım ve sevdiklerimle birlikte hayatımın işle ilgisi olmayan diğer önemli alanlarına odaklanmamı sağlayacak,” diye ekledi. Avdeyev’in ailesi, 17’si evlatlık olmak üzere 23 çocuktan oluşuyor.

Roman Avdeyev, 1,2 milyar dolarlık servetiyle Rus Forbes 2024 sıralamasında 108. sırada yer alıyor.

Okumaya Devam Et

RUSYA

Kremlin: Alman Rheinmetall’in Ukrayna’daki fabrikaları bizim için meşru hedef

Yayınlanma

Kremlin, Alman silah üreticisi Rheinmetall’in Ukrayna’daki tesislerinin Rus ordusu için meşru hedef olduğunu açıkladı; şirket ise Ukrayna’ya mühimmat ve askeri araç desteğini sürdürüyor.

Kremlin, yaptığı açıklamada, Alman savunma sanayi devi Rheinmetall’in Ukrayna’daki silah fabrikalarının, Rusya ordusu için meşru bir hedef olduğunu duyurdu.

Sözcü Dmitriy Peskov, TASS ajansına verdiği demeçte, Rheinmetall tarafından Ukrayna’da kısa süre önce açılan bir araç bakım tesisinin “meşru bir hedef olup olmadığı” sorusuna “Kesinlikle öyle,” yanıtını verdi.

Yılın başlarında, Avrupa’nın en güçlü silah üreticilerinden biri olan Rheinmetall CEO’su Armin Papperger’in Rusya tarafından düzenlenen ve ABD ile Almanya’nın müdahalesiyle engellenen bir suikast girişiminin hedefi olduğu iddia edilmişti.

Düsseldorf merkezli firma, Ukrayna’da topçu mühimmatından barut ve hava savunma sistemlerine kadar çeşitli askeri ekipmanların üretileceği dört fabrika kurmayı, ayrıca araç bakım ve onarım tesisi işletmeyi planlıyor.

Rheinmetall, bu ayın başlarında Ukrayna’ya 200 adet Marder piyade savaş aracı gönderdiğini duyurdu; ayrıca, Alman hükümeti de binlerce mühimmat ile şirketin hava savunma sistemlerini Ukrayna’ya bağışladı.

Papperger, Welt gazetesine verdiği son mülakatta, Ukrayna’daki üretim tesislerine yapılan yatırımların gerekçesini açıklayarak, Kiev’in dört milyon topçu mühimmatına ihtiyaç duyduğunu belirtti.

Alman sanayisine savaş dopingi: Rheinmetall gücünü artırıyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English