Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Scholz’un Hindistan ziyaretinde masada ekonomi ve savunma var

Yayınlanma

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, Hint-Pasifik bölgesinde iki ülke arasındaki ilişkileri derinleştirmesi muhtemel savunma ve ekonomik ilişkiler üzerine görüşmelerde bulunmak amacıyla perşembe günü Hindistan’daki üç günlük ziyaretine başlayacak.

Scholz’un şansölyeliğinde Berlin, Yeni Delhi ile daha derin bağlar kurma niyetinin sinyallerini sürekli olarak verdi. Yakın zamanda Almanya, yeni Hindistan politikasını ilan ettiği bir belge yayınladı.

South China Morning Post’un (SCMP) hatırlattığı üzere Almanya Şansölyesi geçen yıl Hindistan’ı iki kez ziyaret etti; birincisi şubat ayında ikili bir devlet ziyareti için, ikincisi ise eylül ayında Yeni Delhi’de düzenlenen G20 liderler zirvesine katılmak için.

Hindistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre Şansölyenin son ziyareti Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin daveti üzerine gerçekleşecek.

SCMP’nin görüşlerine başvurduğu King’s College London’da uluslararası ilişkiler profesörü Harsh Pant, “Bence olan şey kesinlikle Almanya’nın Hindistan’ı yeniden değerlendirmesidir. Uzun zamandır Hindistan onların radarında değildi ama Almanya Hindistan’la ilişkilerini stratejik bir ilişkiye dönüştürmeye ve Avrupa Birliği’ni de bu yöne çekmeye çalışıyor,” dedi.

İki ülkenin ticaret hacmi 26 milyar dolar

Almanya, Hindistan’ın AB’deki en büyük ticaret ortağı ve aynı zamanda dünya çapındaki en önemli ticaret ortaklarından biri.

India Brand Equity Foundation’a göre, Mart 2023’te sona eren mali yılda Hindistan’ın Almanya ile ikili ticareti 26 milyar dolar olarak gerçekleşirken, ülkedeki Alman şirketlerinin sayısı geçen yıl temmuz ayı itibariyle 2.000’e ulaştı.

Hindistan ve Almanya arasındaki askeri bağlar geçmişte asgari düzeydeydi fakat Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius’un geçen yılki ziyareti, Alman ve Hint şirketlerinin altı gelişmiş hayalet dizel-elektrik denizaltı inşa etmeyi amaçlayan bir anlaşma imzalamasıyla bir dönüm noktası oldu.

Yeni Delhi, Pekin’e karşı Alman denizaltılarını istiyor

Görüşmelerde radar ve denizaltı teknolojisinin masada olacağı vurgulanıyor. Hassas askeri teknoloji ihracatına ilişkin katı iç yasalar geçmişte Almanya’nın savunma ihracatını engellemişti. Fakat Berlin, Yeni Delhi’ye yönelik askeri teknoloji kısıtlamalarını gevşetmeye yöneliyor gibi görünüyor.

Almanya ile yapılan görüşmeler, Yeni Delhi’nin dünyanın en güçlü deniz filolarından birine sahip olan Pekin ile arasındaki teknolojik farkı azaltmak için konvansiyonel ve nükleer denizaltı filosunu genişletmeye başladığı bir dönemde gerçekleşiyor.

Hindistan, Çin ile nüfuz mücadelesine girdiği Hint-Pasifik bölgesindeki güvenlik çıkarlarını korumak ve her iki ülke için de önemli olan hayati ticaret koridorlarını güvence altına almak için gelişmiş Alman denizaltı teknolojisine sahip olmak istiyor.

Serbest ticaret anlaşması da gündeme gelecek

Pant, Scholz’un Modi ile görüşmelerinde AB ile olası bir serbest ticaret anlaşmasının hızlandırılmasının da ele alınacağını söyledi.

Pant, Almanya’nın AB’nin en büyük ekonomisi olarak üstlendiği büyük rolün, yıllardır üzerinde çalışılan bir anlaşmayı hızlandırabileceğini de sözlerine ekledi.

Uluslararası ticaret danışmanlık şirketi ASL-Legal’in baş danışmanı ve ticaret uzmanı TS Vishwanath, Scholz’un ziyaretinin Hindistan ve Almanya arasındaki ikili ilişkilere odaklanacağını, fakat AB ile ilişkilere de değinebileceğini söyledi.

Vishwanath, “Hindistan ve Almanya arasında çok şey oluyor. Birincisi, Hindistan ve Almanya arasında denizaltılarla ilgili bir savunma anlaşması var. Diğeri ise Alman şirketleri Hindistan’da iyi iş çıkarıyor ve faaliyetlerini genişletmek istiyorlar” dedi.

Vishwanath, görüşmelerin önemli bir bölümünün ülkede iş yapma kolaylığının iyileştirilmesine odaklanacağını da sözlerine ekledi.

Yeni Delhi son yıllarda, geçmişte yabancı yatırımları engelleyen bürokrasi konusundaki kötü şöhretini azaltmaya çalışıyor.

Hintli nitelikli işçi göçü de konuşulacak

Vishwanath, görüşmelerin aynı zamanda daha fazla Hintli öğrencinin Almanya’da eğitim görmesine yönelik tartışmaları da içerebileceğini, zira ülkenin en iyi eğitim destinasyonlarından biri haline geldiğini sözlerine ekledi.

Alman Şansölyesinin ziyareti öncesinde Hindistan’ın ekonomi gazetesi Mint’in pazar günkü haberine göre Almanya, Avrupa ülkesindeki işçi açığı nedeniyle Hindistan’dan gelecek vasıflı işçiler için vize sayısını dört kattan fazla artırarak yıllık 20.000’den 90.000’e çıkarmayı planlıyor.

Öte yandan Hindistan’ın eğitimli gençlerden oluşan geniş havuzu genellikle uygun iş bulmakta zorlanıyor.

Vishwanath, Rusya ile Ukrayna arasında barışın sağlanması ve Orta Doğu’da İsrail ile İran arasında tırmanan gerginliğin giderilmesinde Hindistan’ın daha büyük bir rol oynamasının da gündemde olacağını söyledi.

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English