Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

İran: Azerbaycan’la yaşanan bazı yanlış anlaşılmalar ortadan kalktı

Yayınlanma

türkiye-iran-azerbaycan

Asya Parlamenter Asamblesi (APA) 13. Genel Kurulu, TBMM ve APA Başkanı Mustafa Şentop’un ev sahipliğinde Antalya’da devam ediyor. “Değişen Uluslararası Dinamiklerde Çok Taraflılığın Teşvik Edilmesi” temasıyla düzenlenen genel kurulda, Şentop, Azerbaycan Milli Meclis Başkanı Sahibe Gafarova ve İran İslami Danışma Meclisi Başkanı Muhammed Bager Galibaf bir araya geldi.

Mustafa Şentop, görüşmede yaptığı konuşmada, Türkiye’nin başından bu yana, bölgesel sorunlara bölgesel çözümler üretilmesi ve bunu yine bölgede yer alan devletlerin kendi aralarındaki diyalog, istişare ve iş birliğiyle yapması gerektiğini söyledi.

‘Güçlerimizi birleştirmeliyiz’

Şentop, Türkiye’nin bulunduğu müstesna coğrafyanın, bir yandan her alanda büyük imkanlar sunarken diğer taraftan dünya üzerinde yaşanan sınamalar, belirsizlik ve çalkantılardan derinden etkilendiğini dile getirdi. Bu nedenle sorunlara işbirliği içinde samimiyetle çözüm aramak ve işbirliğini ileriye taşıyacak güçlü mekanizmalar oluşturmanın bu dönemde daha da önem kazandığının altını çizen Şentop, “Bölgesel ve küresel barışın tesisi için güçlerimizi birleştirmeli, elimizden gelen tüm çabayı göstermeliyiz” diye konuştu.

Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki soruna da değinen Şentop, Türkiye’nin bir yandan Azerbaycan’a haklı davasında destek verirken, diğer taraftan da Ermenistan ile normalleşme sürecini başlattığını hatırlattı.

‘Bölge sorunlarına bölge içi mekanizma’

TBMM Başkanı Şentop, şunları kaydetti: “Bu yaklaşım, aynı zamanda bölgemizdeki sorunların yine bölge içi mekanizmalar yoluyla karşılıklı diyalog ve iş birliği temelinde çözülmesi gerektiğine dair vizyonumuzun da bir parçasıdır. Esasen bölgesel normalleşme vizyonumuz, dışarıdan müdahalelerin olmadığı, üçüncü tarafların nüfuz kurma arayışlarının asgariye indirildiği ve bölge ülkelerinin birbirleriyle barış ve iş birliği içinde kalkındıkları bir gelecek tasavvur etmektedir. Bunun hayata geçebilmesi için bölge içinde ilave gerginliklere yol açacak, güvensizlik ve tereddüt doğuracak hamlelerden kaçınmak, aksine samimiyet ve açıklıkla hareket etmek ve ihtiyaç hasıl olduğunda da dürüst diyalog kurabilmek tercihe şayan olacaktır. Bunda muvaffak olamazsak önümüzdeki tarihi fırsatı heba eder, bölge dışı aktörlerin daha fazla etkili olmalarının da kapısını aralamış oluruz.”

Şentop, bölgede ulaştırma koridoru ve enerji alanında yapılacak iş birliklerinin ortaya çıkaracağı potansiyele dikkat çekti. Azerbaycan Milli Meclis Başkanı Gafarova ve İran İslami Danışma Meclisi Başkanı Galibaf da üçlü görüşme formatına devam edilmesi yönünde görüş bildirerek, destek oldu. Bunun üzerine bir sonraki toplantının Bakü veya Tahran’da yapılması konusunda mutabık kalındı.

‘Azerbaycanla yanlış anlaşılmalar ortadan kalktı’

İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, toplantı sonrası ülkesine döndüğünde havalimanında Türkiye’deki temaslarıyla ilgili basına açıklamalarda bulundu. İran’ın yarı resmi Tesnim Haber Ajansı’na göre, Türkiye ve Azerbaycan ile Kuzey-Güney ve Doğu-Batı transit güzergahları için görüşmeler yapıldığını aktardı, “Dışişleri ve savunma bakanları ile liderler düzeyinde ulaşım, transit geçişler ve ticaretle ilgili üçlü toplantılar ve görüşmeler yapılmasına karar verildi” dedi. Kalibaf, son zamanlarda Tahran ile Bakü arasında gerilen ilişkilere işaret ederek, “Meydana gelen bazı yanlış anlaşılmalar ortadan kalktı” ifadelerini kullandı. Yakın zamanda Bakü’yü ziyaret edeceğini kaydeden Kalibaf, iki ülke arasındaki görüşmelerin devam etmesinin kararlaştırıldığı bilgisini verdi.

İran yönetiminin Dağlık Karabağ’daki Ermenistan işgalinin sona ermesinin ardından son dönemde Azerbaycan’a yönelik açıklamaları ve Tahran tarafından sınırda yürütülen geniş çaplı askeri tatbikatlar iki ülke arasında gerilime yol açmıştı. Bu süreçte Tahran ve Bakü’nün devlet medyasında da iki ülkenin birbirini hedef aldığı yayınlara yer verilmişti.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English