Tayvan, önümüzdeki yıl savunma harcamalarını art arda sekiz yıl artırarak rekor seviyeye çıkaracak.
Bloomberg’de yer alan habere göre Tayvan, “giderek daha iddialı hale gelen Çin’i caydırma amacıyla” savunma harcamalarını artırıyor. Perşembe günü açıklanan bütçe teklifine göre kabine önümüzdeki yıl askeri harcamaları %6,6 oranında artırarak 20,2 milyar dolarak çıkaracak. Bu rakam, Tayvan’ın 2025 yılındaki tahmini GSYİH’sinin yaklaşık %2,45’ine tekabül ediyor.
Pekin, tek Çin ilkesi gereği, Tayvan’la yeniden birleşeceğini defalarca kez dile getirdi. Tayvan ise tek Çin ilkesini tanımasına rağmen yeniden birleşmeye karşı çıkıyor. Tayvan’ın başlıca uluslararası destekçisi ABD ise adanın savunması için silah tedarik etmeye devam ediyor.
Eski ABD Başkanı Donald Trump, temmuz ayında Bloomberg Businessweek’e verdiği röportajda, seçimleri kazanması halinde ABD’nin Tayvan’ı koruyup korumayacağı sorusu üzerine ABD’nin “bir sigorta şirketinden farksız” olduğunu ve “Tayvan’ın ABD’ye hiçbir şey vermediğini” belirterek, “Onları korumamız için Tayvan’ın ABD’ye ödeme yapması gerekiyor” ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Joe Biden’ın nisanda imzaladığı toplam 95 milyar dolarlık dış yardım paketine göre, 8,1 milyar dolar Hint-Pasifik bölgesine (Tayvan) destek amacıyla tahsis ediliyor.
ABD hükümeti, 2025 yılı bütçe teklifinde ilk kez Tayvan’ın öz savunmasını desteklemek üzere 100 milyon dolar özel ödenek talebinde bulunmuştu.
Mayıs ayında göreve gelen Tayvan lideri Lai Ching-te’nin Trump’ın bu çıkışının ardından hazırladığı ilk bütçe teklifinde savunmaya ayırdığı pay dikkat çekici.
Çin, zayıf güveni ve deflasyonist baskıları tersine çevirmek için mücadele ederken iç tüketimi canlandırmak için yeni bir plan açıkladı: “Tüketimi Artırmaya Yönelik Özel Eylem Planı”.
Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Ofisi ve Devlet Konseyi Genel Ofisi tarafından yayınlanan 30 maddelik plan, “tüketimi güçlü bir şekilde artırmayı, iç talebi genel olarak canlandırmayı ve kazançları yükselterek ve mali yükleri azaltarak harcama gücünü artırmayı” amaçlıyor.
Bu plan, Devlet Başkanı Xi Jinping’in geçen yılın sonlarında politika yapıcılara iç talebi artırmaya yönelmeleri için verdiği talimatı destekliyor.
Analistler, Çin’in yeni açıkladığı tüketim eylem planının, ülkenin kırk yılı aşkın bir süredir tüketici harcamalarını artırmaya yönelik yayınladığı en kapsamlı politika paketi olduğunu söyledi.
Çin’in bakanlar kurulu olan Devlet Konseyi’nin planı, gelirlerin artırılması, emlak ve hisse senedi piyasalarının istikrara kavuşturulması, tüketim ortamının iyileştirilmesi ve sağlık ve emeklilik hizmetlerinin iyileştirilmesine odaklanacak. Çin ekonomisi bu plan ile tüketim odaklı bir büyüme modeline geçmeye çalışıyor.
“Tüketimi Artırmaya Yönelik Özel Eylem Planı”na ilişkin haberler pazartesi günü hisse senedi piyasalarını canlandırdı.
Pazar günü geç saatlerde yapılan plan duyurusu, geçen hafta Pekin’de yapılan ve kanun yapıcıların tüketimi en önemli öncelik olarak yeniden vurguladığı “iki toplantı”nın ardından geldi.
Çin’de yurtiçi harcamalar, iki yıldan uzun bir süre önce Covid-19 karantinalarının sona ermesinden bu yana hanehalkının harcamalar konusunda ihtiyatlı davranması nedeniyle zayıf seyrediyor. Tüketici fiyatları şubat ayında deflasyona düştü, ancak rakamlar yeni ay yılı tatilinden olumlu etkilendi.
Çin’in geniş emlak sektöründeki yavaşlama, ekonomistlerin iç talebi güçlendirme çağrılarını da yeniden canlandırdı.
Pazartesi günü Ulusal İstatistik Bürosu tarafından açıklanan veriler, perakende satışların ocak ve şubat aylarında bir önceki yıla göre yüzde 4 artarak aralık ayındaki yüzde 3,7’lik artışı geride bıraktığını ve Reuters’in analistlerle yaptığı anketin tahminlerine paralel olduğunu gösterdi.
Politika yapıcılar geçtiğimiz eylül ayında ekonomiyi desteklemek için uzun zamandır beklenen bir paket açıklamış, ancak önlemler büyük ölçüde hisse senedi piyasalarına odaklanmış ve yatırımcıları hayal kırıklığına uğratmıştı.
Sekiz ana bölümden oluşan yen, plan, gelir artışı, hizmet tüketimi kalitesinin artırılması, büyük ölçekli tüketimin iyileştirilmesi ve tüketim ortamının iyileştirilmesi gibi faktörleri eş zamanlı olarak ele alıyor.
Asgari ücretin artırılması, eğitime verilen desteğin güçlendirilmesi ve çocuk bakımı için bir sübvansiyon sistemi kurulması taahhüdünü içeriyor – Çin’in nüfusu üç yıl üst üste azaldığı için özellikle acil bir konu.
Şanghay’daki Fudan Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olan Shi Lei, “Bu, Çin’in [1970’lerin sonlarındaki] reform ve dışa açılma sürecinden bu yana tüketimi teşvik etmeye yönelik en kapsamlı direktif” dedi ve ekledi: “Politikaya göre yetkililer istihdamı artırarak, asgari ücreti yükselterek ve ücretli yıllık izin sisteminin uygulanmasını hızlandırarak çalışanların gelirlerinin makul bir şekilde büyümesini teşvik edecek.”
South China Morning Post’a konuşan Shi, “Geçmişte politika yapıcılar [harcamaları artırmanın yollarını tartışırken] genellikle gelir artışını göz ardı ettiler,” dedi. “Aslında, tüketicilerin paraları varsa harcama yapmak için sizin teşvikinize ihtiyaçları yoktur ve paraları yoksa böyle bir teşvik işe yaramayacaktır” diye ekledi.
ING’nin büyük Çin baş ekonomisti Lynn Song, planın “hane halkının tüketim kapasitesini ve isteğini artırmaya önemli ölçüde odaklandığını” ve doğru uygulandığı takdirde “Çin’in tüketim odaklı bir büyüme modeline doğru ekonomik geçişine yardımcı olabileceğini” söyledi.
“Yön olumlu görünüyor, ancak uygulama her şeydir. Bu önlemlerin tüketici güvenini yeniden sağlıklı seviyelere yükseltmek için yeterli olacağı kesin değil,” diye yazan Song, yönetimin tüketimi artırmaya odaklanmasının, geçen yılın nispeten düşük bazıyla birleştiğinde, Çin’in tüketim büyümesinin 2025’te orta tek haneli bir büyüme oranına ulaşabileceği anlamına geldiğini de sözlerine ekledi.
Pazartesi günü açıklanan veriler de sanayi üretiminin 2025 yılının ilk iki ayında yıllık bazda %5,9 artarak aralık ayındaki %6,2’lik orandan yavaşladığını ancak analistlerin %5,3’lük artış beklentilerini aştığını gösterdi.
Yeni paket aynı zamanda “gelen” tüketimi de teşvik edecek. Pekin, pandemi sonrasında dış turizmi canlandırmak amacıyla geçtiğimiz yıl düzinelerce ülkeye vizesiz seyahat hakkı tanıdı.
Ayrıca “kar ve buz” gibi belirli turizm sektörlerini de vurguladı. Çin son yıllarda, eylül ayında Şanghay’da açılan dünyanın en büyüğü de dahil olmak üzere birçok kapalı kayak merkezi inşa etti.
Plana göre Çin’in ayrıca, borsayı istikrara kavuşturmak ve bireysel yatırımcılara uygun daha fazla tahvil ürünü geliştirmek için alınacak tedbirlerle emlak geliri kanallarını genişleteceği belirtiliyor.
Plan, çiftçilerin yasal olarak sahip oldukları evlerin değerlerinin kira düzenlemeleri, öz sermaye katılımı ve kooperatif modelleri yoluyla ortaya çıkarılmasının yollarının araştırılması çağrısında bulunuyor.
Konut ve otomobil gibi geleneksel tüketim sektörlerinin yanı sıra yapay zeka destekli ürünler, alçak irtifa ekonomisi gibi gelişmekte olan kategorileri de vurgulaması dikkat çekici.
Ayrıca, otonom sürüş, akıllı giyilebilir ürünler, ultra yüksek çözünürlüklü video, beyin-bilgisayar arayüzleri, robotik ve daha yaygın olarak 3D baskı olarak bilinen eklemeli üretim gibi yeni teknolojilerin ve ürünlerin geliştirilmesi ve uygulanmasını hızlandırarak yüksek büyüme oranına sahip yeni tüketim sektörleri yaratılacağı ifade ediliyor.
Stanford Üniversitesi Çin Ekonomisi ve Kurumları Merkezi’nde kıdemli araştırma görevlisi olan Xu Chenggang, Pekin’in tüketime yönelmesinin ekonomik durumun “ciddi” olduğunun resmi olarak kabul edildiğini gösterdiğini söyledi.
Devlet Bilgi Merkezi’nde araştırmacı olan Zou Yunhan da, tüketimin ekonomik büyümeyi artırmada giderek daha önemli bir rol oynadığını, ancak tüketici potansiyelini daha fazla ortaya çıkarma arayışında bazı zorlukların hala devam ettiğini söyledi.
Zou ileriye dönük olarak, eylem planının tam olarak uygulanması ve etkinliğinin sağlanması için tüm sektörlerin ortak çaba göstermesi çağrısında bulundu.
Reuters‘ın haberine göre, Rusya, Batı yaptırımlarını aşmak için Çin ve Hindistan’la yaptığı petrol ticaretinde kripto para birimlerini kullanmaya başladı. Kripto para birimleri, uluslararası ödemelerde yaşanan zorlukları aşmak ve işlemleri hızlandırmak için kullanılıyor. Bu yöntemin henüz küçük bir hacmi kapsadığı belirtilse de, işlem sayısının giderek arttığı ifade ediliyor.
Reuters haber ajansının konuya vakıf dört kaynağa dayandırdığı haberine göre Rusya, Batı yaptırımlarını aşmak amacıyla Çin ve Hindistan ile yaptığı petrol ticaretinde kripto para birimlerini kullanıyor.
Kaynaklar, sistemin işleyişini şu şekilde açıklıyor: Rus petrolünü satın alan Çinli veya Hintli alıcı, aracı bir ticaret şirketine yuan veya rupi cinsinden ödeme yapıyor.
Bu para bir off-shore hesabına aktarılıyor ve ardından Bitcoin, Ethereum veya Tether gibi stabil kripto paralara dönüştürülüyor.
Daha sonra bu kripto paralar başka bir hesaba aktarılıyor ve Rusya’da rubleye çevriliyor.
Reuters‘a konuşan kaynaklar, kripto para birimiyle yapılan işlemlerin henüz Rus petrol ticaretinin küçük bir bölümünü oluşturduğunu belirtiyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), bu ticaretin yıllık değerini 192 milyar dolar olarak tahmin ediyor. Fakat, bu türden işlemlerin sayısının giderek arttığı vurgulanıyor.
Kaynaklar, Batı yaptırımları kaldırılsa ve Rus petrol şirketlerinin yeniden dolar kullanmasına izin verilse bile, Rusya’nın petrol ticaretinde kripto para birimlerini kullanmaya devam etmesinin muhtemel olduğunu belirtiyor.
Kaynaklara göre, kripto para birimleri, işlemleri daha hızlı gerçekleştirmeye ve uluslararası ödemelerde yaşanan zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı olan kullanışlı bir araç.
Geçtiğimiz yıl, Rus emtia şirketlerinin Çin ile ticarette kripto para birimi kullanmaya başladığı ortaya çıkmıştı.
Bloomberg‘in haberine göre, yaptırım uygulanan en az iki büyük metal üreticisi, ödemelerde Amerikan dolarına (USDT) sabitlenmiş stabil kripto paralara geçti. Bu ödemeler, Hong Kong üzerinden gerçekleştiriliyordu.
Ajansa konuşan bir kaynak, Rusya Merkez Bankası’nın şirketlerin sınır ötesi transferlerde kripto para birimlerine başvurmasına izin verdiğini, ancak bu türden işlemlerin kamuoyuna açıklanmamasını tavsiye ettiğini belirtmişti.
Bu gelişmelerin ardından Rusya’da uluslararası ticarette dijital para birimleriyle ödeme yapılmasına izin veren bir yasa kabul edildi.
Moskova ayrıca, yaptırımları aşmak için teknoloji satın alımında Tether ve USDT stabil kripto paralarıyla ödeme yapmıştı.
Geçtiğimiz yıl ABD ve İngiltere, 2022’den beri ABD yaptırımları altında olan ve bu yıl 24 Şubat’tan itibaren AB kısıtlamalarına tabi tutulan Rus kripto para borsası Garantex aracılığıyla USDT ile yapılan 20 milyar doları aşkın işlemi soruşturmaya başladı.
Mart ayı başlarında, borsanın yönetimi faaliyetlerini askıya aldığını ve Rus kullanıcıların kripto para cüzdanlarında bulunan 2,5 milyar rubleden fazla parayı bloke ettiğini duyurdu.
Kırgızistan ve Tacikistan devlet başkanları, Emomali Rahmon ve Sadır Caparov, Bişkek’te iki ülke arasındaki idari sınırları belirleyen anlaşmayı imzaladı. 20 yılı aşkın süredir devam eden müzakerelerin ardından imzalanan anlaşma, iki ülke arasındaki sınır sorunlarına çözüm getiriyor. Anlaşma kapsamında, ekonomik, ticari ve kültürel alanlarda işbirliğinin artırılması hedefleniyor.
Tacikistan ve Kırgızistan devlet başkanları Emomali Rahmon ve Sadır Caparov, iki ülke arasındaki tartışmalı bölgelerle ilgili 20 yılı aşkın süren müzakerelerin ardından Bişkek’te idari sınırları belirleyen imzaladı.
Tacikistan Cumhurbaşkanlığı’nın internet sitesinde yer alan açıklamaya göre, iki ülke lideri video konferans aracılığıyla iki sınır kontrol noktasının açılışını yaptı.
Rahmon ve Caparov ayrıca, dostluk ve iyi komşuluk ilişkilerinin daha da güçlendirilmesine yönelik ortak bildiriye imza attı.
Özellikle, iki ülke kara ve hava yolu ulaşımını yeniden başlatmayı planlıyor.
Toplamda, görüşmede ekonomik, ticari, kültürel ve insani alanlarda, tarım alanında işbirliği, ayrıca karayolu inşaatı ve işletilmesi konularında olmak üzere 16 yeni işbirliği belgesi imzalandı.
Müzakereler kapsamında, devlet başkanları başbakanlar başkanlığında bir hükümetler arası konsey kurulması yönünde de karar aldı.
Bu yeni mekanizmanın karşılıklı ticaret hacmini 500 milyon dolara çıkarma hedefi belirlendi.
Kırgızistan ile Tacikistan arasındaki idari sınırın uzunluğu yaklaşık 980 kilometre.
Aralık 2002’den bu yana sınırın kesin olarak belirlenmesi ve haritaya işlenmesi anlamına gelen sınır belirleme çalışmaları yürütülüyordu.
Çözüme kavuşturulamayan bu sorun nedeniyle, yerel halk ve askeri personel arasında çatışmalar yaşanıyordu.
Özellikle, 14 Eylül 2022’de Kırgızistan-Tacikistan sınırında meydana gelen çatışmada her iki taraftan onlarca kişi hayatını kaybederken, 200’den fazla vatandaş yaralandı.
Daha sonra Bişkek, Tacikistan’ı ülkenin topraklarını ele geçirmeye çalışmakla suçladı.
Tacikistan ise Bişkek’i ağır silahlar kullanarak sınır karakoluna saldırmakla suçladı.
Geçtiğimiz aralık ayında iki ülke anlaşmaya vardı ve ortak devlet sınırının tanımlanmasını tamamen tamamladı.
Bu ay Caparov, ülkelerin sınır belirleme sürecinde tartışmalı sınır bölgelerinde karşılıklı toprak değişiminde bulunduğunu açıkladı.
Caparov, artık bu konuda “nokta konulduğunu, her iki tarafın da çıkarlarının dikkate alındığını” belirtti.