Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

UNRWA’ya desteği yasaklayan yasa tasarısı ABD Kongresinde

Yayınlanma

ABD’de bazı çalışanların Hamas ilişkili olduğu suçlamalar nedeniyle UNRWA’ya destek verilmesini engelleyecek bir yasa tasarısı hazırlandı.

New York Times’ın (NYT) haberine göre ABD, yakında yasalaşması beklenen bir tasarıya eklenen madde ile Gazze’deki Filistinlilere yardım sağlayan ana BM ajansının finansmanını kesmeye hazırlanıyor.

Milletvekilleri ve Beyaz Saray tarafından müzakere edilen ve bu hafta sonuna kadar Kongre’den geçmesi beklenen devasa harcama tasarısının bir parçası olan yasak, UNRWA olarak bilinen ajans için yüz milyonlarca dolarlık bir açık yaratacak. Bu da ciddi bir açlık kriziyle karşı karşıya olan ve kalabalık barınaklara ve çadır kamplarına sığınan yerlerinden edilen Gazzeliler için feci sonuçlar doğurabilir. Bu hamle aynı zamanda Washington’u, Gazze’deki insani krize nasıl yanıt verileceği konusunda Batılı müttefikleriyle karşı karşıya getirebilir.

Savaştan önce UNRWA çalışanları bölgede okullar işletmek ve sağlık hizmetleri sağlamak gibi çok çeşitli sivil işlevleri yerine getirirken, o zamandan beri bölgenin kuşatma altındaki sakinlerine yardım ulaştırmak için sahadaki ana kaynak haline geldiler. Kongre, ajansın finansmanını yasakladığı için ABD’li yetkililer özellikle gıda dağıtımını üstlenecek alternatif kuruluşlar arıyor.

Ancak ABD Gazze’deki boşluğu doldurmak için başka kuruluşlara başvururken, Amerika’nın en yakın müttefiklerinden bazıları ajansın finansmanının devam etmesini sağlamak için çabalıyor.

Finansmanın Mart 2025’e kadar askıya alınması planlanıyor. Müzakereler hakkında bilgi sahibi olan kişilere göre, daha uzun süreli bir finansman yasağı getirme çabaları devam ediyor.

Dış İlişkiler Komitesi’nin en üst düzey Cumhuriyetçi üyesi olan Idaho Senatörü James Risch, New York Times’a yaptığı açıklamada “7 Ekim saldırılarına katıldığına dair ciddi iddiaların ardından UNRWA’ya vergi mükelleflerinin tek doları bile gitmemelidir” dedi.

Amerikan desteğinin kesilmesi ajansın Gazze’de gıda ve sağlık hizmetleri sunma kabiliyetini engelleyecek. ABD, 2023’teki 370 milyon dolar da dahil ajansın genel bütçesinin büyük bir kısmını karşıladı. Ajansın Gazze’den sorumlu direktör yardımcısı Scott Anderson’a göre, bu ayın başlarında UNRWA’nın Mayıs ayı sonuna kadar faaliyetlerini sürdürmek için yeterli fonu vardı.

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, ABD’nin finansmanı askıya alma çabalarının Gazze’deki ajans hizmetleri, özellikle de eğitim üzerinde ciddi etkileri olacağından korktuğunu söyledi. “ABD’nin dayanışmasını göstermeye devam edeceğini umuyorum” dedi.

Uzun ve dikkatli müzakerelerin ürünü olan anlaşmanın Kongre’den kolaylıkla geçmesi bekleniyor.

Maryland Demokrat Senatörü Chris Van Hollen, finansman yasağına karşı olduğunu söyledi. Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Gazze’deki iki milyondan fazla masum insanı ve bölgedeki UNRWA yararlanıcılarını bu eylemler nedeniyle cezalandırmak sadece yanlış değil, aynı zamanda vicdansızlıktır” dedi.

BM yetkilileri, 7 Ekim saldırısına ya da sonrasına katılmakla suçlanan 12 çalışandan 10’unun işine son verdiklerini ve diğer ikisinin de öldüğünü açıkladı. Kendisini “bu suçlamalar karşısında dehşete düştüğünü” söyleyen BM Genel Sekreteri António Guterres, kurum hakkında soruşturma başlatılması talimatı verdi ve yardım ödemelerini askıya alan ülkelere yeniden düşünmeleri çağrısında bulundu.

İsrail’in suçlamalarının Ocak ayında kamuoyuna açıklanmasının ardından UNRWA’ya yönelik fonlarını askıya alan Kanada, İsveç, İzlanda ve Avustralya geçen iki hafta içinde fonlarını yenileyeceklerini açıkladılar. Aralarında UNRWA’nın ikinci en büyük destekçisi Almanya’nın da bulunduğu bir dizi başka ülkenin de önümüzdeki aylarda benzer açıklamalar yapması bekleniyor.

Çarşamba günü yapılan bir açıklamaya göre, Suudi Arabistan tarafından finanse edilen bir insani yardım kuruluşu, ajansa sağladığı fonu 40 milyon dolar arttırma sözü verdi.

UNRWA’nın iletişim direktörü Juliette Touma, “Bağışçı ülkelerin finansmanı yeniden sağlama kararlarını memnuniyetle karşılıyoruz, ancak henüz tehlikeyi atlatmış değiliz” dedi.

Amerika’nın müttefikleri ajansı finanse etmenin ve potansiyel olarak reforme etmenin yollarını ararken – çalışanların tarafsızlığını korumasını gerektiren kurallarının uygulanmasını hızlandırmak gibi – Washington başka alternatifler arıyor.

Ancak insani yardım yetkilileri, İsrail ile Hamas arasındaki savaş sürerken diğer BM kuruluşlarının ya da daha küçük yardım örgütlerinin büyük miktarlardaki yardımı bağımsız olarak dağıtabilecek durumda olup olmadığını sorguluyor.

Savaşın başlarında gıda yardımlarının dağıtımı öncelikli olarak UNRWA tarafından denetleniyordu. Ancak son zamanlarda, yardım kuruluşları, yerel işadamları tarafından işletilen konvoylar ve yabancı hükümetler tarafından havadan yapılan yardımlar, acil ihtiyaç duyulan gıdaların dağıtımına dahil oldu.

Özellikle Gazze’nin kuzeyindeki dağıtım, kanunsuzluk, şiddet ve İsrail’in konvoyların girişine izin vermemesi nedeniyle yavaşladı.

Pazartesi günü, gıda güvensizliğini izleyen BM destekli kuruluş Gazze’de “kıtlığın yakın olduğu” uyarısında bulundu.

Yakın zamanda Kongre’yi ziyaret eden ve özel görüşmelerini anlatmak için isimlerinin gizli kalması koşuluyla konuşan UNRWA destekçilerine göre hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratlar Dünya Gıda Programı’nı bir alternatif olarak önerdi.

Ancak Dünya Gıda Programı’nın Gazze’de UNRWA’nın maaş bordrosundaki 13,000 personele ki bunların 3,000’i savaş sırasında çalışmaya devam etti, kıyasla 100’den az personeli var. Ajans yaptığı açıklamada “Dünya Gıda Programı’nın görevi aç ve savunmasız insanlara gıda yardımı ulaştırmaktır” dedi: “Gerekli finansmanın sağlanması halinde Gazze’deki gıda yardımlarımızı daha da artırmaya hazırız. UNRWA’nın Gazze’deki sığınma evleri ve sağlık kliniklerinin işletilmesi gibi kritik işlevlerinin yerini alamayız.”

Washington’daki son toplantıları değerlendiren isminin açıklanmaması koşuluyla konuşan İsrailli yetkiliye göre İsrail, diğer kuruluşların yanı sıra W.F.P. ile de Gazze’de daha büyük bir rol oynama konusunda görüştü. Ancak Kudüs’teki üst düzey bir BM yardım yetkilisi olan Jamie McGoldrick, çalışanların bir kuruluştan diğerine taşınmasının karmaşık olacağını söyledi. Örneğin, W.F.P.’nin Gazze’deki çalışanlarına genellikle UNRWA’daki meslektaşlarından yaklaşık üç kat daha fazla ödeme yapıldığını söyledi.

Washington UNRWA’ya alternatifler ararken, bazı ülkeler ajansın çalışan inceleme sürecini iyileştirme ve etik kurallarını uygulama konusunda verdiği güvencelere dayanarak fonlarını geri vermeye karar verdi.

UNRWA yetkilileri ve Avrupalı diplomatlara göre diğer bağışçı ülkeler, İsrail’in iddialarına ilişkin soruşturmayı yürüten BM ofisinden ek bilgi ve eski bir Fransız dışişleri bakanı olan Catherine Colonna tarafından yürütülen bağımsız bir incelemenin sonuçlarını bekliyorlar. Bayan Colonna’nın nihai raporunu 20 Nisan’da yayınlaması bekleniyor.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English